2.Sezon- BÖLÜM 7: GÜÇLERİN ÇARPIŞMASI

BÖLÜM 7: GÜÇLERİN ÇARPIŞMASI

Arena derin bir sessizliğe gömüldü.

Öğrenciler nefeslerini tutmuş, takım savaşının başlamasını bekliyordu. Sahnenin ortasında, Melda ve arkadaşları bir yanda; Radikallerin en güçlü öğrencileri ise diğer yanda yerlerini almıştı.

Komutan İmren, gözlerini savaşçılar gibi kısarak her iki takımı da süzdü.

“Bu sadece bir eğitim değil.” dedi sert bir sesle. “Sizlere öğreteceğim ilk ders şu: Eğer rakibiniz sizi alt edebiliyorsa, o zaman siz hâlâ güçsüzsünüz demektir.”

Sude dişlerini sıktı. “Radikallerin bu kadar özgüvenli olmasına sinir oluyorum.”

Defne gülümsedi. “Öyleyse onları ezelim.”

Lale ise gözlerini kısmış, karşı taraftaki rakibini inceliyordu. “Bence biraz eğlenelim.”

Tam o anda İmren, elini kaldırdı ve indirdi.

“BAŞLAYIN!”

———————————————————

Çarpışma Başlıyor

Radikaller ilk hamleyi yapan taraf oldu.

İçlerinden biri—iri yapılı, kızıl gözlü bir melek—ellerini havaya kaldırdı. Zemindeki taşları parçalayarak koca kayaları havaya fırlattı ve hızla Melda’nın grubuna doğru gönderdi.

Selin anında tepki verdi. Ellerini hafifçe kaldırdı ve zamanı bir anlığına yavaşlattı. Devasa taş parçaları, sanki ağır çekime alınmış gibi süzülmeye başladı.

Sude hızlı davrandı. Avuçlarından yayılan yoğun bir sıcaklık, taşları havada eriterek lav damlalarına dönüştürdü.

Tam o anda, başka bir radikal öğrenci—siyah saçlı, esmer tenli bir kız—ellerini yere koydu.

Yer bir anda çatlamaya başladı ve büyük bir toprak dalgası yükseldi.

Melda hızla geri çekildi, ellerinden yayılan ışıkla dalgaları dağıttı. Ama arka taraftan başka bir saldırı geliyordu.

Biri metal kontrol ediyordu!

Simsiyah kıyafetler giymiş, uzun boylu bir erkek melek, yerden keskin metal dikenler çıkardı ve onları Melda’ya doğru fırlattı.

Defne yıldırım gibi yetişti.

“Melda, eğil!” diye bağırdı.

Melda refleksle eğildi ve Defne’nin elinden çıkan elektrik akımı, metal dikenleri manyetik bir alana hapsederek etkisiz hale getirdi.

—————————————————-

Lale’nin Buz Şovu

Tam o sırada, Radikallerin liderlerinden biri—kahverengi pelerinli, kehribar gözlü bir kız—ellerini havaya kaldırdı.

Havada devasa bir kum fırtınası oluşmaya başladı.

Lale gözlerini devirdi. “Kum mu? Cidden mi? Çamaşırlarımın arasına girecek ve nefret edeceğim bir şey varsa o da budur.”

Lale, zarif bir hareketle elini savurdu ve kum taneleri anında havada donarak sert buz kristallerine dönüştü.

Sonra avuçlarından mavi bir ışık yayıldı. “Sana asıl element bükmeyi göstereyim.”

Radikal kız geri çekilmeye çalıştı ama çok geçti.

Lale’nin buz fırtınası, onun etrafında dönen bir kasırgaya dönüştü ve rakibini havaya savurdu.

Radikal kız buzla kaplanmış kumların içinde sendeledi.

———————————————————

Melda’nın Işık Patlaması

O sırada, başka bir radikal öğrenci, ellerini havaya kaldırarak etrafı sisle doldurdu.

Melda, derin bir nefes aldı.

Kendi içindeki ışığı çağırdı.

Etrafındaki tüm sis, onun altın rengi ışığıyla dağıldı. Sadece birkaç saniye içinde, sahayı kaplayan gri perde paramparça oldu.

Melda, karşısındaki rakibine dik dik baktı.

“Beni karanlıkla örtemezsin.” dedi. “Işık her zaman yolu bulur.”

Tam o anda, ellerini kaldırıp devasa bir ışık patlaması gönderdi. Rakibi, şiddetli bir şekilde geriye savruldu.

——————————————————-

Savaş Kızışıyor

Radikaller bu kadar kolay pes edecek gibi değildi.

İçlerinden biri, ellerini iki yana açarak etrafındaki çiçekleri ve bitkileri büyütmeye başladı.

Bir anda Melda ve arkadaşlarının etrafında devasa, dikenli sarmaşıklar yükseldi.

Selin, zaman enerjisini kullanarak sarmaşıkları çürütmek için büyümelerini yavaşlattı, ancak radikal meleklerden biri hemen bunu fark etti ve Selin’e doğru bir taş dalgası gönderdi.

Selin, saniyeler içinde karşılık verdi.

İçinden güçlü bir nota yankılandı ve havayı titreterek gelen saldırıyı etkisiz hale getirdi.

Radikallerden uzun boylu, kumral bir erkek, ellerini gökyüzüne kaldırarak, bulutları kontrol etti ve içlerinden zehirli bir yağmur başlattı.

Damla damla düşen sıvı, toprağı eriten bir asit gibi görünüyordu.

Ancak, Sude son anda hareket ederek alevden bir kalkan oluşturdu ve asit yağmurunu buharlaştırdı.

“Beni hafife alıyorsun.”

Defne’nin Yıldırım Dansı

O sırada, başka bir radikal, ellerini havaya kaldırarak yer çekimini kontrol etmeye başladı.

Melda ve arkadaşları aniden havaya yükseldi.

Defne, ellerini hızla kaldırarak elektrik dalgalarını havaya yaydı.

Bir anda şiddetli bir elektrik akımı, yer çekimini manipüle eden radikale çarptı ve büyüsünü bozdu.

Melda ve ekibi hızla yere indi.

Defne gözlerini kısıp rakibine gülümsedi. “Beni havaya kaldırarak yıldırımlarımdan kaçabileceğini mi sandın?”

——————————————————-

Savaşın Sonu mu?

Radikaller, artık pes etme noktasına gelmişti.

Komutan İmren, olanları izlerken başını memnuniyetle salladı.

Tam “YETER!” diye bağırmak üzereydi ki, Radikallerin liderlerinden biri aniden havaya yükseldi.

Gözleri parıldıyordu.

Arena aniden titremeye başladı.

Melda ve arkadaşları, alarma geçti.

Bu savaş, henüz bitmemişti.