41.bölüm Tatlı Atışmalar
Evden çıkıp bir kafeye geçtik ben ve Özgür abim tek vardık ama yanımdaki ses cihazından Yiğitlerde ne konuştuğumuzu duyabiliyorlardı ama cevap veremiyorlardı derin bir nefes aldım ve1
"Abi bunu senden daha fazla saklayamayacağım aslında o gün sahile gotmiştik ya omzunda uyuya kalmasaydım sana analatacaktım ama olmadı"dedim o gün omzunda uyuduktan sonra arabaya bindirmiş beni ve evin önüne gelince ilk bagajdaki eşyaları almış ama bir bakmış ben yokum evdekilere haber verince sinirden ne yapacağını şaşırmış Yiğitte ben nerde olduğunu biliyorum onu almaya gidicem gibi bir şey söylemiş artık beni telefon konumumdan mı nerden bulduysa yanıma gelmiş o yüzden geldiğimizden beri Özgür abim kendini sucluyordu 'ben yanından ayrıldım','benim yüzümden' diyip duruyordu zor sakinleştirmiştik
Neyse şuan konumuz o değildi şuan konumuz şimdiki konuşacağımız şeydi
"Evet Ela seni dinliyorum"dedi tereddütle bende
"Şimdi şöyleki bizim, benim hiçbir zaman senin istediğin gibi bir hayatımız olmadı,"dedim oda
"Yanii ben hep üvey ailemden şiddet gördüm onlar beni sizin veya caminin kapısının önüne bırakmadılar ya evden kovdular yada ben evden kaçtım,ama bu daha hiçbirşey benim senden sizden ayırmadığım ailem dediğim biri daha var Kerem abi o buldu beni aldı yanına kendimi savunmayı öğretti ve ben ....... Ben ve Yiğit...."dedim duraksayarak o ise kaşlarını çatmış beni dinliyordu
"Offfff....... İşte biz boksörüz"dedim ve Özgür abi şokla2
"Lütfen bitireyim sonra ben artık sana yalan söylemek istemiyorum"dedim o bişey söylemeyince devam ettim
"Biz maçlara çıktık kafes de dahil buna ama yemin ederim masum hiçkimseyi öldürmedik o zaman iğne batırıp bayıltıyorduk sadece insanlar öldü sanıyordu sonra işkence çektiriyorduk ki bunların hiçbiri temiz adam değil hepsi tecavüzcü piçler o yüzden yapıyoruz yoksa seninde dediğin gibi asla masum suçsuzlara zarar vermiyoruz hatta engelliyoruz"dedim o ilk defa bu kadar ciddi ve suskundu bende
"Ve ben bildiğin gibi uzun zamandır saçımı,göz rengimi,ismimi bile değiştirdim çünkü...... Çünkü zamanında bir sevgilim-"hadi amaa bunu söylemeyecektim
"Nee sevgilin mi oldu eee Ela hanım daha neler sakladınız benden!"dedi bende
"Yani vardı sevgilim ama o ve en yakın arkadaşlarım dediğim kardeşim dediğim insanlar bizi bırakıp gittiler"dedim oda
"Kim nereye sen ne anlatıyorsun ben hiçbirşey anlamıyorum bu eşşek şakası ise hiç komik değil!"dedi sert bir dille bende
"Değil ....... Herşey gerçek ve lütfen bölme devam edeyim, işte bu tüm şeyleri değiştirmemin şarkı bile söylemememin sebebide onlardı, neyse işte öyle böyle derken biz bir anda kendimizi masa basında bulduk hacker olarak ama yemin ederim yanlış birşey yapmak için değil yapmadıkta sadece polislere yardım ediyoruz o ve şu gerçek aile mevzusu da üvey kızları falan onalrı kandırdı ve görüşmüyorduk takii Aras gelene kadar..... neyse işte o kadar birde birde............sürekli kaçırılıyoruz"dedim oda
"Şimdide kaçırılmıştın değil mii tabikide yine benden sakladın! Yada sakaldınız mı diyeyim! Kim kim biliyordu!"dedi ilk defa bana sesi bu kadar yükselmişti
"Abi bağırıyorsun"dedim oda sesinin yükseldiğini fark edince kendine küfretti ve
"Özür dilerim farkında olamadım ama bak sadece tek bir şey söyleyeceğim bunları kim kim biliyordu"dedi bende
"Aferin Ela bir kere daha bana kimseye güvenmeme gerektiğini gösterdiğin için" dedi bende
"Abi bak şimdi sen sürekli şu olaylara karışmayın diyince seni üzmemek iç-"derken bir anda kolumu çekti acıyla inledim ama o hırkanın kolunu yukarı çekti ve
"Üzülmemem için mi bak ben bu halini görünce dahamı az üzülücem,seni hastanelerde orda burda yaralıyken görünce üzülmeyecekte senin bana söylememene mi üzüleceğim! Bilirsin en çok nefret ettiğim şey yalandır ve ben hiç beklemediğim biri tarafından en nefret ettiğim şeye yıllarca maruz kalmışım" dedi haklıydı ne diyebilirdim ki ayağa kalktı ve1
"Birkaç gün belki hafta belki ay kafamı toplamam gerek az öncede kolunu acıttıysam özür dilerim"dedi hala beni düsünüyordu ve bu benim kendimden nefret etmemi sağlıyordu......
"Acımadı da benim sensiz kalbim çok acır abim gitme lütfen"dedim oda
"Ela bırak biraz duyduklarımı sindireyim sonra konuşuruz"dedi bende
"Kendine dikkat et ve ne olursa olsun hep burada olduğumu unutma"dedim ve son kez bana bakıp gitti
O gitti ve ben bittim.....3
***
"Ben biliyordum! Birdaha hiç gelmeyecek"dedim ve Yiğit gözlerime baktı
"Kızım kendine gel! Özgür abimden bahsediyoruzzz ne o sensiz,nede sen onsuz yapabilirsin bunu artık hepimiz biliyoruz"dedi şuan dördümüz okulun yolunu tutmuştuk evet okula gidiyorduk!
"Bide sanki hiçbir derdimiz yok okula geliyoruz!"dedi Caner bende1
"Offf ilk defa belkide okula gelmek istemiyorum"dedim ve kağan
"Cidden çok sıkıcı ya bari bir olay falan olsun"dedi ve okula gelmiştik4
"Açma o şom ağzını birşeyler olacak!" Dedi Yiğit oda
"Ben hayatımda bu kadar kaos seven görmedim"dedim oda
"Valla o genelde Caner olurdu kaos aksiyon diye tutturan"dedi bende
"Cidden ya acaba uyanamamısmı dur, voooo! CAnerrr!"diye bağırdım ve Caner
"Öfff ben yatıcam hadi iyi geceler"dedi bende
"Yanlız şuan sabah saat 7,8 civarı"dedim oda
"Her neyse"dedi ve sınıfımıza gelmiştik direkt yerine geçip kafasını sıraya koydu ve Rüzgar elini kaldırıp sallayınca ona karşılık verdim ve
"Günaydınn da hayırdır ne oldu"dedi bende uzun hikaye sonra anlatırım" dedim ve Topraklar içeri girdi Toprak yanım gelerek
"Ela nasılsın iyimisin kolun nasıl"dedi kolumu tutarak bende kolumu hızla çektim ve2
"Sanane! Ayrıca sen konuşma en son konuştuğumuzda siktirolup gitmiştiniz hatırladın mı!"dedim oda
"Ela inat ettin dinlemiyorsun sana gerçeği açıklayamıyorum!"dedi bende5
"Bir o sesini kes! İki açıklama istemiyorum, okeyyy!"dedim o zamanında bu lafı çok kullanırdı okeyy derdik sürekli ve bir gülme gelirdi ama ben bunu ne eskisi gibi söylemiştim nede eski niyetle bir çocuk içeri girdi ve
"Yine yeni öğrenci ve yeni öğretmenler gelmiş!"dedi bende Toprağın omzuna çarparak en arka Yiğitin yanına geçtim ve
"Hayırdır kim bu yeni kişiler haberiniz varmıydı"dedim oda
"Yok zaten gelir şimdi"dedi bende
"Şunlara bak hem suçlu hem güç- güçsüzler!"dedim ve içeri giren kişiyle dördümüzde(Caner, Kağan, Yiğit, Ben) birbirimize baktık ve ben1
"CİDDİMİSİNİZ!"dedik ve karşımızda sözde yeni coğrafya öğretmenimiz olan kişi vardı ama bu kişi Barıştı2
Evet evet BARIŞ hemde BİZİM BARIŞ ona baktım ve hayırdır bakısı attım oda
"Evet çocuklar ben yeni coğrafya öğretmeniniz Barış Yılmaz ücretli olarak buradayyım çok uzun süre kalamayabiliriz"dedi bende
"Ohh şükür"dediğimde oda bize baktı ve
"Aaa sizdemi buradaydınız"dedi ne kadar da yapmacık bir şekilde söyledi ona döndüm ve
"Hocam oyuncu olmayı düşündünüz mü" dedim oda
"Çok şükür,oynayamıyorusnuz daa" dedim herkes gülerken barış kafasını iki yana salladı ve oturdu
"Tamammm sesizlik! Yoklama alacağım!" Dedi ve yoklamayı almaya başladı
***
Dersin 30 dakikasını geride bırakmıştık yorulmuştum ama iyi anlatıyordu kafamı Yiğitin omzuna yasladım ve o şekilde dinlemeye devam ettim Barışta geldiğinden beri bizden başka kimseye bakmadığı için
"Evet bu soruyuda Ela arkadışınız çözsün"dedi bende
"Rahatlığıma karşılar yemin ederim yaaa"diyerek ayağa kalktım ve
"Tabi hocam"diyerek kalemi elime aldım tahtadaki soruyu çözdükten sonra kalemi masaya bıraktım ve Barış
"Aferin doğru ama çoğu kişi bu yöntemi bilmez"dedi bende
"Hocam zaten bende o çoğu kişiye benzemem"diyerek sırama geçtim ben sırama oturur oturmaz kapı çaldı ve içeri giren kişi ile tekrardan dördümüz birbirimize bakmaya başladık ve ben
"Allahım daha ne kadar kötüsü olabilir diyordum DAHA KÖTÜSÜDE VARMIŞ!" dedim ve Yiğit
"Neden taksit taksit geliyorlar hiç anlamıyorum"dedi bende
"Valla artık yeter ya, hayır kurumu mu burası her gelen öğrenciyi de öğretmenide alıyorlar ok-"derken okulun dayımın olduğu aklıma geldi ve
"Yanii maşallah ne kadar iyi güzel bir okul herkese yardımcı oluyor"dedim herkes gülerken o sözde yeni kişi malesefki Buraktı Caner3
"Ya ya çok güzel bir okul"dedi bende
"Dersten çıksak mıı acabaaa"dedim ve Canerde
"Heee Barışta izin verecekti"dedi bende
"Hadi kalkın bakım kim kime izin veriyormuş"dedim dördümüzde ayağa kalkınca ben
"Müdür bizi çağırmıştıda unu-" derken kapı çaldı ve nöbetçi öğrenci
"Hocam kusura bakmayın ama müdür bey Ela,-"derken onu böldüm
"Tamam biz geliyoruz!,duydunuz hocam hadi size kötü dersler"dedim kısıkça oda duymuş gibi
"Ee ne yapayım zaten duyun diye söyledim"diyerek sınıftan çıktım ve dördümüz dayımın odasına doğru gitmeye başladık
***
"Dayıı onları hiç sevmiyorum! Neden işe aldın!"dedim oda
"Kızım zaten öğretmen eksiğimiz vardı ama onları sizlere değil alt sınıflara vermiştik ama bir şeklide sizin öğretmeniniz oldu nasıl öldü bizde anlamadık ve galiba senin ailedenlermiş biz Elayla konuşmak aramızı düzeltmek istiyoruz diyince..."dedi bende
"Sende kabul ettin"dedim oda kafasını sallayınca
"Benim onları affetmem imkansızında ötesi gibi birşey ama yinede çok şey yapmayalım boşver sen onları eee sen nasılsın"dedim ve oda
"İyiyim valla kızım bende"hala tuvalette neler olduğunu bilmiyordu değil mi
"İyiyim bende neyse biz gidelimde bunlarla bir konuşayım"dedim ve zil çalınca hızlıca sınıfa geçtik Barışla Burak konuşuyorlardı sınıf boşalınca bende
"Hayırdır size noluyor! Okula gelmeler falan!"dedim ve Barış
"Senin için gel-"derken onu böldüm1
"Gelmeyin! Gelmeyin istemiyorum sizi dedikçe daha ne istiyorsunuz benden anlamıyorum!"dedim oda
"Ela biz kendimizi sana nasıl affetiririz bilmiyoruz elimizden gelen her türlü yolu deniyoruz ama sen o yollarıda engelliyorsun"dedi bende1
"İstemiyorum çünkü is-te-mi-yo-rum! Daha ne kadar tekrar etmem gerekecek anlamıyormusunuz"dedim ve Burak
"Yok hem ben sevdim bu okulu gitmiyoruz bir yere"dedi bende
"Hah yeni geldin sen farkındasın değil mi"dedim ve içeri
"Abi? Abla? Ne oluyor sesiniz koridora kadar geliyor"diyince arkamı döndüm ve Efeyi gördüm2
"Ben artık gerçekten daha fazla dayanamıcam"diyerek çıktım sınıftan ve arkamdan diğerleride gelince bahçeye çıktık
***
"Şimdi matematik dersimiz son 4 ders kaldi"dedi Kağan bende
"Bir kavga falan olsaydı keşke"dedim ve Caner
"En son böyle dediğinde seni lavabolardan topluyorduk"dedi bende
"Artık alışkanlık oldu hep orada birilerinin gelmesini bekliyorum"diyince Yiğit güldü ve
"Offf bu matematikci gelmeyecek galiba çıkalım biz"diyerek ayağa kalktım diğerleride kalkınca Burak
"Nereye?"dedi bende sakince arkamı döndüm ve1
"Sanane!"diyerek yürümeye devam ettim ama Rüzgar ve Toprağında Burağa bakışını yakalamaştım tam kapının önündeyken kapı açıldı karşımdaki kişeye bakıp sabır çektim ve
"Yemin ederim artık şaşırmıyorum,sende yeni matematik öğretmenimisin!"dedim oda
"Gençler siz okulunuza yeni gelen hocanızı böylemi karşılıyorsunuz"dedi bende
"Ya evet böyle karşılıyoruz beğenemediniz mi!"dedim herkes bize garip garip bakarken ben
"Offf neyse gelin yerimize geçelim belli ki bu çekilmeyecek"dedim ve Fıratta evet evet Fırat aa bilin bakalım o neden burda yeni öğretmenimiz olarak tabikide!1
"Bu demek yerine hocam diyebilirsin Ela"dedi bende
"Bo domok yorono hocom doyobolorson Ela"dedim kısıkça onu tekrar ederek oda
"Evet çocuklar yerinize!"dedi bende
"Geçiyoruz zaten!"dedim ve biz oturunca yoklamayı almaya başladı
Bu sefer Kağanla oturmuştum ve başım bu seferde onun omzuna yaslıydı ki bugünkü 1582192829. Sorumu çözmek için tahtaya çağırıldım
"Evet bunuda Ela çözsün"dedi sabır çekerek ayağa kalktım ve
"Cidden genetik bunlarda yemin ederim bak"diyerek ayağa kalkarak tahtadaki soruyu çözdüm ve Fırat
"İyi güzel aferin"diyince göz devirerek kalemi masaya bıraktım ve zil çaldı herkes çıkarken ben
"Ne sıkıcı bir dersti ya"dedim Fırat duysun diye oda duymamazlıktan gelerek
"Sonra görüşürüz"diyerek çıktı sınıftan bende bizimkilerle konuşarak Rüzgarın yanına gittim
"Napıyorsun konuşamadık"dedim oda
"İyii de sen şu coğrafyacı,matematikçi ve şu Burak denen çocukla tanışıyor musun?"dedi bende
"Hocalar biyolojik abim Burakta biyolojik ikizim alt sınıflardan biri var efe oda biyolojik kardeşim"dedim oda
"NEe!"diye bağırınca ona döndüm
"Ne bağırıyorsun biraz sakin"dedim oda
"Haa yani şimdi ikizin Burak senin"dedi
"Evet Burak benim ikizim senin türkçeye ne oldu"dedim oda
"Boşver beni de sen neden hiç bahsetmedin"dedi bende
"Çünkü hiçbiri ile konuşmuyorum"dedim oda
"Desene bizim sözlüler yalan oldu"diyince gülümsedim ve Barış yanımıza geldi1
"Ela bir gelirmisin"dedi bende
"Çocuğum sen hocana hesap mı soruyorsun sınıfına geçsene hadi"dedi oda
"Tamam biz zaten Elayla gidiyorduk-" derken Fıratta geldi ve
"Yok biz Elayla birşey konuşacağız hadi"diyince bende
"Ne konuşacaksınız"dedim ve Barış
"Bir dakika şu çocuk giders-"derken onu böldüm
"Rüzgarcım sen sınıfa geç ben geliyorum"dedim ve Rüzgarda
"İyi tamam"dedi ve yavaşca gitmeye başlayınca Barış
"Rüzgarcım mış hayırdır ne oluyor"dedi bende
"Asıl size hayırdır ne oluyor"dedim ve Fırat
"Şu çocuğu sınıfta bırakacağım sanki diğerleri yetmiyor bide b-"derken onu böldüm
"Eee Ne konuşacaktınız,Hocam"dedim ve Fıratta
"Evet ne konuşacaktık, abi"dedi bende Barışa bakınca oda
"Hocam kusura bakmayın ama ders dışı hakkında konuşmak pek tercihim değildir şimdi önümden çekilirseniz gitmem gerek"dedim ve onlar birşey demeden yanlarından çekip gittim aşağı indiğimde Toprak ve Rüzgar ile beraber gelen kız Hazalı yan yana gördüm onlarıda takmayarak bizimkilerle aynı masaya geçtim ve Kağan
"Şunlara bakın sizce ne konuşuyorlar" dedi bende
"Off boşver onları şimdi şuan ki dersimiz beden miydi"dedim ve Yiğit başını sallayarak
"Evet yaa yok mu şöyle sınıfça erkekler vs kızlar voleybol oynamamız"diyince güldüm ve
"Galiba yine kaybetmek istiyorsun"dedim oda
"Bence karışık oynayalım daha iyi olur"dedi bende
"Korktum demiyordaaaa"diyince Caner
"Ne korkucam be! O zaman sizin kazanma şansınız artar diye demiştim" dedi bende
"Bencede hem sizin kazanma şansınız olur"dedi Kağan bende
"Ayy ben tek bile hepinizi yenerim aşko sen ne diyorsun"dedim oda
"O zaman sen hocayla konuş gel bakalım" dedi bende
"İyi bekleyin konuşup geliyorum"dedim ve koşar adımlarla kantinden çıktım
***
"Evet hadi bakalım yenelim şunları hazırmıyız takımm!"diye bağırdım ve bizim takım
"Evett!"diye bağırınca karşı takımdan Rüzgar
"Ela biliyorsun seni severim ama malesef yenileceksiniz pek hevesli olmayın"dedi bende
"Yazık nasılda seviniyorlar"dedi ben cevap vermeden Hazal
"Fazla mı ukalasınız"dedi bende1
"Yanlız bu soru oldu tabikide ukalalar!" Dedim ve beden hocamız Veysel hoca geldi2
"Evett çocuklar bazı yocalarınızın dersi boşmuş onlarda izlemeye gelecekler haberiniz olsun"dedi bende
"Bizlik sıkıntı yok hocamm ama karşı takım yenilip rezil olmaktan korkuyor olabilir"dedim ve Caner
"Görücezz tatlımm"dedi ve herkes yerine geçmeye başladı
Ben ise liberodaydım4
Derken içeriye giren hocalarla şok oldum hepsi buradaydı! Neyse sonuçta kazanacağız
****
Şuan maç çok iyi gidiyordu ilk seti çok büyük fark olmasada almıştık ikinci seti bir iki farkla ucu ucuna kaybetmiştikve şuan son set oynayıyordu ve biz 9a 4 öndeydik ve 15te bitecekti
"Bakın aramızda iki kat sayı var pes edin gençlerr"dedim ve Atakan
"Üzgünüm ama öyle bir ihtimalimiz yok hadi alıcaz bu oyunu!"dedi bende önüme gelen topa manşetle karşılık vererek Leylaya attım ve o bir smaç daha vurunca bir sayı daha aldık ve gülerek
"Keşke lafta olduğu kadar icraatta da olsanızzz!"dedim ve Yiğit
"Hadi hadi toparlanınn"diyip bir servis attınca ben karşıladım ve Hazalda topu Leyla'ya attı Leyla'da topu karsıya attınca karşı taraf blok yapıtı ve resmen kendimi uçarak yere attım karşı taraf tam toplanmış sevinirken topu kurtarmıştım Caner
"Beni çok hafife almamanızı söylemiştimmm!"diyerek yerime geçtim ve oyuna devam ettik
Hala oyundaydık ve gerçekten iyi bir dönüş yapmışlardı 14e 12 öndeydik son sayımızdı kazanmalıydık
"Hadi kızlar güveniyorum sizeee!"dedim ve gelen topu karşıladım ilk defa bu kadar uzun süre yere çarpmadan durmuştu hala devam ederken bir smaç daha vurduk ve karşı taraf çok güzel karsılamıştı top uzaktaydı ve yere deyecekti hemen koşarak kendimi attım ve topa manşetle karsılık verdim ama karşımdaki sandalyeyi fark edemediğim için üzerine düşüp yuvarlandım herkes buraya koşarken Yiğit beni kaldırdı ve
"İyimisin! Ya kızım salakmısın niye atıyorsun kendini sandalyenin üzerine!" Dedi bende
"Birşeyim yok iyiyimm"dedim ve o bana sarılınca karşılık verdim ve Fırat
"Ela noluyor iyimisin"dedi bende1
"Evet aynen bu aradaaa top yerde biz kazandık"dedim ve Caner gülerek
"Hala top diyor sinirlerim bozuldu ya" dedi bende
"Off hadi iyiyim ben neler atlatmış insanım hadii!"dedim ve Veysel hoca
"Ela bizi korkuttun ama gerçekten çok güzel bir kurtarıştı valla hiçbirimiz beklemiyordu ama iyisin değilmi"dedi bende
"Sağ olun hocam ve evet iyiyim"dedim ve Burak
"Nasıl görmedin kocaman sandalye"dedi bende2
"Canım görmek istemedi sanane!"dedim oda oflayarak yerine oturdu bende
"Evet kızlar gerçekten çok güzel bir maçtı sizede tebrikler bir bardak soğuk su için üzerine güzel gider"dedim ve Rüzgar
"Ela çok korktum valla bir an gittin sandım"diyince gözlerim sandalyeye kaydı
Benim hergün onlardan birsürü üzerimde parçalanınca bende bir an gideceğimi zannediyordum
"Elaa! İyimisin daldın gittin"dedi bende
"Ha yok iyim hem bişi olmaz bana neyse ben biraz hava alıcam zaten son 2 ders kaldı"dedim ve Rüzgar
"Yok ben biraz yanlız kalayım"dedim oda
"Peki ama dikkat et"deid bende
"Ederim"dedim ve bahçeye çıktım bir banka oturarak kafamı yukarı kaldırıp gözlerimi kapattım ve yanımda birşey hissedince gözlerimi açtım yanımdaki kişiye baktım ve
"Ne o meditasyon falan mı yapıyorsun" dedi bende
"Valla Kılıçlı seninle uğraşacak halimde vaktim de yok"dedim Toprağa bakarak soy adı Kılıçlıydı oda
"Ela bana neden hiç vaktin olmuyor neden hep başkalarına oluyorda bana ayıracak beş dakikan olmuyor"dedi bende3
"Dur düsün bakalımmm hımmm sen yıllar önce siktir olup gitmeden önce sana çok vaktim vardı ama sen istemedin o vakitleri elinin tersi ile itip def olup gittin!"dedim ve ayağa kalktım kolunu tuttum ve
"Bir dahakine bir şey yaparken tam yap" dedim önce siktir olup gitmişti şimdide neden diyordu gerçekten bir gün beni delirtecekti ama hangi gün!
***
Dersimiz Tarihti ve sırada sıkıcı bir şekilde otururken Rüzgar
"Aksiyon arıyor musun?"dedi bende
"O zaman izlee"diyerek ayağa kalktı ve kapıya gitti
"Görüşürüz hocam" dedi ve hoca1
"Hayırdır oğlum nereye"dedi bende
"Gerçekten salak bu çocuk"diyerek gülmeye başladım normalde az önce yatan sınıf şuan olayı izliyordu
"Hocam siz benim kim olduğumu biliyor musunuz!"diye cırladı ve hoca
"Sen kimsin beni tehdit mi ediyorsun" dedi hoca tüm sınıf gülmekten ölürken o
"Estağfurullah hocam ben sizi tehdit edermiyim siz soruma cevap verin benim kim olduğumu biliyor musunuz" dedi yeni geldiği için pek bilinmiyordu ve hoca
"Hayır bilmiyorum"dedi ve Caner
"Pişt seninki ne yapıyor öyle"diyince güldüm ve
"Seninki?"dedi kendi kendine ona bakmayarak gülmeye devam ettim ve Rüzgar1
"Hocam emin misiniz benim kim olduğumu bilmediğinizden"dedi ve hoca
"Ne yapmaya çalışıyorsun oğlum sen geç yerine!"dedi ve Rüzgar
"İyi hocam o zaman ben gidiyorum sizde kim olduğumu söylemeyin arayıp dursun"diyince herkes tekrar güldü tam çıkacakken ona seslendim
"Pışt sarışın çıtırrr çıkışta bul beni!"diye bağırdım oda
"Tamamdır güzel gözlü kız!"diyerek çıktı ve Yiğit4
"Benim lafımı çaldı!"diyince herkes tekrardan gülmeye başladı zaten bu dersten sonra son bir ders kalmıştı oda aynı hocaylaydı
***
Tenefüs dersin aksine çok sıkıcıydı bu okulda neden bugün kavga olmuyordu!
Biz yani ben Caner Kağan ve Yiğit karidorda boş boş dolanırken bir topluluk gördüm ve hemen oraya ilerledik
"Sen kimsin lan benim kardeşime dokunuyorsun!"diye bağıran bir çocuk karşısındakinin kim olduğu görünmüyordu biraz daha içlerine girince bağırdığı kişinin Efe olduğunu gördüm ve Efe
"O zaman seninde kardeşin rahat dursaymış"dedi ve hemene araya girip çocuğu arkaya ittim
"Hayırdır lan! Şimdi kendinden küçüklere mi sardın siktir git şurdan!" dedim oda
"Bu çocuk benim kardeşime karıştı ve cezasını çekecek!"dediğinde Yiğit
"Bir kez o sesini! İki karşındaki çocuk kendine gel!"12.sınıflardan dı çocuk efe ise daha 9 10 sınıftı
"Abla çekilin zaten birşey yapamaz"dedi Efe bende
"Sen sus ve şimdi sınıfına geç buralarla biz ilgileniriz"dedim oda
"Abla diyor bide bana bak velet o elin bir daha kardeşime deymeyecek!"dedi bende
"Lan sen hala konuşuyormusun!"diyerek yumruğu geçirdim ve arkadaşlarından biri elini kaldırmıştıki Caner tuttu ve
"Hoop indir bakım sen o eli"diyerek büktü elini ve çocuk bir anda ayğa kalkip ben köşeye iterek Efeye yumruk attı ve Efenin dengesi bozulup merdivenlerden yuvarlanmaya başladı1
Hemen yerden kalkarak Efenin yanına koştum o sırada Yiğit Kağan ve Canerde onları dövüyordu hemen Efenin yanına eğildim
"Efe efe aç gözlerini efe!"diye bağırdım ama kafasından kan geliyordu ve gözleri kapalıydı bağırdım, kaç kere ona seslendim bilmiyorum ama hiç cevap vermedi sonra
"A abla b b birşey d diy diyeceğim"dedi bende
"Bak şimdi kendini yorma tamam mı iyileşince söylersin dur, BİRİNİZ HOCAYI ÇAĞIRSIN!"diye bağırdım ve Efe ağır ağır elini getirip elimin üzerine koydu ve
"A abla b beni af afede-"derken gözleri gitti ve ağzından yavaşca kan süzülmeye başladı ve o sırada
"EFEE AÇ AÇ GÖZLERİNİ AÇ!"diye bağırmaya başladım
"NE OLUYOR BURDA!"diyen Fıratı duydum ve hemen bizimkilere bakıp benim olduğum yere baktı gözleri şaşkınlıktan açılırken hemen koşarak aşağı indi ve
"EFE!, NE OLDU BURADA!"diye bağırmaya başladı tam Efeyi kucağına alacaktı ki kolunu tuttum
"Hayır! Hareket ettirme ambulansı beklemek zorundayız!"dedim oda sinirle
"KİM YAPTI BUNU!"diye bağırmaya başladı ve diğer öğretmenlerde gelince Barış hemen yanımıza geldi ve2
"E efe!"diyerek oda yanına çöktü bende
"Fırat hocam bana bakın,buraya bakın, arayın Ereni arayın hastaneyi hazırlasınlar ameliyata alacaklar büyük ihtimalle her şeyi hazırlasınlar!"dedim ve hemen ardımdan ambulansın sesi geldi ve içeriye ekipler girip Efeyi aldılar ve benim gözüm zadece tek bir yere takıldı
Efeyi kaldırdıkları yere,orada ki kan izine....
Kendime gelmeliydim evet kendime gelmeliydim cebimden telefonumu çıkarıp Arası aradım
"A Aras"dedim sesim titriyordu ama ağlanıyordum ve Aras sesimi duyunca hemen
"Ela ne oldu sesin kötü geliyor nerdesin!" Dedi bende
"O okuldayız biz,bir kavga oldu ve....Ve Efe merdiven....merdivenlerden... Düş-"derken o
"Ne! Efe merdivenlerden mi düştü!"dedi bende
"Şimdi sizin Yılmazlar hastanesine gidiyorlar"dedim oda
"Tamma bende annemle babamı alıp geliyorum!"diyerek telaşla kapattı telefonu ve Yiğit Caner ben Kağan arabaya binip bizde ambulansı takip etmeye başladık
***
Hastaneye geldiğimizde Efeyi hemen ameliyata almışlardı ve Eren ne yaparsa yapsın girememişti ameliyata
Şuan da hala hastanedeydik 1 saat olmuştu nerdeyse tüm akrabalar buradaydı ve ben şuanda Arasın yanında oturmuş kafamıda onun omzuna yaslamıştım hepimiz yorgunduk hepimiz üzgündük en çokta ben
Çünkü onun son isteği bile benim onu affetmemdi ve ben bugün tekrardan şunu anlamıştım ki evdekiler ne yaparsa Efe'de onu doğru bulup yapıyordu çünkü anne ve babasının veya abilerinin yaptığı herşeyin sürekli doğru olacağını sanıyordu, yanılıyordu.....
"Son isteği neydi biliyormusun Aras" dedim içli içli oda
"Onu affetmemi istedi ben... Bende ona birşey diyemedim ben birşey demedim diyemi kapattı gözlerini"dedim oda
"Hayır tabikide Elam o..-"derken onu böldüm
"O belkide hissetmişti gideceğini"dedim ve Aras
"Saçmalama Ela lütfen biraz pozitif düşün bak Efe kalkacak tekrardan seninle konuşacak"dedi bende
"İnşallah oda olacak ama önce benim bir işim var"dedim ayağa kalkarak ve aras
"Efeye bunu yapanı gebertmeye!"dedim ve herkes şaşırırken ben tam çıkacakken Yiğit beni tuttu
"Canım benim bak kardeşin içeride bekleyelim biraz zaten sonra halledersin onu"dedi bende kafamı göğüsüne hasladım
"Ben gerçekten çok yoruldum artık"dedim oda eliyle saçımı severek
"Biliyorum biliyorum ama beklemeliyiz hepsi geçecek merak etme"dedi bende
"Yanılıyorsun hiçbiri gibi buda geçmeyecek"dedim oda
"Söz veriyorum geçecek geçmese bile ben hep yanında olacağım"dedi bende
"Bu sözünü unutma Yiğit çünkü ben yok desem bile hep sana ihtiyacım vardı, olacakta"dedim oda3
"Unutmam"dedi ve tekrardan beklemeye başladık
***
2 saat geçmişti neden kimse çıkmıyordu bu ameliyattan daha ne kadar bekleyecektik
Telefonuma bakınca özel numara olduğunu gördüm ve kaşlarımı çatarak ayağa kalktım
"Alo?"dedim şuan herkesin odağı bendim ve telefondan
"Beni özledin mi prenses"diyen bir ses geldi bu ses..... Bu ses çok tanıdık tı9
***
Evetttt bir bölüm daha bitti aslında aklımda Efeyi hastanelik etmek yoktu ama bir anda neden olmasın dedim ve yazdım sizce bölüm nasıl olmuşş5
Peki voleybol sahnesi hem eğlenceli hemde sonda biraz çok az hüzünlü ama iyidi ya bencee
Hele o Rüzgarın dersten Ela aksiyon aradığı için çıkışı sjsjsjs essek bu çocuk yaa4
Ve sanki Toprak Atakan Asya Yaren falan anlaşmaya başladılar Elayla sizin bu konu hakkında düşünceleriniz nelerr yorumlarınızı bekliyorumm8
Neyse ben gidip size yeni bölüm yazayımm😉2
Yorum ve oy bırakmayı unutmayınnn 🫶🏻
Görüşmek üzereee 💖10
| Okur Yorumları | Yorum Ekle |
Bölüm Hakkında Şikayet Gönder
İçindekiler
| 64.66k Okunma |
5.99k Oy |
0 Takip |
43 Bölümlü Kitap |