40. Bölüm

Mertin kalkmayacağını anladığımda

- merttt

- efendim güzelim

-mertttt

- efendim karım ... En son sessiz bir çığlık gibi ...

- mertttt dediğimde . " Ne var güzelim ,karım ,saremmm ne mert mert ... "

" Gitsen mi artık , yayıldın maşallah "

Ben kime konuşuyordum ki ? " Yavrum kalsam mı bende " diye sorunca öylece baka kaldım.

" Sen git bende yatayım mert , bak çok yorgun hissediyorum "

" Gideyim yani " " eveeet " dedim . Bu adam beni niye duymazdan geliyordu ki .

" Bak sahra uyudu bende yatayım " ayağa kalkıp yanıma geldi . Omuzlarımdan tuttu .

" Tamam gideyim ama uyu sende sarem tamam mı ? Yorgunsun zaten , dinlen "

" Uyuyacağım zaten , ne tuhaf tuhaf davranıyorsun ?" Yüzüne anlamaz bakışlar attığında .

" Yavrum su doktor gelmez dimi hiç gözüm tutmadı " şimdi derdi anlaşılmıştı .

" Saçmalama mert o benim arkadaşımdı , niye gelmesin . Hele şimdi sahranın doktoru illa gelecek." Aynı çocuk gibi karşımda kıpıtıp duruyordu. Gülmemek için yanaklarımın içini ısırdım resmen.

" Ya sana çok dikkatli bakıyor . Kendime hakim olmaya çalışıyorum Sare ama benim karıma öyle bakamaz"

" Mert bence sen git eve uyu , bende yatayım boşuna bir tartismaya girmeyelim " yüzüme baktı ama çok komik duruyordu. Mert biz evlenmeden önce gözümde hep bir ağır abiylen ,sevgili Olunca bu hali değişmişti gözümde şimdi ise küçük çocuk vardı sanki . Sevdiğinin yanında çocuklaşan tiplerdendi. Ve bu hali hoşuma gidiyordu. Helede beni kıskanması . Bendim onu hep kiskanan ,onun beni kıskanması için bir ortamda olmamıştı hiç . Ama şuan bu durumda bile hoşuma gitmişti. Kiskansındı bakalım mert bey.

" Zaten hiç birşey yapmadım , sana sarıldı len benim karıma sarıldı ama bak hiçbir şey yapmadım " bunu öyle bir söylüyordu ki zor durduğu belli oluyordu.onu sırtından itekleyerek kapıya doğru hareket ettirmeye çalıştım , ama yok. " Mert hadi " dedigimde. Ellerini kaldırıp bana döndü. Ellerini yanaklarıma koydu.

" Sareeeem yat uyu tamam mı dinlen kahvede içme bu saatte . Seni çok seviyorum " diyerek alnımı öptü. Zorda olsa odadan çıktı.

Mert gittiğinde odaya şöyle bir göz gezdirdim. Sahraya baktığımda meleğime içim gitti. Ne kadar mahsum mahsum uyuyordu. Yanına oturdum. Yüzüne baktım , uykusunda acı cekiyor mu diye ? Nasıl dayanak diye düşündüm . Ya ilik bulunmazsa diye düşündüm . Yaşadığı kolay şeyler olmayacakti ne bizim ne onun. İnşallah sorunsuz atlatırız diye içimden dualar ediyordum.

Hayatımız bir anda değişmişti. Mert geldi , sahra hastalandı. Hastanedeyiz ve daha başlangıç ne kadar kalırız belli degil. İlik nakli olacak mı ? Test sonuçları nasıl gelecek. Kafami bosaltamayacak kadar doluydum. Tedavi ha deyince bitecek gibi değil biliyordum. Gelmek mantıklıydi herkes Sahrayı öğrendiği için zaten uzak kalmanın gereğide yoktu. Ama gelip ne yapacaktık. Tamam mertle deneyecektik ama o evde mi ? Sorunum ev miydi ? O ev benim degilmiydi. Her yerini istediğim gibi yaptırmıştım. Buraya tayin istersem nerede nasıl çalışacağım belli değildi. Hastane olursa nöbet olacaktı. Ve sahra en önemlisi o ben hastanedeyken sahraya guvendigim birisi bakmaliydi. Mert bakardı ama tek başına . Düşündükçe daha çok mu cikmaza giriyordum. Sultan annem bakardı biliyorum . Offfflayarak gözlerimi kapattığında kapı tıklatıldı. Kapıya doğru baktığımda oktay başını uzakmış .

" geleyim mi ?" diyordu.

" Gel gel " diyerek ayağa kalktım. Elinde iki kahve görünce mert geldi aklıma kahve içme demesi . Yüzümde tebessüm oldu. Sonra oktaya dönüp otur gel dedim sessizce . Koltuğa oturduğunda bende yanına oturdum.

" Sana aldım" diyerek kahveyi uzattı. Aldım. Oktay sahraya baktı. Sonra bana dönüp .

" Hala inanamıyorum odadan çıkınca bile hala senmisin diye düşündüm. "

" Neden " dedim. Bu kadar şaşılacak ne vardı ki ?

"Evlenmişsin ve çocuğun olmuş Sare. Ve sahra şuan benim hastam ".

" Evet " dedim. "Ve sen benim kızımı iyileştireceksin doktor oktay. " Yüzüme bakıp tebessüm etti. Ona hep doktor oktay derdim. Çok çalışsakdı ders konusunda sınav haftalarinda tavizi yoktu biran önce okulu bitirip mesleğe başlamak istiyordu.

" İnşallah , sahra güçlü bir kız hayat dolu bir kere annesi gibi " birşey diyemedim. Evet güçlüydü ve inşallah iyilesecekti. Ben konusmayinca devam etti.

​​​​​" Eee evlenip çocugun olmuş başka neler yapıyorsun gorusuyormusun bizimkilerle "

" Evet nehir ve hasanla aynı balikkesirde çalışıyorduk . Hatta komsuyduk . Ama ben ücretsiz izin aldım sahra hasta olunca , onlarda tayin isteyecek büyük ihtimal bende " böyle deyince başını kaldırıp bana baktı.

"Nehir ve Hasan evlendi mi onlarda ?" Baya şaşırıyordu. Halbuki herkes evlenecek gözüyle bakardı onlara .

"Evet hatta cihan var çocukları ,sahra ile yaşıt. Belki Bursa'ya bile tayinleri çıkabilir , senin yok anlasilan sevgilin ,esin "

" Yok" dedi. Keskin bir sesle . " Nehir ve Hasan'ın görürsen selan şöyle gelirseler benide görsünler " başımı salladım . " Ben kalkayim" diyerek kapıya doğru yürüdüğünde kapı açıldı. Gelen mertti ,

"Sana neden geldin " diye sordum. Mert önce bana sonra elimdeki kahveye , en sonra oktaya baktı.

" Size ekler getirdim. Mahalledeki acıkmış giderken görünce aklıma sevdiğin geldi , alıp getireyim dedim" diye konuşunca birşey demedim. Oktay " iyi geceler " diyerek yanindan geçti gitti. Kapıyı kapatıp mert içeriye girdi.

"niye gelmis bu zırtapoz " manyak bu adam ya zırtapoz ne ?

"Zırtapoz " dedim sorarcasına.

" Evet zırtapoz " . Elindekileri masanın üzerine bırakıp. Koltuğa oturdu bende yanına gittim. " Gitmeyecek misin ?"

" Yok yanınızdan hiç ayrılmak istemiyorum."yüzüne bakıp " merttt " dedim.beni kolumdan tutup kolunun altına çekti.koltuga iyice yayışıp , benide kolunun altına alıp sarıldı. Saçımı öptü.

" Kıskanıyorum seni hemde çok , benim dokunamadim karıma kimse dokunamaz " eliyle omzumu okşuyordu sarılırken. " Sen ve sahra benim ömrüm herseyimsiniz , sareeeem len ödüm kopuyor beni bırakacaksın diye . Köpek ettin beni. " Başımı kaldırıp baktım. Ben bu adamı seviyordum. Bir zamanlar hayatım sadece ondan ibaretti. Şimdi sahra ... Ama merte karşı koyamıyordum . Ama kızıyordum da .

"Sen mi köpek oldun mert saçmalama "dedim. Beni tekrar cekistirip kolunun altına aldı.uyu hadi bu gece başka kimseyi kabul etmiyoruz bu odaya diyerek. Saçımı öperek beni iyice mayıstırdı. Başımı göğsüne yaslayıp gözlerimi kapattım...

Sabah gozlerimi actigimda mert sahraya kahvaltı yaptırıyordu. Bense akşam yattığımın aksine koltukta uzanmış sekildeydim.yatiga yatmış üzerim örtülmüş. Gözlerimi ovusturup , " günaydın " dedim.

" Günaydın anne" " günaydın güzelim " ...pikeyi katlayıp kaldırdım, yastığıda. Bugün annemler gelecekti Sahrayı görmeye aksamda sultan anneler yoğun olacağa benziyorduk. Lavaboya gidip elimi yüzümü yıkadım. Üzerime çeki düzen verip odaya döndüm. Sahra kahvaltısını bitirmişti. Mert bana börek ve çay olan tepsiyi uzattı .

" Sabah gidip börek mi aldın" diye sorunca . Başını salladı.termos almış icinede cay almış yaptırmış . Lazım olur diye. Oturup kahvaltımı yaptım . Melegimle ilgilendim biraz hemşire gelip ilaçlarını verdi. Yine uyudu merti zar zor eve yolladım git sultan annemlerle gelirsin duş falan al dediğimde kokuyormuyum dedi üstünü koklayip aptal. Mert duş almadan dışarı çıkmayan kisilerdendi. Nasıl koksundu aptal ya .

Mert gittiginde annemler geldi cerende akşam yogunduk gelemedim . Gece geldim uyuyordun , mertte vardı geri döndüm dedi. Kim bilir uyku sersemi merti koala gibi sarmistin kesin .. sahra abimle çok iyi anlasmıstı. Abim sahraya sebeklikler yaptıkça sahra gülmekten kendinden geçiyordu. Abim İyi bir baba olacaktı. Cerenlede mutlu gözüküyordular. İnsallahta olurdular. Annem ablaminda gelmek istediğini söylediğinde en azından şuan değil dedim. Biraz daha bir kafamı toparlayayim . Herşey üst üste geliyordu. Biraz oturup gitti annemler. Biz sahramla başbaşa kalınca biraz kitap okuduk ,sohbet ettik . Nehiri görüntülü arayıp cihanla konuştuk. Akşam yine ilaçlarını alınca uyudu . Bende yanında uyumuşum. Sesler duyuyordum gözlerimi araladigimda basimda mert vardı . Biraz daha odada göz gezdirdigimde Özdemir ailesinin hepsi buradaydı. Yataktan doğruldum. Mertle hemen gözgöze geldik. Bana yardım etti kalkmamda sahranın yanında olunca . Sultan annemlerle görüştüm , biraz oturduk sahra uyandı . Çocuğum bu kadar akraba hiç görmediği için Bursa'da sürekli akrabalarla beraberdi. Hele birde köye falan gitse kimbilir nasıl delirirdi. Esinler çay , kurabiye , kek , poğaça ne akıllarına geldiyse yapıp getirmisler. Bu kadar fazla dediğimde sahra ne sever bilemedik , hepsinden yaptık . Birazda burada hemşirelere , hastalara dağıt kızım dedi sultan anne. Gitmek istediklerinde sahra onları salmayinca biraz daha oturduktan sonra kalktılar. Mert yine kaldı. En azından bu sefer esortmanla gelmişti. Bu gece ve yarın gecede kalayım pazartesi öğleden sonra işe başlayacağım , gelir giderim haftasonu sizinle kalırım demişti. İki gece daha bizle kaldıktan sonra pazartesi sabah erkenden kalktık. Sahraya kahvaltı yaptırdıktan sonra iyi ilaçları verildi. Mert gitmeden doktor Ferit ve oktay geldiler. Sahrayı muayene edip. Bize döndüler. Doktor Ferit

- sahranin vücudu dayanıklı ilaçlar 2 günde etki etmez böyle birşey beklemeyin ama sahra ilaçlara karşı , alerji yada kötü bir tepki vermiyor . Bu iyi birşey bu hafta arttırarak devam edeceğiz. Ve maalesef üzülerek söylüyorum ki testlerin hiçbiri uyumlu değil. Şuan ılık nakline ihtiyaç yok ama yinede biz ilik arayacagiz ki gerek olma ihtimali yüksek dediğinde bütün moralim bozulmuştu. Benim yada Mert'in tutabileceğini düşünmüştüm....

Evettt bölümle ilgili yorumları alalım

Metin kiskanacagi birini istiyorsunuz yolladım geldi...