41. Bölüm

•••• Bölüm 40 🍷🚬

selin özgen
writerladyy

 

“ Ama sen benim dokunduğum İlk adam kalacaksın. ”

 

Bütün seslerin boğuk geldiği bir andı. Sesi hariç, bütün seslere sağır olmak istedim. O güne kadar hatırımda kalan, ezberlediğim bütün sesleri kökünden söküp, zifiri karanlığa atmak geçti içimden.

 

Ellerini yüzüme yaklaştırdı. Susturduğu bütün hisleri şimdi dile gelmişti. Parmakları inceydi, teni kumral, ruhu yorgun, gözleri dolu, saçları küt, ömrü siyah bir kadındı. Saçlarım, yavaşça, parmaklarının arasından akıyordu. Elleri, yüzümü tuttu. Başım avuçlarının arasında küçülürken, vücudunu alacakaranlığın koynuna sakladı. Kalp atışları hızlandı. Başını hafifçe kaldırdı, gözlerime baktı. Gözlerinde ufalanan koskaca bir dünya vardı. Bu bakışı o güne kadar hiçbir kadında gördüğümü hatırlamıyorum.

 

Gözlerinin önünde ki bulutların arasında parçalı bulutlu bir gökyüzü vardı, bugüne hiçbir insan gözünün görmediğini hissettiriyordu. Gökyüzünü kimseye açmamıştı. Yeryüzünde hayata dair en naif ve en tatlı koku beyaz ojeli parmaklarının arasında gizlenmişti. Başımı kendi başının hizasına getirdi. Yaklaştırdı. Burnu, burnuma dokundu. Kaşları hafif yukarı kalktı, parmak uçları dudaklarımı sıyırdı geçti.

 

Bir şeyler söylemek istediğin de önce sessizliğe gömülürdü. Çok tanımıyordum, buna izin vermiyordu. Ellerini yüzümde hissederken alacakaranlıktan saklanamayan tek nesne ojesinin yarısı, zamana yenik düşmüş tırnaklarıydı.

 

Alnından süzülen ter, boynunu sıyırdı. Köprücük kemiğinin hizasında dağıldı. Eğildim, köprücük kemiğini öptüm. Hayatımda, geçmiş zamana dair, en çok kıskanacağım andı. Huzur şimdi ete kemiğe bürünmüştü ve ismini fazla kimsenin telaffuz etmediği kuytu bir Akdeniz şehrinde vücudumun sol yanına uykuya teslim olmak üzereydi. Deniz kokusu tenine sinmişti. Kumral teni, bal rengi gözleri merakla bana bakıyordu. Uçuk pembe dudaklarının üzerine kendi elleriyle çizdiği bordo dünyası dudaklarında birikenleri anlatıyordu.

 

****

 

Keşke seni görmeseydim, gönül verip sevmeseydim adlı şarkıyı dinlerken bile, tam o nakaratta “ iyi ki seni sevmişim ” diye devam eden birisiydim ben. Kirpiğin kaşına değerdi, ben seni kirpiğinden bile kıskanırdım. Eee biliyorsun kıskanç adamım ben; bunu sorun etme artık lütfen. Ben sana kıskanınca ne güzel sevileceğini göstereyim, sende bana kıskanıldığın hâlde kızmadan sevmeyi öğret. Bana esmeyi öğret. Bir sigara yaktım, saatin kaç olduğu umurunda bile değil. Ama sanırım gece yarısı, radyoda biraz da sen ağla şarkısı çalıyor, ben sen ağlama diye senin yerine de ağlıyorum. Her şey üst üste gelir derler ya, sıradaki parça birden yüreğimi deşercesine bana geliyor. Herkes gider mi? Herkes gider mi diye soruyor, ben senin gidişini düşünmeyeyim diye şarkıyı kapatıyorum. Pencereden lapa lapa yağan karı izlerken, telefonumun arama sesiyle irkiliyorum. Kalkıp öbür odada bırakmış olduğum telefonuma koşuyorum bir hızla; senin değil de arkadaşımın arıyor olması bu soğuk hava kadar yüzüme çarpıyor. Telefonu açıyorum, biraz havadan biraz sudan konuşurken konu sana geliyor. “ Zor be kardeşim zor, sevip sevip ayrı kalmak o kadar zor ki ” diyerek telefonu kapatıyorum başka bir söze de hacet yoktu..

 

Yatağın soğuk tarafı, sıcak tarafı değil de kalbimin sensiz tarafı acıtıyor içimi. Ve ben bu soğuk odada, yeniden açtığım radyo ile küllükte kaçıncı sigarayı öldürdüğümü bile hatırlamıyorum. Bu dandik radyoda hep insanın içini acıtacak şarkıları nasılda bulur gecenin bu saatinde bilmem diyerek, radyoyu kapatmayı düşünüyorum. Ama Sezen Aksu'ya ihanet olmasın diyorum ve dinlemeye başlıyorum. Beni unutma, unutma diyor Sezen Aksu. Zaten unutmak istesem de unutamam diyorum kendi kendime. Bu şarkıların gözü kör olsun diyorum; nasıl da insana hatırlatıyor unutamadığını. Sorma ne haldeyim. Sorma kederdeyim, sorma yangınlardayım, deyince de yine arayıp sorasım geliyor seni. Ama telefon meşgul çalar korkusuyla kapatıyorum. Zaten kontörümün de fazla olmadığı aklıma geliyor. Saat sabahın 6 buçuğu; sabahı öptüm gözlerinde. Geceyi yaktım...

Ben seni uzaklarda,

Ben seni tuzaklarda,

Ben seni yasaklarda sevdim.

Derken bitirmek isterdim yazıyı

Ama bak ne diyor son çalan şarkıda;

“ Çoktan unuturdum, ben seni çoktan. ”

Ama şarkılar izin vermiyor işte.

Ne diyeyim?

“ Ah bu şarkıların gözü kör olsun ” ... 🍷🎵🌙

 

YN: Yanımda sen olmayınca / Koray Avcı 🎵

 

Bölüm : 21.10.2024 12:54 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
İçindekiler
selin özgen / ••• UNUTTUM SENİ̇ 🍷🚬
Vedası Eksik Ayrılık / •••• Bölüm 40 🍷🚬
selin özgen
••• UNUTTUM SENİ̇ 🍷🚬 Vedası Eksik Ayrılık

5.08k Okunma

421 Oy

0 Takip
51
Bölümlü Kitap
•••• Tanıtım 🍷🚬•••• Bölüm 1 🍷🚬•••• Bölüm 2 🍷🚬•••• Bölüm 3 🍷🚬•••• Bölüm 4 🍷🚬•••• Bölüm 5 🍷🚬•••• Bölüm 6 🍷🚬•••• Bölüm 7 🍷🚬•••• Bölüm 8 🍷🚬•••• Bölüm 9 🍷🚬•••• Bölüm 10 🍷🚬•••• Bölüm 11 🍷🚬•••• Bölüm 12 🍷🚬•••• Bölüm 13 🍷🚬•••• Bölüm 14 🍷🚬•••• Bölüm 15 🍷🚬•••• Bölüm 16 🍷🚬•••• Bölüm 17 🍷🚬•••• Bölüm 18 🍷🚬•••• Bölüm 19 🍷🚬•••• Bölüm 20 🍷🚬•••• Bölüm 21 🍷🚬•••• Bölüm 22 🍷🚬•••• Bölüm 23 🍷🚬•••• Bölüm 24 🍷🚬•••• Bölüm 25 🍷🚬•••• Bölüm 26 🍷🚬•••• Bölüm 27 🍷🚬•••• Bölüm 28 🍷🚬•••• Bölüm 29 🍷🚬•••• Bölüm 30 🍷🚬•••• Bölüm 31 🍷🚬•••• Bölüm 32 🍷🚬•••• Bölüm 33 🍷🚬•••• Bölüm 34 🍷🚬•••• Bölüm 35 🍷🚬•••• Bölüm 36 🍷🚬•••• Bölüm 37 🍷🚬•••• Bölüm 38 🍷🚬•••• Bölüm 39 🍷🚬•••• Bölüm 40 🍷🚬•••• Bölüm 41 🍷🚬•••• Bölüm 42 🍷🚬•••• Bölüm 43 🍷🚬•••• Bölüm 44 🍷🚬•••• Bölüm 45 🍷🚬•••• Bölüm 46 🍷🚬•••• Bölüm 47 🍷🚬•••• Bölüm 48 🍷🚬•••• Bölüm 49 🍷🚬•••• Bölüm 50 🍷🚬
Hikayeyi Paylaş
Loading...