
Yusuf gideli 2 ay olmuştu. Zaman su gibi akiyor demek isterdim ama hiçte öyle olmuyordu.hergun mesaj atıyor arayabilirsede arıyordu. Ama ona çok alışmıştım , ev onsuz boş boş geliyordu.
Evin heryerinde aklıma o geliyordu. Banyoya giriyorum tras malzemeleri , sağıma dönüyorum çamaşır makinası , ne alaka dimi ? Yusuf birgün tras olurken onu izliyordum , o kadar dikkatli tras oluyordu ki yüzünün yarısı yaptıktan sonra beni farketti , elini uzatıp " gel " dedi. İtirazsız gittim beni belimden tutup çamaşır makinasının üzerine oturttu. Elime tras bıçağını verdi .
- hadi bitanem dedi. Elimde tras bıcağıyla Yusuf'a baktım.
- ay Yusuf keserim yüzünü korkarım sen yap dedim. Göz kırptı . " Hadi " diyerek yap dedi. Derin bir nefes alarak kulağının yanından hafif bıçağı tutup yavaşca hareket ettim . Ama ödüm patlıyor , o benim tam tersim, o kadar sakin ki ,
- korkma yaparsın , hadi bitanem diyerek beni gaza getiriyordu. Yavaş yavaş yapınca baktım yapabiliyorum. Bir güven geldi , yaparsın kızım dedim. Ama Yusuf'un gozlerine hiç bakmıyorum dikkatim hep köpüklü yerde. Baya baya yapmıştım , bitirince ;
- Yusuf yaptım dedim gözlerine bakarak ,sevinmiştim.
- niye yapamayacakmissin ki ? Benim sevgilim herşeyi yapar dedi yüzünü yıkayıp havluyla sildi . Bende hala makinanin üzerinde. Bana döndü şimdi de losyon sür , sen öperken yumus yumus olayım.
- ver hadi süreyim dedim. Losyonu elimde yayıp yanaklarını, boynunu buldu. Ohhh miss oldun dedim. yanaklarını öperek . Beni kucaklayıp makinanın üzerinden indirdi.
- seni yicem minik hanım...hazirmisin deyince , Dilimi çıkartıp kacmistim banyodan....
Salona gidiyorum koltukta saatlerce uzanıp izlediğimiz filmler , kucağına oturup onu sevisim , koltukta sızip kalması , benim koltukta uyuya kalınca kucaklayıp götürmesi.... Aglamayacağım diyordum ama özlemistim hemde çooook.
Kulaklığı takip müzik dinlediğimde ise pis ya yine geliyordu aklıma. o kadar içime işlemişti ki heryer oydu. Kulaklığı takip evde dans ederek şarkı söylemeyi çok seven ben hele yemek yaparken kendimden geçerdim.
Birgün kaptırmışım kendimi bağırarak ;
Haydi ara beni , sor beni , yorma beni , sar beni yar
Sevdan ellerimi kollarımı kollarımı gözlerimi bağladı yar
Kalbim sana doğru senin için deli gibi atıyor yar
Beni bir koynuna aliversen ne olur yaaaaarrrr ...
Diye bağırarak söyliyor, dans ederek yemeği karıştırıyordum. Arada kaşığı mikrofon yaptığım mutfakta tek olduğumu düşünürken şarkı bitince belime sarılan ellerle önce korktum sonra kendimi bu kollara bıraktım. Tek eliyle kulaklığı çıkartıp , kulağıma eğilerek ;
- seni bir koynuma alırsam , hemen nikah kıymamiz gerek varmısın ? Dedi.
Pis köpek , nikahinada evlenmenede dedim....
Yakında gelicem demişti ama artık gelisindi çok özlemistim . Okulda kapandı. Kafeye gidiyordum 2 gündür seçil rahatlayıp izin yapsın dinlensin biraz diye . Bir hafta tatile gideceklerdi ben bakacaktim zaten çalışanlar vardı.
Ayrıca Yusuf gittiğinden beri psikologa gidiyordum. Yusuf'u affetmem , yaşananlar , vurulması , zaten ailemi kaybetmiş olmanın yükü baya yıpranmıstım. Kaybetme korkumun olduğunu söyledi, konuştukca rahatlamistim. Bazen psikolog olmasa bile bizi tanımayan birine herşeyi anlatıp dışarıdan bakmasını istersin ya öyle oluyordu tarafsiz bakmaliydi..
Evlilik korkulu rüya değildi, bir tık cekincem gecmemisti. Hani böyle uzun bir hazırlık süreci , telaseler falan hala gözümde büyüyor istemiyordum. Ailemi kaybetmiş olmamda etkiliymis böyle dusunmemde, Yusuf'u kaybetme korkum , ailemin vefaat etmesi , kime yapacağım ben bu düğünü dedirtiyordu aklımın bir yerinde bana. İlk ay her hafta ,geçen ayda 2 haftada bir gittim. Bu ayda aynı şekilde gidecektim.
Esma teyzeler sürekli ariyordular. Yusuf gitmeden de görüntülü konuşurduk Yusufla beraber ama , o gidince de hiç birakmadılar sagolsunlar. Yusuf baskı kurmayın demiş onlara Esra söyledi ama surekli alttan alta evliliğe getiriyordular lafi. Hakta veriyordum yaşıtlarının torunlari varken onlarda çocuklarının evlenmesi istemesi normaldi.
Esra'nın sınav geçen hafta bitmişti. Puanı yeterse Bursa yazicam diyordu bakalım napacakti . Gelebilirdi seviyordum onu bıcır bıcır dolanıyordu etrafımızda. Hemde Uludağ üniversitesi iyi bir üniversite idi.
Abimler haftada bir gece bize kalmaya geleceksin diye inat ettiler. Pazar geceleri onlarda kalmaya başlamıştım. Sabah okula oradan gittim hep. Bidiklarimla vakit geçirmeyi seviyordum. Abim Yusuf'un gittigini biliyordu. Abimde evlilikle ilgili baskı kurmak istemesede hülya ablam "evlenin uzatma , madem affettin , çocukta hazirolda bekliyor , biri birşey der alt alta oturuyorsunuz ki eminim senden cikmiyordur , yusufta abimde geride kalmaz olay çıkar pişman olursun dedi" gözlerimi tavana diktim cevap vermemeyi seçtim. Tanıyordu beni kaç yıllık yengem sonuçta.
Bu arada iyiki kimse baskı yapmiyordu dimi ?
Semra ailesinin yanına gitti , çocukla zor olacak , çocuğun okulu yok nasılsa diyerek... Sürekli telefonla görüşüyorduk , özlemistim minik tontigimi , eren kimbilir nasıl özlemistir , çocuk çok başka birşeymis yaaa...
İki haftadır hergun kafeye gelip burada duruyordum. Secile bir hafta desemde yakupla konuşup tatillerini iki haftaya cikartmistik. Bütün sene çalışmıştı , tabiki böyle bir tatili hak etmişti. Kafe bugün pazar oldugu için çokta dolu değildi , genelde kış ayında daha çok dolu olurduk. Yazın denize giderdi çoğu kişi yada parklara, bahçelere... Bursa bu yönden şanslı sehirlerdendi , denizde vardı , parkta , bahçede ....
Akşamüstü olmuştu , ama nasıl bir sıcak , elime bir limonata alıp bir masada oturmuş gelir gider hesabı yapmış , kafede başka ne gibi şeyler yapabiliriz diye düşünüyordum. Yusufta yoktu , secilde , semrada patlayacaktim... Okuldan birkaç arkadaş 2 gün önce kafeye gelmişti . Onlarla biraz sohbet ettik iyi gelmişti bana , ama ozlediklerim baskaydi.
- gamzeee teyzeee diye bağırarak kapıdan içeriye giren Kayra ile bende ona döndüm.
- kayraaam hoşgeldin bebeğim diyerek onu kucağıma aldım.
Secille yakupta girmişti içeriye, onlarda yanımıza gelince sarılıp " hoşgeldiniz gezentiler " diyerek takıldım.
- hoşbulduk canım benim , nasılsın ben hemen bize içecek birşeyler alıp geleyim konuşalım.
- tamam kuzum dedim.
Seçil icecekleri aldıp , geldi . Kafe kapanana kadar sohbet ettik . Gittikleri yerleri anlattılar, Kayranin yaptıklarını . Tatil çok iyi gelmişti onlara gözlerinden belliydi...
Eve geldiğimde saat 12 ye yakındı. Duş alıp üzerime şortlu pijama takımı giydim koltuğun karşısına geçip kendime bir film açtım. Yusuf'a
" Özledim " diye mesaj yazdım. Çünkü çok özlemiştim . Gelsin ben yokken niye özel harekat kursuna gittiği için kizacaktim.
" Ben daha çok" diye cebap geldi.
" Hemen gelmelisin çokta sıkıldım, hatta gelince izin alabilirsen biryerlere mi gitsek " plan yapıp hayal kurayım bari. Nasılsa Yusuf gelmiyor , bende onsuz gitmek istemiyordum. Gelen mesajla gülümsedim, bıkmıyordu .
" Balayı "
" Teklif dahi almamış bir insan nasıl balayına gider acaba " yazarak . Bana sürekli evlenelim deyip , aslında teklif etmediğini vurdum yüzüne .
" Etsem kabul edecek misin "
" Etmeden bilemezsin "
" Seni çok özledim... Ayricaaa daha da çok özledim ... Ve neredesin evde mi ? "
" Evet evdeyim , tüm gün kafedeydim . Abimlere gitmek zor geldi geç çıkınca haftaici giderim nasılsa okul yok"
" Tamam minik sevgilimmm , yat artık geç oldu. Ayrıca rüyanda beni görsen fena olmaz. "
" Hmmm sende beni gör uyuyorum artık öptüm dikkat et kendine. "
" Sensiz rüyam yok ki , her yanım sensin benim. Cevap yazma uyu , uykunu al öptüm "
Mesajı okuduktan sonra kendi kendime " yaaaaa " dedim sapsik şey . Sonra açtığım filmi geri alarak tekrar izlemeye başladım. Sabah kafeye seçil gidecekti o yüzden erken kalkma gibi derdim de yoktu. Uyuyabildigim kadar uyurdum.
Elimin üzerindeki ağırlıkla gözlerimi açmaya çalıştım . Burnuma dolan kokuyla ne kadar çok ozledimki kokusu hala burnumda diye iç geçirerek gözlerimi açtım. Elimi kaldırmaya çalışınca başımı yan döndürdüm. Yusuf , yusufun eli elimin üzerinde , diğer elini koltuğa koyup başını yaslamış yüzü bana dönük uyuyordu. Gelmişti üzümlü kekim , bana haber vermemişti. Hareket edemedim uyanmasın diye ama sarilmakta istedim. Hem sırtı agrirdi böyle.ne zaman gelmişti ki ? Hiç duymamisim söylememişti de . dusunmeyi bırakıp onu uyandirmaya çalıştım.
Boşta olan elimle saçlarını okşayıp " hayatimmm " dedim. Cevap vermedi. Tekrar aynı şekilde seslenip elimi yüzüne indirdim yanaklarıni okşadım.
"Yusuffff , hayatimmm "
- hiii deyince gülesim geldi . Çok uykusu vardı kesin , yoksa hemen kalkardı .
- Yusuf dedim sesimi biraz yükselterek uyanacagi yoktu yoksa, gözlerini pörtletip bana baktı .
- noluyo
- hoşgeldin hayatım dedim yerimden dogrularak , yavaşça onun yanına indim yere oturdum. Başını iki yana sallayıp.
- Gamzemmm dedi elleri yanaklarımı buldu sonra ben ellerimi boynuna dolayinca belimden tutup kucağına çekti. Sırtını koltuğa dayayıp bacaklarını uzattı. Elleri belimi sımsıkı sararken , bende onu boğacak gibi sariyordum." Çok özledimmm " dedim. "Hemde cokkk."
Saçlarımı öptü bir eli saçlarıma gitti " bende çok özledim" sonra bedenlerimizi ayırıp yüzüne baktım. Elimi yüzünde gezdirdim.
- yorgun ve uykusuz gözüküyorsun.
- öyleyim dedi
- niye söylemedin gelecegini beklerdim . Ellerim yüzümden saçlarina boynuna geziniyor , onun geldiğine inanmak ister gibi onu hissetmeye çalışıyordum.
- süpriz olsun dedim . Seni izlerken uyumuşum ...
- hadi gel istersen bir duş al yatalım dedim onun elinden tutup kaldırmaya çalışırken.
- gelince aldım ben duş , sana sarılıp yatmak istiyorum sadece dedi, beni kolunun altına çekerken üzerine baktım şort ve tişört vardı.gece gelmiş duş almış giyinmiş ben salonda olduğun için hiç duymamisim .
- yatalimmm dedim. Çok konuşmak istiyordum onunla ama her halinden belliydi yorgun olduğu. Yatağin önune gelip pikeyi kaldırdım oda hemen yattı bende yanına . Kolunun üstüne cekip sarildi. Boynuma başını dayayıp koklamaya başladı. Ellerimde saçlarında gezindi . Çok özlemiştim onun göğsüme yatmasini sağlayıp, başımı saclarina dayadim, onu koklayarak sevdim. İkimizde sessiz bir hasret giderme derdindeydik. Bir süre sonra Yusuf'un uyuduğu nefes alıp vermesinden anladım. Ama kalkmadim bende gözlerimi yumdum daha sıkı sardım onu.
Uyumaktan gözlerim şişmişti büyük ihtimalle ve terden ölecektim. Yusuf öyle bir sardı ki nefes zor alıyordum hava zaten sıcaktı . Yusuf'un kollarini yavasca üzerimden kaldırıp yataktan sessizce kalktım. Direk dusa girdim . Duş alıp rahatlayinca üzerime askılı dizimde bir elbise giyip mutfağa ilerledim saat dört olmuştum. Yiyecek birşeyler hazırladım yusuftan hala ses yoktu .
Yanına gidip kaldirmak için ama hala çok derin uyuyordu, şimdi uyursa akşam uyuyamazdi , yanına yaklaşıp saçlarını sevdim.
- hayatım , Yusuf kalk hadi
- hiii yine aynı tepki adam 2 ay yok oldu, hiii lamaya başladı resmen .
- hadi ama kalk dedim ellerim yüzünü buldu . Kolunu kaldırdi gel demekti bu .hemen koluna başımı dayadım. Boynuna burnumu . Saçımı öpüp sarıldı
- özledim cokkk dedi yine
- yusufff açıkmadin mi hadi kahvaltı hazırladım
- açım ama sana , sana acligim gecmiyor gamzem onuda dogursan mi ?
Elleri heryerimde , dudakları saçlarımda kokusu burnumda , bu adam felaketimdi .
- önce yemek ,
- iyi bakalım önce yemek , sonra sen ,sonrada valiz hazırlayalım . Başımı kaldırıp çenemi göğsüne dayadım.
- ne valizi tatile mi gidiyoruz , ne ara ayarlardin. Yatakta doğrulup beni kucağına çekti. Şimdi elleri kalcalarimda , benim ellerim boynundaydi sorgular gibi yüzüne bakıyordum. Cevap vermeyince " Eeeeee " dedim.
- yani tatil ama senin bildiğin tatillerden değil.
- deniz yok mu hava çok sıcak Yusuf ya dedim dudağımı büküp. Elini yanağıma koyup baş parmağını dudağıma bastırdı.
- şu dudak bükme huyundan vazgecmelisin yoksa her ortamda öpücem . Dudak bükerken başka biri dudaklarına bakarsa o zamanda onları ben bükücem deyip kısacık öptü beni kısacık . Ben öldüm hasretinden o kısacık öptü...
- soru sordum hadii nereye gideceğiz bana deseydin ben ayarlardim buradan .
- cıkladi hemen dilini damagina degirip. Ben ayarlarım merak etme denizde var ama öyle çok girermiyiz bilmiyorum.
- girerim ben burada da girmedim bı kackez öyle gezmeye gittik girmedim.
- hmmmm bence gelin olarak kaynanana yardım edip fındık toplamalısın yazık değil mi onlar fındık toplarken senin denize girmen ...
- Samsun'a mi gidiyoruz dedim gözlerimi kocaman yapıp.
- evet bitanem , sevdiğim dedi saçlarımı sevip.
- abim dedim. Tamam burada kalıyordu ama abimin haberi yoktu. Şimdi Samsun'a gitcem desem ne derdi ki ortada adı konulmuş birşey yok . Offff tatilde aynıydı aslında onada kızardı abim .
- ben konuştum , Sedat abiyle akşam yola cikiyoruz yeterince de uyuduk ,zaten. Yatakta hareketlendi bende kalktı . Ben geliyorum sen çayları koy deyip banyoya gitti giderkende
Samsun yolcusu kalmasın diye bağırıyordu deli....
.
| Okur Yorumları | Yorum Ekle |