Masa

Kızlar ile bir süre daha konuştuktan sonra bir anons geldi ''Dikkat dikkat! Bütün öğrencilerin dikkatine!Akşam yemeği için büyük salonda toplanınız!'' diye. Büyük salonun nerede olduğunu bilmiyorduk. ''Hadi gidelim bakalım neredeymiş bu yemekhane'' dedi Samu ''Yok ben yemicem'' dedi Kenma yüzünü buruşturarak , ve hiç beklemediğimiz bir andan Kenma'nın karnı yüksek bir sesle guruldaması ile ölüm sessizliği oldu.Gülmemeliyim! Gülmemeliyim! Oikawa il birbirimiz baktığımızda kendimi tutamadım ve anıra anıra gülmeye başladım benimle birlikte herkes de gülmeye başladı. En sonunda gülmekten ağrıyan karinlarimizi tutarak odadan çıktık.

Kısa bir arayistan sonra yemekhaneyi bulduk. Yeni fark ettiğim açlığımla yemeklere baktım.Kiyoko boğazını temizleyerek dikkatleri üzerine çekti ''Kızlar yemeklere çok gömülmeyin, her ne kadar aç olduğunuzu biliyorum fakat yemeklerde ne olduğu henüz bilmiyoruz'' dedi hepimiz onu onayladık ve yemekleri almaya gittik.

''Kızlar şu masaya geçelim maznara çok güzel'' dedi Tendou , Hinata heyecanla masaya doğru koştu ve cam kenarına yerleşti , onun bu çocuksu hali beni gülümsetiyordu. Aklıma asla unutamadığım o kıvırcık saçlar geliyordu ''Diğer cam kenarı benim!'' diyerek koşarak cam kenarına yerleşti Oikawa, onu sinir etmek için ''Hayır! Oraya ben oturmak istiyorum!'' dedim ve üzerine atladım. Oikawa'nın hassas noktası olan saçlarına saldırdım. Gözlerini kocaman açıp ellerini dağılmış saçlarına götürdü ardından beş karış açılmış ağızına. Sinirle üzerime geldi ''Sen hayırdır kızım!'' dedi keko kız tarzıyla ''SEn hangi SıfatlA BENİM saçımı bozuyorsun!'' diyerek saçımı çekti. Ağızımdan küçük bir çığlık sesi çıktı (Nasıl oluyor diye sorgulamaayın lütfen bende bilimiyorum).

Biz dövüşürken , diğerleri gülüyordu. Biri dikkatleri üzerine çekmek için boğazını temizlediğinde ona doğrdu baktım. Bu bana zorla özür dilettiren kişiydi. Kaşlarımı çatarak ona baktım ''Ne istiyorsun?'' dedim üstümü başımı toparlarken. Yumruğunu sertçe masaya vurdu , Hinata yerinden sıçradı. Onu korkutmuştu Hinata bizim zayıf halkamızdı. Hepimiz bir anda ciddileştik.

Birde bu adam yetmezmiş gibi arkasında arkadaşlarıda vardı. ''Burası bizim masamız.Kalkın gidin buradan'' dedi saçları kaktüse benzeyen bir arkadaşı . Oikawa bir adım ileri adım attı ''Nedenmiş?'' dedi bana bulaşan adama ''Çünkü burası bizim'' dedi tekrardan kaktüs adam. Oikawa ona doğru bir bakış attı ve baştan sonra iğrenir gibi göz gezdirdi ''Sen hiç konuşma kaktüs kafa'' dedi ve önüne döndü.

Bu lakapla kendimi tutamadım ve güldüm. Gülüşüm yanağıma gelmek üzere olan elle sustum ve geri çekildim. Sertçe kolunu tutum ''Ne hakla böyle bir şey yapıyorsun?'' dedim sinirle.

Akaashi ''Kızlar sakin olun'' dedi korkan Hinata , Yamaguchi ve Yachi'ye

Saçları beyaz fakat uçları siyah baykula benzeyen olan bir eleman yanındaki horoz kafalıya döndü ''Ben bu boncuk gözlüyü çok sevdim bro'' dedi güler yüzle. Aynı şekilde ''Bende şu sarı saçlıyı çok sevdim.Baksana gözleri kediye benziyor'' dedi Kenma'yı göstererek.

''Arkadaşlarımıza bir şey yapmayın'' dedi Hinata , saçları kuzguna benzeyen adama ''Arkadaşlarından daha çok senin canın yanacak'' dedi adam.

''L-lütfen bize bir şey yapmayın'' dedi Yamaguchi , sarı saçlı sırığa . Sırık gözlerini devirdi .

''Bana bak hele bir ikizime bir şey yap bak ne oluyor.'' dedi Samu sinirle bana bulaşan kıvırcığa . Kıvırcığın yandaşlarından yeşil gözlü kahve rengi saçlı adam bir adım öne çıktı ve Samu ile neredeyse burun buruna geldi ''Ne olur küçük hanım? Yoksa bizi döver misiniz?'' dedi adam ciddiyetle. Osamu diklenerek ona baktı ''Tam da onu yaparım.'' dedi . Ben bu adamı nereden hatırlıyordum ya. Heh buldum bu kıvırcığa yereden kalkması için yardım eden adamdı.

''Kızlar daha fazla olay çıkmadan gidelim. Hem başka güzel yerlerde var.'' dedi Akaashi . Arkadan onu beğenen adam baykuş adam ''Boncuk gözlümü dinleyin'' dedi.

Kızlar Oikawa'yı ve Hinata'yı zorla kollarından tuttup götürdüler bende kıvırcığa orta parmağımı gösterek kızların peşlerinden gittim.

~~~~~~~~~~~~~~~~

Ne gündü ama sonunda odama gelebilmiştim. O olaydan sonra yemeklerimizi yiyip bize bulaşan adamlara lakap taktık. Ardından odalarımıza gittik. Tam kapıyı açacakken içeriden sesler geliyordu.

''O olduğuna emin misin Sakusa?'' dedi bir ses . BİR DAKİKA ? BU SES BİZE BULAŞAN ADAMLARDAN VE SAMU'YA DİKLENEN OTÇUYDU! ''Eminim sesinden tanıdım fakat emin olmak istiyorum.'' Hayır ya bu da o kıvırcıktır kesin. Cesaretimi toplatıp odaya girdim ve tahmin ettiğim gibi onlardı

Sakusa Kiyoomi ve Otçu yandaşı bana öküzün tirene baktığı gibi baktılar bir süre . En sonunda Sakusa konuştu.