3. Bölüm

Bölüm 3 – İkinci Temas

h.
ufaktozbulutu

Yorum yapmayı unutmayın lütfen 🥺💗

---------

Florya sabahlarının sessizliği, bazen boğucu bir düşünce zeminine dönüşüyordu. Antrenman sahasından uzakta kalan Aden'in odası ise bu sessizliğin kalbinde, dar ama düzenli bir alandı. Masanın üzerinde ajanda, üç renkli kalem, bir küçük kum saati ve cam kenarındaki sardunya...

Aden o sabah biraz daha erken gelmişti. Odanın içine gün ışığı dolarken defterine yazıyordu:

“Bugün Eren’le ilk görüşme. Zorlanacak. Konuşmak yerine gözlemlemeyi tercih edebilir. Sessizliğini anlamaya çalış.”

Kapı hafifçe tıklatıldı. Sessizlik...

Aden başını kaldırdı. “Girebilirsin.”

Eren içeri adım attı. Omuzları hafif düşük, elleri cebindeydi. Rahat görünmeye çalışıyordu. Bakışları odada gezinse de Aden’in gözlerine doğrudan bakmıyordu.

“Merhaba,” dedi, sesi neredeyse görünmezdi.

“Merhaba Eren, hoş geldin.”

İşaret etti sandalyeyi. “Rahat hissettiğin gibi oturabilirsin.”

Eren sandalyeye oturdu ama rahat olduğu söylenemezdi. Sırtı düz, dizleri hafif gergindi. Elleri diz kapaklarında, parmakları birbirine dolanmıştı.

Aden birkaç saniye konuşmadı. O boşluk, Eren’in zihninde yankılanmaya başladı.

“Ne yapacağım şimdi? Sorular mı soracak? Ne diyeceğim? Bir şey demem gerekmiyor ki. Ben iyiyim. Her şey yolunda.”

Ama zihnindeki sesler bunu yalanlıyordu. Geceleri uyanışlarını, antrenman sırasında nefesinin yetmediği anları, soyunma odasındaki suskunluğunu bir bir anımsıyordu.

Aden ilk cümleyi yumuşak ve nötr bir tonda kurdu.

“Beni tanımadan konuşmak zor olabilir. Ama istersen bugün sadece senin ritmine göre ilerleyebiliriz.”

Eren hafifçe başını salladı. Sanki onaylıyordu ama aynı anda bu ortamdan kaçmak da istiyordu.

Aden devam etti:

“Seni gözlemleme fırsatım oldu. Sadece paslarını, pozisyonlarını değil. Durmanı, beklemeni... bazı anlarda durup düşündüğünü.”

Eren başını kaldırdı, Aden’e ilk kez dikkatlice baktı.

“Ben... düşünmüyorum aslında. Yani... sadece... duruyorum bazen. Ne düşündüğümü de bilmiyorum o an.”

Aden, Eren’in bu dürüst ama savunmasız cümlesine dikkatle yaklaştı.

“Bazen ne düşündüğünü bilmemek de bir düşüncedir. Belki bedenin düşünüyordur. Zihnin değil.”

Eren birkaç saniye sustu. Sonra ansızın sordu:

“Aden hanım siz futbol oynadınız mı hiç?”

Aden güldü. “Lise yıllarımda okul takımında ve bir kulüpte kaleciydim. Ama genel olarak daha çok hentbol oynadım. Ve her ikisinde de penaltılardan çok korkardım.”

Eren istemsizce bir tebessüm etti. O gülümseyişin içinde hem çocukluğu hem savunması vardı.

“Ben de çocukken kaleci olmak istiyordum,” dedi Eren. “Çünkü top bana gelsin istiyordum. Topa ben koşmayayım. O bana gelsin.”

Bu cümle kendi içinde küçük bir devrimdi. Çünkü Eren ilk kez bir şey söyledimişti. İçten... Hazırlıksız... Korumasız...

Aden not defterine yazmadı. Gözleriyle yazdı o anı.

“Ve şimdi?”

Eren bakışlarını pencereye çevirdi.

“Şimdi... top nereye gittiğini bilmiyor sanki. Ben de sadece peşinden koşuyorum. Ama niye koştuğumu unuttum. Sanırım heyecanımı kaybettim.”

Odaya kısa bir sessizlik çöktü. Bu kez sessizlik ağır değildi. Dolu bir sessizlikti.

Aden yavaşça konuştu:

“Bazen bir oyuncu kaybolmaz. Ama neden sahada olduğunu unutursa, pası kime verdiğini, kimin yanında oynadığını da unutabilir. Pası doğru yere vermek için, önce oyunu hissetmen gerekir.”

Eren başını salladı.

“Ben topu çok seviyorum. Ama bazen top bile bana yabancı geliyor.”

Aden içinden geçirdi:

“Kopuşun ifadesi bu cümlede gizli: Sevgi ile yabancılık aynı anda var.”

 .....

Seansın sonuna yaklaşırken Aden masaya daha fazla yaklaştı. “Elindeki şeyi farkına varmak için bazen sadece onu izlemek gerekir. Müdahale etmeden... Bugün sen sadece izledin. Bu da iyi bir başlangıç.”

Eren odadan çıkarken ilk kez arkasına dönüp, tam cümleyle konuştu:

“Ben haftaya yine gelirim Aden hanım.”

Aden gülümsedi.

“Gel. Zaman senin için burada durabilir.”

O gün akşam ajandasına yalnızca üç kelime yazdı:

“İkinci temas gerçekleşti.”

Ama zihninde cümle çok daha uzundu:

“Bir duvarın arkasında bir çocuk oturuyordu. Duvarı geçemedik, ama artık sesini duyabiliyoruz.”

Selammm nasılsınız?

Bölüm nasıldı?

Beğenmeyi ve yorum yapmayı unutmayınnnn 💗💗💗

Bölüm : 11.05.2025 02:16 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
Hikayeyi Paylaş
Loading...