3. Bölüm

Ayşe'den

Beraber oturmuş yemek yiyorduk. Aslında o gözleriyle beni yiyordu. İğrenç herif.

Melik çatalını kaşığını tabağının yanına bırakıp sandalyesinde geriye doğru yaslandı;

- Daha ne kadar beni öldürecekmiş gibi bakacaksın?

Diyince

- Sen beni yiyecekmiş gibi bakmayı kesene kadar.

Dedim. Dudaklarının arasından ufak bir kıkırtı döküldü.

- Beni öldürsen de bu bakışım değişmez.

kaşlarımı olduğundan daha fazla çatıp;

- yemeğini ye ondan sonra defol git burdan.

diyip ağzıma bir lokma daha aldım. Oysa Hiç istifini bozmadan umarsızca;

- Cık burada kalacağım bu gece.

Demesiyle yediğim yemek boğazımda kaldı. Resmen ettiğim beddua bana geri dönmüştü. Öksürmekten gözlerimin kızardığına emindim. Hemen ayağa kalkıp yanıma geldi belimi okşayıp hafifçe birkaç kere vurdu. Sonra su bardağını dudaklarıma getirip içmemi sağladı. Birkaç yudum alıp zorla kendime geldim. Endişeli gözlerle bana bakıyordu.

- İyi misin birşeyin yok ya ?

Çatallaşmış sesimle;

- İyiyim iyiyim de sen az önce ne dedin ?

Dememle yüzünde kocaman bi gülümseme peyda oldu.

- Ha sen heyecan yaptın. Yerim seni. Bu kadar heyecan yapacağını bilseydim önceden söylerdim burada kalacağımı.

Ona yüzümü buruşturup baktım.

- Ne heyecanı ya benim evimde falan kalamazsın.

- Lütfen bu gece zorluk çıkarma izin ver teninin mis kokusunda mayışıp kalayım sadece bir gece lütfen.

Öyle içten çaresiz gibi sanki son isteğini dile getirir gibi ikna edici bakışlarıyla gözlerimin en derinine baktı. Dudaklarımdan dökülecek olan kelimeleri sabırsızca bekledi ama ben dilim tutulmuş gibi cevap veremedim ve tabağıma döndüm. Oda ben cevap vermeyince geri sandalyesini çekip oturdu. Zorlada olsa bir iki lokma daha yedim oysa yemeğini bitirmiş beni izliyordu. Daha fazla yiyemeyeceğimi anlayıp ayağa kalktım. Nereye der gibi başını salladı.

- Masayı toplayacağım

dedim. Benimle beraber kalkıp toplamama yardım etti. Bende bulaşıkları halledip ocağa çay koydum. O sırada Melik masaya tekrar oturup sigara yakmıştı. Sonra bana dönüp;

- Bir kez olsun bana gülen gözlerle bakamaz mısın ?

Anlaşılan bu gün yine bitmek tükenmek bilmeyen konuları konuşacaktık.

- Bak Melik seninle bu konuyu bin defa konuştuk ben senin gibi birini hayatımda istemiyorum.

İstemediğim birine nasıl öyle bakabilirim ki anla artık ya.

Gözlerinden akan kırgınlık yüreğimi sızlatsada umursamadım yeterdi artık.

- Sende beni anla. Yokluğunda yapamıyorum. Her gece sensiz girdiğim yatakta uyuyamıyorum. Ne olur bi şans versen bana.

Dışardan bakıldığında dağ gibi heybetli ben güçlüyüm pozları veren adam şuan dokunsam ağlayacak gibiydi. Ne diyebilirim ki ne cevap verebilirdim. Bir türlü anlamıyor birbirimize uygun olmadığımızı.

-Yarın ben uyanmadan defol git burdan !

dediğimde

- Buda birşey zamanla beni görmeden yapamayacaksın.

Diyip sırıttı.

- Şansını fazla zorlama istersen Melik.

Teslim olur gibi iki elini yukarı doğru kaldırdı ardından bir elini dudaklarına götürüp fermuar çekmiş gibi yaptı.

Gecenin geri kalanı sessiz bir şekilde bakışarak çay içerek geçmişti. İşe gideceğim için erken yatmalıydım. Benim ayaklanmamla peşimden geldi. Odaya girip uyurken giymeye kullanacağım geceliklerimi alıp üzerimi değiştirmek için banyoya ilerledim. Üzerimi değiştirip odaya geri döndüğümde boxeriyle yatağımda uzanan bir Melik beklemiyordum. Hemen arkamı döndüm oysa beni gördüğü anda ;

- S*ktir bu ne hal ?

Demişti. İyiki arkamı dönmüştüm yoksa utançtan yüzümün yandığını anlayabilirdi.

- Sen kendine bakmıyorsun heralde.

Dedim. kıkırtı sesini duymamla da

- Üstünü giy hemen !

diye cırladım.

- Neden beğenmedin mi gerçi beni giyinik gören kızların bile ağzının suyu akıyor şanslısın ki beni böyle gördün.

diyip kahkaha attı.

Ertesi gün...

Sabah uyandığımda dün söylediğim gibi ben uyanmadan gitmişti. Gerçi şimdi kapıda bekliyordur ama olsun en azından sözünde durup gitti. Dün gece olanlar aklıma geldiğindeyse istemsizce sırıttım sonra kendime kızıp yataktan kalktım.

Dün gece...

- Neden yavrum beğenmedin mi? gerçi beni giyinik gören kızların bile ağzının suyu akıyor şanslısın ki beni böyle gördün.

diyip kahkaha attı.

- Saçmalama Melik evimde böyle gezmen uygun değil.

(Aferin Ayşe adamın yatağımda yatması uygun ama soyunmuş olması uygun değil aferin.)

Bir kıkırtı daha

- Ona bakarsan yatağında yatmamda uygun değil ayrıca kıyafetlerle nasıl yatayım söyler misin?

Adam resmen aklımı okuyor

- Neyse ben yatıyorum sakın bana yaklaşma

diyip ona bakmadan sırtım ona dönük bir şekilde yatağa uzandım. Anında belimden tutup kendine çekmesiyle ufak bi çığlık koptu dudaklarımdan. Kalbim delice çarpmaya başladı. Bana sıkıca sarılıp;

- Seninle aynı yatakta olup sana dokunayacağım öyle mi o biraz zor canım.

Diyip enseme bi buse bıraktı sonra başını başıma yaslayıp;

- İyi geceler.

diye fısıldadı. Bense yine donup kalmıştım.

Bu sabah...

Yataktan kalkıp banyoya girdim. Güzel bi duş alıp kendime geldim. Üzerimi giyerken komidinin üzerinde bir kağıt gördüm kağıtta:

- Dün gece hiç olmadığım kadar iyi uyudum sayende.. tekrarını en kısa zamanda yaparız canım merak etme ;)

Yazıyordu.

(Hah sanki ben merak ediyorum şuna bak)

kağıdı yırtıp çöpe attım. sonra saçımı ve makyajımı yapıp şirkete gitmek için evden çıktım. Şirket evime yakın olduğu için yürüyerek gidiyordum. O sırada telefonumdan bildirim sesi yükseldi. Telefonu açıp gelen bildirime baktım. Bir numaradan mesaj gelmişti. Bu numara Melik' in yeni numarasıydı. Kayıt etmeyi unutmuşum.

0530××

S*ktir bu ne biçim kıyafet şirketteki bütün erkekleri öldürmemi istiyorsun heralde ?

Mesaja cevap vermeden önce numarayı kayıt ettim.

0530×× numarasını "Melik iti" diye değıştirdiniz.

Daha sonra

Siz

Saçmalama Melik kıyafetimde hiçbir problem yok.

Yazdım.

(Ne varmış kıyafetimde bence çok hoş.)

Melik iti

Evet yok heryerinin açık olması dışında

(Yok artık)

Siz

Abartıyorsun

Melik iti

Ne abartması kızım şerefsiz Tuna ağzının içine düşecek

Melik iti

Gerçi ben onun ağzının payını verdim birdaha sana yaklaşamaz.

Melik iti

Dün benim yaptığım gibi gözleriyle yiyebilir seni.

Melik iti

Bak ya kendi söylediğimle kendimi sinir ettim.

(Bu adam kesin deli.)

Siz

Sana inanamıyorum Tunayı o hale sen mi getirdin ?

Siz

Benimkide soru tabiki sen yaptın. Anlamalıydım.

Melik iti

Üstünü değiştir yoksa ben gelip değiştiririm 😉

Siz

Of ya oofff senden nefret ediyorum.

Melik iti

Bende seni seviyorum.

Melik'den...

En Son mesaj attığımın üzerinden on beş dakika geçmişti. Biraz daha beklersem şirketteki işleri yetiştiremeyecektim. Tekrar telefonumu elime alıp Ayşem ile olan mesaj sayfasına girdim.

Siz

Ayşem hadi şirkete yetişmem lazım.

Ayşemm

Git o zaman Melik seni tutan yok.

Siz

Anladım sen diyorsun ki gel Melik ...

Ayşemm

O cümleyi tamamlama Melik! Çıkıyorum şimdi.

Yazdıktan sonra evden çıkmıştı tamda istediğim gibi giyinmiş. Güzelime ne giyse yakışıyor.

Siz

Benim sözümü dinlemen çok hoşuma gidiyor.

Ayşemm

Senin sözünü falan dinlemiyorum sırf korktuğum için "insanlara zarar vermenden"

(Aga kıskanıyorum işte içimde saklayasım geliyor. Benim olsun kimse görmesin sadece benim gözlerimin içine baksın istiyorum. Çok mu şey istiyorum ya.)

Siz

Kıskanıyorum ne yapayım ?

Ayşemm

Kıskançlıkta nirvanasın sen.

Siz

Ben sadece itin uğursuzun iğrenç gözleriyle sana bakmasını istemiyorum okadar sadece bana özel ol istiyorum.

Ayşemm

İt uğursuz dediğin benim arkadaşlarım

(Hah arkadaşmış kobra onlar kobra, yılan ,akrep falan.)

Ayşemm

Neyse işe geç kalıyorum.

Siz

Dikkat et yorma kendini.

>Bölüm Sonu<

Oy ve yorumlarınızı bekliyor olacağım 😘