18.Bölüm
Gözlerime hışımla açtım beyaz bir duvarla karşılaştım olamaz benim burada olmamam gerekiyor.
Hızlıca kalkınca başım döndü için bir an sendeledim ama bu benim gitmem için engel değil hızlıca kolumdaki serumu çıkartıp nereye olduğunu bilmeden koşmaya başladım ,aklıma gelirdi değil mi sonuçta ,sonunda da hemşire ile karşılaştım
"Çabuk bana söyleyin Açelya Korkmaz nerede ve benim burada ne işim var!"aklıma gelen bir şeyle elimi yüzüme attım Allah'tan maskem hala yüzümdeydi ve çıkarılmamıştı.
"Beyefendi" sonra üstündeki rütbeyi fark etti yani "komutanım ilk sakinleşin"
"lütfen bana sakinleşin demeyin!" yaka kartına adına baktım "Sinem Hanım"
"Size söylememem gerektiği hakkında diğer askerlerden bilgi aldım Ne kadar söyleyebilirim bunu bilmiyorum"
Bu da ne demekti hangi it yapmıştı bunu
Sinirlerimi hakim olamadığını fazla bağırdım "Bana görüşmeyi yasaklayan o iti çağır!"
Tam hareket ediyordu ki arkamdan bir ses duydum "ben yasakladım seninle konuşmamız gerekiyor Yüzbaşı"
Lan
O
Benim Üstüm ve bu görevi aldım komutanım
Bu görev ?açıklamak istediğin Emin misin...
hızlıca arkamı dönüp asker pozisyonunu aldım ve yüksek sesle "komutanım" diye bağırdım "rahat" dedi ve yanıma geldi.
Yanıma gelir gelmez Okkalı bir Tokatı yüzüme yapıştırdı onun Tokatı ile başım geri savrulurken ben kendimi korumak için hiçbir şey yapmadım Ne yapabilirim ki O benim Üstüm.
Boyu benden bir hayli Kısaydı Bazen beni dönmek için eğilmemi bile söylerdi..
sadece ona döndüm "bu ne içindi komutanım" diye sordum "Sen hala soruyor musun ne yaptığını bilmiyor musun sen her şeyi riske atıyorsun!" Diye bağırması ile ne dediğini anlamıştım
"ben hiçbir şey riske atmıyorum ne istiyorsa onu yapıyorum bu görev sizin elinizde değil, sizin üstünüz olan Yarbay Devramın, bana verdiği görev"
Evet bu görevi Albay Oğuz değil Yarbay Devram vermişti
Tabii ben bordo bereliyim, Ben güçlüyüm ,ben kimse aşık olamam sonuçta değil mi ,bana verdiği görevi ki sorusuz yapacağım değil mi, Sonuçta ben hep böyle Bilindim, neden bir kez de ben aşık olamıyorum ,Ben görevi sorunla bitiremiyorum, ben sıradışı olamıyorum işte onu bilmiyorum.
Ben neden böyle bir şey düşünüyordum geçen seneye kadar asla aşık olmak kelimesini kafamdan geçirmezken Bu sene ne oluyor bana
"Lan it Yarbay komutanım verse bile seni gözetim altına tutan benim"
"Sonuç olarak ne demek istiyorsunuz komutanım diyorum"
"Lan it oğlu it ,ben ne diyorum senin işin iptal artık sen değilsin"
"Neden böyle bir karar veriyorsunuz Açelyayla yakın olmam size ne gibi bir sıkıntı çıkarıyor ki"
"Oğlum Sen aşık olmuşsun!daha ne olsun!"
Ben aşık mı olmuştum Hayır! ama evet! ama hayır ben onu seviyordum ama bu aşk olmaz ki,olur mu
Hayatımın hiçbir mertebesinde bu kadar karışık olmamıştı kafam
"Nasıl yani komutanım"tek sorabildiğim soru buydu.
"Oğlum tek akıllı askerimin bu kadar mala çeviren tek kız Açelya ondan ne öncesinde sonrası kendine mi gelsen"
Evet onu seviyorum , aşık oldum galiba
"komutanım ben bu görevi bırakmak istemiyorum"
Uzun süre bana baktı baktı baktı ve baktı "Bu görevi Eğer bozmazda başarıyla tamamlarsan nikahınızı bile kıyarım Tabii ki sana yüz verirse Bir de yaşarsa" son dedikleri tüylerimi ürpertmişti
"Ama tabii ki de kıza bakmadığın sorumluluğunu üstüne almadığı için sana küçük bir ceza vereceğim" Sizce sırıttı bu sırıtması hiç hayra alamet değildi
Ve ben dağdayım neden dağdayım bir an önce Allah'ın cezası Albay Oğuz tarafından resmen Sürgün edildim Ne açelya'yı gördüm ne de haber aldım. Geberiyorum hem aşkımdan hem özleminden hem de iyi olup olmadığından
Tuğrul bunu söylemişti Albay Oğuz herkesi tembih etse de o benim can dostum o benden bir şey saklamaz ki bunu bile ağzından kerpetenle almıştım
Ben
evimin bahçesine çıkıp bankalardan birine oturdum son 10 gündür evimdeyim Onun dışında 20 gündür hastanedeydim kontroller azıcık krizler cart curt önemsiz şeyler işte
önemsiz öyle mi Tabii Bazıları için önemsiz...
Her zamanki yaptığım rutinlerimi yapıyorum kahvaltımı yaptım evimin önündeki banka oturdum Kulaklığımı takıp kitabımı açtım ve okumaya başladım bir müddet sonra vücudum uyuştuğu için diz kapaklarıma Karnıma çekip de okumaya devam ettim sadece okuyordum hastaneye gitmiyordum zaten Doktor da olmak artık bana cazip gelmiyordu bana hiçbir şey cazip gelmiyor yaşamak bile.
Onun gittiğini öğrendim göreve gitmiş doğru Asker Adam göreve Tabii gidecek ama bekleyemez miydi o kadar önemli mi görev Evet önemli çelişkiler içindeyim ama insan ister istemez kırılıyor .Affetmeyeceğim,ama hayır belki affederim ya
Ben onu baştan beri seviyorum baştan beri derken o gün ona karşı yenildiğim güzel bir yenilgi olduğum günden beri,manyak adam
O günden sonra abimden bir kez haber aldım nasıl olup olmadığını sormak için aramış hissediyordum hala abimi de diyebilirim ki kan bağımız yine var
Nefes alıp vermeye devam ederken karşımdaki evin kapısı açıldı ister istemez yanaklarımdaki gamzeler belirginleşti.
Alpin kardeşi Bak ne diyeceğim biliyor musun alpten daha sempatik ve harika şu 10 gün boyunca Bana en çok arkadaşlık eden o...
Ve eve geldiğim 10 gün boyunca Tabii ki de Zehra ve hediyeyle aynı bizim evde oturuyoruz .Ama Zehra ve hediye hastanede çalıştığı için belli saatlerde beni kontrol etmek için eve geliyorlardı o kadar.
"Ne yapıyorsun fıstık "diyerek yanıma Her zamanki gibi oturdu1
"Iyiyim "diye yorgun ama gerçek bir gülüş yolladım
Dakikalar dakikaları kovaladı konuştuk güldük eğlendik ama hava kararmaya başlayınca İkimiz de evlerimize çekildik.
Birkaç gündür kafam acayip yoğun, duygularımdan emin değilim ,Lanet olsun onsuz yapamıyorum ama onu hiç İstemiyorum, ama onsuz olmak alkole alışmış birinin alkolü bırakması kadar zor...
Evde Kafamı dağıtmak için yeni hobiler elde etmiştim zaten eskiden beri becerikliyimdir bu konuda birazcık geliştirdim müziği açtım sahne benimdir.
Bugün uçakla Şırnak'a döneceğim gün bugün onu göreceğim gün dinlenmeyeceğim onu göreceğim,istiyorum,deliler gibi..
Bir hafta önce Eren(Açelyanın abisi):
27 gündür ondan haber alamıyordum taki onu görene kadar
Evde değildi yüzsüzlük yapıp zili çaldım ama kapı açılmamıştı sesler de gelmiyordu arka bahçeye Ses çıkarmadan girdim onu görmeye bekliyordum ama böyle değil soluk teni iyice solmuş göz altları çökmüş kahkahası eksik olmayan kardeşim Ağlıyordu ağlıyordu Çünkü her şeyi mahvettim Evet abarttım ama ne yapabilirim ki bize öyle öğretildi kendimi toparlayamadım bunu yapmak zorunda değildim Lanet olsun haksızım ağlıyordu Benim de ondan kalır Bir yanım yoktu ağlıyordum bunu ona ben mi yapmıştım kendimi affetmeyeceğim Bugün yine kafama kazıdım en iyisi ona görünmemek aynı gün atladığım uçakla İstanbul'a geri döndüm.
yine müziği kapadım Evet yaptığım hobilerden biri yine son bulmuştu akıttığım telleri havluyla sildim ve gidip kısa ve hızlı bir banyo alıp üstümü değiştirdim, bugün enerjiktim çünkü Tuğrul yanlışlıkla ağzından bugün Alkan'ın yani namı değer Alp'in geri döneceğini söyledi, üzgünüm ama gururlarımı ayaklarımın altına alıp tekrardan ona döneceğim Çünkü onsuz geçen 15 günüm artı baygın olduğum ya da kriz geçirdiğim 20 günümle 35 günüm rezildi...
Hızlıca bana güzel olacak kıyafetlerden birilerine bakmaya çalıştım Gardırop'a en güzel parçalara baktım. Bordo saten elbise mi fazla mı olur acaba.
Yoksa simsiyah bir gecelik mi Giysem Yok deve direk dünya evini alsınlar sonra beni
Aklıma gelen şeyler hafif bir tebessüm oluştu yüzümde
Askeriye kapısının önünde durdum bu sefer kapıyı Tabii ki de açacaklar Çünkü herkes benim onunla yani Alple bir alakam olduğunu biliyorlar.
Aslında Biz ,ne sevgili olduk ne dost ne düşman olduk ne kanlı Biz ne olduk onunla tam olarak 2 seven de buluşamayan mı yoksa,Tek yönlü bir aşk mı?
bugünkü kombinimin havası farklı çok farklı
Biraz liseli havası mı desem...
Yarım krop gömlek incecik pileli siyah mini etek ve siyah kravat
Askerler bu sefer zorluk çıkarmadan kapıyı açtılar Alkan'ın nerede olduğunu bulmak kaldı sadece...
Alkan odasına doğru giderken ezbere bildiğim yolu emin adımlarla yürüyordum Ve o an onu gördüm
20 adım karşımdaydı ama bir kadınla konuşuyor....!?
Dalgalı kahverengi saçları hafif kahverengi yüze Ela gözleri dolgun dudakları bronz teni,gayet güzel bir kadın...
o sırada kadın "ya bir tanem seni çok özledim" diye Alpin boynuna kollarını doladı ve maskesinin üstünden yanaklarını hızlıca öptü.
Ne
gözlerimin dolmasına engel olamadım nasıl olayım ki düşen damlaları artık umursamıyorum bile gücüme giden en çok da
Alpin Kızı kucaklayıp içten bir şekilde sarılması ve etrafında döndürmesi
Doğru ben normal değilim hastalıklıyım ama o kız normalin normali beni neden sevsin ki umut etmek bile yanlış.kim albino bir kişiyi sever ki
Ellerim yumuk olmuştu gözlerimle akan yaşların haddi hesabı yoktu istemsizce sesli bir şekilde çıkan hıçkırımı duymamasını yeğledim
duydu sadece o duydu gözleri bana kayarken Özlem duymuş bir şekilde bakmaya başladı
Hızlıca şiddetli arka mı döndüm ve koşar adımlarda oradan uzaklaştım
Yanındaki kadın ise "o kim Canısı " deyince " yanlış görmüşüm boş ver Sonra anlatırım"diye cevap verdi Alp
Bütün basamakları ağlayarak geri döndüm Oysa ne umutlarla gelmiştim bu kata
🎀🎀🎀🎀Canlar oy vermeyi unutmayınnn.
| Okur Yorumları | Yorum Ekle |
Bölüm Hakkında Şikayet Gönder
İçindekiler
| 3.74k Okunma |
398 Oy |
0 Takip |
28 Bölümlü Kitap |