26. Bölüm

26. Bölüm

Tubika
tubika

Mertle gözgöze geldiğimde ne konuşagimi , nasıl davranacağımı şaşırdım. Ablam desen kendinden geçmiş bir şekilde ağlıyor. Mertse şaşkın ve anlamadığım bir çok duyguyla gözlerime bakıyordu. Ne kadarını duydu ne zamandır oradaydı , hiç duymamıştım bile geldiğini . Ne yapacaktım şimdi merte doğru bir adım attığında hemen arkasını dönüp çıktı evden. Ablam ağladığı için Mert'in sesini hiç duymadi . İçimi kaplayan korku , öğrendiğim gerçekler , kaç gündür yaşadığımız olaylar vücudum bile isyan etmişti artık.

- Sare bak sakın söyleme merte , mert çıldırır evliliğim biter kimsenin yüzüne bakamam ben.

- ya öğrenirse abla ? Öğrenmişti hemde çoktan .

- sen söylemezsen öğrenmez , enişten adayida alır Sare elimden ne yaparım ben . Annemler desen lafı sözü bitmez o evde de kalamam.. şuan gerçekten ablama verecek bir cevabım bile yoktu. Mert öğrenmişti , ne tepki vereceğini bilmiyordum . Ablam ayrı bir olaydı . Tüm gerçeğini bana atıp kendini rahatlatmis , top sende demişti. Yaşanacaklar senin suçun olacak söyleme demişti resmen.

Annemin hadi gelin diye aramasıyla aşağıya indik. Mert yoktu , merti sorduğumda acele işi çıkmış, dönüşte de eczaneye uğrayıp gelecekmiş . Annemlerle vedalasmis yetisemezsem diye. Demek kaçmıştı dusunecekti duyduklarını. Annemleri yolcu ettikten sonra biraz daha sultan annelerde oturup eve çıktım . Hem yorgunluktan ölüyordum, hemde kafamda dolaşan soru işaretleri beynimi yiyordu.

Ablamla kadir abi , hiç yanyana görmediğim , görsemde sevgili olabilecekleri aklıma gelmeyen iki insan. Üstelik Kadir abinin ablam yüzünden , daha doğrusu kendi yaptığı hata yüzünden kaza yapması. Ablam kazayı duyunca etkilenmişti . Ama yeni evli ve ayrı evde yaşadığını için tüm süreci görmemiştik. Zaten telefonda söylemişti annem onlar balayından dönünce.

Banyoya gidip ılık bir duş aldıktan sonra pijamalarimi giyerek salonda merti bekledim. Nasıl anlatacaktim , Kadir abinin suçu vardı hemde çok ama ölmüş gitmiş adam hakkında öyle yapmış böyle olmuş gibi konuşmak çok kötü hissettirirdi bana. Üstelik Kadir abinin söz hakkı yoktu , vereceği cevaplar yoktu . Mert inanacakmiydi ...

Evlendikten sonra her gece koltukta oturup uzun sohbet ettiğimiz için birbirimizin hayatında olmadığımız zamanlarda neler yaşadığımızı anlatmıştık uzun uzun . mertin hassas noktasıydı kadir abi. Vefat etmeden önce son konuştuğu kişi mertti . Üstelik birisini sevdigini ama sevdiği kişinin kadir abiye inanmadığını söylemiş merte. Şimdi o kadının ablam olduğunu biliyor , biliyor da hikayeye bambaşka...

Kazadan sonra Mert'in psikolojisinin epey kötü olduğunu , ilaç kullandığını söylemişti. Ve itiraf ederek esinin evlenmesine o zamandan kalan korkulari yüzünden istemediğini söylemişti.

Saat epey geç olunca merti aradım , gelsindi artık konuşalımdi . Ben burada mert ne düşünecek diye kafayı yerken , o başka yerde bambaşka düşüncelerle kafayı yememeliydi. Ben bunları düşünürken uyuyakalmisim mertte hala gelmemişti zaten. Vücudum artık bu yorgunluğu kaldiramamisti.

Sabah gozlerimi boynumdaki ağrıyla açtım . Koltukta uyuyakalmistim gece ve mert hala gelmemisti anlaşılan. Ben yerimden doğrulup kalkarken kapıdaki anahtar sesi ile gözlerim koridoru buldu . Mert gelmişti saçı başı dağılmışti. Yanına mı gitsem , beklesem mi ? Ne yapacağını bilememek en kötüsüydü. Mert'in gozleri etrafta dolandı beni görünce salona geldi. Tek kelime etmeden tekli koltuğa oturdu.

- anlat dedi sadece.

- ne anlatayım duydun diyebildim. Öfkeyle gözlerime baktı. Bagirmadan ama öfkesi her kelimede belli olan bir tonda konuştu benle.

- duymadım Sare baştan anlat bana , ben sadece yıllarca abimi ölüme götüren kim diye merak ettiğim kadının , karımın ablası olduğunu duydum.

- mert sakin olurmusun korkuyorum... Evet hemde çok... Mert'in öfkeli halini görmemiştim. Nasıl anlatacaktim.

- anlat Sare , bekliyorum. Koltukta geri yaslanıp beklemeye başladı.

- bak benimde dün haberim oldu . Ama çok başka olayları var akşam konuşsak , hastaneye gitmem lazım geç kalacağım . Gözlerime dikti gözlerini ne diyecek diye bekledim. Hazırlanıp çıkmam lazımdı geç kalacaktım. Bunca derdin arasında birde hastanedekilerle uğraşmak istemiyordum.

- tamam git akşam anlat herşeyi . İlk kez bu kadar soğuktu. Hatta soğuk az kalır buz gibiydi. Gidip sarılmak istedim belki sakinleşir diye ama nerede o cesaret. Buzdan bir duvar vardı sanki karşımda. Ve ben bu buzu nasıl eritecegimi bilmiyordum. Sessizce yerimden kalkıp yatak odasına ilerledim üzerimi değiştirip çantamı alıp kapıya geldiğimde Mert'in salonda hala bıraktığım gibi oturduğunu gördüm.

- sen gelmiyormusun ? Bir şekilde konusmaliydik. Eğer ikimizde sessiz kalirsak daha çok duvarlar örerdik aramıza. Sesimi duyunca yüzüme baktı. Kırk kat el gibi hissettim kendimi .

- sen git , ben sonra çıkarım. Her gün beni hastaneye birakan adam ,geç çıktığımda oyalanip beni almadan eve gelmeyen kocam. Bana sen git demişti. İşte insanin içini acıtan buydu birşeylere alışıp sonra ondan mahrum kalmak. Zaten güçlü insanlar neden kolay yikilmiyor diye düşününce her işi kendi yaptiklarindan değil mi ? Birisine bağımlı olmamak için. Bende Mert'in beni götürüp getirmesine öyle alışmıştım ki onsuz gitmek içime öküz oturması gibi olmuştu . Yol boyunca ağlacak gibi gözlerim dolu dolu geldim hastaneye.

Bütün gün mertten ne bir mesaj , ne arama . Sürekli telefona baktım durdum. Bende aramaya cesaret edemedim. Akşam beni almaya bile gelmedi , beni aramayinca yine bir umut herzaman beni beklediği yerden çıktım , etrafa baktım mert yoktu. Ruhumun düştüğü boşluk kelimelerle anlatılacak gibi değildi . Bu kadar mı mert olmuştum. Yaptığı küçük bir hareket bile beni üzmeye yetebiliyordu. Apartmana geldiğimde her zaman girmeye can attığım evime çıkmayıp esinin yanına uğradım . Merti sorduklarinda haberim yok konuşmadik dedim. Sultan anne bile yadırgadı. Evlendigimizden beri yapışık ikiz gibi gezen biz , ilk kez ayrı ayrı eve geliyorduk. Belkide gelmişti . Esinin kazasından etkilendiği için zamnediyordular büyük ihtimal sormadılar ne var diye .Araba var mı yok mu bakmak bile aklıma gelmedi. Esinle ve sultan anneyle biraz konuştuktan sonra istemeye istemeye çıktım merdivenleri. Kapıyı açıp eve girdiğimde Mert'in üzerini değiştirmiş salonda oturuyor olduğunu gördüm. Sigara içiyordu. Normalde evin içinde icmezdi konuşmuştuk balkonda içip içeriye girerdi. Ama şimdi geldiğimi bile zor farkediyordu. Bende etkilenmiştim ama o çok fazla anlayamıyordum onu , yerine hiç koyamiyorum kendimi . İçinde yaşadıklarını bilmediğim için .

- erken gelmişsin ? Yine hicbirsey olmamış gibi yapmaya başlamıştım . Onunla böyle olmak kalbimi kırıyordu. Hele bizle alakali olmayan sebepler yüzünden olması dahada kötüydü.

- gitmedim dedi kısa ve öz .

- yaaaa üstümü değişip , hemen birşeyler hazırlayayım acikmissindir. Aç açınca sigarada içiyorsun. Cevap vermesine fırsat vermeden hemen yatak odasına gidip üzerime esortman takım giydim. Saçlarımı toparlayıp mutfağa girecektim ki ;

- Sare gel konuşalım yeter bu kadar diyerek yanına çağırdı. Yine birşey diyemedim. Başımı suçlu gibi öne eğip yanına gittim . Ona en yakın olan koltuğa oturup yüzümü ona döndüm.

- tamam konuşalım.

- anlat , ablan ne anlattiysa en baştan anlat Sare , anlatki kafamdakiler beni yemesin .. anlat ki birşeyler beni tüketmesin...

- ablamla kadir abi nisanlanmadan önce sevgiliymisler dedim.

- onu anladım Sare , doğru düzgün anlat sabrım kalmadı hadi. Baştan detay atlamadan. Anlatsam inanacakmiydi konuşmak istemiyordum ben . Ölmüş bir insanın arkasından konuşmak istemiyorum. Ama kimse fikrimi sormuyor . .

- mert dedim yalvarır gibi. Bırak bizi ilgilendirmiyor abinle ablam arasindaymis geçmiş bitmiş .. benim lafım bitmeden mert bir hışımla ayağa kalkıp bağırmaya başladı.

- ne demek geçmiş bitmiş len , benim abim öldü. Gözlerimin önünde , senin ablan hayatta , bak evlendi çocuğu oldu. Benim abim senin ablanın evlendiği gece öldü ... Seviyorum diye diyee. Bir taraftan deli gibi bağırıyor diğer taraftanda odada saga sola yürüyordu.koltukta küçülebildigim kadar küçüldüm. O istemişti anlatacaktim.

- tamam otur anlatayım dedim. Gözlerime baktı , kalktığı koltuğa oturdu. " Ablamla kadir abi bir yil kadar sevgili olmuşlar , hemde baya samimi bir şekilde. Ablama goruculer gelmeye başlayınca kadir abiye soylemis , abin ilk oralı olmamış . Sonra sonra ablamın yaşı gelmişti zaten soran gelen çok olunca tekrar evlenelim demiş ablam . Kadir abi gülmüş sence ben evlenmeyi düşünüyor muyum diyerek dalga geçmiş . Ablamın ondan ayrılmayacağını düsünmüş.

- kızım salakmısın sen inanırmıyım ben buna adam seviyorum diye diye öldü. İşte en korktuğum durumdaydım şuan. Alakam olmayan bir olayda yalancilikla suçlanmak. Onu duymamis gibi yapıp devam ettim.

- ablam ya istemeye gelirsin yada biter demis . Ama kadir abi ayrıl napacaksin benimle birlikte oldun , kim alır kızım seni demiş . Ablamda o sinirle gör bakalım diyerek yanından gitmiş . Yedirememis kendine . Kadir abide nasılsa geri gelir seviyor beni evlenemez de nasılsa diye düşündüğü için peşinden gitmemiş.

- sareee inanmayacagim birşey anlatıyorsun.

-sonra eniştem ablamı zaten önceden beri seviyormuş ama ablam istememiş baştan eee kadir abiylede sevgili olunca hep reddetmiş. Bunlar ayrılınca ablamda gör evleniyormuyum deyip eniştemin yanında almış soluğu. Ben biriyle birlikte oldum , ama beni yarı yolda bıraktı , eğer böylede kabulunsem evlenelim demiş. Kim olduğunu sorduğunda soylememis. Enistemde kimsenin haberi olmayacak sana olan sevgim herşeyin üstünde ama ne ailemin , ne başka birisi bilmeyecek demiş. Ablamla aralarında kalmış. Ablam nişanlanınca, Bu sürede abin öğrenmiş ablamın yolunu kesmiş yapamazsın diye ablamda yapiyorum diyerek resti çekmiş. Düğünden önce son kez kadir abi affet diyerek gelmiş pişman olmuş ama ablam kabul etmemiş beni bu halimle seven birisi varken seni istemiyorum demis. Sen beni yarı yolda bıraktın demiş . Sonrası malum işte. Ablamın anlatigi bu ..

Merte baktığımda gözlerini kapatmış düşünüyordu. Birden gözlerini açıp bana yaklaştı.

- yani abim ablani yarı yolda bırakmış , ablanda başkasıyla evlenmiş , abimde pişman olup içip içip kaza yapmış öyle mi ?

Ne diyecektim olan buydu. Başımı aşağıya yukarıya salladım.

- güldürme beni sare diyerek bağırmaya başladı. Haaa diyelim doğru len biz kaç aydır birlikteyiz sevgilik ,nişanlılık niye söylemiyor senin ablan , niyeee diyerek sehpanın üzerindeki bibloyu yere fırlattı . Artık dolu dolu olan gözlerimdeki yaşlar akmaya başladı. Evlenene kadar neden gelip söylememiş, neyi beklemiş. Bencil ben şimdi abimin sebebi olan kadının kardeşiyle nasıl yaşayacağım. Dediği kelimeyle neye uğradığımı şaşırdım,ben ne yapmıştım . Hicbirseyden haberi olmayan ben herşeyin suçlusu olmuştum bir anda.

- ne demek bu dedim , göz yaşlarımi elimle silip onun gibi ayağa kalkarak.

- len ben sana canım dedim , karım dedim. Çok sevdim ama şimdi ... Durdu ağzından kelimeler çıkmak istiyor ama çıkamıyor gibiydi.

- ne şimdi dedim ne , söyle susma diyerek ona vurmaya başladım . Başta haklı acısı var desemde ipin ucu bana değdiğinde duramadim.

- ben sana nasıl dokunayim , nasıl seveyim seni , ablan abimin sebebi Sare , seninle nasıl hicbirsey olmamış gibi yaşayayım. Bu sefer bağıran taraf ben sesi git gide kısılıp gözünden yaşlar akan oydu.

- açık konuş diye bağırdım. Açık konuş benimle. Bizim bagirislarimiza büyük ihtimal suzan ablayla annem gelmişti. Kapı deli gibi vuruluyor mert Sare diye bağırıyordular. mert yere çökerek bana baktı.

-Ben yapamam ablanı bile bile senle yaşayamam dedi. Seninle aynı evde , yanyana yapamam . Bu git demek oluyordu.daha fazla sormadım odanın kapısina doğru adimlayip ona doğru döndüm .

- iyi düşünmüşsündür umarım Mert , sana yalvarmayacagim köpek gibi evsemde kimsenin gözünde kendimi küçültemem hele kendi gözümde. Bu kapıdan çıktıktan sonra beni geri getiremezsin . Benim üzerimde hiçbir hak talep edemezsin. Biz diye birşey kalmaz .

Durdum belki soylememem gereken bir kelimeydi ama söyledim.

" İnşallah abin gibi pişman olmazsın " diyerek odadan çıktım...

 

 

Eeee nasıl buldunuz bölümü ..

Güzel giden bir evlilik birden altüst olabilir bazen bizimkilerinde öyle oluyor gibi ...

 

 

Bölüm : 16.01.2025 11:05 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
Hikayeyi Paylaş
Loading...