55. Bölüm

•Bölüm 51 🖤🖤

selin özgen
writerladyy

 

****

 

Yatakta dizlerimi karnıma çekmiş uzanıyordum elimin arasındaki o USB bellekle. Eve geldiğimde bakma cesaretini gösterememiş yatağa atmıştım kendimi. Çocukken kaybolup saklanmak için yorganın altında girdiğim pozisyona girmiştim. Yüzleşmeyi değil kaçmayı seçiyordum. Dış kapının gürültülü kapanışıyla dalıp gittiğim yerden sıçrayarak çıkmıştım.

 

Adım sesleriyle birlikte " Hazel! " Diye avaz avaz ismimi evin içinde haykırması geldiğini gösteriyordu. Geç bile kalmıştı. Olduğum pozisyonda durmuş ama elimdeki USB belleği yastığın altına saklamıştım. Çok geçmeden odanın kapısı gürültülü bir şekilde açılmıştı ve telaşlı sesi odayı doldurmuştu.

 

–“ Aklım çıktı bir şey oldu diye. Neden ses vermiyorsun. Geri döndüğümde seni göremeyince çok korktum endişelendim. Buraya nasıl geldiğimi bilemiyorum. İyisin değil mi? ”

 

Milyon tane şey sıralamıştı öyle ki hangi birine cevap vereceğimi şaşırmıştım. Yatağın yanına gelerek elimin üzerine elini bırakmıştı. O an ne kadar çok korkup endişelendiğini yüz ifadesinden, hızlı hızlı nefes alıp vermesinden göğüs kafesinin çok hızlı inip kalkmasından kısacası her hareketinden anlamıştım. Yüzümün her bir ayrıntısını incelerken benden cevap bekliyordu.

 

Kurumuş dudaklarım aralandı kısık sesle " iyiyim özür dilerim korkuttum seni de " demiştim.

 

" Korkuttun evet, bekle demiştim sana. Neden beklemedin? "

 

" Bekleyemedim işte burdayım iyiyim "

 

" Neden noldu da gittin bensiz? Hem o elindekini nereye koydun neydi o? Göster bana her nerde ise "

 

Elimi elinden çekip de yattığım yerden doğrulmuştum. Bir an sorularıyla boğulacak gibi olmuştum bir köşede sıkışıp kalmış gibiydim. Benim kalkmamla birlikte o da ayaklanmıştı.

 

" Bir şey olmadı beklemek yerine eve geldim. Elimde bir şey olmadığını orda da söyledim sana niye inanmamak da ısrarcısın bu kadar anlayamıyorum. "

 

Bir iki adım atabilmiştim kapıya doğru. " Hazel! " demişti sadece. Bir isim diye seslenilse de altında birçok söz barındırıyordu seslenişiyle. Öyle ki beni olduğum yere çivilemişti mesela bir adım bile atamamıştım. Oysaki çıkıp gidebilirdim ama gidemiyordum.

 

" Seni dinliyorum anlat ne oldu güzelim "

 

" Anlatacak bir şey yok olmadı Hazar! "

 

" Olmuş ve sen bana söylemiyorsun bunu adım kadar eminim. Ben ne olduğunu öğrenmesini bilirim.. "

 

Sert adımlarıyla yanımdan rüzgar gibi geçmekle beraber sinirli bir şekilde daire kapısına doğru ilerliyordu. Peşinden koştura koştura giderken onu o yoldan döndürmenin telaşına kapılmıştım. Biliyorum ki ne yapar eder öğrenirdi gerçekten de buna izin veremezdim.

 

–“ Olmadı bir şey gerçekten. Olsa niye söylemeyeyim nereye gidiyorsun? "

 

Duymuyordu beni hiç. Kapının kulpuna uzanmıştı ki son hızla önüne geçip de sırtımı kapıya vermiştim. Yüz hatlarından ne kadar sinirli olduğunu anlayabiliyordum burnundan soluyordu. Öfke bedenini ele geçirmişti. Gözlerimin içine bakmadan " çekil Hazel! " Demişti sertçe ve kapıyı açmak için hareketlenmişti.

 

" Çekilmiyorum sende bir yere gitmiyorsun. "

 

" Hazel! Çekil. " Derken daha kuvvetli kapı kulpuna asılmıştı. Olabildiğince güç uygulayarak açılmaması için direniyordum karşısında. Oysaki tüm kuvvetini gösterse beni savurabilirdi biliyordum. " Canını acıtmak istemiyorum Hazel! " demesiyle kapıyı bırakıp boynuna atılmıştım ve sıkıca sarılmıştım.

 

" Acıtma o zaman, gitme. " Ağlamaklı bir ses tonuyla konuşarak ellerimi iyice kilitlemiştim birbirine. Birkaç saniye geçmişti ki kapı kulpunda olan elini belimde hissetmiştim. Saçlarımı okşuyorken öpücük kondurdu " tamam ağlama sen gitmiyorum. " Demişti.

 

" Hadi içeri geçelim kapıda kaldık "

 

Geriye doğru çekilip de sarılmayı bırakmıştım. Ne olur ne olmaz diye elinden tutarak peşimden onu da sürüklemiştim içeriye. Şimdilik kurtulmuştum bu işten yastığın altında ki USB belleği ne yapacaktım bilmiyorum. Ve ne zamana kadar saklayacaktım bu durumu hiçbir fikrim yoktu. Kaçabildiğim kadarıyla kaçıyordum işte olacaklardan.

 

 

~~~

 

 

Üçlü koltuğa ayakları yerde oturur pozisyonda oturmuştu ben ise yarı uzanır şekilde başımı göğsüne dayamış limanıma sığınmıştım. İkimizin de gözleri karşımızda oynayan filmde olsa da düşüncelerimiz başka bambaşka yerde olduğunu biliyordum. Yalan söylemiş olmanın huzursuzluğu sıkıntı vermişti bana. Yattığım yerden doğrulmuştum kalkışımla bakışları beni bulmuştu her ne kadar bakmasam bile hissediyordum.

 

" Boş boş izlemeyelim mısır patlatayım yeriz. "

 

" Olur güzelim " demişti. Alelacele koltuktan kalkıp bir iki adım gitmiştim ki geriye dönüş yapmıştım. Kafamın dalgınlığı terlikleri unutturmuştu bana çıplak ayak gidiyordum az kalsın. Her zaman giydiğim terlikleri bile zorla ayağıma geçirmeye çalışırken sesi duyuldu yanımdan.

 

" Kim senin aklını başından aldı böyle bakalım "

 

" Kim acaba " demiş terlikleri ayağıma geçirebilmiştim sonunda. Tam gitmek için hareketlenmiştim ki belimden tutulup çekilmemle birlikte hop diye kucağında bulmuştum kendimi. Bir kolu belimi sıkıca sararken alnını alnıma dayamıştı soluğunu yüzümde hissediyordum. Ellerimi omuz başlarına koyarken sakin kalmaya çalışıyordum. Alnıma dayalı başını yavaşça yanağımdan boyun girintime götürürken kulağıma sesi ulaşmıştı " seni seviyorum çok istiyorum " kalbim güm güm atarken istemsiz ellerimi omuzlarında iken sıkmıştım.

 

Boynuma dudaklarını değdirip ıslak öpücük kondurdu ve kokumu içine derinlemesine çekmesiyle kendimden geçtim. Göğüs kafesime başını dayayıp bir süre orda kalmıştı soluğunu bedenimde hissetmem içimi ürpertiyordu.

 

" Hazelim, benim güzel küçük kızım.. kalbimi şımartıyorsun . Koca adam karşında yeni yetmeler gibi hissediyor kendini. "

 

 

Kapalı olan gözlerimin açılmasıyla dudaklarım da aralanmıştı ve mırıldanarak " Hazar " diyebilmiştim. Daha bir çekmişti beni kendine dudaklarını değdirip kalmıştı. Tüy gibi dokunuşları vücudumu alev aldırmıştı. Olduğumuz pozisyonun farkına varmamla küçük dilimi yutacak gibi olup da kalkmak için hareketlenmiştim ki izin vermeyerek belimi sıkıca sarmıştı.

 

 

" Sakin ol .. korkma güzelimm. Dokunmayacağım sen istemediğin sürece. Kokunu içime hapsedip seninle doldurmak istiyorum sadece. "

 

" Ben.. " sözümü yarıda kesip de " şştt biliyorum güzelim senin tenine dokunmaktan çok ruhuna dokunmayı istiyorum. Ama arzulamıyor da değilim seni yalan yok " demesiyle gözlerim büyümüştü ve kendimi geri çekişimle başını kaldırmak zorunda kalmıştı. Kucağından kalkıp toparlanırken gülen sesi duyuldu benle eğlenircesine kızdırmak için konuşarak " yalan yok güzelim inlemelerini falan .. " gerisini getirmesini beklemeden sözünü kesmiştim.

 

" Sus sus söyleme şöyle şeyler ya. "

 

Ona has kahkahası kulaklarıma çalınmıştı. Vicdansız gülerken bir ayrı erkeksi görünüyordu gözümde. Anlamadan üzerindeki tişörtü bir çırpıda çekip çıkartmasıyla kalmıştım önümdeki manzaraya. Öyle ki gözümü kaçırırken kekelemeyle " ne yapıyorsun ya " demiştim.

 

Yine gülüşüyle birlikte oturduğu yerden ayaklanması ile geriye kaçmıştım refleks olarak. Karşımda yarı çıplak bir hâlde " ne yapayım yanıyorummm alev aldım bir soğuk duş alsam iyi olacak " demişti. Çaktırmadan baktığım da çıkarttığı tişörtünü omzuna atarak bana doğru yaklaşmıştı ve " yaktın beni be prenses soğuk su paklar beni söndürmeye " deyişiyle kafamı çevirip bakmıştım ki dudaklarımla yanağım arasındaki o ince çizgiye öpücük kondurup arkasını döndü ve gitti. Elim öptüğü yerde şaşkın bir ben bırakmıştı geride o ıslık çalarak banyonun yolunu tutarken az önce yaşananları idrak etmeye çalışıyordum. Öyle ki mısırlar patlayacakken içimden bir şeyler patır patır patlıyordu ona doğru. Aman yarabbim sana geliyorum neler yaşanıyordu böyle..

 

 

~~~~

 

 

Yatakla buluşup da uyumaya çalışırken varlığını hissetmiştim ardımda. Burnunu boynumda sürterken kokumu derinlemesine içine çekiyordu. Kolunu kolumun üzerine uzatarak belimi sarmalayarak kendine yaklaştırmıştı. Kıpırdamadan öylece kendimi ona teslim etmiştim sanki. Bırak hareket etmeyi yutkunmuyordum bile.

 

" İyi geceler hayat verenim "

 

Devamında bir şey olmamıştı sessizce beklemiştim. Bir zaman sonra yavaşça yüzümü ona döndüğümde gözleri kapalı uyurken bulmuştum. Elimi uzatıp da yavaş bir şekilde yanağına dokunmuştum, sessizce o uyurken sevmiştim onu.

 

" İyi geceler yaşama sebebim "

 

 

 

 

 

 

Ve sen adam…

 

Seninleyken neden kalbimin atışına engel olamıyorum sahii sen de de böyle mii ?

 

 

Kusura bakmayın baya bir beklettim umarım severek okumuşsunuzdur. Yazarınıza yorum yapmayı çok görmezseniz değil mi? Bir uzun bölüm gelir belki ❤

 

 

Bölüm : 11.08.2025 01:33 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
Hikayeyi Paylaş
Loading...