4. Bölüm

Gömüldükten sonra dirilmek

Ülkü Ülkebay
ulkuymusss

 

Çok da uzun olmayan bir aradan sonra yine sahalardaki yerimi aldım. Bu sefer desteklerin en büyüğünü bekliyor olacağım çünkü zaten hayat bu kadar zorken bir de destek almadığın bir yola çıkmak çok daha yıpratıcı oluyor. Fazla uzun olmadığını düşündüğüm bu aranın uzamasının nedeni de telefonumu tadilata göndermem. Malum kendisini 24. Katlı bir gökdelenden düşürdüm de…

 

WWPPWÜQÜQQĞWP

 

Şimdi uzatmadan bölüme geçiyorum!

 

 

 

 

 

 

 

 

İNCİDEN…

 

Gözlerimi açtığımda üstüm tamamen çıplaktı ve üzerime örtülmüş çarşaf da göğüslerimi saklamıyordu.

 

Etrafımı daha dikkatli incelediğimde ise bir yoğun bakım ünitesine bağlı olduğumu gördüm.
İçeri bir anda doktorlar ve hemşireler doluşunca kendimi gizleme gereksinimi duyarak üstümdeki çarşafı göğüslerimi tamamen gizleyecek şekilde üstüme çektim.

 

Hemşirelerden biri yanıma geldiğinde başımdaki ağrı tekrardan yerini almıştı. “Tünaydın İnci hanım.”

 

”Size de tünaydın…”

 

”Siz sormadan ben söyleyeyim,” dedi hemşire kız. Konuşkan bir tipe benziyordu. “Motor kazası geçirdiniz yaptığını ani frenle önünüzde durmuş olan bir başka araca çarptınız vücudunuzun bir çok yerinde kırıklar ve çıkıklar var ama hayati tehlikeyi atlattınız sayılır.”

 

”B-bir dakika ben anlamadım,” kafam basmıyordu ben çok profesyonel motor kullanırdım ben ise araca çarpmış olamazdım kesinlikle önümdeki pezevenk aniden fren yapmış beni de kendisine çarpmaya mahkum etmiş olmalıydı. “Ben önce bir araca çarptım sonrada o araca çarpmanın etkisiyle bu hale geldim öyle mi?” Dalga geçer gibi, hatta tükürür gibi söylediğim bu sözler neşeli bakışlarını dumura uğratmıştı çenesi düşük kızın.

 

Alaycı sözlerimin esiri olmak hoşuna gitmemiş olacak ki pat diye söyleyiverdi; “İnci hanım siz tam 8 aydır komadasınız!” Ne saçmalıyordu bu Kezban? Bir anda nedensizce kendimi incelemeye başladığımda çok kilo aldığımı, ojeli tırnaklarımın kısaldığını ve temizlendiğini, zaten epey uzun olan saçlarımın iyice uzadığını fark ettim. Üstüne üstlük bir de kendimi felçli gibi hissediyordum. Kollarım ve bacaklarımı her oynatmaya çalıştığımda karıncalanma hissi bedenimi ele geçiriyor ve dayanılmaz bir kaşıntı bırakıyordu.

 

Haklı olabilir miydi ki bu paçoz?
“Bana bak paçoz,” hemen yanı başımda duran hemşireyi yakasından tutup kendime çektiğimde odadaki tüm gözler bana dönmüştü. “Burada ne sikim döndüğünü anlamadım ve ben burada olanları anlamadan da beni salsanız iyi edersiniz çünkü dediğim gibi…” kendimden geçmek üzereydim. “Burada ne sikim döndüğünü bilmiyorum ama eğer öğrenirsem!” Volümümü yükselterek söylediklerim hemşireyi ürkütmüş olacak ki kendini güçlükle de olsa geri çekerek elimden kurtuldu.

 

”İnci hanım lütfen sakinleşin,” bana doğru gelmeye başlayan doktoru görünce sinirlerim biraz da olsa yatışmıştı. Sesinin ne kadar Hızır verici olduğuysa asla değiştirilmeyecek bir gerçekti. “Sizi anlayabiliyorum kendinizi fazla anormal hissediyorsunuz ama tüm bunlar çok normal. Kendinizi bize bırakın ve izin verin de olan biten her şeyi size açıklayayım.” Naifliği karşısında dumura uğradığım kadının göletinin rengi de fazla güzeldi. “Lütfen biran önce açıklayın bana burada ne oluyor?” Sesim kısık çıkmıştı.

 

“İnci hanım,” kendimi sıkmaya başlamıştım. “Kendinizi çok saçma hissediyorsunuz hatta çok çok saçma… ama lütfen izin verin de size yardım edelim” -iznini sikeyim-

 

“Biz de olay yerine sonradan geldiğimiz için her şeye hakim değiliz sadece çevredekilerden ve erkek arkadaşınızdan öğrendiğimiz kadarıyla yorum yapabiliyoruz.” -WTF-

 

Başım çok sürüyordu gerçekten çok boktan hissediyordum. “Öncelikle benim erkek arkadaşın yok,” derin derin nefesler almaya başladığımda hemen yanımdaki makine de ötmeye başlamıştı. “Artı olarak da hareket edemememin sebebi de o sikik kaza mı yoksa?”

 

Böyle bir işin ta amına koyayım!

 

Doktorun ince ve naif sesini dinlerken kafam çorba olmuştu. “Ben bize söyleneni size aktarmakla yükümlüyüm o sizin bileceğiniz bir iş ve sizin de dediğiniz gibi yani artı olarak evet vücudunuzdaki uyuşukluk hissinin sebebi de o…” duraksamıştı doktor. “O kaza”

 

Kafam almıyordu, ben ciddisi tam 8 aydır burada mıydım. Hem beslenme uzmanım kimdi benim? Çok kilo almıştım. “Anlıyorum,” dedim Allah bullak olmuş kafamla. “Fakat tek karışık nokta kendisini erkek arkadaşım olarak tanıtan mahlukat.” Gerilmiştim. “Aşı neymiş peki kendisini sevgilim gibi tanıtan mahlukatın?” Hiç beklemeden cevapladı doktor hanım sorumu “Aziz Alp Turan” tanıdık geliyordu ismi fakat çıkaramadım belki de bir önceki hayatımda erkek arkadaşım falandı diye düşünürken aptal aptal sırıttım. Tam o sırada açılan kapının sesiyle ürktüm ve içeri sanırım o girdi AZİZ ALP TURAN…

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Bu bölümlük bu kadar diyerek rahmetli ellerimin helvasını kavurmaya gidiyorum çok kısa olduğunun bende farkındayım ama gerçekten bir yandan sınavları yetiştirmeye çalışıyorum ve bir yandan da sosyal medya hesabımda takılıyorum takip etmek isteyenler için _ulkuuuuu_ fazla aktif değilim ama aktif olduğum süre zarfları içerisinde mutlaka kabul ederim isteklerinizi. Şu anda bu bölümü yayınlarken bile kitaba haksızlık ettiğimi düşünüyorum fakat yapacak gerçekten bir şeyim yok çünkü kitabım gereken ilgiyi almıyor ve bu durumda da beni motive eden ekstra bir kaynak olmadığı için kendimi kitaba adapte etmekte çok zorlanıyorum.

 

Sizleri çık seviyorum ve kendime bile layık görmediğim bu bölümü artık mecburi bir şekilde atıp diğer bölümde 5000 keline devirmeye gidiyorum muckksss

 

🕊️

 

 

 

Bölüm : 29.12.2024 01:41 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
Hikayeyi Paylaş
Loading...