
Acılar kadar umut vardır. Her yerde her şekilde bir umut vardır sadece inanmak gerekir. Bedenim sıcaklığı göründe kendine gelmişti ve Emir'e duymayacağını düşünüp ona açılmıştım ve neyse ki duymamıştı. Bir umutla birilerin gelip beni kurtarmasını bekliyordum. Belki de boşuna bekliyordum. Yavaş yavaş akşam olmak üzereydi ben ise gece olmasını istiyordum. Kapkaranlık ve umutsuz biri olmak istiyordum.
İç Ses: Hiç güneş doğmasa ne güzel olur
Gezegen: Evet ama denge bozulur iç ses
İç Ses: Haklısın denge bozulur
Gezegen: Artık uyuyalım mı?
İç Ses: İyi geceler Gezegen
Gezegen: İyi geceler iç ses
Planım uyumaktı ama gözlerimi kapattığımda aklıma 13. Yaşım geldi.
(1 Ocak 2009)
Gezegen heyecan içinde 13. Yaşını ve annesinin onu alıp gitmesini bekliyordu. Beklemekten sıkılmıştı ve bir an kapı açıldı ve Gezegen annesi geldi, doğun gününü hatırladı sanmıştı ki hizmetli ablasını görünce aniden hayal kırıklığına uğradı. Hizmetli ablası bir küçük kek ve mum ile geldi. Mumu kekin üstüne koydu ve mumu yaktı.
"İyi ki doğdun prenses." Dedi ablası.
"Annem?" Diye sordu Gezegen.
"Onun işi var." Gezegen o an anladı. Annesi ona zarar vereceğini düşündüğü için gelmemişti. "Hadi dilek tut ve üfle." Dedi. Gezegen yaklaştı ve gözlerini kapattı 'annem beni sevsin' dedi ve gözlerini açtı. "Al bakalım kekini." Dedi ve Gezegen çekinerek keki aldı.
"Ben çok teşekkür ederim." Dedi çekinerek. 'Sen zararlı birisin Gezegen. O yüzden o kadından uzak dur!' İç sesini haklı buldu. Artık Gezegen bile kendini zararlı biri görmeye başladı.
"Rica ederim prenses." Kadın ama Gezegen ona zarar vermemek için odasından kovdu.
"Git artık!" Dedi bağırarak. Kadın Gezegenin odasından çıktı. Gezegen bir anlık sinirle odasını biraz daha dağıttı, kendine zarar vermekten başka bir şey yapmıyordu oysa. Gözlerinden yaşlar süzüldü ve kendini hıçkırıklarla ağlarken buldu. Kendini kötü biri hissetmeye başlamıştı. Annesinin bu yaptıklarını artık asla ama asla unutmayacaktı.
(1 Ocak 2010)
Kimse gelmemişti bu sene. "Doğum günün kutlu olsun Gezegen Işık." Dedi kendine. "Mutlu yıllar Gezegen Işık." Dedi bu sefer. Camı kırdı oysa annesi kırılmaz cam taktığını demişti. Kırılmaz dediğimiz her şey bir gün teker teker kırılıyordu oysa. "Kaçma zamanı geldi Gezegen." Dedi kendine. Camdan dışarı çıktı. Uzun zaman sonra geceyi ve gökyüzünü görmüştü. "Gökyüzünde ki beyaz noktalar ne?" Diye sormuştu kendine. Yıldızlar o gün onun için beyaz noktalar olmuştu.
(Günümüz)
Her an, her saniye beynimin içinde korku senaryosu dolanıyordu. Uyku tutmamıştı bir türlü, bedenim ise yanıyordu. Kendimi dışarı attım en sonunda. Gökyüzüne baktım beyaz noktaları gördüm. Onları iki sene sonra ilk defa gördüğüm de tanımamıştım o kadar garip gelmişti ki benliğime. Gözlerimi kapattım o yıldızlar beni görüyor ve benim için parlıyordu. "Acılarımı alsan gitsen, benliğimin yok olduğu gibi." Ben kimdim ki benliğim yok, soyadım yok, ailem yok, mutluluk yok, en kötüsü ise dayanacak gücüm yok.
(Emir'in Anlatımı)
"Bulduk." Nefes alış verişlerim hızlanmıştı ve kalbim deli gibi atıyordu. Sensiz geçireceğim son gün bu sevgilim, dedim içimden. Göz yaşlarım dökülmek üzereydi. "Arama ekibi hazırlansın hemen!" Kalp ritmim deli gibi hızlandı. Onu görecektim, ona sarılacaktım, onun kokusunu çekecektim. Beynim hayaller kurarken odama gittim ve üstüme ceketimi giydim. Odadan dışarı adım attım ki karşıma Gezegenin odası çıktı. Adımlarım yavaş yavaş onun odasına gitti. Kapıyı açtım ve kendimi odaya attım. Yine düzenliydi, her zaman ki gibi düzenliydi. Dolabını açtım her şeyi buradaydı. Gördüğüm anahtarlık ile dona kaldım. Bunlar düşündüğüm evin anahtarı mıydı? Koşarak odadan dışarı çıktım." Arda sen bana adresi atarsın benim acil bir işim var." Dedim ve dışarı çıktı. Arabanın anahtarını çıkardım hemen hızlıca kapıları açıp arabanın içine yerleştim. Arabayı çalıştırıp son gaz ilerledim. Düşündüğüm yerin anahtarı ise çok büyük bir kıyametti.
Bedenim burada olmanın huzursuzluğu ile üzüntüm birleşti. Bu evde olmak beni üzüyordu. 'Aslan parçası koş bakalım maç seni bekliyor.' Babamın sesi kulaklarıma geldi gibi hissetmiştim. Gözlerimden damla damla yaşlar süzüldü. Kızlar derler ya erkekler duygusuz diye, sadece bir kişi aldanarak bunu diyorlardı oysa. Erkeklerinde bir kalbi var, erkeklerinde göz yaşları var, erkeklerinde acıları var. Sadece bir erkeğe aldanarak hareket etmemeleri lazım. Tam şu salonda bu masada yemek yerdik ve babam bana geleceğimin parlak olacağını derdi hep. Adımlarım odama gitti çok fazla duygulanmıştım. Yatağımın üstünde bir not gördüm ve o notu aldım. Üzerinde Gezegen yazıyordu. Notu açtım ve yatağıma oturdum.
Merhaba, bu kazanın nasıl bir kaza olduğunu bilmiyorum. Ah kendimi tanıtmayı unuttum özür dilerim. Ben Gezegen Işık senin babanın geçirdiği kazada karşı tarafın arabasını süren adamın kızıyım. Biliyorum, ölmedin mi diyeceksin ama ben o kazada değildim. Kardeşlerim o kazadaydı. Sen de bu mektubu okuyorsan ne mutlu bana. Yaşadığını bana belirtmek için bir not yazmanı istiyorum. Her gün gelip bu mektubun odanda ve yatağında olup olmadığına bakacağım. Evinize izinsiz girdiğim için özür dilerim.
-Gezegen Işık
Gözlerimden daha fazla yaş akmıştı. Adımlarım bir kağıt ve kalem bulmak için ölü gibi ilerliyordu. En sonunda bir kağıt ve kalem bulup bir not yazdım.
İyi günler, merak etmeyin ben yaşıyorum. Annem ve ben iyiyiz korkmanızı gerektirecek bir konu yok. İlk önce özür dilemenizi gerektirecek bir konu olmadığını söylemek isterim. Bizi merak etmişsiniz ve gelmişsiniz bu ailemizi mutlu eder. İsminiz güzelmiş bu arada, sizin de isminiz kadar güzel olduğunuzu düşünüyorum. Bu kaza iyi olmadı ama sizle tanıştım. Kardeşleriniz ölmüş bu arada mekanları cennet olur inşallah. Sizin ise merak etmenizi gerektirecek ve her gün gelmenizi gerektirecek bir konu yok. İyi günler dilerim.
-Yıldız, Gece ve Gezegen :)
Kendimi biraz olsun belli etmek istemiştim. Evde dolaşmaya karar vermiştim ki Gezgenin anneme not yazıp yazmadığını merak ettim ve annemlerin odasına girdim. Tam düşündüğüm gibi not vardı. Notu alıp okudum.
Merhaba, benim kim olduğumu bilmiyorsunuz biliyorum o yüzden size kendimi tanıtacağım. Ben Gezegen Işık. Trafik kazasında karşı tarafın arabasını süren adamın kızıyım. İlk önce her şey için özür dilerim. Evinize izinsiz girip sizin odanıza girdim ama inanın sizi çok aradım soyadınız değişmiş adres değişmiş ve bende sizi hiç bir şekilde bulamadım bu yüzden özürlerimi yeniden iletiyorum. Ailenizi dağıttım her şeyi bitirdim ama yemin ederim ki ben zararlı biri değilim. Ben katil değilim. Ailem beni katil sandı ve iki sene odama hapis bir hayat yaşadım. Bunları anlatmak istemezdim ama artık anneye ihtiyacım var... Bu mektubu gördüyseniz bana bir not yazın lütfen.
-Gezegen Işık
Anneme yazdığı notu okuyunca göz yaşlarımı hiç tutamamıştım. Anne sevgisi görmemiş ve 2 sene boyunca odasına hapis edilmiş küçük bir çocuktu o. Adımlarım odadan dışarı ilerledi göz yaşlarım ise akmaya devam ediyordu. Evden dışarıya adım attım ve kapıyı kilitledim. Arabama bindim ve Gezegenin, Gezegenimin yanına doğru sürmeye başladım. Onu çok özlemiştim.
En sonunda varmıştım ve arama ekibi ile Gezegeni arıyorduk. Şu an tam karşımda kocaman bir ev vardı. "Silah alabilir miyim?" Dedim. Elime verilen silah ile içeri girdim. Bir adamı yemek yerken yakaladık.
"Yat, yat, yat. Eller havaya kalksın ve hareket etme!" Onları bıraktım ve yukarı ilerledim. Bir odanın kapısı kitliydi. O odanın kapısını kırdım ve içeri girdim. Allah kahretsin ki Gezegen yoktu. Cam açıktı. Hemen aşağı indim.
"Buradaymış ama kaçmış." Dedim. İki kişi o adamı arabaya götürürken ben önden gidip Gezegeni bulmaya çalışıyordum. En sonunda bir kulübe gördüm ve oraya ilerledim. Burası şehirden baya uzakta ve şehirden daha soğuktu. Kapıyı kırdım ve bir silahın bana doğrulduğunu görünce bende ona doğrulttum.
(Gezegenin Anlatımı)
Bir ayak sesi duyunca silahımı hazırlamıştım ve pusu için hazırdım. Kapı açılınca şok içinde karşıma bakmıştım. Gelmişti beni bulmuştu. Silahı koltuğun üstüne attım ve ona sarıldım.
"Seni çok özledim Emir." Dedim.
Bir mucize doğmuştu ve bana onu göndermişti. Artık evimdeyim. Beyaz noktalarım ile evimizi bulmuştuk.
| Okur Yorumları | Yorum Ekle |