10 oy almadan yeni bölüm gelmeyecek bilginize
Evet bugün o gün Bugün 19 Mayıs Bugün benim doğum günüm...
Aşırı mutlu ve aşırı mutsuzum mutlu olmanın sebebi doğum günümü sevdiklerimle beraber geçireceğim olmak mutsuz yanımsa Ben ünlü biri olduğumdan muhtamelen İstanbul'daki tüm basın buraya üşüşücek evet Şırnağa gelecekler bu aslında çok can sıkıcı birşey
Hatta 22 yaş günümde Hatay'da bir davete gitmiştim bak Düşünebiliyor musun İstanbul'dan Hatay'a bir davete gitmiştim O gün benim doğum günümdü ve tam hapşururken fotoğrafını çekip, fotoğraf denirse bence ifşa ,İyi ki doğdun Açelya diye paylaşmışlardı çıldırmalık vallahi çıldırmalık.
Neyse bir şekilde basını atlatmalıyım
Aslında bugün nasıl olacağını bilmiyorum muhtemelen Hediye ve Zehra alır Alpin evine geçeriz ,timle beraber bir bara gideriz belki de ....Ne bilim aaaaa....şuna bah şuan saat 13.43 ve hala doğum günüm kutlanmadı.
Gözlerim dolduğunu anlayınca birkaç kez kırpıştırdım. fazla ağlağım
Hastane için hazırlandım,bugün her zamankinden daha süslü olmalıyım, gümüşten olan takılarımı taktım saçlarımı hafif dalgalı şekle soktum hastane önlemin altında olacak şekilde toz pembe bir tulum giydim gayet de güzel oldu beyaz hafif topuklu botlarımı giydim hazırdım
****
Deminden beri Hediye ve Zehra ile konuşuyorum Ama hiçbir şekilde ne doğum günümden ne de başka bir şeyden bahsetmiyorlar halimi hatırımı bile sormadılar.
Kırılmadım desem yalan olacak, ağrıyan başımı tutarak kendimi masaj yapmaya çalıştım. Demin kendi devremi başka bir doktora teslim ettim şimdi o hastalarla ilgilenirken Ben de sözde hemşirle konuşur gibisinden kankalarımla muhabbet ediyorum..
En son dayanamadım ve bugün işleyip 3 ağrı kesiciyi tekrar içtim.
Tam yuttum elinden hızlıca Hediye kutuyu aldı.
"Kızım sen manyak mısın kaç tane içtin bundan 3 oldu yuh Sakın bir daha içeyim deme mi midene falan yıkattırmak zorunda kalıyız ha "
" oofff Keşke beynimi de yıkattırma imkanımız olsaydı bir de kramplar girer midemi "
"Açelya iyi görünmüyorsun"zehraya döndüm
"Nasıl iyi görüneyim ki.."sustum
İşte o anda birçok konfeti patladı Işıklar bir anda söndü ve bununla yanılmış bir pastayla yanıma gelmeye başladılar,evet gelmeye başladılar hastalar bile etrafımıza geliyorlardı ve pasta de popkekti evet popkek! Ahahh aşırı nostaljik.
Tabi bundan önce korkudan değil ağrılarımı vücudumu bile hissetmiyordum.
Tabii bugün İzin aldığım için Ben başladım ağlamaya
"Açelya niye ağlıyorsun kız"dedi Nurgül hemşire
Bende bilmiyordum ama ağlayasım gelmişti...
Burnumu çekerek popkek'in üstündeki bir tane muma üfledim hastanede alkış koptu.
*****
Yolda kızlar ile gülüşerek geliyorduk ki bir anda ikisi de durdu.onlar durunca ben de durdum ve onlara döndüm
İkisi de çekingen bir şekilde bakıyorlardı.
'Söyleyin ' dediğim tek şey bu oldu
"Açelya biliyorsun ki Hediye ile ben hemşeriyiz Biz bugün günübirlik memlekete gidip geleceğiz Bir ailelerimizle görüşmek istiyoruz Tabii seni de yalnız bırakmak istemiyoruz Ama tek günümüz bugün diğer günler nöbet var.."diye gevelemeye başlayınca gülümsedim.
"Zehra'm Hediye'm tabiki gidebilirsiniz sormanız bile hata bugün gayet güzeldi benim için çok teşekkürler" onlarla kız bir sarılma melasimi yaptıktan sonra ben Benimkinin evine yürümeye koyuldum. bakalım benim için neler hazırlamıştı.
hele bir hazırlamasın başının etini yerim
Son anda aklıma gelen şeyle eve saptım Yani kendi evime diil çünkü hala Oraya gitmem yasak Zehra ile Hediyenin evine üstümü değiştirip daha farklı süslenecektim Normalde bembeyaz giyinmek vardır Çünkü Alp ve benim rengim bu renk.. Hatta artık çoğunlukla Alp'in yanında beyaz giyiniyorum ve uzun süre Alp tarafından süzülüyorum,hoşuma gidiyoooo.
Eve vardığımda hızlıca hazırlanmaya başladım.
Ayaklarıma beyaz topuklu babetlerimi de giydikten sonra,Alple daha önceden aldığımız beyaz motora binip evinin yolunu tuttum
evin önüne geldim,saçımı başımı düzelttim
Tam kapıyı çalıyordum ki hızlıca kapı açıldı Kerem'le karşılaşmamla donup kaldım.O da bana bakarak Dona kaldı sonra ise trajikomik bir şekilde kapıyı Suratıma kapattı. Ben birkaç dakika mal gibi kapıya bakakaldım, tam zile tekrar basacaktım ki yine kapı açıldı ,bu sefer benim müstakbel kocam kapıyı açtı tam yüzüme komple gülüş yayılıyordu ki gülüşüm yüzümde dondu
Rütbeli asker formasını giymiş maskenin üzerine bordo beresini takmıştı
ani bir geniz yanması ile yutkunamadım, yumru olmuştu boğazımda,bugün mü ,demek isterdim,diyemedim,sadece kapı önünde ona başımı kaldırmış şekilde bakakaldım.
Yüzünü göremedim,sesini duyamadım, onu hissedemedim ama gözlerini okudum
Tamam sorun değil ,o asker zaten yani ne beklediysem...
Dolan gözlerimi saklamak için hızlıca arkama döndüm tam gidecektim ki hızlıca bileğimi kavradı ve beni kendine çekti
"Ne 'hıı'sı kız bak tribine başlatma zaten gerginim" oldukça eğilip maskenin altından yanağımı öptü.
Bu son oldu Ve ağlamaya başladım
"Ya niye bugün yarın gitsen hııı,bugün ne biliyor musuun"
Şok içinde ona baktım ama sonra "öylesine dedik duygusallık işte"deyip buruk bir gülüş taktım "ne zaman gidiyorsun "oldukça eğildi ve aynı hizada durduk."şimdi askeriyeye gidiyorum" sustum
"Yok,bu sadece benim gideceğim bir görev"yutkunamadım.
Sağa sola baktıktan sonra maskesini ağzına kadar sıyırdı ve hızlıca dudaklarıma öpücük kondurdu ve geri çekildi bakakaldım..
Arabayla yola çıkarken bakakaldım.
Ve sonra ne mi oldu,patladım evet kelimenin tam anlamıyla sinir krizi geçirdim, Dizlerimin üstüne çökerek dakikalarca ağladım
Tim ne mi yaptı,arkamda acıyan bakışlarını bana doğrultup uzun süre izlediler,ben ise ağlamamı durduramadım,bugün benim doğum günümdü ve
eski sevgilim tarafından azdaha tecavüze uğrayacağım o gündü,satıldığım gündü...
en son Kerem ile Güliz yanıma gelip beni teselli ettiler ve yoğun ısrar sonucu Alp'in evine girdik.
Tam olarak bir saat geçti ve bir saat şimdi ne mi değişti ani olarak değişen ruh halim ile şu an çok mutluyum Neden mi Çünkü kocaman bir pasta almışlar ve sadece tim Hürü ve ben verdim ve şu an orta masada Aşırı iyi bir geyik muhabbeti dönüyor pastalarımızı yiyor şarabımızı içiyorduk. Ben kimseye Fark ettirmeden şarabıma iki şot cin kattım bilmelerine gerek yok bence. Hafif çakır keyif olmaya başlamıştım ,şaraptan değil ayol 2 şot cinden
Her neyse "ben balkona çıkıp hava alcam biraz"diyerek ayaklandım.
"Sen de bu evi iyi biliyorsun" diye imana bulundu Ümit.
Yanaklarıma giden ısıya aldırış etmeden kaşlarımı çattım."Ay dur kız ben de şunları mutfağa götüreyim"diye ayaklandı Hürü ablagörümcem.
Ben tam balkona çıktım ki Alpin arabasını taaa karşıdan geçerken gördüm.!Bu da ne oluyor!.Görev? Burada napıyor lan !
Antrede Alim'e rastladığım için hızlıca kolundan tuttum "Alim Şimdi bana doğruyu söyle Alp nerede göreve gidiyor" gözleri açıldı ,ama bir şey demedi "söylesene" sustu, onlar da bilmiyordu ya da bilmezden geliyordu bunlar ne çeviriyor!
Çakır keyifliydim koşarken takıldım ama düşmedim ,midem bulanıyor ve başım ağrıyor!
Hızlıca dış kapıyı açarken Alim Akif beni gördü "Açelya Nereye gidiyorsun-" demeden Kendimi dışarı attım Ayakkabılarımı giymeye uğraşamadım elbisemin sarı eteklerini uçuşturarak motoruma atladım ve hızlıca arabanın gittiği yolu takip etmeye başladım.
Son bir kez arkadan baktığımız bütün tipin kapının önüne dizilmiş ayakkabılarını giyerken gördüm beni takip edeceklerdi!
Ama ben kendimi kaybettirmesini bilirim ki öylede yapmış 5 dakika sonra kaybettirmiştim ve bingo!Alp'in arabasının çok gerisindeydim ama beni fark edemezdi çünkü aramızda koca bir tır vardı.
Yaklaşık 20 dakika sonra buranın en lüks mekanlarından biri olan restoranta girdi! Ve üstünde asker kıyafeti yoktu aşırı çekici bir takım vardı siyah gömlek, siyah pantolon gömleğin ilk 3 evet 3 düğmesi açıktı ve asker künyesi göze çarpıyordu.
Süslenmiş Nereye gidiyordu bu şerefsiz,ani gözlerimin dolmasına engel olamadım
Motorumdan indim ve yanına ayaklarımın acımasını umursamayarak kapıyı geçmeye çalıştım ama güvenlikler önümü kesti "Hayırdır küçük hanım Rezervasyonunuz var mı" Ne diyo bu dangalak "benim kim olduğumu biliyor musun lan sen Açelya Korkmaz ben çekil önümden"ne yaptın ettim onları aşmayı beceremedim,"istersen başkan ol bu halinle giremezsin,yada rezervasyonsuz" bakışları ayaklarıma kaydı ve küstahça sırıttı,dişlerimi sıktım.öyke olsun
Motoruma atladım ve yola koyuldum,
Son hazırlıklarım bitmişti son olarak kırmızı alt tabanlı olan stilettoları giydim ve Tamamdır hazırım şimdi kokusu çıkar ne işler çeviriyor bu adam!
Nasıl mıydı birazdan Tün Türkiye görecek
Arabam olmadığı için maalesef beyaz motoruma atladım kaskımı takamam Saçım bozulur böyle idare edeceğiz. Yolda gelirken bir şey fark ettiysem şu an basın arabası beni takip ediyor ama onlardan önde olduğum için beni çekemiyorlar bunu fırsat bilip hızlıca mekanın önüne geldim, aynı öküzlerin karşısına geçtim onları alttan bir bakış attım "Alkan Demir adına rezervasyonum var" diye konuşmuştum listeye baktıktan sonra morarmış bir şekilde kenara geçtiler.bense gayet memnun bir şekilde içeri adımladım.biraz yalandan zarar gelmez.
koridorda gördüğüm manzara kaşlarımı çatmama neden oldu, Muhtemelen yeni başlayan bir haber muhabirine zorbalık yapıyorlardı, yapamazsın edemezsin falan filan diye Tabii rütbeleri yüksek ya ezsinler dursunlar.!
Bir müddet sonra dağıldıktan sonra o kızın yanına gittim
"Adın ne"oteriter bir şekilde sorduğum soruyla gözleri büyüdü
" beni tanıyorsun herhalde " hızlıca kafasını salladı.
"Şimdi seni rütbe geçmeni sağlayacağım Ama bunun şartını da bana bir şey vereceksin"
Tek kaşım havalanırken kendimden gayet emindim.
*****
Salonda topuklu Ayakkabılarım Tok sesler çıkarırken maskeli olan Alp'e doğru adımlamaya başladım bana arkası dönüktü ve önünde gayet güzel bir kadın vardı!şimdi sıçtım ağzına
tam arkasında durduğunda fark ettiğim bir şey varsa Alp'in bedeni gerildi anlamıştı,yada hissetmişti
" Bu da ne demek oluyor" diye resmen tısladım ." Ben orada ne kadar ağladım biliyor musun Sen gelmemiş bu cibiliyetsizle mi oturuyorsun Bir de yemek yiyorsun Bir de lüks lokanta ha"
Kızın yüzü Allak bullak olup Alp'e bakarken Alp bana alttan garip bir bakış attı."sessiz ol, ne zamanlama amk ,sen de ortalığı karıştırmada git,içtin mi sen !" Bu da ne demek!
Gayet Pahalı olan çantamı masaya savurdum kızın önündeki yarım kalmış şarabı alıp bir dikişte içtim "Açıkla" sert çıkan sesim salondaki bakışları üstüme çekmişti.
"Açelya açıklayacağım ama lütfen güzelim" gözlerimi açtım Nasıl yani bana yandan yandan Kaybol demek mi istiyor bu.
Bu sefer onun önündeki şarap bardağı'nı aldım ve tek dikişte içtim Elimden almaya çalıştı ama izin vermedim aldığım gibi bardağı başka bir yere savurdum ve cam kırıkları her yere saçıldı "niye ya niye"diye ağlamaya başladım,"hep ben bırakılıyor, ihanete uğruyorum",damarlarımdaki alkol artmış dolayısıyla abartıya geçmiştim.
"Görevde değilsin nerden mi biliyorum" asker künyesini gösterdim "künyeni takmışsın riske giremezsin"
"Ama yook bu sefer sıçtım ağzınıza, kimsin sen" diye kıza doğru yürüdüm.
Geldiğinde çok masuma benzeyen şaşkın kız bir anda şeytani bir gülüş takındı "sana sormalı bir anda gelip yemeğimizi bozuyorsun Alkancım otur lütfen"
Alp ile aynı anda "NE" "NE"dedik.
Ve sınırım dolmuştu, taşmıştı.
O cibiliyetsizin saçlarından tuttuğum gibi masadan fırlatmıştım ve bu yetmedi hiç kalite, malite , otoritere bakmadan üstüne abandım ve saçını başını yolmaya başladım "benim olan ha! Benim olanı benden alamazsın duyuyor musun!!"
Tam stresimi alamamışken Belimde hissettiğim Eller beni havaya kaldırdı Ben havada tekmeler savurken kızın saçı başı dağılmış üstü paçası yırtılmıştı.
"AÇELYA YETER" diye bağırınca kucağındaki ben kendimi patates çuvalı gibi bıraktım ve korkuyla bedenine sindim O ise beni hiç yere indirmeden çantamı aldı bir elinde çantası bir elinde Ben dışarı çıktı.
Sinirlerim boşalmış ağlıyordum,ve hala beni taşıyordu şaka gibi
Bu kadar duygu yoğunluğu fazla ne oluyor bana
Arabaya bindiğimizde İkimiz de konuşmadık.Yol boyunca gergin anlar bekledi bizi
Araba durduğunda Alp'in evinin önündeydik.
Ikimiz de arabadan inmedik. En sonunda söze girdi
" yavrum sen manyak mısın kafadan kontak mısın"
"Sus bana yavrum deme küsüm hii"
Siniri bozulmuş olmalı ki gülmeye başladı "yalnız melis'den de hiç beklemezdim."
"Yolduğun kız"gözlerimi devirdim,tutmasaydın neler yapcaktım ah bide tutmayaydın.
"Yavrum,güzelim,Albinom, beyazım bak asıl kızması gereken benim ve hiç kızmıyorum neden diye sordun mu hiç" doğru benim tanıdığım Alp esip gürlemesi gerekiyordu.
Arabadan çıktı, Benim kapımı açtı ,o kadar saftım ki şu an ne derse yapardım ki yavaşça indim elimi tuttu kapının önüne geçtik ve bana baktı 'noluyo lan' kapıyı açtı ve o an konfetiler patladı kalbim korkuyla atarken bir pankart gördüm ve nutkum tutuldu
"ALBİNOM,YAŞAYACAĞIM YILLARDA KARIM OLMANI İSTİYORUM,EVLENİRMİSİN DİYE RİCADA BULUNMUYORUM, EVLENİCEKSİN ,(YÜZBAŞI EMRİ)"şokla Alp'e bakarken maskesini çıkardı sadece tim olduğundan kaynaklanıyordu.
Bu bu çok iyiydi yalan yok ,lan muhteşemdi,ayyy ne desem.
o sırada herkesin telefonuna,bildirim düştü,tam vakti miydi bence evet
haber muhabiri tam zamanında koymuştu görüntüyü
Ben Açelya Korkmaz, kocamı almaya gidiyorum. adlı ifadesi herkesi sarstı,hayranlar ne diyecek,yada müstakbel eşi*
gördüğüm haber başlığıyla dudaklarım yukarı kıvrıldı.
Herkes telefona sarıldı ve olayın şokuyla bir telefona bir bana bir telefona bir Bana bakıyorlardı. Alkal ise gözün kocaman açmış hem soru işareti ile hem de mutlulukla bakıyordu dizlerinin üstüne çöktü,bacaklarım titriyo,elini cebine attı ve bana doğrulttuğu o yüzük benim son çizgimi aştı
"Albinom ,herşeyim Doğum günün kutlu olsun ve bu günden sonra Karım ol "Bir şey demedim diyemedim O eğilmişken Ben de eğildim,yakışıklı yüzüne son bir defa baktım ve parmağımı ona uzattım ellerim zangır zangır titriyor o yüzüğü takar takmaz dudaklarına yapıştım,sabaha kadar öpebilirdim ama tim vardı,
ve o an birşey oldu alkışların arasında bir midem kasıldı ve dudaklarımdan inleme firar etti sesler kesilince midemi tuttum kasılmasını engelliyecekmiş gibi baskı uyguladım ama mide bulantısı,baş dönmesi ve karartı....
Alp:
Kucağıma yığılan kız a öylece bakakaldım, kaybedecek vaktim yoktu midesini tutmuştu ,heyecan bayılması olsa böyle bir şey olmazdı Bir gariplik sezdiğim için hızlıca kucağıma aldım Tim şaşkınca bakıyordu
"Evlilik teklifim bile aksiyonsuz geçmiyor amk ,Lan Tuğrul çalıştır arabayı "
Hızlıca arabaya atladık 2 arabayla hastaneye koyulmuştuk ,sağımda Kardeşim Hürü vardı ,müstakbel karım boncuk boncuk terlemeye başlamıştı
'Zehirlendi mi'kendi kendime söylenirken bir anda gözleri açıldı
Kardeşim " çok şükür Açelya iyi misin bebeğim "dedi ki Açelyanın beli kavislendi, eli kasıklarına gitti ve acı dolu bir çığlık bastı,kucağımda olduğunu fark ettiği an "Alp çok acıyor "diye haykırdı.Bedenim kasıldı
Hızlıca dudaklarımı anlına görürdüm ve derin öpücükler bıraktım allahtan maskemi giydim ve maskemin dudakları açık.
"Tamam geçti güzelim, geçti" elini bileğime attı ve büyük bir inleme ile bileğimi sıktı
Eğer canı bileğimi sıktığın kadar acıyorsa ne yaparım ben
"Yavrum noluyor ,Tuğrul bas gaza lan!"
"Bil-bilmi ahh"etim koparılıyor gibi hissediyorum her acı çektiğinde
"Kurban olduğum az kaldı"Bakışlarım yan tarafa kaydı Hürü nün gözleri dolmuştu, nasıl dolmasın ki kucağımdaki kız kıvranırken benim de dolmaya başlamıştım ama olmaz şu an sırası değil.
Hastaneye geldiğimizde bize birşey demenden bir odaya soktular "lan !doktor! lan! alsana beni karımın yanına" ve kapı açıldı sedye üstünde başka bir odaya soktular Albinomu,noluyo lan
Elim ayağım boşalmış titriyordum Canı çok acıyor muydu acıyordu, Keşke ben çekseydim o acıları...
"Lan komutanım bi durun" Tuğrul'a döndüm
"Lan bu kız nasıl kız kıvrandı.görmedin mi"diye titreyen sesimle konuştum
Sustu
yarım saat kadar sonra doktor odadan çıktı koşarak yanına gittim "yakını kim"
"Kocasıyım"tim acılı bir tebessüm kondurdu yüzüne, normalde hanımcı diye dalga geçeceklerine kalıbımı basarım.
"Karınız tehlikeden kurtuldu ,düşük tehlikesinin yanından geçmiş" Ne
"P-pardon ne tehlikesi"Keremin sesi ile kendime geldim.
"Karınız kendini çok yormuş üstelik alkol almış ve kanında yüksek ilaç bukundu ağrı kesici içmemeli bu bebek için zararlı"
"Doktor bey ne bebeği"doktorun kaşları çatıldı.
"Karınız hamile komutanım hemde 2,5 aylık"diye şaşkımca dile getirdi1
İşte o an bir ilk yaşandı gözlerimden akan yaşları ne ben tutabildim ne yaşlar azaldı.
Hızlıca arkamı döndüğümde bütün timin donduğunu gördüm.sadece "abii "diye Hürü koşarak sarıldı .
"Komutanım,şimdi minik albino bebeğimiz mi olacak" dedi gözleri dolan Kerem.
"Siktir git benim bebeğim o"diye yükseldim ama şuan herşey buhuluydu ben şoktaydık Albinom Hamileydi lan!ben duvar köşesine sinmiş timi izlerken
"Lan düşük tehlikesi mi kafayı yicem benim bebeğim mi bide!"
Herkes şaka gibi çok mutluydu ve heyecanlı
Ümit'in üstüne atlayan Kerem mi dersin
Koşarak hastane kantininden iki kutu Lokum alıp dağıtan Alim ve Akif mi dersin
Gözyaşlarına boğulan kardeşim Hürü ile Güliz mi dersin
Yanıma gelip omuz atan Tuğrul mu dersin
Yada köşeye çömelmiş Karım*ı ve bebeğimi beklerken ağlayan ben mi bilemedim.
"Lan komutanım cidden ağlıyor, lan sizi böyle göreceğimi dünyalar verseler inanmazdım"Keremin döylediği ile göz yaşlarını sildim ama akmaya hazırlardi.
Kapı açıldı ve dışarı hemşireler çıktı "şuanlık hastanın yanına bir kişi alabiliriz ,bebek düşme tehlikesi atlatmış bu yüzden ameliyata almadık tabi bir daha bu gibi durumla karşılaşmaması lazım yoksa kötü olabilir"
10 oy alana kadar atmayacağım yeni bölüm
Erken bir tahmin olacak ama sizce
Kız mı?Erkek mi? Bebeğimizzz.2
Okur Yorumları | Yorum Ekle |
3.83k Okunma |
399 Oy |
0 Takip |
28 Bölümlü Kitap |