
Geldik..
kızımla herkesten uzak mutlu , sıradan bir hayat sürerken , birden aileler , hastalıklar , mert ... Ve şimdi hiç akıllarda olmayan , evliliğin geleceği bile belli değilken 2. Çocuk düşüncesi ...
Merti seviyormuyum hemde çok . Evet hala deli gibi. Sahra hasta olmasa belki çoktan çekimine bile kapılmıştım. Allah var adama bakan bir kez daha bakıyordu. Ve severken seni özel hissettiriyordu. Birde geçmiş vardı ama ne yaparsan yap aklından atamadığın . Tekrar denemeye evet dedik , hastane ortamında en son düşüneceğim şeydi bu . O yüzden sahranın iyilesmesini beklemek eve çıktığımızda aile olmayı denemek istiyordum. Kendim için , kızım için ... Sevdiğim adamla son bir şansı hak ettiğimi düşünüyordum. Ki mertinde sevdigini düşünüyorum beni ..
Biz kafamızda planlar yapıyoruz ama hayat bize öyle bir seçenek sunuyor ki , senin plan yok olup kalıyor. İkinci bir çocuk ile aynı evde , sahra daha tam iyileşmeden nasıl olacaktık. Bu saatten sonra balikkesire dönmek gibi bir planda yoktu aklımda . Tedavi burada başladı burada devam edecek. Eee evi tasiyacağız . Nehirler gelecek inşallah. Ki mertten bile çok güvendiğim sultan anneler var , sahraninda benimde yanımda olacağını düşündüğüm . Ne yapacaksın sahra dedim içimden. Avare avare düşünürken mert çekti kolunun altına beni.
- ne düşünüyorsun minik kuş.
- herşeyi , bizi, Sahrayı ve eğer olursa ikinci bir çocukla aynı evde tam anlamıyla barismadan nasıl olacak mert dedim başımı biraz ona doğru kaldırıp. Gözleri kapıya doğru daldı oda düşünüyordu , bir süre konusmadi eliyle omzumu oksuyor , arada sıkıp düşünceleri arasında kavga ediyordu belli ki.
- güzelim ,bizim artık ayrı yolumuz yok . Ben ne seni bırakırım , ne kızımı sizin olmadığınız bir hayat düşünemiyorum bile. Çok emin söylüyordu ama ya yine ilk gözden çıkan olursam . Bunu bir türlü asamayacaktim sanırım ve denemeden de öğrenmeyecektim. Ellerim belinde sarıldı biraz güç almak istedim. Kendimi birakmak istedim belki. Mert'in soylediklerine inanmak istedim tüm kalbimle , ruhumla.
- sahra 1-2 aya çıkacak evi ne yapacağız dedim. Fikrini merak ediyordum. Yine gözlerini daldığı yerden ayırmadan konuşmaya başladı.
- sareee , evi satalım mi ? bir daha nasılsa dönmeyiz balikkesire. Ne düşünüyordu ki. Hem ben ev aldığını bile bilmiyordum , şimdi satarken niye bana soruyordu.
- senin evin satabilirsin dediğimde hızla yerinden doğruldu. Sarsıldım bende dalmıştım belki beklemiyordum . Bana dönüp omuzlarımdan tuttu.
- sana diyorum ki , sen ben yok BİZ variz. Ve artikta ayrılık yok. Ev bizim benim değil. Siz orada oturduğunuz için aldım Sare. Tamam hata yaptım çok büyük bir hata ,köpek gibi pişmanım diyorum . Görmüyor musun çabalıyorum . Görüyordum , evet cabaliyordu. Artık uzatmamaliydim. Bende yorulmuştum çünkü .
- görüyorum dedim kendimin bile zor duyduğum sesimle.
- öyleyse artık beraber alacağız kararlarımızı . Satalım mi bir daha oraya dönme gibi bir düşüncemiz yok diye biliyorum dediğinde başımı sallayip .
- satalım, farketmez dedim.
- bizim şirket annemlere yakın güzel bir site yaptı geçen yıl , 2-3 tane boş satılmayan daire var . Güvenlikli bahçesi var ne dersin. Bakalım mi ? Ne diyecektim. Bana ilk geldiğimizde evimize çıkalım demişti . Hayır dediğimde biraz bozulmuştu ama şimdi oraya girmek istemedigimi anlamıştı. Aslında seviyordum orayı . Sahra için iyi bile olabilirdi o ortam ama şuan o eve girmek adım atmak istemiyordum. O evinde bos bos ne olacağını , çürüyüp gideceğini düşüncede şımarıklık mı yapıyorum acaba diye düşünüyorum.
- annenlerin apartmanindaki ev ne olacak dedim direk ... Oda net değildi. Benim isteklerimi yapmak istiyordu ama kendi fikirlerini tam söylemiyordu.
- yavrum , güzelim sen istemiyorsun oraya girmek evet haklısın , orayı satmayız biliyorsun . Öyle kalsın şimdilik eşyalarıyla sonra düşünürüz onu. Sen dediğime ne diyorsun. Annemlere yakın olmasını sana sahra konusunda yardımcı olurlar diye istedim ama istemezsen başka bakayım .
- var mı resmi dedim. Cebinden telefonu çıkartıp sitenin evlerin resimlerini gösterdi. Hangi dairelerin satılık olduğunu evin tam konumunu . Güzeldi hemde çok güzel. Bahçesi olması birde sıfır daire hayır diyecek değildim ama her halinden pahalı olduğu belliydi. Ben çalışmıyordum. Daha nasıl masraflar çıkardı bilmiyorum. Balikkesirdeki ev ne kadar yapardı ki bunun anca yarısı.
- güzelmis satalım ama bu ev ne kadarki , mert bak hiç oturup konuşmuyoruz , evet önceliğimiz sahra ama maddi olarak ne durumdasın bilmiyorum hiç . Evde satılır mı ne kadar sürede satılır oda var. Yine bana döndü elleriyle yanaklarımı tutup baş parmagiyla okşadı.
- öncelikle durumdasın değil , durumdayız diyeceksin yavrum , kaç kez söyleyeceğim. Tamam oturup normal aileler gibi bir gelir gider planı yapalım. Hem biraz kafamız dağılsın , hemde aile bütçemizi bir hesaplayalim dedi. Yerinden kalkıp sahranın resim çizmesi için aldığımız A4 lerden bir tane eline alıp geldi. Kalemle evin fiyatını yazdı. Gözlerim pörtledi.
- mertttt dedim. Dur bir der gibi elini kaldirdi. Cebinden telefonu çıkartıp bir bankanin mobil uygulamasina girdi. Elime verdi telefonu, bu hesabınızdaki para. İyi bir para vardı hesaptada ama eve göre az .
- mert o ev için yetmez dedim. Balikkesirdeki ev ne kadar eder ki ? İlk kez belki beraber hesap yapıyorduk. Bu bile güzel geldi gözüme şuan , çoğu kişi için çok normal olan durumu biz ilk kez yaşıyorduk.
- onun için emlakçıyla konuşayım bir an önce ne kadara satılır diye . Bakalım ne diyecekler ama 5 milyon daha lazım ev gitse gitse 3 - 3 buçuğa gider. Kalanı kredi çekerim. Elimdeki projeyi tamamlayınca da bize prim veriyorlar oda az bişi değil kenara koyarız sıkışırsak harcamak için . Mertle birşeyleri paylaşmak güzeldi. Şuan sahra hasta olmasa güzelce evimizde hesap kitap yapsak hayali bile güzel geldi gözüme ...
- sahra iyileştiği gibi ise başlarım. Tabiii bebek ne olur bilinmez sultan annem bakat dedim sonrada . Mert bu arada hiç aklımıza gelmiyor ama tüp bebekte masraflı ve şuan onu hiç hesaba katmadık. Evet onu hiç düşünmemiştim bile . Öncelik sahra idi . Nasıl eder bulurdum.
- tüp bebek işini çarşambaya bırakalım o gün gideriz . Pazartesi önemli bir isim var 2 günlüğüne yurtdışına gideceğim. Geldiğimde bakarız olur mu güzelim dedi. Başımla onayladım. Aklıma geleni merte sorup sormamakta kararsiz olsamda son bir cesaretle sordum .
- mertttt , gözlerini kağıttan çekip bana baktı. Bişi soracağım ama nasıl sormam gerektiğini düşünüyorum , en iyisi direk sormak.
- sor saremmm , ne çekiniyorsun ?
- şey , bizim kiraladığımız kasa ne oldu. Ben böyle sorunca sustu , düşündü . Düğünde takılan altınları , onların bana aldiklariyla birlikte kasa kiralayip koymuştuk. Ev alırken kullandı belki ama aklıma oradakileride kullanabilecegimiz geldi. Tabi kullanmadiysa.
- ben onu tamamamen unuttum. Sahranin hastaligi , işlerin yoğunluğu kafa kalmadi ki . Birde gönlünü almam gereken yarimmm deyip sarıldı bana. Bende karşılık verdim. Artık birbirimizi yormanin anlamı yoktu.
- eee dedim .
- yavrum duruyor onları sen kullaan istediğini yap demiştim.
- bende tamam sizin aldiklariniz benim olsun kalanı ikimizin demiştim ki . Bence hepsini bozduralim baya yapar onlar . Tüm bebek içinde ev içinde iyi olur bize.
- hepsini değil ama takıları olur. Gelince gidip bakalım hesaplayalım dedi. Şuan sakin sakin yaptığımız konuşma , temas bana çok iyi gelmişti. Birde sahram iyilesse ...
O gece mertte yanımızda kaldı .ben sahranın yanına yattım mert koltukta.sabah mert eve gidip çanta hazırlayıp yola çıkacağını Rusya'ya gideceğini, sali gece döneceğini, Çarşamba sabah yanımıza gelecegini söyledi.
Mert gitti ama ne abimler , ne sultan annemler , ne asya telefonla sürekli arayıp ihtiyaç var mı diye sorup durdular.
Mert yine alıştırmıstı kendine , o gelmeyince bir acayip hissetmedim degil. Nehir pazartesi akşam arayıp Hasan'ın tayinin Bursa'ya hatta bizim yattığımız hastaneye çıktığını oda hemen eş durumundan dilekçe verdiğini söyledi. Çok sevindim. Çarşamba sabah gelip , burada ev bakacaklarmış ama sbaah ilk yanımıza uğrayıp öyle çıkarız dedi.
Akşam sahraya , sabah cihanın ve babasının geleceğini söylediğim için kalktığından beri gözü kapıdaydı , ilk gelen nehir ve cihandı. Sahra ile cihan sevinçle birbirine sarılmış bizde nehirle sarılmıştık. Hasan'ı sorduğumda oktayın yanına uğrayıp gelecekmiş diyerek kısa bir cevap verdi nehir. Cihanla sahra hem sohbet edip hem resim çizerken bizde koltuğa oturmuş , nehirle nerelerde ev bakacağını konuştuk. Biz konuşurken açılan kapıyla önce Ferit bey , oktay , hasan ve en arkada mert girdi içeriye . Merti gören sahra babammm diye bagirinca mert hemen yanına gidip sarıldı. Ferit bey Sahrayı muayene etti , hemşirelerin yazdığı bilgilere baktı , dün yapılan kan ve idrar testi vardı sahraya, onların sonuçlarını inceleyip bana döndü.
- duydum ki haberiniz yokmuş dediğinde anlamaz gözlerle baktım doktora .
- sahraya ilik bulundu dedi direk oktay . Ben doğru duyup duymadigimi teyit etmek için Ferit beye baktım , dolu dolu gözlerle.... Mert belime koyduğu eliyle bana destek olmak istiyordu .
- evet sahra , bu iki adam ne yapıp edip ortalığı ayağa kaldırıp sahraya ilik buldular nakil için haftaya Sahrayı ameliyata alacağız dediğinde kulaklarımda gözlerimde , vücudumda kaç aydır yaşadığı korkuyu stresi bir kenara bıraktı. Nasıl gevsedim , sanki günlerce sıktığım dişlerimi bir anda bırakmış gibi oldum. O heyecanla oracıkta bıraktım kendimi gerisini hatırlamıyorum....
Kardeş gelecek sandınız ama öyle kolay değil canlar ... Bu şekilde bir kardeş gelsin istemedim...
Nasıl buldunuz bölümü bakalım ?
Mert ile sarenin ilişkisi nasıl gidiyor sizce ?
| Okur Yorumları | Yorum Ekle |

| 35.19k Okunma |
3.42k Oy |
0 Takip |
47 Bölümlü Kitap |