24. Bölüm

22.bölüm Sende gitmek için fırsat kolluyorsun!

yaazarr_2
yaazarr_2

"Sence konumuz bu mu"

"Evet bu! İki gün boş bırakmaya gelmiyorsunuz"diyene kadar herkes içeri girmişti ve ereni iterek

"Hadi hadi! İçeriye gir uyandı!"dedim ve oda

"Bu konuyu bu akşam konuşucaz,bunun hesabını vereceksin"dedi bende

"Hı hı tabi tabi"

Sen önce kendi davranışlarının hesabını ver

İçeri girdikve Göktuğ abi ayşe abla ile konuşuyordu demekki hafızası yerinde bende gidip

"Oo bakıyorumda uyuyan prenses uyanmışş"dedim herkes gülerken oda bana göz kırptı ve

"Belkide prensini özlediğinden'dir"dedi ve

"Ayrıca sizin yüzünüzün halı ne"dedi ben Kağan ve Canere bakarken ondan sonra Erende hepimize bir ters bakış attı ve Göktuğ

"Hayır yani benimkide sorumu tabikide kav-"derken üçümüz birden öksürmeye başladık ve Göktuğ erene bakıp ne yaptığımızı anladı ve yiğide döndü o kadar şaşkındıki resmen şoka girmişti çünkü bir kavga varsa ve içinde yiğit ve ben yoksak cidden sıkıntı vardır

"Acaba benim gözlerdemi sıkıntı var"dedi bende

"Allah korusun Göktuğum o nasıl söz"dedim oda yiğide yaklaşması için bir hareket yaptı yiğit yaklaşınca kulağına

"Sen Kavgaya girmedim mi"dedi tabi bunu ben ve yiğit dışında kimse duymamıştı aslında bende duymamıştım ama dudağını okumuştum ve yiğit

"Yok abim ben senin için gitmedim sen burdayken kavgaya giremezdim"dedi

Yalancıya bak ben burda kalması için onu uyarmasaydım benden önce koşardı kavgaya

Eren Göktuğ farketmeden ayağına iğneyi batırdı ama Göktuğ hiçbir şekilde tepki göstermedi eren bunu farkedip bize döndü ve

"Evet siz artık çıkın bende gerekli kontrolleri yapacağım"dedi bize bakarken herkes çıktı bir ben kaldım ve Göktuğcuğum bana

"Bunun hesabını vereceksin"dediğinde aynı anda Erenle birbirimize baktık ve ona geri dönüp

"Sen iyileşte ne istiyorsan onu yaparız"dedim ve erenin kaşları havalandı ama hemen kendini toparladı ve Göktuğa

"Şimdi ailenle konuşup hatırladığına göre hafıza kaybı gibi birşey yok,"dedi ve devam etti

"Ancak araba ile kaza yaptığında sol bacağın sıkışmış kurtarma ekipleri bile zor çıkarmışlar"dedi bunları söylerken birkaç kez ayağına iğneyi batırmıştı ama Göktuğ hala tepki vermiyordu bu seferde benim yanıma gelip sağ ayağına batırdı ve Göktuğ anında tepki vererek

"Ahh!"dedi ve Eren

"Çok fazla sıkıştığı için sinirler tetiklenmiş ve malesef sol bacağın-"derken Göktuğ lafını kesti ve

"Tamam! Tamam sus! Sus daha fazla konuşma!"dedi sinirle ve bende erene dönüp

"Kalıcımı geçicimi?"dedim tedirginlikle oda

"Büyük ihtimalle geçicidir 3-6 ay gibi bir iyileşme süreci var geçici ise"dedi bende Göktuğun yanına çöktüm ve

"Göktuğum abim bak yapma böyle"dedim ikimizinde gözünden yaş düşünce Eren bana bakıp

"Benmi söyleyeyim sizmi söy-"derken Göktuğ abi

"Tamam sen çık ben söylerim"dedi ve Eren çıktı bende onun göz yaşını silip

"Çık çık çık hiç yakışıyor mu senin gibi birine ağlamak"dedim ona arkamı dönüp göz yaşımı sildim ve oda2

"Diyene bak kendisi hiç ağlamamış gibi"dedi bende

"Sen kendini yanlız hissetme diye yaptım"dedim oda

"Tamam öyle olsun"dedi ve ben sandalyeyi çekip yanına oturdum oda

"Ela yiğit bahsetmişti onlar birkaçgün sonra dönüyorlarm-"derken sert ve net bir şekilde

"O gereksizleri konuşmayalım şimdi daha önemli konular var"dedim ve Göktuğa döndüm

"Senmi söylersin benmi söyleyeyim"dedim ve oda

"Ela.... Söylemesek"dedi bende ona bakıp

"Saçmalama böyle birşey saklanır mı"dedim oda

"Evet saklanmaz ama kimsenin bana acımasını istemiyorum!"dedi bende

"Saçmalamayı kes! çünkü kimse sana acımıyor aksine iyileşmen için yanında olacaklarını sende biliyorsun!"dedim ve

"Şimdi ben gidiyorum sende dinlen belki aklın başına gelir!"dedim ve kapıyı arkamdan vurarak çıktım dışarı ve kapının önüne çöktüm iki elimi dizimin üzerine koyup başımı arasına aldım ve

"Deliricem ya nasıl böyle düşünebilir!"dedim bilerek bağırmıştımki duysun di yiğit dizinin üzerine çöküp

"Ela ne oldu,iyimisin"dedi bende ayağa kalktım ve

"Kaza yaptığında sol bacağı sıkışmış ve sinirlerde tetiklenir işlev falan kaybetmiş şuan sol bacağı felç"dediğimde herkes susmuştu ki yiğit koşarak hastaneyi terk etti Kağan ve Caner arkasında gönderdim ve ayşe abla donmuş gibiydi bende ona bakıp

"Ayşe ablam"demiştim kiauşe abla

"Benim yüzümden!"dedi elleri titrerken sonra göğüsüne vurmaya başladı

"Ben izin vermeseydim gitmeyecekti! Ben onun gitmesine engel olabilirdim!"dedi bende ona

"Ablam senin suçun değil"dedim ve Mert abiye baktım oda

"Hayır onun suçu değil benim ben- ben aldım ona o arabayı"dedi bu seferde ona dönüp

"Mert abi böyle yapma nerden bilecektin böyle olacağını"dedim ve doktor çağırdım

***

Şuan ikisinede sakinleştirici vermişlerdi ve kapıdan o üçlü gelince sinirle yiğidin karşısına geçtim ve

"Bu ne ya! Her seferinde çekip gidiyorsun!zaten bir sen kalmıştın gitmeyen onuda her fırsatta deniyorsun!"dediğimde çarpılmışa döndü ve5

"Ne demek her fırsatta deniyorsun"dedi bende

"Ne anladıysan o!"dedim ve Göktuğun kapısını çalıp içeri girdim

Yiğit

Ela sol bacağı felç diyince kendimden geçmiş gibiydim resmen çünkü biliyordum benim yüzümden di eğer ben yanından hiç ayrılmasaydım böyle olmazdı o sinirle ne yaptığımı bilmiyordum rahat nefes almak için biraz yürüdükten sonra arkamdan koşul gelen ikiliye baktım duvarın önüne çöktüğüm zaman onlarda yanıma çöktü Caner

"Olum böyle yapma lan abini daha çok üzüyorsun"dedi ve Kağan

"Evet hem şuan bu şekilde kurtulduğu için şükretmelisin ölübilirdi öyle bir ihtimalide vardı"dediler haklılardı kafamı ellerim arasına alıp

"Benim yüzümden oldu lan benim yüzümden eğerben hiç evden çıkmasaydım bir şekilde gitmesini engellerdim"dedim açıklamam saçmaydı ama başka birşey olamazdı Caner

"Saçmalama sen nerden bilecektin böyle olacağını kendini topla orda seni bekleyen annen baban Ela ve en önemlisi abin var abinin sana ihtiyacı var"dedi ve önümüzden siyah bir araba geçerken önüme bir mektup atıldı onu alıp okumaya başladım

Sevgili Yiğit

Abinin kaza geçirdiği bilgisi geldi ve bil bakalım bunu kim yaptı hahahah tabikide ben duyduğuma göre felç kalmış ne kadar üzüldüm bir bilsen

Evet bu kazanın tek sebebi Ela eğer teklifimi kabul edip onun hayatından tamamen çıksaydın şuan ailenle evde huzurlu bir şekilde oturuyordunuz ama sen kaşındın abinin bu şekilde kurtulduğuna şükret çünkü yakında çok daha fazlası olacak 2

Ayrıca o yanınızdaki yeni kişilerede saldırıyı ben ayırdım şimdi ela o adamların benim olduğunu çoktan anlamıştır sorsaydınız size söylerdi neyse bu siz 3lüye son uyarım ya elayı bırakıp hayatınıza huzurlu bir şekilde devam edersiniz ama eğer bırakmazsanız huzurun h'sini bile göremezsini 2

Çok sevdiğiniz Tuğrul

 

Evet tuğrul elaya takıntılı bir piskopattı büyük ihtimalle şuan bizi izliyordu bende bağırarak3

"Sen bu dünyadan gitmeden zaten bize huzur yok piç!"Diye bağırdım Kağan

"Zaten benimde hayatımda çok aksiyon yoktu bu iyi olur"dedi ve Canerde

"Sen olsanda olmasanda biz Elanın hep bir adım arkasında olucaz ama sen dikkat et çünkü bundan sonra bize karşı hiç şansın yok"dedi ve geldiğimiz yolu tekar yürüyüp hastaneye geldik bu notu Elaya gösterecekken o sinirle

"Bu ne ya! Her seferinde çekip gidiyorsun!zaten bir sen kalmıştın gitmeyen onuda her fırsatta deniyorsun!"dediğinde şoka girdim gerçekten öylemi düşünüyordu

"Ne demek her fırsatta deniyorsun"dedim oda

"Ne anladıysan o!"dedi ve abimin kapısını çalıp içeri girdi ben haal onun arkasından bakarken Caner ve Kağan döndüm ve

"Cidden mi ya güya ben her fırsatta ondan kaçıyormuşum"dedim ve o notu onlara verip2

"Ben elimi yüzümü yıkayıp geliyorum!"dedim sinirle böyle düşünmesini gerektirecek ne hareket yaptığımı düşünüyordum

***

Defne Ela

Gökyuğla konuşunca en azından moralim yerine gelmişti odadan çıkınca Caner ve Kağanı gördüm ve yalandan gülerek

"Yinemi gitti"dedim alayla tam onlar konuşacakken arkadan tanıdık bir ses

"Hiçbir yere gitmedim gitmiyorumda!"dedi kendinden emin bir şekilde bende Caner ve Kağanın elindeki kağıda bakıp

"O ne"dedim onlar bana uzatırken yiğit sinirle

"Tuğrul piçi az önce bize gönderdi!"dedi açıp okudum

...

Ne yani Göktuğun o halde olması benim suçumuydu ve ayrıca resmen diğerlerini tehdit etmişti

Yok yanından ayrılın yok bilmem ne

Bizi ayıracak insan daha anasının karnından doğmadı

Sinirle

"Bu kadarıda yetti artık! Gidip karşısına çıkıp ağzına sıçmadan bu durmayacak!"dedim sinirle tam gidecekken yiğit kolumu tutup

"Dur gitme onun amacıda zaten senin ona gitmen"dedi bende

"Yiğit benim yüzümden senin abin içeride ve benim yüzümden belki burda bacağını hiç kullanamayacak!"dedim sinirle oda

"He Ela bir piçin sana takıntılı olmasıda senin suçun!,salak saçma konuşma hiçbirşey senin suçun değil!"dedi sinrle bende

"Yetti artık ya bu nedir herkes aynı anda! Yok bilemem birileri cehennemden dönüp gelir,biri yanımdakileri tehtid eder,adamlarını gönderip yanımdakileri döver!"dedim ve kolumu çekip hastanenin bahçesindeki banka oturdum ve çantamdan sigarayı çıkardım

Bir zamanlar kokusuna bile dayanamadığım bu şeyin şimdilerde bağımlısı olmuştum

***

Sigaramı bitirince içeri girdiğim gibi biri kolonu tutup beni çekince refleks olarak kolunu döndürdüm ve tanıdık bir ses

"Ahh"dedi bakınca o kişinin Eren olduğunu gördüm ve bana

"Kolumu kırıyordun"dedi bende

"Reflekslerim hızlıdır"dedim oda

"Evet en son senin şu yüzün hakkında konuşuyord-"demiştiki telefonum çaldı ve

'Barışşs💖' arıyor1

Ona gösterip cevap verdim oda göz devirdi ve

"Efendimm"dedim barışta

"Ela iki gündür ne sen ne eren eve gelmiyorsunuz herşey yolunda mı iyimisiniz"diyince şaşırmıştım Erende mi eve gitmiyordu hemen kendimi toparlayarak

"Ben iyiyim,onuda ona sorabilirisin"dedim ve Eren bana gelmem için bir hareket yapınca omuzumu kaldırıp indirdim ve konuşmaya devam ettim

"Ee evde durumlar nasıl"dedim oda

"Normal herkes aynı"dedi eren sanki her dakika yalmıyormuş gibi oflayınca bende

"Oflamayı kesernisin birşey konuşuyorum"dedim ve barış

"Oflamıyorum ki yanında başka birimi var"dedi ve eren

"Ela gelecek misin artık"dedi bende

"Hayır"dedim ve barış

"Bende oflamadım ki kiminle konuşuyorsun sen"dedi Eren

"Seni bekliyorum"dedi bende

"Çok beklersin"dedim ve barış

"Neyi çok beklerim"dedi bende

"Ay barış Eren burda onunla konuşuyorum kapat sonra ararım seni"dedim ve kapattım Erenede

"Patlama sende be!"dedim ve Eren gülerek merdivenleri çıkmaya başladı3

***

Artık fark ettiyseniz bölümleri hızlı yazıp hızlı atıyorum çünkü artık toprak gilin dahil olmasını istiyorum2

Peki Elanın yiğite böyle davranmasını bekliyor muydunuz yada Göktuğ felç kalmasını falan2

Evet Elaya takıntılı piskopattımızda artık

tanıyoruz Tuğrul1

Peki Erenin Elayı merak etmesi ve aralarındaki buzların erimesini nasıl buluyorsunuz 1

Herşey hakkında yorumlarınızı bekliyorum

Oy ve yorum bırakırsanız sevinirim şimdiden teşekkürler 💖

Tekrar görüşmek üzere🫶🏻

 

Bölüm : 27.01.2025 19:05 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
Hikayeyi Paylaş
Loading...