

BOLUM 11
Okulda başımı gömmuş kimya dersinin geçmesini beklerken hocanın yüksek sesini duydum " yerin rahat mı İnci Doğa? Irkilerek yerimde dikelsip hocaya baktım "kusura bakmayin"
Kaşlarını çatmış dik dik bana bakıyordu "dersimde uyumaman gerektiğini sana kaç kere eosylucem ben?"
Gülümseyip " bir daha olmaz hocam " Demek ile yetindim. Olacakti ama bunu dile getirmeye gerek yok.
Başımı sıraya görmmenek için direnirken öğret.en masasının hemen önünde oturduğum için boyuma sövdüm.
Yani cidden bari 2. Sira falan olsaydı. Bazen uer degistire biliyordum ama bu çok sınırlıydı. En azından yanim boş diye kendimi avutmaya çalıştım..
Boş boş şeyler düşünerek dersi geçirdiğinde zilin ne ara çaldığını anlayamadım.
Yerimden kalkıp sınıftan çıkacakken iken "Doga" diye vana seslenen Poyraz'ın sesini duydum. Yanıma geldi "nereye beni niye beklemiyorsun?" Arkadaşi Eren'de yaninda gelmişti.
Kaşlarımı kaldırdım "sen ciddi mıydın beraber takılırız derken" başımı yavaşça salladı "niye yalan soyleyeyim"
Bir şey demeyip yürümeye devam ettim onlarda yanıma geldi "rastgele numara sallayıp sınıftan birini tutturmayi nasıl başardın Inci?" Diyen Eren'i duyunca gülümsedim "benimde hayattaki tek şansım buymuş demek ki"
Poyraz'ın gülen sesini işittim "Demek öyle ha" kantine iniyorduk. Konuyu değiştirdim "hocaya fena gıcık kapiyorum " ikisininde dersleri iyi olduğu için beni ciddiye almıyorlardı. "Emin ol oda her dersinde uyuduğun için sana gıcık kapiyordur" Dedi Eren.
Uyumama izin vermiyordu ki bir tülü adam ne uyumasına bahsediyorlar."ya uyuyamıyorum ki en öne koydu hoca sürekli göze çarpıyorum siz gelmişsiniz en arkaya uyusanizda dikkat çekmezsiniz"
Poyraz birden kafamı tutup sallamaya başladı geri kaçtığımda gülüyorlardı. "Sen bu boyla birde arkada oturmaya mı özeniyorsun" Dedi kafamı ne kadar kaçsamda salmaya niyeti olmayan Poyraz. Eren ise bizi gülerek izliyordu.
Bu kadar çabuk benle yakınlık kurmaları şaşırmıştım ama rahatsız olamdigim için sesimi cikarmadim
Rast gele bir masaya oturup konuşmaya dalarken buraya doğru gelen Hamza'ı gördüm gözlerimi devirirken derin bir nefes verdim.
Bu ikisininde gözünden kalmamış ve arkalarına donmuşlerdi. Hamza yanımıza gelince direkt olarak bana baktı "beni reddetin bunlarla mı kıristirmaya karar verdin?"
Öfke tume bedenimi sararken Poyraz ile Erenin olayı anlamaya çalıştığını fark ettim "Hamza bas git yoluna insanı delirtme"
Alayla seslice güldü "küçük civ civ dehşet saçtı ya lütfen söylesene gitmezsem ne yapabilirsin?"
Ben daha ağzımı açamadan Eren ile Poyraz'ın ayakndigini fark ettim "belki o bir şey yapamaz ama emin ol bizde çok iyi hünerler var" Dedi Poyraz.
Arkadan koşa koşa buraya gelen Gamzeyi görünce sinirim bozulmuş gibi gülmeye başladım "şaka falan olmalı bu "
Gelip hemen Hamza'nın koluna giren Gamze"burada napiyorsun sevgilim?" Dediğinde Hamza Sertçe kızı geri itti. "Sana daha kaç kere demem gerekiyor beni rahat bırak diye "
Gamze tırnaklarıyla oynamaya başladı "ben öyle sizi görünce bi şey edeyim dedim..." Hamza'nın öfkesi yön değiştirmişti "ne şey ettin lutfen sòyle bana ya"
Eren şiddetle omzundan itekledi "kimse sana kadınlara nasıl davranıp konuşulacağını öğretmedi mı Hamza?" Bu sefer bize döndü "ben sizinle konuşmaya gelmedim İnci ile konuşmaya geldim ayrıca sitene benim kime nasıl davrandigimdan "
Kollarımı önümde bagladim "ben seninle konuşmak istemiyorum ama gerizekalı" Gamze arkadan yükseldi "onunla düzgün konuş!" Bu kızı cidden salaktı.
Poyraz sessiz kalmayı başaramyip "duyduğun üzere Hamza buradan sana bir halt çıkmaz hadi al Gamzeyi git" Alaylı ifadesi yine yüzünü buldu "yok ya Poyraz bey ben bu kızı almadan hiç bir yere gitmiyorum"
Şaşırtıcı derecede hala kimsenin dikkatini çekmezken Poyraz birden Yumruğu geçirince ağzım 1 karış açıldı. Eren'de Poyraz'a yardım ederken Hamza'nın arkadaşı da geldi. Bende öylece kala kalırken Gamze çoktan kavgaya bulaşmayın kaçmıştı.
Hangi akılla olduğunu anlamadan koşarak bende araya girdim Hamza tam Poyraz'a vuracak iken kaldirdigi kolunu var gücümle ısırdım.
Bu sefer Eren ile Poyraz hem beni çıkarmaya çalışıyor hem vuruyorlardı. Nöbetçi öğretmenler ise bağırıyor dışarıdan nasıl gozukuyordak araya girmeye korkuyordu.
Hamza'nın kolunu ısırırken yandan bir em Saçımı çekmeye başladı inatla hala kolu bırakmaz ilen baştaki elimle Eren'in karşındaki çocuğun saçına yapıştım.
Poyraz'ın "Doga kafayı mı yedin?" Diyen sesini duyuyordum ama şuan kendimi çok kaptirmistim saçımın daha çok çekilmesiyle anlamsız sesler çıkardım
Poyraz ile Eren artık tamamen bana ofaklanmisken Hamza'nın erkekliğini tekmeyi geçirip bu sefer çocuğun kulağını ısırmaya başladım.
Saçımı çok acitmisti oe
Nöbetçi öğretmenin bagirislari kulağımı tirmalarken dokuzlar kavgaya karismaktan korkup kacmis onlar uzaktan uzaktan izliyor onbirlerin bir cekirdegi eksikken onkkiler tezahürat yapıyordu.
birden koltuk altimdan tutulmaması ile ayaklarımın yerden kesilip zar zor kulağına yapıştırdım çocuktan ayrıldım. Isirirken dikkat etmemiştim ama bu çocukta bizim sınıftan Fıratmıs.
Zaten sevmiyordum bu dangalağıda.
Acı içinde kıvranan Hamza ile bana bok atan bakışlar ile bakan Fırat ve bizim önümüzde duran nöbetçi hocaya bakıyordum.
yeni öğretmenlerden biriydi aksi takdirde çoktan ayrilmistik.
"siz ne yaptığınızı sanıyorsunuz? Yürüyün Müdürün odasına "
Bizi izleyen topluluğa döndü bu sefer "sizde ne bekliyorsunuz yürüyün sınıflarımıza zil çaldı duymuyor musunuz?"
En önde hocaya onların arkasında ağzımdan nasibini alan ikili onların arkasındadır biz giderken ikiside bana gülüyordu "ne çıktı senin içinden öyle ya" diyen Poyraz'ın ardından Eren "yam yam gibi yedin valla ikisinide"
Gururla gülümsedim "vazifemiz cocuklar övgüye gerek yok" güle güle müdürün odasına ilerlerken aklıma babam getirmeden duramıyorum açıkçası.
Boyle guluyordum ama nanayi yemistim ben
Müdürüm idasina girdigimizde adam öfke yumagina dönmüş biçimde bulduk. Hiddetle bize döndü özellikle dik dik bana bakıyordu "siz napitiginizi sanıyorsunuz avanaklar"
Hamza ile Fırat'a döndü özellikle "ben hergun sizi kavga ederken niye buluyorum lan" Hamza dik durmaya çalışarak "hocam valla onlar başlattı " Dedi.
Beni gösterdi "şuanda gördüğünüz kızıl şeytan Firat'ın kulağını benim kolumu ısırıp benim münasip bir yerime vurdu" Poyraz'ı gösterdi "şu da ben kolumun derdindeyken sürekli bana vurdu yanlarındaki Fırat'a elimizi kaldırmaya fırsat bile olmadi"
Bende hemen savunmaya geçtim " Hocam evet Poyraz dayak yemedi ama Eren azda olsa yedi çünkü ben Firat arkadaşı durduk yere ısırmadım kendisi saçmı çekti "
Eren alınmış bakışlarını bana yollayıp sessizce fısıldadı "be dayak yemedim İncicigim arkadaş zaten kolunu kullanamiyordu"
Hoca konuşurken bende fısıldadım "o senin için geçerliydi kullanamadığı koluyla benim Saçımı çok fena çekti ama"
Müdürün bağırısıyla geri ona donduk Poyrazda bizi duydugu için gülmemek için kendini sıkiyordu.
"Hepinizin velisini aricam" babam veya annemi alamaması için hemen bir yalan attım "hocam benim annemle babam bugün bir yakınımız için hastanedede ben abimin numarasini veriyim onu arayın "
Poyraz yalan söylediğimi anlamış olabilirdi ancak diğerleri hala sabitti "ver numarayi"
...
Hepimiz için birileri gelmiş ve gitmişti ama abim Müdürün odasından çıksak bile gitmemişti şuanda herkes dersteydi ancak ben ve süper ikilim bahçede oturuyorduk abim ise ayakta kahkaha ata ata yariliyordu.
"İnanamıyorum hala kızım sen artık benim üzerimde denediğini yamyamlar başkalarından mı kullanıyorsun?"
Kaşlarımı çattım "sen geç dalganı abiciğim ama olayın sebebini bilsen böyle olabilecek misin?"
Ciddilesmeye çalıştı o ciddilesince abimle gülen ikilide ciddilesti "neymiş sebebi" ajlatip anlatmamak arasında kalarak dudağımı kemirmeye başladım.
Abim "anlatmayi dusunuyor musun İnci Doğa" Dediğinde Sıkıntıyla bir soluk verdim. Abim sadece sinirlendiğinde bana iki ismimle hitap ederdi.
Parmaklarimla oynamaya başladım "geçen gun bana sapıkça şeyler söyledi nasıl desem çıkışta bize gidelim ders çalışırız, kütüphaneye inelim sana konu anlatırım falan diye teklifte bulunuyordu asıl amacını sizde biliyorsunuz. Bende bunu netçe reddettim. Bugünde gelmiş beni reddettim bunlarlami karıştırıyorsun Dedi "
Pourazlarda olayın asıl nedenini bilmediği için abimle beraber onlarında ağzı açık kalmıştı.
Abim sesini yükselterek "ve sen bunu bana yeni mi anlatıyorsun!" Hala gergin gergin otururken eveleyip guvelemekten başka bir şey yapamıyordum.
"Ulan ben bunun alnını karışlarım lan" ben tırnaklarımı kemirirken Poyraz'ın sesini duydum "Hamza'nın nasıl bi sapık olduğunu bilmeyen yok Doğa keşke birine anlasaydın en azından"
Yerimde diklestim "ben ne bileyim olay çıkaracağını reddettigim için bir daha uzatmaz diye dusunmustum"
Abim önümüzde volta atarken durup bana döndü "sınıf değistireckesin" Gözlerim irilesti "ne?" Başını aşşagi yukarı salladı "Evet sınıf değiştireceksin şuanda onunla aynı okulda olman bile problem ama sınıf degistireceksin"
Ciddi miydi? Bu kadar tepki vereceğini düşünmemiştim "Abi abartma ne olacakmış boş arada savaşır o kadar satasirsada bugünkü gibi nasibini alır "
Başını iki yana salladı "ne abartmasi İnci Saçmalama istersen kendiniz diyorsunuz ya bu çocuk sapık diye birde üzerine dovmussunuz sence peşini bırakır mı? Bugün tek değilmişsin yalnız olmadığınız bir ortamda bulunmussunuz bir şey olmamış ama hep böyle olmaz hep şanslı olamazsın "
Onun gözünden baktığımda haklı olduğu için ağzımı açamadım. Alttan alttan ona bakarken "babama söylemezsin dimi?"
Derin bir nefes aldı "sınıfının genel olarak derslerde sorun çıkardığını bu yüzden senin dersi dinleyemedigini söyleriz hem derslerin kötü olduğu için bahane bulmuş oluruz sana"
Bakislari Poyraz ile Eren'e döndü yeni aklına gelmiş gibi "siz kimsiniz bu arada" pouraz açıkladı "sınıftan arkadaşız abi"
Abim kaşlarını kaldırıp bana döndü "sen ne zamandır kavgalara girecek kadar yakın arkadaş ediniyorsun? Ve binlarin cinsi neden erkek"
Eren gereğince gülümsedi "ailemiz erkek evlat için dua etmiştir belki abi o yüzdendir " abim o a kötü bir bakis atıp geri bana döndü gözlerimi devirdim "hic öyle bakma abi ben sana kız arkadaşların neden var diye hesap soruyor muyum?"
"Evet"
"Iftira"
Kalik kaslarla bana bakınca omuz silktim "aman be git sen hadi" bir şey söylemeyip okula doğru ilerlemeye başladı gerçekten sınıfımı değiştirecekti.
Arkama yaslanıp kollarımı önümde bagladim "birde başımıza yeni sinif çıktı şimdi "
Ikiside bana dönük oturuyordu "abin haklı bence" Dedi Poyraz Eren'de onu onaylayinca Sıkıntıyla ofladım.
"Ben 4 sendir 1 sınıfı sevemedim bir kaç ayda orası kim bilir nasıl bir cehennem gibi gelir bana"
Eren eliyle sırtımı sıvazlarken Poyraz tekrar konuştu "o zaman senin yabancılık cekmemen için bizde geliriz"
BOLUM SONU.
| Okur Yorumları | Yorum Ekle |