

merhabaaa yeni bölüm ile geldimmm.
hic konusmadan sizi bölümle yalnız birakiyorum
5. BOLUM
10 dakikadır çözemediğim matematik sorusu ile bakisirken Yüzümü burusturdum.
Matematikçi derste bunu çözmemi gelince soracagini söylemişti ama soru bir türlü aklıma girmiyordu.
Önümde oturan kızlar bağırarak konuşarak bana hiç yardımcı olmuyordu. Ebrar yanındaki Naz'a "Arif bu aralar bana çok soğuk yapiyo ya" Dediğinde hala bağırdığı için Yüzümü burusturdum.
Sıramın yanından gelen Hamza'nın sesini duydum "İnci?" Kafamı 10 dakika sonra ilk defa kaldırıp yüzüne baktım "efendim" yüzünde hiç hoşuma gitmeyen bir gülümseme vardı "diyorum ki çıkışta bana mı gitsek ders çalışırız?" Yüzümü burusturdum. Beni aptal mi sanıyordu? "Hayır."
Gülümsemesi donarken gözlerine net bir inat geldi "kütüphaneye inelim?" Seçenek dergisince cevabım değişecek miydi? " Hamza oradan bakıldığında aptal senin ders numaralarına kanacak saf bir kıza mı benziyorum?"
Cevap vermeyip arkadaşlarının yanına gitti. Soruya geri donecekken önümdeki kızlar bana dòndü " sen az ònce Hamza'i red mı ettin?" Bu soru Ebrardan gelmişti "iğrenç adamın teki" dedim yalnızca.
Hamza her gün koluna farklı bir kız takip gezen süreklide bunu sorun etmeyen kendine saygısı olmayan o kızları bulan her okuldaki kişiydi.
Naz konuya dahil oldu "Saçmalama istersen çocuk çok yakisikli" Omuz silktim "dikkat etmedim" Ebrar gözlerini devirdi "sen vıldirmis falan olmalısın onunla bir gün takilsan tüm okulda taninirsin "
Elimdeki kalemi birkaip gülümsedim "onunla zaten bir günden fazla takılmış biri olduğunu düşünmüyorum. Ayrıca eğer ben o çocukla birak takılmayı arkadaş bile olsam kendime karşı olan saygımı yitirmiş olurum. Çünkü sizin övüp bitirmediğiniz o kişi kadınları sadece obje olarak gören bir salak" ikiside susup önüne dönerken benim dedikodumu yapmaya başlamışlardı bile.
Başımı sıraya gömüp düşüncelere boğuldum dün daha adını bile bilmediğim birini engellemiştim. Ama buna rağmen aklımdan çıkmıyordu. Yazışırken onunda benim gibi eğlendigini düşünmüştüm rahatsız etme hissine hiç kapilmamistim oysa ki.
Baskıcı bir ailede büyümüştüm. Okuldada arkadaşım vardı ama hiç biri gerçek değildi hepsi yanlarından gittiğim an dedikodunu yapmaya başlıyordu. Bu yüzden rahatça konuşacağım sırlarımı anlatacağım kimse yoktu.
Bende geçen günlerde belkide tanımadığım birisi ile arkadaşlık edinmenin konuşmanın daha kolay olabileceğini düşünmüştüm.
Ama yanılmışım malesef onu engellemiştim çünkü eğer engellemezsem yine biriyle konuşmak isteyip yazacağımı biliyordum.
Ders zili çalınca Sıkıntıyla derin bir of çektim evdede hergün ders çalışıyordum ama bir türlü anlamiyordum.
Zaten bana kalsa dil okuyacaktım ama sağolsun babam asla benlik olmayan sayısal seçtirmişti.
doktor olmam için
Oysaki ben yabancı dil òğretmeni olmak istiyordum.
Öğretmenler zili çalınca ağlamamak için zor durdum matematik dil bölümündeki vardı ama bu kadar sık değildi.
İngilizce dersi bibhafta daha olmadığı için küfrederken hoca gelmişti. İlk olarak yoklama aldı sonra ise bakışları direkt beni buldu ."Kalk bakalım İnci"
Beni geçmesi için hocaya yalvaracakken duvar kenarından bir ses geldi "Hocam ben çözebilirim " Poyraz idi
Hoca bana kaşlarını kaldırarak bakınca "hocam bencede o çözsün anlamadım hem ben soruyu"
Nevin Hoca gözlerini devirdi " sen hangi soruyu anlıyorsun ki İnci? Dur bekle sende problem yok sori sıkıntılı dimi?"
Gülerek "hocam ağzımdan aldınız vallahi böyle soru mu olur? Şikayet etmek lazım bu yayıncılığı " sayısal sınıfında olduğumuz için cogunluk bu hallerimi tuhaf buluyordu.
Poyraz araya girdi "Hocam ben çözeyim hem Doğa arkadaşta anlamış olur" hızla oraya döndüm herkes bana İnci derdi o yüzden tuhaf gelmişti "inci" diye uyardım umursamazca omuz silkti "aklımda o kalmış"
Bir şey demeyip hocaya döndüm. Eğer beni kaldırırsa 1 ders boyunca ful benle uğrasacakti galib abu yüzden Poyraz'ı kaldırdı.
Bana döndü "kaçar yolun yok diğer soru sende" diğer soruya göz gezdirdigimde hiç sayı göremeyince korku içimi doldurdu.
"Hocam matematik sayılar ile yapılmaz mı?" Başını salladı yalnızca "hocam soruda hiç sayi yok" Gülümsedi "sen bulacaksın İnci" Gözlerim irilesti "hocam nereye saklandiysalar çıksınlar beni ugrastirmasinlar"
O sırada Poyraz soruyu çözüp yerine oturmuştu çok kısa bir soruymuş aslında keşke ben kalksaydım.
"Hadi Inci"
"Hocam benim ayağım çatlak "
"İNCI!"
Birden ayaklanip tahtaya doğru yürüdüm gerisi kabustan beterdi.
30 dakika sonra.
Zaferle gülümseyip tam yerime oturduğumda zil çaldı. Ben o kadar süredir tahtada mıydım? Gerçekten kendimi alkışlamam gerekiyordu. Ama büyük ihtimal ile matematikçi yine ailemi arayıp dersle ilgilenmediğini falan aoyleyecekti.
Haftada bir mutlaka beni kaldırıyor o dersten sonra ailemi arıyor bilgi veriyordu.
Sırada öylece otururken yanıma gamze geldi sınıftaki kızlardan biriydi "noldu gamze?" Yüzünde hiç güzel bir ifade yoktu "Hamza sana bir teklifte bulunmuş" Konuyu anlayıp derin bir of çektim. Gamze Hamza'nın en uzun süreli eski sevgilisiydi. Kafalarına esince arada barisiyor arada ayrılıyorlardı.
"Evet gamze bende red ettim bur problem mi var?" Başını salladı "Evet var İnci onunla çıkacaksın" Kaşlarımı catio yerimde dikleştim "ne diyorsun sen be niye o yavşakla cikayim"
Başını iki yana salladı "yükselme hemen yanlış anladın eğer red edersen o kafaya takar daha çok sana sarar 1 gün çık sonra ayrıl olsun bitsin işte"
Sinirim bozulmuş gibi güldüm "siz şaka mısınız be? Ben sence o pezevenkle çıkacak birisi miyim? Siktirin gidin lütfen ya sararsa sarsın bende tekrar red ederim dilim çok şükür yerinde "
Sinirlenmişti hemde bata sinirlenmişti "öncelikle ağzını topla onunla böyle konuşamazsın daha sonrasında ise bunu yapacaksın çünkü takmazsan seni unutup bana donemez"
Alaylı bir homurtu kaçtı dudaklarımdan " bir kadın bu kadar gurursuz olamaz gerçekten sana baktıkça utanıyorum ulan kadınları eşya gibi kullanan birisi sana dönmesin zaten"
Kendinden emin bir şekilde "ben onun en uzun süreli sevgilisiyim" Kaşlarım çatildi "aman ne mutlu Hamza'nın uğurlu eşyasısın desene" gerçekten hemcinsim ile böyle konuşmak istmeiyordum ama beni zorluyordu.
Birden yerinden kalktı ben hala oturuyirdum "ne biçim konuşuyorsun sen benimle?" Birden yanağıma tokat atınca ağzım şokla açıldı.
Hayır yavşak bir herif için bir kadınla kavga etmeyeceğim.
derin bir nefes alıp sakın olmaya çalıştım "Gamze ne demek istediğimi çok iyi anlamana rağmen bilmezlikten geliyorsun "
Haklı olduğumu bilmesine rağmen şiddetle kafasını iki yana salliyordu "yanılıyorsun Hamza öyle biri değil o beni çok seviyor"
Yalnızca gülümsedim "nasıl biliyorsan öyle olsun Gamze fikrini değiştirmek için uğraşamam tek istediğim beni bulaştırmayın"
Arkadaşlarının yanına giderken bende ayaklanip sınıftan çıktım lavaboya ilerlerken yanıma biri geldi "teşekkür yok mu?" Poyraz gelmişti.
"Poyraz hiç keyfim yok sonra gel havanı at" bir süre sessiz kaldı "Niye keyfin yok" omzumun üzerinden boş boş yüzüne baktım "sanane?"
Dudak büktü "merak" Cevap vermeyip önüme döndüm "hep böyle donuk musun?" Hayır değildim bugün böyle olmamın sebebi kabul etmek istemediğim bir şeydi.
Yalnızca "Hayır " dedim . Kaşlarını kaldırdı "bugüne özel bir durum yani " Kafamı salladım "aynen"
Lavabonun önüne geldiğimde yüzüne bakmayıp içeri girdim. Bir kaç kız grubu vardı . Aralarında tanıdıklarım bulunuyordu.
Direkt kabine girip etegimin beline sıkıştırdığım sessizde olan telefonumu çıkardım. Abime gelip beni alması için mesaj atacaktım.
Tam abimin profiline girecek iken tanımadığım bir numara gordüm.
05*********: Selam Doğa ben senin deyiminle korkak.
05*********: farklı bir hat aldım.
05*********: artık seni baya rahatsız ederim.
05*********: nasıl fikir?(07.30)
görüldü.
BÖLUM SONU.
| Okur Yorumları | Yorum Ekle |