52. Bölüm

Bölüm 46

selin özgen
writerladyy

 

 

 

 

 

 

••••••••

 

 


Bölüm 46

 

–“ Ayvazzzzzzzz ”

 

Ayvaz, gözleri kapalı, çok yavaş neredeyse belli belirsiz nefes alıyordu. Berfu, deliye dönmüştü.

 

–“ Ayvaz, lütfen gözünü aç. Elif, çabuk ambulansı ara, çabuk ollll… ” diye neredeyse çığlık çığlığa bağırıyordu. Görünürde yarası yoktu ama, iç kanama yapacak görünmeyen bir kırıktan korkuyordu. Elleri buz kesmiş hâlde, Ayvaz'ın sağını solunu kontrol etmeye, gözlerini açmaya uğraşıyordu. Göğüs kafesini kontrol ederken,

 

–“ Bu kadar okşamak yeter mi? ”

 

–“ Ne? Neeee …. Adi adam numara yaptın dimi? Aklımı aldın başımdan? Sana bir şey oldu sandım. Deli misin sen? Kalpten gidiyordum. Allahım, şükürler olsun ”

 

–“ Ama, şurası acıyor sanki ”

 

–“ Acıyor mu, neresi? ” diye sormuştu telaşla. Gözlerinin içine bakarak gösterdiği yer tam olarak dudaklarıydı. Yine kandırmıştı onu. “ Sana inanan da kabahat! “ Diye kızgınlıkla gidecekken onu öyle bir çekmişti ki geri neye uğradığını şaşırmıştı. Nefes alıp vermesi hızlanmayla beraber soluğunu da yüzünde hissediyordu.

 

Sonra omzuyla boynunun tam ortasına bir başka öpücük bıraktı. –“ Seni ne kadar çok özlemişim Berfu. ”

 

Onun tarafından şımartılmaya hasret yanı mırıldandı. –“ En çok neyi? ”

 

–“ Gözlerini değil. ” dedi gülerek. –“ Hiç aklımdan çıkmayan bir şeyi nasıl özleyebilirim? Kokunu da özlemedim… ” diye fısıldadı kulağına bir öpücük bırakırken,

“ Yatağımıza sinmişti ne de olsa. ”

 

–“ O hâlde? ”

 

–“ Nefesini. ” dedi en sonunda. –“ En çok nefesini özledim. ”

 

 

 

❝ Senin kimselere göstermediğin, benden başka kimselerin bilmediği bir hâlin var ya,

ben en çok o hâlini, ben en çok o hâline.❞

 

 

 

Kendi çapında kişisel rekorunu kırmış, hulahupu yerçekimine çemkirir hâle getirmiş, kendini de anın büyüsüne kaptırıvermişken cadaloz öğretmenin araya girmesiyle küçük şovunu bitirmek zorunda kalmıştı. Annesi o an salonda olsaydı mutluluktan ağlar ya da daha olası ihtimal düşüp bayılırdı… Ne o hulahupu ne de hulahup onu unutmamıştı, çevirdi de çevirdi oyuncağı; ta ki dediği gibi şovu sabote edilene dek.

 

–“ Bis yendik! Bis yendik! ”

 

Peri koşup boynuna sarıldığında zafer sarhoşu olmak için daha fazla beklemesine gerek yoktu, gerçi Peri’nin de zaferini kutlamak için ona ihtiyacı yok gibi görünüyordu.

 

–“ Ayvas amca göydün mü, nasıl çeviydi Beyfu! Ne güsel çeviydi dimi? ”

 

Daha amcasının cevap vermesini beklemeden boynuna sıkı sıkı sarılıp “Bis yendik Beyfu, bis!” diye kendini inandırmaya devam etti prenses. Çocuk olmayı en çok böyle zamanlarda özlüyordu işte, o heyecanı tıpkı onun gibi yaşayabilmek isterdi. Tabi bir de Ayvaz'dan ufak bir tebrik alsa fena olmazdı. Kazık yutmuş gibi yanında dikilip duruyordu kendileri. Peri kucağından atlayıp müstakbel damat namzetlerinin yanına koştururken o da fırsattan istifade Best Modelinin ifadesini almaya niyetlenmişti.

 

–“ Eee, tebrik etmeyecek misin sevgilini? ”

 

–“ Tebrik ederim hayatım… ”

 

–“ Ne bu surat ama Ayvaz… ”

 

–“ Sana bir şey söyleyeceğim ama hemen kavgaya tutuşmak yok ”

 

–“ Tamam, söyle ”

 

–“ Bir daha bu elbiseyi giymesen olur mu? ”

 

Nesi vardı ki benim elbisemin?

 

Önce eğilip elbiseye göz gezdirdi baştan aşağı, bir şey bulamayınca da Ayvaz'a döndü kaşlarını çatarak. Ama kavga etmeyeceksin diye baştan şart koşunca ağzını açamadı tabi.

 

–“ Nesi varmış elbisemin? Sabah bir şey dememiştin! ”

 

–“ Sabah hulahup çevirirken eteğinin havalanacağını ve bacaklarının görsel şölen yapacağını bilmiyordum da ondan! ”

 

Demek bacakları görsel şölen yapmış ha! Şimdi normal bir kadın bunu iltifat olarak mı yoksa hakaret olarak mı algılar?

 

–“ Ne demek istiyorsun Ayvaz, sen şimdi bana iltifat mı ettin, hakaret mi? ”

 

–“ Diyorum ki, sevgilimin güzelim bacaklarını benden başka kimse görsün istemiyorum! ”

 

Ah, başka zaman olsa kıroluk kokan bu sözler sinirini bozacakken; Ayvaz elini omzuna atmış, dudakları kulağına oldukça yakın, muzipçe fısıldarken değil kızmak o eylemin nasıl yapıldığını bile unutmuştu.

 

Ben bu hâllere düşecek kadın mıydım?

 

–“ Sen şimdi beni kıskandın mı yani… ”

 

–“ Kıskandım… ”

 

–“ Sen… ”

 

–“ Ben… ”

 

Bir insan kıskançken bile bu kadar şirin, bu kadar albenili olabilir miydi ya…

 

–“ Eee, hani medeniydin sen ”

 

–“ Türk erkeğinin medeniyeti buraya kadar Berfu Hanım! ”

 

 

 

 

 

 

Bölüm : 12.12.2024 14:42 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
Hikayeyi Paylaş
Loading...