Üçüncü alternatif son

Savaş bitmişti. Lilith kendine gelmişti ve yaklaşık on dakika önce "hemen geliyorum."

Deyip giden sevgilisini arıyordu.

Son olarak merdivenlerin olduğu yere baktığında ise gördüğü şey ile donakaldı.

Sevgilisi, oğlunun babası, o ginny Weasley'i

Öpüyordu.5

"Ne?" Diyebildi sadece. Onun sesini duyup ayrılan ikili ise olduğu yerde donakalmıştı.

"Lilith bak aç-"

"Bitti potter."

Lilith hızla oradan uzaklaştı. Nasıl olabilirdi? Oğlunun babası onu nasıl aldatabilirdi? Bunu nasıl yapardı? O sadece bunu düşünüyordu.

Tam cisimlenecekti ki kolunu biri tuttu.

"Git potter."

"Beni dinle yalvarırı-"

"Başka dudaklar değdi dudaklarına, artık git.

Ve oğlum.. onu bir daha göremeyeceksin."

"Hayır lilith, lütfen bunu bana yapma o bizim oğlumuz-"

"Bizim değil benim oğlum."

"Lilith yapma lütfen ben sana aşığı-"2

"Sen bana değil, 'aşık olma' fikrine aşıksın. Aşık olan bir insan bunu yapmaz. Annem bana bana layık olmadığını ve beni üzeceğini söylerdi. Sinirlenip çıkışırdım her seferinde. Seni savunurdum. Ama sen beni, seni savunduğum herkese karşı haksız çıkardın."2

Ve lilith hızla kolunu çekip cisimlendi.

Nereye mi? Elbette malfoy malikanesinde.

O gün draco lilith'in yaralarını sarmıştı.

Ertesi gün oğlunu almaya gitti draco ile birlikte.

"Onu görmek harry'nin de hakkı. O hakkı ondan alamazsın. O çocuğun psikolojisini hiç düşünmüyor musun?" Dedi james.

"Oğlunun psikolojisini düşünseydi,çocuğunun Annesini aldatmazdı."

Bu sözler üzerine kimse bir şey demedi.

"Hadi gidelim artık lily" dedi draco.

Harry göz ucuyla Draco'ya baktı. Ve lilith'in kolunu tutarak durdurdu ve hemen geri çekti.

"Benden Nefret etmene dayanabilirim ama onu sevmene dayanamam." Dedi harry, lilith'e yalvaran bakışlarla bakarak.1

Lilith ise tiksinir bir bakış ile, "söz vermiştin parçalarımı birleştireceğine ama eskiden olduğumdan daha paramparça hale getirdin beni. Ama teşekkür ederim." Draco ya bakarak devam etti. "Şimdi o çatlakların arasında altın var."1

***

Draco ve lily oldukça güzel bir malikane tutmuştu. Regulus ta onlarla birlikte yaşıyordu Birlikte güzel zamanlar geçiriyorlardı. Hiç olmadıkları kadar huzurlu ve mutluydular. Draco, Jonathan'a baba sevgisini gösteriyordu.3

Lilith ve draco çok geçmeden evlendiler ve lilith hamile kaldı. Dokuz ay sonra bir erkek çocuğu hayata getirdiler. Scorpius severus malfoy.

Draco'nun küçük versiyonu gibiydi.

Scorpius ve Jonathan oldukça güzel anlaşıyorlardı. Aralarında sadece iki yaş vardı zaten.

Harry, Jonathan ile sadece bir defa görüşmüştü. O da lily sayesindeydi. Lilith ile konuşmuş ve harry'nin oğlunu görmesini sağlamıştı.

Diğerleri ise arada evlerine geliyor ve öyle görüyorlardı.

Lucius her ne kadar Jonathan'a mesafeli olsa da onu ayırmamaya çalışıyordu. Narcissa ise ikisini de torunu olarak görüyor, ikisine de şefkatle yakşalıyordu.

Jonathan ve Scorpius hogwarts'a gittiklerinde

Slytherin'e seçilmişlerdi. Jonathan babasını aratmayacak şekilde sürekli muziplik peşindeydi. Scorpius ise daha sakin ve başarılı bir öğrenciydi.

Harry, severus hastalanıp görevini bıraktığında, hogwarts'ta ksks öğretmeni olmuştu. Oğluna daha yakın olmak istemişti.

Lilith bunu engellemedi. Çünkü biliyordu oğluna her ne kadar anlatmasada o, annesinin neler yaşadığını biliyordu ve babasına çok yüz vermiyordu. Harry'nin sürekli konuşma girişimleri Draco'nun hogwarts'a geldiği gün son bulmuştu.

"Jonathan.. neden Gryffindor ortak salonunu yeşile boyadığını öğrenebilir miyim?" Diye sordu lilith . Draco ise sadece bakıyordu.

Evet, Eve gelen mektup ile Jonathan'ın artık şakalarına profesörler dayanamamış -özellikle minerva- okula çağırılmışlardı.1

"Ama anne ne yapayım? Onlar benim arkadaşlarıma laf attılar." Dedi 12 yaşındaki çocuk.

"Pekala Vincente, bir daha ki şakanda yakalanmamaya çalışırsın." Dedi draco ve oğluna göz kırptı.

"Sağol baba!" Dedi on iki yaşındaki çocuk.3

Harry ise Jonathan'ın Draco'ya 'baba' kelimesini söyledikten sonra anladı içindeki parçalanışı.

Lilith ise 'siz iflah olmazsınız' bakışı atmış ve birlikte gitmişlerdi.

Malfoy ailesi sonsuza dek mutlu yaşadılar.

Draco ve lilith birbirinin yaralarını sardılar.

Ve bir gün lilith pencereden dışarı, çocuklar ile oynayan draco'ya bakarken fısıldadı.

"Doğru kişiyi onca zaman nasıl görememişim.."3

-SON-