8.bolum

Kurtla öpüşürken basılmıştır resmen neyse ki merti uyur gezer bebeğim benim yine dolanıyor ortalarda

"O uyur gezermi " dedi kurt onu itirip tezgahtan indim "evet bazen ortalarda dolanıyor ve ayrıca dibimden çekil biri görmeden" dediğimde üstüme doğru eğilip " yanlız beni öpen sendin " dediğinde kaşlarımı çatim demek oyle göğsünden tutup cimdikledim " bundan sonra opmem öküz nolucak" dedim ve tezgahtan inip gidip mertti kucaklayıp odaya götürdüm oda arkamdaydi en son inleme sesini duydum sonrada ayak seslerini arkamdan geliyor beliki yavaşça merti yatağa yatırdım saate baktığımda nerdeyse altı olucakti arkama dönüp hızlıca yanına gittim " git hazilan gidiyoruz " dediğimde bana anlam veremeden baktı "nasıl yani onlara Verda etmedenmi gidiceksin " dediğinde gözlerimi ondan kaçırdım" vedalardan hiç hoşlanmam " dedim ve kapıyı kapattım çantamı haziladim üstümü siyah esortman takımı giydim Mert'in ve güzelliğimin anlindan öpüp odadan çıktım yarın ilk işleri beni aramak olucak miniklerin kapıyı yavaşça kapatken kardeşim odadan dışarıya çıktı" biliyordum iste yine veda etmeden gidicektin digilmi" diye gelip bana sarıldı beline kolarimi doladım ve saçlarından öptüm " güzelim geri gelicem veda etmeme ne gerek var sonsuza kadar gitmiyorum ki" dediğimde başını gosumden çekti dolu gozleriye gozlerime baktı " geliceksin digilmi seni çok özlüyorum " dediğinde saçlarından öpüp " gelicem güzelim üzülme hadi git uyu " dediğimde sıkıca sarılıp gitti odasına girip kapıyı kapati öyle bir süre arkasından baktım sonra kurta döndüm " çıkalım" dedim siyah şapka mi kafama taktım spor ayakkabılarımı giydim evden ciktik buraya gelirken araba kiralamış tüm havalimaninda anahtarı cikartim ve arabayı açtım " araba kiraladigini bilmiyordum " dediğinde ona döndüm " aslında ben kiralamış sayılmam abim kiraladı yani albay ama araba bende digildi sadece acil durum olduğunda arabayı kapıya getirip koyuyorlar " dediğimde anladım dedi " güzel " diyip şoför koltuğuna geçtim ve arabayı çalıştırdım oda yan tarafıma oturdu ve yola çıktık kardeşimin evinde havalimanı bir saatlik mesafeydi yani bir saat araba kullanicaktim zaman nasıl geçti hiç bir fikrim yoktu uzun süredir buraya gelmemistim bunu sadece yılda bir yapardım tek başıma ama o yanımda binbaşı yılardır içimdeki yanlizlik bittiryormus gibi hisediyorum yılar once yaptığım yeminimi intikamımı almistim ama yine yanlizlikla sinaniyordum yanımdaki adam her ne kadar yeni tanisamda ona güveniyorum kimseye güvenmeyen ben kardeşine bile askeri bilgileri anlatmayan ben bu adamın yanında kendimi benmişim gibi hisediyorum garip ona birşeyler hisediyorum bile bilmiyorum o zaman adamı niye öptüm diye sorarsanız hiç bir fikrim yok sadece dudakları çok çekici geldi bana sadece onu istiyorum genelde erkekler kadınları elde etmek ister ama sanırım benim için tam tersiydi onu elde etmek istiyorum benim olsun istiyorum ama onu seviyormuyum bilmiyorum bile neyse bunu zaman belirlicekti zaman su gibi akmış havalimanindayiz arabayı durdurdum çantamı alıp indim oda indi" yol boyunca ne düşündün sevda" dediğinde ona döndüm ne dicektim ona seni nasıl yatağa atabilirim diyemi düşündüm dicektim saçma oldu" sadece görevi düşünüyorum" dediğimde beni anladigina dair baskıya onayladi beni güzel adam gelince anahtarı ona teslim etim ve kulağına eğilip fısıldadım " arabaya sahip çık benim olduğunu unutup orda burda kaytarma ayrıca gözünü dört aç ve onu koru anladinmi kardeşimin ve çocuklarının başına birşey gelirse seni elimden kimse alamaz biliyorsun digilmi" dediğimde serçe yutkundu her zamanki gibi tehtidimi etigime göre işini yapicak çünkü yapmasa ona neler yapacağımı çok iyi biliyor güzel " ne dedinde adama buz gesildi " dediğinde yandan bir siritis bıraktım " gidelimi artık" dedim ve devam etik yolumuza biletleri verip Karabayır uçağına bindik koltuklarınızı geçip oturduk kulakligimi çıkarıp kulağıma taktım şarkıyı açıp kitabımı cikardim kulaklığın birinin çekilmesiyle kaşlarımı catip yana döndüm "neden kulaklığı çıkartın beni sinirimi etmeye çalışıyorsun binbasi" dediğimde siritip " sadece ne dinlediğini dinlemek istedim bir sorunmu var yuzbasim" dediğinde sinir oldu bu adamın niye rütbesi benden yüksek ki gerçi rütbesi benden yüksek olabilir ama benim hayata bakış açım onun rütbesinde. Daha yüksek enerji dolu bir adam hep gülüyor ne anliyorsa gulmekte anlamıyorum gülmek neyi düzeltebilir her neyse yana dondup kitabımı okumaya devam ettim

**

Zaman geçmiş uçak iniş yapmıştı artık karabayirdaydik şimdi askeriryeye doğru arabasiyla gidiyorduk kurtun arkeriyeye giriş yaptık araba durdu ikimizde odalarimia gidip kamuflajlarimizi giyindik ve albayın odasına doğru yol aldık odaya ben ilk önce ulasmistim kapıyı tıklatıp içeriye girdim asker selamımı verdim "albayım" dediğimde yanıma gelip bana sıkıca sarıldı " seni çok özledim gülüm " dediğinde anladım ve " abi bende seni özledim görev meselesi ne " dediğimde bana cevap verdi " binbaşı kurt gelsin herşeyi anlatılan" dediğinde onu onayladım kapı çalındı kurt içeri girdi asker selamıni verdi ve yanımda ayakta durdu " albayım beni emretmisiniz " dediğinde dönüp ona baktım ve yine aklımdan saçma düşüncelerim geçmeye başladı Allah'ım çok tatlı benim olma- kendine gel sevda diyip önüme döndüm

" Görevini londurada bir müzayede var orda silah kaçakçılığı yapan çetenin liderinden safdisi bırakıp bilgileri alacaksiniz silahları kimler kaçırıyor hangi ülkelere neden hepsini öğrenmelisiniz anladınız mı beni" dediğinde " albayım timlemi gidicez" dediğimde asıl konunun ne olduğu beliydi " hayır sadece ikiniz yakalanmamalisiniz yakalanırsa biz herşey mahfolur "

_____________

Gelecek bölüme görüşmek dileğiyle

İyi okumalar

Öpüldünüz 😘