4. Bölüm

"Beni öldürün."

Yağmur Öz
yagmur.oz

 

"Günaydın." dedi Nataşa yatağımın başında beni sarsarken. "Uyan artık birazdan Vasily birazdan gelir. Bugün büyük gün." O konuşurken yatağımda doğrulmuş yarı baygın ona bakıyordum. "Hadi artık Almina. Kıyafetlerini hazırladım sırf geç kalma diye hadii." Bu kıza bu enerji her gün her gün nereden geliyordu?

 

Ona cevap vermeden yataktan kalkıp Nataşa'nın sırtından itekleye itekleye odadan çıkardım. Yatağa bıraktığı siyah, düz kısa elbiseyi alıp giydim. Neden böyle birşey vermişti ki? Hayır yani sanki labaratuvarda beni o suratsız dışında görecek vardı.

 

Ayakkabılarımı da giydikten sonra aynada kendime baktım. Koyu kızıl saçlarım dağılmış ve göz altlarım hafif morarmıştı. Hayır bu yorgunluktan değil. Çok uyumaktan. Tarağımı elime alıp saçlarımı taradıktan sonra alttan saçlarımı hafifçe bağladım. Saçlarım uzun olduğu için önüme geliyordu ve bu çalışırken beni rahatsız ediyordu. O yüzden her zaman saçlarımı bağlı tutardım. Göz altlarımın da çok kötü görünmesine dayanamayıp Nataşa'nın "Bir gün kullanırsın. Kadınlar hep bakımlı olmalılar. Başkaları için değil kendin için." Dedikten sonra bıraktığı makyaj malzemelerinin içinden kapatıcıyı bulup göz altlarımı kapattım.

 

Odadan çıktığımda Nataşa bana bakıp içten bir şekilde gülümserken, Marcel kafasını bana bile çevirmiyordu. Yanlarına gittiğimde Vasily de yanımıza geldi. Önce Nataşa'ya sonra da bana bakıp gülümsedi. "Günaydın hanımlar. Bugün ayrı bir güzelsiniz. Denekler için bu kadar hazırlanacağınızı bilseydim bende denek olurdum." Gülümsedim. "Teşekürler. Nataşa'nın fikriydi. Ben pek böyle şeyler giymem." "Gayet güzel olmuş. Sürekli eşofman giymenden gözlerim kanıyordu artık biraz beni örnek al." Yüzümü buruşturup onu süzdüm. Üzerinde vücudunu tamamen saran gri tonlarında mini bir elbise vardı. Sarı saçlarını ise salmıştı. Makyajı çok olmasa da sürdüğü kırmızı ruj sayesinde çok makyaj yapmış gibi görünüyordu. Gayet güzeldi ancak bunlarla rahat edebilmesi çok garipti. Tabi bana göre.

 

"Nataşa'mı süzmeyi bırak Almina. O benim." dedi Marcel. Dediği şeyle gözlerimi ona kocaman açarken hemen kendimi düzeltip oyununa dahil oldum. "Malesef." dedim dudaklarımı büzerek. "Sarışınlar her zaman ilgi alanım olmuştur. Yani Nataşa'yı sana bırakmam." Marcel yüzünü buruşturdu. "İlla sarışın istiyorsan Vasily de sarışın al onu senin olsun." gülmeye başladım. Vasily ve Nataşa' da bana eşlik etti.

 

Beraber labaratuvara girdiğimizde Nataşa ve Vasily ilk başta girmememisi söylediklere odaya yöneldiler ve ben de Marcel ile beraber onları takip ettim. Nataşa önde biz onun arkasında odaya girdiğimizde Odada büyük cam, fanusa benzer küçük odaların olduğunu ve içlerinde insanlar olduğunu gördüm. Hepsinin üzerlerinde beyaz tek parça bir giysi vardı. Her odada kelepçeli birer koltuk bulunuyordu ama insanlardan hiçbiri oraya oturmuyorlardı. Camların hemen önünde onları tanıtan bir yazı vardı. Hemen sağımda gördüğüm kadının camda asılı olan belgeyi okudum.

 

-Maria Eyken-

 

YAŞ: 32

 

CİNSİYET: Kadın

 

YAŞADIĞI ÜLKE: Belçika

 

MESLEK: Hayat Kadını

 

SUÇ: Yattığı adamların cinsel uzuvlarını kesip kolyeksiyon yapıyor. Adamların on tanesi ölmüş. Beş tanesine işkence edilmiş. Bunlar dışında evinde yüz elli adet cinsel uzuv bulunmuş. Ancak onların sahiplerine ne olduğunu bilmediğini söylemiş.

 

Kanım dondu. Kadına göz gezdirdiğimde oldukça güzel olduğunu gördüm. Kahve rengi saçları omuzlarına kadardı, koyu kahve gözlerinde ya bize ya da hayata karşı nefret vardı. Ya da her ikisine karşı bilmiyorum. Dik duruyordu. Pişman değil gibiydi. "Evet." Nataşa'nın sesini duymamla kadından gözlerimi ayırıp ona döndüm. "Burada tam yirmi beş oda var. Yirmi beşinci denek daha gelmedi ama en kısa zamanda gelecek. Sağ taraftaki odalar Almina'nın. Sol taraftakiler de Marcel tatlım senin. Deneklerle konuşabilirsiniz. İçeriye girebilirsiniz ancak dikkatli olun. Size zarar verebilirler." "Buradaki insanların hepsi birer suçlu."dedi Vasily. "Hepsi idam edilecek. İdamdan kutulmak için burada denek olmayı kabul ettiler. Yani hepsinin denek olmak için rızası var. Yaşarlarsa bir yılın sonunda buradan çıkıp yeni bir hayat kuracaklar. O yüzen üzerlerinde kullanacağınız her şeyin panehirini yapın. Tabii isterseniz." diyip bana göz kırptı ve Nataşa'ya döndü. "Hadi gidelim." dedi ve Nataşa Marcel'e dönüp eliyle öpücük göderip odadan çıktılar.

 

Marcel'le bir kaç saniye birbirimize bakıp fanusun içindeki insanlarla tanışmak için onlara döndük. Maria'nın yanına gidip camda duran mikrofonun kırmızı düğmesina basılı tutup konuştum. "Merhaba Maria." Kadın bana bakıp omuz silkti. "Ben Almina. Burada yazan suçun geröek ise neden yaptığını çok merak ediyordum." güldü. "Neden? Nedeni hoşuna giderse beni selbest mi bırakacaksın?" "Hayır böyle bir yetkim yok. Ancak acını hafifletebilirim." Kadın acıyla gülümseyip cama yaklaştı ve tam gözlerimin içine baktı. Ürkütücüydü. "On iki yaşındaydım." dedi iğrenir gibi. "Baba olacak şerefsiz beni parayla sattı bir adama. Yirmi dört yaşında bir tecavüzden çocuğum oldu." Gözleri doldu. "Onu çok sevdim. O adamlar bana her gün onun gözü önünde dokundu. Yirmi sekiz yaşımda kızımı alıp öldürdüler neden mi? Kaçmaya çalıştığım için." artık bağırıyordu. Marcel'in dönüp bizi izlediğini fark ettim. Maria ağladığını gizlemek için kahkaha atti. "Kimse bana yardım etmedi. Kimse kızıma yardım etmedi. O öldü bende öldüm. Duygularım öldü doktor. Sadece içimde nefret ve acı barındıran biriyim. O acı da sadece konu kızım olunca ortaya çıkıyor." "Polise neden gitmedin?" dedi Marcel yanıma gelmişti. Ne ara gelmişti? "Gittim. Gittim ama o sikik polisler hiçbirşey yapmadılar. Bende kendi adaletimi yarattım. Önce beni satan babamı buldum. Kolay oldu bulmak çünkü yine gelip beni sattığı adamlara para için yalvardı. İlk onü öldürdüm. Sonra kızımı öldüren adama işkence ederek öldürdüm. Sonra bana ilk dokunan adamı, sonra beni satın alanı, sonra kızımın önünde beni o hale sokan adamları.. Hepsini öldürdüm. Tam on kişi." Gözlerinde acı yerine tekrar nefret duygusu oluştu. "Sonra benimla yatmaya gelen adamlardan en önem verdikleri uzuvlarını aldım. Bir baktım bu sayı yüzü geçmiş. Polisler evimi bastı. Benim için uygulanmayan o sözde adalet o pislikler için bana karşı uygulandı." Tekrar güldü. "Şimdi söyle bana doktor. Bu içimdeki acıyı nasıl hafifletebilirsin." Öylece yüzüne baktım. Yapamazdım. Ne olursa olsun o acı geçmezdi. Benim uygulayacağım fızıksel acı bunların yanında hiçbir şeydi. Suçu kendi adaletini yaratmaktı. Suçu kendini korumaktı. Suçu intikam almaktı. Suçlu olan o değil, o yardım istediğinde ona yardım etmeyen o iğrenç insanlardı, suçlu olan diğerleriydi, suçlu olan bizlerdik. "O yüzden." dedi Maria ikimize birden bakarken. "Bana acı hafifletmekten bahsetmeyin. Beni öldürün." yutkundum. Marcel'e döndüğümde onun da benim gibi düşündüğünü yüzünden anladım. Mikrofonu kapattı ve gözleri beni buldu. "Bu günlük yeter hadi gidelim." sesi her zamanki gibi mesafeli çıkmıştı. Kafamı salladım ve son defa Maria'ya bakıp o odadan çıktım.

 

🧪🫀BÖLÜM SONUU...🧪🫀

 

Yorum ve oyları unutmayalım🫀🤗

Bölüm : 05.02.2025 08:32 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
Hikayeyi Paylaş
Loading...