Ormanda tek kalmamın üzerinden 2 gün geçmişti hiç garip bir olay ve benzeri bir şey yaşamadım
Şu an ise Şükran ninemle bahçede oturuyorduk. Kamir yine ninemin yanında bitmişti
" Nine kaç gündür hiç bir olay yaşamadım bir sorun mu var acaba?"
Kamir " Cinler arasında savaş çıktığını duydum"
" Ne yani öldüler yani kurtuldum mu?"
Kamir " Sanmıyorum ölseler bile görevi sorularından başkası alır "
Şükran" Kızım boş versene gelmemeleri daha iyi " demesiyle nineme üzgün bir şekilde baktım
Cinleri göt etmeyi özlemiştim ama ben
" Nine eğlence oluyordu bana ama " diye söylendim
Yani eğlence anlayışım farklı diye kimse beni yargılayamaz
Şükran ninemle Kamir bana göz devirdi
Kamir" Sen işin ciddiyetinin farkında değil misin?"
" Sen benim kaç defa ölüme kafa tuttuğumu biliyor musun?" Diye karşılık verdim
Kamir" Şükran bu gelin nasıl bir gelin ölsem almam " demesiyle ona göz devirdim
" Birincisi ben nazik güzel ve muhteşem bir insanım ikincisi senin çocuğun mu var? Nine görüyor musun seni aldatmış bir de aşığım diye dolaşıyor " dememle Kamir bana şaşkınca bakıyordu
Cini bile elimde oynattığıma göre ölsem de gam yemem
Şükran ninem Kamir'e kaşlarını çatarak bakıyordu Kamir yutkundu sonra bana öfkeyle baktı geri nineme döndü
Kamir" Sana aşık olmadan önceydi Şükran" dedi ikna eden bir sesle
" Kanma nine bir cine inanacak değilsin ya ve bak ben diyorum bu seni aldatıyor kesin insan sarrafıyım ben " dememle ninem elinde sürekli gezdirdiği sopasıyla Kamir'e vurdu
Şükran" Seni hayırsız birde yanıma gelmiş git çabuk koynuna girdiğin kadınların yanına " diye vurmaya devam etti
Kamir gelen soparı kabul etti ama gitmedi. Ben ise gülümseyerek kaosu izliyordum
Kaostan besleniyorum ve ömrüm boyunca da beslenmeye devam edeceğim
Kamir " Şükran'ım öyle bir şey yok"
Şükran " Yalancı seni çabuk kaybol gözüm görmesin seni" demesiyle bu sefer sopayı Kamir'in kafasına vurdu ninem
Ben kahakaha atarken Kamir sinirle bana bakıp ortadan kaybolmuştu
Ben hala gülüyordum. Ninem bana ters bir şekilde bakmasıyla dudaklarımı gülmemek için dişledim ama sonra ninemde gülmesiyle beraber bende güldüm
Kamir " Eğlenin tek zaten " dedi alıngan bir şekilde ninem ona dönmüş gülmeyi kesip tatlı tatlı bakmıştı
Lan yaşlı kadın oldun hala cilve yapıyorsun!
Kamir " Neyse ben gidip senin peşindekilere nolmuş öğreniyim belki gelirlerde alırlar seni o zaman kutulurum" diyerek kayboldu bunları alayla söylemişti
Kamir ile anlaşma şeklimiz böyle bir keresinde üvey dedeciğim demiştim bana şaşkınca bakmıştı benden bundan yaralanıp bahçedeki çiçekleri suladığım hortumu üzerine tutmuştum sırılsıklam olmuştu
Şükran " Kamir sana alıştı gelin"
" Üvey dedeme bende alıştım cin minde olsa dedemiz sonuçta"
Şükran " Kızım hayırsız evlata da anlat büyü konusunu"
" Nine anlatacağım ama konuya nasıl girecegimi bilmiyorum hem bu büyüyü başka bir şekilde bozulmaz mı?"
Şükran" Eğer büyüyü yaptıran kişi ölürse büyü de bozulur "
" Kimin yaptırdığını bilmiyorum ama hala hayatta demek ki " dedim normal bir şekilde
Şükran" Kızım onu bulman lazım büyüyü bozmak için onun saçından bir kaç tutama ihtiyacın olacak "
" Anladım nine de nasıl bulacağımı bilmiyorum " dedim sıkıntılı bir şekilde
Elimde sihirli bir değnek yok ki pat diye bulayım!
Aha buldum Araf'tan sihirli değnek isteyeceğim bu gün onunla uğraşacağım
Akşam olruken akşam yemeğini hazırladık yemekler yendikten sonra artık eve donecektik gece yolculuğa çıkalım istemişti Araf
Çayı da içtikten sonra Araf valizleri arabaya koyaraken bende aile üyeleriyle vedalaşıp arabaya geçmiştim
Arka koltukta sadece bana gözüken Üvey dedeme arada kısa bakış atıyordum hiç hoşnut değildi benimle gelmekten
Araf " Işıl sorun ne sürekli arkaya bakıyorsun?" Diye sormasıyla ona döndüm
Kamir " Fark etti bakalım ne diyeceksin yalancı çoban" diyerek güldü
Ona göz devirmemek için kendimi sıkıp bana merakla bakan yeşil gözlere iç çekerek baktım
" Ninemin bir cinle evli olduğunu biliyor musun?" Diye sordum merakla
Araf " Bana buna inandığına söyleme "
" Neden olmasın cinden bir üvey dede nasıl olur sence?" Diye sordum heyecanla
Araf " Işıl ninem kaç yaşında sen cinden dede diyorsun "dedi beni onaylamaz bir şekilde
" Ne ya ama düşünsene nasıl olurdu?"
Araf " Ürkütücü olurdu Işıl " dedi sert bir şekilde bu konulardan hoşlanmıyordu ama neden ?
" Araf neden bu kadar tepki verdin ki?"
Araf derin bir kaç nefes alıp verdi
Araf " Bir kız kardeşim vardı " demesiyle şaşkınca ona baktım
" Ne ama yoktu ailenin tek çocuğu sensin " dedim şaşkınlıkla
Kamir" Vardı doğru söylüyor o dışında kimse hatırlamıyor "dedi onu onaylar bir şekilde
Araf " Hatırlıyorum Işıl vardı ama herkes birden unutu verdi kız kardeşim sürekli siyah giyinirdi hiç bir zaman oyuncaklarla oynamazdı sürekli arkadaşı ile konuşurdu " dedi iç çekerek
" Arkadaşı mı o kim?" Diye sordum merakla
Araf " Bilmiyorum ama her gece odasında olduklarını ve sürekli onunla oynadığını biliyorum bir gece bende oynamak istedim kardeşim kabul etti ama odada kimse yoktu ama kardeşim gözümün önünde havalanıp etrafta döndü bana o beni uçuruyor demişti ben şaşkınca kalmıştım sonra bana sır olması gerektiğini söylemişti çocuktum tamam demiştim 2 yıl kadar öyle bende onlarla oynadım daha sonra annem bizden kuşkulanıp odaya kamera taktırmış kardeşime sordu o bir cevap vermedi annem bana sorduğunda bir şey bana fısıldadı 'sırrımızı söyleme' diyordu söylemedim ama annem ve hoca çağırmış sonra herşey ondan sonra oldu hoca gittiği gece kardeşimin odasına girdiğimde yatağı boştu sabah ve daha sonraki yıllarda kimse onu hatırlamadı hatta beni psikologa bile götürdüler bende ne sonunda onlar gibi davrandım " dedi acıyla gülümserken
" Bana niye anlatamadın?" Diye sordum merakla
Araf " İnanman sandım anlamıyorum Işıl Ninemin sonra kız kardeşim ikisine de kıskançlıktan yapılar büyüler yüzünden deli damgası yediler hatta ben kardeşimi kaybettim nerede olduğunu bile bilmiyorum "dedi sinirli bir şekilde
Bu siniri buna sebep olanlara olduğunu biliyorum
Peki ya bana ve bebeğimize de büyü yapıldığını bilse nasıl hissederdi kaybedeceğini düşünür müydü?
Araf " ama dediğin gibi cin bir dedem olmasını isterdim en azından kız kardeşim hakkında bilgi alırdım"
Kamir " Kız kardeşi hakkında bilmediği çok şey var " demesiyle arka koltuğa baktım
" Şu an arka koltukta üvey dedemiz var desem" dememle Araf frene bastı pat diye öne savrulurken son anda Araf beni tuttu
Araf " Özür dilerim güzelim sen öyle diyince bir anda şaşırdım"
Araf arkaya baktı ama bir şey görmedi sonra bana döndü
Araf " Işıl şakanın yeri değil" diye uyardı
" Şaka yapmıyorum orada cidden orada lan üvey dede kendini göstersene!" Diye sinirle konuştum
Kamir " Neden?" Dedi beni sinir etmek için
Sinsice gülümseyip telefonu alıp açtım
" Ben en iyisi ninemi arayıp seni şikayet ediyim" dememle yutkundu müslüman olduğu için bana karışamadığını biliyorum
Kamir " Şeytanın kızı olduğunu düşünmeye başladım" demesiyle kendisini gösterdi Araf şokla kalırken
Araf " Daha korkunç bir şey beklemiyordum doğrusu" diye mırıldandı
" Şimdilik bununla yetineceğiz" dedim gülerek
Araf " Şimdi bunla ninem evli mi?"
" He valla neyse uzun hikeye sen sana sonra anlatırım da kardeşini tanıyor dökül Kamir dede"
Kamir " Bana emir verme yalancı çoban "
" Yiyorsa anlatmasın" diye meydan okudum
Kamir bana göz devirdi erkenden yaşlanaacak zavallı
Kamir " Kız kardeşin Asil bir melez şöyle anlatayım anne büyü yapılıyor bir daha çocuğu olmaması için ve delirmesi için ama kafir cin annene aşık oluyor bir gece baban işte iken babanın kılığına girip annenle birlikte oluyor ama annen unutuyor daha sonra kız kardeşin doğuruyor melez olduğu için dünya kalabiliyor annene aşık olan cin bu birliktelik yüzünden ceza alıyor kızının yanına gidemiyor ama kendisine sadık olan bir cini kızını koruması için görevlendiriyor tabi o da kardeşine aşık oluyor şu an ikisi evli her neyse işte hocanın eve gelmesi ve kız kardeşinin melez olduğunu anlaması yüzünden annene aşık olan cin yanı kardeşinin babası kızını yanına alıyor "
Kamir" İyi evli dediğim gibi seni hatırlamıyor annesini de öyle "
Araf " Ben neden hatırlıyorum?" Diye sordu merakla
Kamir" Sizle oyun oynayan cin bunu istemedi bir gün onu yanına getireceğini biliyorum o kadar"
Araf " Ne zaman?" Diye sordu heyecanlı bir şekilde
Kamir " Bu kadarını bilmiyorum ama galiba çocukları olunca bu sayede Asil onu bırakmayacağını düşünüyor"
Araf " Hay sikeyim böyle işi ne dandik bir olay böyle!"
" Bende tam önü söyleyecektim " dedim normal bir şekilde
Araf " Işıl bana söylemek istediğin başka bir şey var mı?"
" Hangi piç bilmiyorum ama birisi bana büyü yapmış " dememle yüzü kireç gibi oldu
Araf" Ne neden bana bir şey demiyorsun ne büyüsü bu?"
" Bebeğimiz olmaması için ama bebeğimiz olacak yani sekiz ay içinde büyüyü yapanı bulmamız şart "
Araf " Bana herşeyi düzgünce anlat!"dedi sinirli bir şekilde
Bana çok kızacak ama anlatmak zorundayım artık
Sabaha karşı eve gelmiştik ben olayları anlattıktan sonra Araf'tan bir ton azar işittim hatta benimle küsmüştü
Şu an ise akşam olmak uzeriydi ve sabahtan beri Araf'a kendimi affettirmeye çalışıyorum ama yok yüzüme bile bakmıyordu
" Araf benimle konuşmayacak mısın?" Diye sordum merakla
Bilgisayarda olan yeşil gözleri bana dönmedi bile duymuyormuş gibi yapıyordu
Derin bir nefes alıp verdim oturduğum koltuktan kalkıp yalın ayaklarımls yatak odasına doğru yürüdüm
Merdivenlerden çıkıp odaya girmemle yatağın üzerinde gördüğüm kanlarla şaşkınca kaldım
Sonra cinlerin geldiğini anladım tavandan ters ayaklarıyla bana kafasını kırarak ters çeviren cine baktım
Filmlerde defalarca gördüğüm bu sahne beni korkutmuyor doğrusu
" Canım sıkkın git başka zaman gel o zaman oynarız" dedim normal bir şekilde
-" bunları oyun olarak mı görüyorsun?" Dedi korkutucu sandığı sesiyle
" He başka soru yoksa Araf'la olan özel alanımdan siktirip git yoksa seni kendi ellerimle öldürürüm!" Dedim sinirle
Yatağın üzerine atlayıp bana doğru koşmaya başladı durup ona dik dik baktım
" Noldu lan gelsene?" Dedim alayla
-" Muskanı çıkar!" Dedi boğuk sesiyle ağzından kanlar akıyordu
" Çıkarmayacağım güçler eşit olmalı dimi?" Dedim aynı alayla
Sinirle ortadan kayboldu lan hani bunlar güçlü oluyordu? Filmlerde herşey yalanmış amk!
Araf " Işıl" demesiyle ona döndüm
Araf gelse duyardım ve Araf bana küs en az yirmi dört siniri geçinceye kadar benimle konuşmaz beni kırmamak için konuşmazdı
Onu en son bu kadar sinir ettiğimde iki gün susmuştu o günden fazla sinir etmemek için çabalıyorum
Bak çabalıyorum dedim ama sinir etmeden yerimde duramıyorum
" Güzel taktik ama yemezler" dememle sinirle parlayan gözler geri az önceki çirkine dönüştü
-" Nasıl bir insansın amk!?" Diye söylendi
" Piskopat tatlı Zeki güzel mükemmel ötesi bir insanım "dedim gülerek
Cin bana göz devirip ortadan kayboldu
Bu da Kamir gibi çabuk yaşlanacak
Dolaba doğru yürüdüm kıyafetlerimi alıp banyoya girdim üzerimi değiştirip geri odaya döndüm
Yatağa girip yattım kendimi uykuya bıraktım
Ne kadar süre geçti bilmiyorum ama duyduğum adım sesleriyle uyanmıştım ama kafamı kaldırıp kim diye bakmadım
Dolabın açılıp kapanma sesi gelmişti banyonun kapısının sesi bir süre sonra tekrar banyonun kapısının sesi geldi
Yatağın boş tarafı çöktü sonra bana sarılan kollarla gözlerimi açıp Araf'a baktım
Araf " Seninle küs kalamıyorum hele karnında bebeğimiz varken " demesiyle gülümsedim
İyice ona kayıp sıkıca sarıldım gözümden yaşlar akmaya başladı
" Belli etmemeye çalışıyorum ama korkuyorum bebeğime bir şey olur diye korkuyorum Araf "dedim ağlayarak
Araf " Tamam güzelim yanındayım her zamanda yanında olacağım "demesiyle derin bir nefes alıp verdim kokusu o kadar huzur veriyordu ki yarım kalan uykuma dalmak istiyorum
Araf " uyu güzelim uyu "sanki demesini bekliyormuş gibi gözlerim kapandı
Kamir herşeyi duymuştu ama sessizce salonda öylece oturdu. Yapa bileceği bir şey yoktu şu an Işıl'ın tek ihtiyacı Araf'ın sevgisiydi
İkisininde uyuduğu fark edince direkt Şükran'ın odasına gitti uyuyan kadını izledi
Ölüyordu ve ondan ölmeden önce son isteğini istemişti Işıl'ın her türlü koşulda korumasını istemişti
Kamir'in elinden gelen hiç bir şey olmaması ne kadar sinirine gitse de kabullenmek zorundaydı
Sonra evine gitti kızının çocuklarını yani torunları ile vakit geçirdi
Aynı zamanda da Işıl'ın peşindeki cinlerin hakkında daha çok bilgi almaya çalışıyordu
Güçlü olmadıkların farkındaydı almak istediği bilgi hangi insan tarafından büyü yapıldığıydı
Ama hiç bir şekilde öğrenemiyordu herşeyi gizli tutuyordu kabile
Kamir zamanı dolunca geri dünyaya gelmişti Işıl hala uyurken direkt Şükran'ın odasına gitti uyanmış olan yaşlı kadını izledi
Kamir " Işıl güçlü bir kız ama korkuları var "dedi net bir şekilde
Şükran nineme gelen sesle o tarafa döndü. Kamir'e baktı iç çekip camdan dışarıya bakamaya geri döndü
Şükran " Biliyorum tıpkı annesi gibi cesur gözüküyor ama içten içe korkuyor"
Kamir " Neden annesini tanıdığını söylemiyorsun?"
Şükran " Onu sadece üzülmesine sebep olurum başka bir faydası olmaz"
Kamir" Anneannesini görmek isteyecektir "
Şükran" Ben öldükten sonra sen söyle "
Şükran" Ona söyle pişmanız hemde çok "
Kamir" Bunu bilecek kadar zeki bir kız "
Şükran " Ona iyi bak Kamir onu ve bebeğini koru"
Kamir " bebeği değil bebekleri ikiz gebe"
Şükran " O bilmiyor değil mi?"
Kamir " Yakında öğrenir bebekleri küçük olduğu için anlayamazlar"
Şükran " Kız erkek cinsiyetleri ne ?"
Şükran " Çok iyi umarım güzel bir hayatları olur hala büyüyü yapan kızı bulamadın mı?"
Kamir " Hayır iyi gizliyorlar"
Şükran " Büyüyü yapan kişiyi bulmak önemli Kamir onu bul "
Kamir " Bulacağım sana söz verdim Işıl'ı koruyacağım"
Şükran " Sağol Kamir gözüm arkada kalmayacak sayende"
Kamir " Artık dinlen Şükran hastasın"
Şükran " Dinleneceğim Kamir sende Işıl'ın yanına dön"
Kamir aşık olduğu kadına verdiği sözü tutarken Şükran nine ise geçmişin yükünü biraz da olsa hafifletiği için mutluydu
Okur Yorumları | Yorum Ekle |
64.72k Okunma |
4.41k Oy |
0 Takip |
54 Bölümlü Kitap |