
Ayaz ve Aycan, Aras’ı okula bırakmış, ardından hızla eski bir mekâna doğru yola çıkmışlardı. Burası zamanında Ali ve Muhammed Ağa’nın gizli toplantılar yaptığı, “gizli arşiv” olarak bilinen kulübeydi. Artık terk edilmiş görünüyordu. Ama içeride hâlâ dosyalar, belgeler, hatta yıllar öncesine ait bir kaset vardı.
Ayaz: “Bu kaset... babam bunu yıllardır saklıyordu.”
Aycan: “Ne var bunun içinde? Sence konuşmaları mı?”
Ayaz: “Ya da... geçmişi yok eden itiraflar.”
Bu sırada Cemre, evde küçük Ayşe'yi uyutmuş, bahçeye çıkmıştı. Zeynonun kız kardeşi Nilgün ansızın gelmişti. Yıllardır ortada yoktu. Üstelik gözü korkuyla doluydu.
Cemre: “Nilgün? Sen... sen burada ne arıyorsun?”
Nilgün: “Sakın sesi yükseltme. Geri döndüler Cemre... Onlar! Ailenin karanlık tarafı yeniden ortaya çıkıyor. Bu sefer herkes hedefte.”
Ali, Nilgün’ün gelişini duyunca hızla dışarı çıktı.
Ali: “Ne biliyorsan hemen anlat.”
Nilgün: “Yalnız değilim. Beni de izliyorlar. Sadece seni değil, Ayaz’ı da...”
Ayaz tam o anda kulübede kaseti oynatmıştı. Kasetten çıkan ses, herkesi donduracak kadar tanıdıktı:
Kaset (bozuk sesle): “Eğer bu kaset bulunursa, Tozluyaka'da kimse güvende değil demektir... Sırlar açığa çıkarsa, aileler çöker. Gerçekleri gömenler, birer birer ortaya çıkacak.”
Ayaz titreyerek durdu.
Aycan: “Kim bu? Tanıyor musun?”
Ayaz: “Bu... dedemin sesi.”
---
Tozluyaka’da sular durulmuyordu. Bu sefer mesele kişisel değil, tüm geçmişle ilgiliydi.
Ali dışarı bakarak fısıldadı:
Ali: “Geçmişin bedeli, şimdi ödeniyor.”
69.BÖLÜM SONU
| Okur Yorumları | Yorum Ekle |

| 1.77k Okunma |
270 Oy |
0 Takip |
85 Bölümlü Kitap |