3. Bölüm

3.BÖLÜM

Hiloşş
yalnizlikruhu

Kartal Alkaya'dan...

​​​​​​Nare kafamı karıştırıyordu, ona karşı ne hissettiğimi çözemiyordum. Onu piyon olarak gördüğümü düşünüyordum lakin asla öyle değildi, Nare'nin söyledikleri kendimi suçlu hissetmeme neden oluyordu.

Beni sevmiyordu, kırgındı bana. Onu o adamla yapayalnız bıraktığım için kendime kızgındım ama böyle olmaması gerekiyordu.

Bu hayatta hiç keşkem yoktu, Nare hariç...

Ama bazı şeyleri değiştirmek imkansızdır. Nare yarın karım olacaktı ve bunu zerre istemiyordu, babası kendi kanından birinin Alkaya soy adını taşıdığını duyunca delirecekti. Kızı istemediği bir adamla zorla evlendiği için değil, düşmanıyla evlendiği için delirecekti. Bu kadar da aşşağılık bir herifti.

Onu bulduğumda kendisini hiç iyi şeyler beklemiyor olacak çünkü ona yapacaklarımı ben bile tahmin edemiyorum. Yaksam az kalır, kemiklerimi kırsam az kalır. Bu adam öyle şeyler hakediyordu ki!

Bende Kartal Alkaya'ysam o adamı aldığı her nefes için pişman edeceğim!

"Abi şu evin ses yalıtımını bir gözden mi geçirsen? Ya da radyoyu kapatsan?" Mert uykulu gözlerle bana bakıyordu, radyoyu kapatmamıştım çünkü canım öyle istemişti.

"Gece gece neden koca bir şişe bira içtin?"

"Ben değil Nare içmiş" dememle yüz ifadesi değişti

"Eee noldu sonra? Yakınlaştınız mı?"

"Seninle yakınlaşsak nasıl olur Mert? Mesela ben senin ağzının ortasına çarpsam?"

"Anlaşılan hoş bir konuşma olmamış"

"Hoş değildi, Nare'yi hem istiyorum hemde istemiyorum. İçimde bir şey onu benden uzaklaştırıyor"

"Evlenip aynı çatı altında yaşayıp üstüne birde bana yeğen yaparsanız böyle problemleriniz kalmaz bence"

"Ciddi bir şey konuşuyoruz şurda, cıvıma"

"Nare'nin acısı çok taze, 3 yıl önce aşkından öldüğü adam kardeşini öldürdü ve intikam için kendisiyle evlenmek istiyor. Onun öfkesi durulmazsa bu hiçbirimiz için iyi olmaz"

"Nare'yi kontrol altında tutmak nerdeyse imkansız" dedim ve önümdeki şaraptan bir yudum daha aldım.

"Bu evde ikimizinde can güvenliği yok, neyine güvenerek onu eve aldın?"

"Geçmişe sevgili kardeşim"

"Asıl güvenmemen gereken şey geçmiş!!! Geçmişte yaşadığı her şeyin acısını çıkaracak! Bunu farkında değil misin? Ya bu kız sen ortadan kayboldun diye bizim tüm sevkiyatlarımızı patlatmadı mı?" haklıydı, Nare istese ağzımıza bile sıçardı ve büyük ihtimal sıçacaktı da

Bana ulaşamamıştı ama tüm işlerimi batırmıştı o dönemlerde, manyağın tekiydi. Mekanlarımı basmış sevkiyatlarımızı patlatmıştı.

"Onu kontrol edemem, bu imkansız. İntikamını babasından alacak"

"Tabi o günleri görebilirsek"

"Sen abine güven"

O an telefonum çaldı, kayıtlı olmayan bir numara arıyordu.

"Ne var?"

"Bana bak Kartal kızımın adını o lanet soy adınla kirletemezsin! Nare seninle asla evlenmez o evi sana da kardeşine de dar eder duydun mu beni! KIZIMI KARIN YAPAMAZSIN!"

"Bi kes sesini be adam! Bendeki de kulak"

"Kızm senin karın olamaz Kartal! Ona lanet soy adını veremezsin o benim kanımdan benim soyumdan Alkaya soy adını alamaz duydun mu beni!"

"Ben kızının mürvetini görüceğin için mutlu olursun zannetmiştim neden bu kadar kızdın ki Yavuz amca?"

"Taşak geçme lan benimle! Kızımı istiyorum!"

"Evleneceğini duyunca mı kızın olduğu aklına geldi?"

"Eğer Nare Alkaya soy adını alırsa ne onu ne kardeşini ne de seni yaşatmam duydun mu beni!"

"Sen yaşayacak mısın ki bizi yaşatasın?" konuşmayı uzun tutmaya çalışıyordum çünkü adamlarım telefonumu aralıksız bir şekilde dinliyor ve riskli numaraların yerlerini tespit ediyorlardı.

"Bana bak Alkaya soysuzu, o iğrenç kanını benim soyuma karıştırma!"

"Düşünsene Nare'den bir çocuğumun olduğunu, güzel olmaz mı sence de? Bunu Nare ile görüşsem iyi olacak"

"Ona dokunamazsın o benim soyumdan!"

"Sen soysuz olduğun için Nare'yi bu dertten kurtarmak istedim"

"Ben uyarımı yaptım, kızımın soy adı değişirse ensendeyim" dedi ve kapattı

"Ne kaba adam görüyor musun Mert? Telefonu yüzüme kapattı"

"Öyle" dedi sadece. Telefonum tekrar çaldı

"Söyle girdap"

"Efendim arayan numara Yavuz Sönmez hat tek kullanımlık ve konumuna ulaştık hareket halinde Kanada sınırları içerisinde bir otelden çıkış yaptı"

"Hattın kullanıldığı telefona sızabildiniz mi?"

"Evet efendim sızma gerçekleştirildi lakin telefon tuşlu ve yaşlı bir adama ait"

"Sinyal hâlâ var mı?"

"Sinyal yok lakin bölgenin sokak kameralarına ulaşmaya çalışıyoruz"

"Gerek yok, bir de onlarla uğraşamam"

"Efendim hiçbir zaman yakalanmadık"

"Size güvenmesem benimle konuşuyor olmazdın girdap" dedim ve kapattım

Hızla Nare'nin odasına çıktım, kapıyı tıklayıp içeri girdim lakin burada yoktu! Kaçmış olamazdı her yerde adamlarım vardı. Banyodan sesler geliyordu kapı bir anda açıldı, neyseki üzerinde bornozu vardı.

"Neden uyumadın?" sorumla gülümsedi

"Pişman olduğunu unutmamak için"

Unutmamak için uyumuyordu gerçekten manyaktı

"Bunu istemediğinin farkındayım lakin düğünü tören eşliğinde yapmamız gerekiyor"

"Sebep?"

"Haber babanın kulağına gitmiş, az önce beni aradı. Onu yakalamanın tek yolu bu"

"Koskoca Kartal Alkaya ezeli düşmanını yakalamak için bana mı muhtaç yani? Bu egomu okşamadı diyemem"

"Egonun okşanmasına yardımcı olmamı ister misin?"

"Soy adım Alkaya diye saygı görmek istemiyorum Kartal, ben olduğum için saygı görmek istiyorum"

"Sana bunun için güç veririm, istediğini öldürür istediğini yaşatırsın. Tek bir şartım var, benimle evlen"

"Benimde ufak bir şartım var"

"Dinliyorum"

"Kendi soy adımı da kullanıcam"

"Hayır" kendi soy adını da kullandığı zaman hiçbir şeyin anlamı kalmazdı.

"O zaman töreni unut Alkaya"

"Sende saygı ve gücü unut müstakbel Alkaya"

"Tüm bunlara sen olmadan da sahip olabilirim. Beni hafife almak hayatının hatası olur"

"Seni hafife almadım, alamamda lakin sende özgür olmak istemez misin? Hiçbir sıkıntı çıkmadan dışarı çıkmak istemez misin?"

"Ben bunlar için sana muhtaç değilim, istesem burdan kaçabilirim"

"Ama kaçmıyorsun çünkü kardeşinin mezarının yerini bilen tek kişi benim. İstemez misin kardeşinin mezarını ziyaret etmek?"

"Beni böyle tehdit edemezsin! Tehdit etmeden bi haltı yapamaz mısın be adam!?"

"Sen kardeşinin mezarı için bana, bende babanı yakalamak için sana muhtacım Nare. Ne diye inat edip duruyorsun? O adamın soy adını taşıyıp ne yapacaksın?"

"Kardeşim için o törene geleceğim ama bunun bedelini ödeyeceksin Kartal!"

"İstersen üzerini giyin, hasta olma"

"Çıkarsan giyineceğim"

"Çatı katında beraber kalmak istemediğinden emin misin? Babana torun planımız olduğunu söyledim"

"İntikam için hamile kalamam Kartal" bunu acı bir şekilde söylemişti. Altında yatan başka bir şey olmalıydı.

"İntikam için olmasa kalır mıydın?"

"Kalamazdım"

"Neden?"

"Neyi zorluyorsun? Kalamam dedim işte"

"Eğer bu konuda bir sıkıntın varsa bilmek istiyorum Nare" benden sonra neler yaşamıştı bu kız?

"Çocuğum olmadığı için evlenmekten vazgeçersen çok makbul geçer"

"Senin böyle bir sorunun yoktu. Nare ne oldu da çocuğun olmuyor? Bana her şeyi anlatıyorsun hemde hemen!"

"Sen bana emir veremezsin şimdi buradan defol!" sakin adımlarla onu duvara sıkıştırdım

"Şimdi bana güzellikle her şeyi anlatıyorsun müstakbel karım"

"Bana emir vermeyi kes!" kokusu aklımı başımdan alıyordu, tarif edilemeyecek kadar güzel kokuyordu...

"İnsan müstakbel kocasına karşı bu kadar kaba olmamalı"bana tokat atmaya niyetlendiği sırada elini kavradım ve duvara yasladım

"Sen inadı bırakıp bana her şeyi anlatana kadar böyle bekleriz"

"Hiç zannetmiyorum!" dedi ve diz kapağını kasığıma geçirdi.

"Ah! Nare!"

"Ben kimseden emir almam Kartal, anla artık bunu"

"Senin iyiliğini düşünmüştüm manyak kadın"

"Sen sadece beni kontrol etmek istedin!" sonunda doğrulabilmiştim.

"Anne olmak istediğini biliyorum Nare, sana yardımcı olmak istemiştim sadece"

"Yapma Kartal, ilgilenme benimle"

"Neden? Neden aramızı düzeltmeye çalışmıyoruz?" neden bu kadar sertti?

"Öfkem sevgimden diri çünkü!"

"Sonsuza kadar kin tutamazsın!" nereye kadar böyle devam edecekti?

"Kendimi bildim bileli kin tutarım babama. Bir ömür olsa bile tutarım"

"Zaten nefret edeceksin, bende keyfime bakarım o zaman. Benimle çatı katında kalacaksın Nare Alkaya!"

"Sen aşıksın bence bana, evlenmeye zorlamak, aynı odada kalma ısrarı, duvarlara sıkıştırmalar falan. Hayırdır?" dalga geçiyordu.

"Yalan söylemekten bıktım"

"Bak bana, hiç yalan söylemem ben. İçimde ne varsa dışıma vurur"

"Senden etkileniyorum Nare Alkaya"

Bir süre düşündü "Oyun oynuyorsun"

"Yemin ederim oyun değil Nare"

"Oyun olduğunun farkındayım Kartal, bana yakınlaşarak her şeyimi öğrenip beni yine bırakacaksın"

"Şaka gibisin gerçekten"

"Uzak dur benden daha fazla oyun istemiyorum"

"Madem öyle,düğünden sonra yüzümü görmek için bana yalvaracaksın!"umarım tam tersi olmazdı...

"Ben kimseye yalvarmam,yalvartırım"

"Gelinliğin yarın gelir"

"Gelinlik giymem ben,siyah bir abiye istiyorum"

"Normal değilsin,düğününde siyah mı giyeceksin gerçekten?"

"Arkana bile bakmadan çekip gittiğin günde üzerimde siyah bir elbise vardı"

"Eski günleri mi yad etmek istedin?"o hep siyah giyerdi zaten

"Hayır,sadece ya da boşversene"

"Bir gün,ikimizde birbirimize teslim olduğumuzda hiçbir şeyi boşvermeyeceğim"

"O gün asla gelmeyecek çünkü bu yolun sonunda ikimizden birisi ölecek"

Haklıydı aslında... Onun ve benim biz olması imkansızdı...

"Başka bir evrende seni sevmeyi dilerdim Lavanta"

"Lavanta?"

"Lavanta kokuyorsun,yalan söylemeyeceğim. Ömrüm boyunca bu kadar güzel kokan bir lavanta görmemiştim"

"Kartal"

"Dinliyorum"

"Seni sevmeme engel olduğun için senden nefret ediyorum" bu cümle kalbime oturmuştu.

"Nare ben..." diyecek bir şeyim yoktu, Nare haklıydı.

"Gelinlik giyeceğim, sorun çıkarmayacağım sende benden uzak duracaksın anlaştık mı?"

"Sen beyazdan nefret edersin Nare" sırf ondan uzak durayım diye gelinlik giyecekti.

"Beyaz'ı sevmem çünkü annemin üstünde ölürken beyaz bir takım vardı"

"Konsept yapmaya ne dersin? Siyah bir konsept" neden Nare'ye karşı bu kadar anlayışlıydım? Böyle olmaması gerekiyordu ama kendimi kontrol edemiyordum.

"Babamın benim için geleceğine emin misin?" sesinde çaresizlik vardı.

"Senin için gelmeyecek zaten, soyundan biri soy adımı almasın diye gelecek"

"Doğru, Kayra için bile gelmemiş benim için mi gelecek"

Söylediğim şey ağır gelmişti galiba, neyse unutur giderdi.

"Nare, üstünü giyin artık hasta olacaksın"

"Çıkarsan giyineceğim"

"Uyu ve bu geceyi unut" dememle başını sağ sola salladı

"Uyumak dışında her şeyi yapmak istiyorum" oyun mu oynuyordu yoksa gerçek miydi çözmek imkansızdı.

"Yarın sabah beni taciz ettin diyerek kafama sıkmayacaksan beraber uyuyabiliriz"

"Seni istemiyorum,sana ait olan hiçbir şeyi istemiyorum. Seninle tanışmadan önce de mutlu değildim ama yaşamam için sebebim vardı,sen bana yaşamak için sebep bırakmadın" ne kadar ağır konuştuğunun farkında değildi

"Kendin için yaşa"

"Yaşamama izin vermiyorsun,yaşama sebebimi elimden alıyorsun ve yaşa diyorsun"

"Seninle başka sebeplerle tanışmayı hep istedim Nare,hala istiyorum. Yaşa istiyorum"

"Bende senden uzağa gitmek istiyorum ama olmuyor işte"

"Geçecek"

"Öldüğüm zaman mı?" bu kız neden ölmeye takmıştı bu kadar?

"Neden beni öldürmek yerine ölmek istiyorsun?"

"Öldürsem de içimin soğumayacağının farkına vardım,senide kardeşinide babam olacak adamı en ağır işkencelerle öldürsem bile içim soğumayacak.Katil olacağım sadece"

"Bu kadar büyük mü öfken?"

"Öfkeli değilim,kırgınım."

"Peki bu kırgınlığın geçmesi için ne yapabilirim?" Nare'nin sakin halleri daha korkunç oluyordu.

"Hiçbir şey,yapacağın hiçbir şey yaşananları değiştirmeyecek" bu kadar mı yaralamıştım ben onu?

"Ben seni tanıyana kadar herkese kendini kaptıran çok çabuk bağlanan biriydim. Senden sonra kimseyi sevmedim, sevmeyeceğime ve canımı yakan herkesin ağzına sıçacağıma dair yemin ettim. Beni kendine aşık etme planların varsa götüne sok"

"Öyle bir planım yoktu açıkçası"

"Bahçedeki direği sok o zaman götüne!"

"Tamam çıkıyorum" dedim ve odama gidip uyku ilacı içtim yoksa uyumam imkansızdı.

Nare Alkaya'dan

Kartal ne yapmaya çalışıyordu anlamıyordum, belirsizlik içindeydi. Açıkçası bende aynı durumdaydım, intikam almak ve almamak arasında gidip geliyordum.

Gün doğuyordu, Allah bilir neler olacaktı? Babam olacak şahıs benim için gelecek miydi? Tabii ki hayır,o zaten benim için bir şeyler yapmazdı ki.

Kartal ise intikamı için uğraşıyordu,benim içinde intikam alacağını söylüyordu ama boş laftı hepsi. Babam olacak adamın bana yaptıklarını eminimki zerre kadar umursamıyordu,benimle yakınlık kurmaya çalışıp bazı şeylerin düzeleceğine inanıyordu belki de. Benden etkilendiğini söylüyordu ama hiç inandırıcı değildi.

Mütevazi biri değilimdir,güzelliğimin farkındayım. Benden istese de istemese de etkilenir lakin Kartal kalbi ile değil aklı ile hareket eden biri. Bugünkü tavırlarını merak ediyorum açıkçası,bunları düşünürken dışardan sesler gelmeye başladı. Pencereden baktığımda ellerinde çeşitli elbiselerle bir sürü kadın ve adam evin bahçesine giriş yapıyordu.

Bugünden itibaren Nare Alkaya olacaktım,birkaç yıl önce bunu her şeyden çok istiyordum lakin bu şartlarda olacağını hiç düşünmezdim. Mesela aşkından yanıp tutuştuğum adamın kardeşimin katili olup babamdam intikam almak için beni kullanacağını ve ondan nefret edeceğimi hiç düşünmezdim...

Odamın kapısı çalındı "Nare,uyanıksın biliyorum. Sana gelinlik modelleri göstereceğim içeri giriyorum"sesi çok soğuktu,içeri girdiğinde buz gibi baktım ona. O benim sevgimi hak etmeyen bir adi idi...

Kartal'ın yanındaki kadın konuşmaya başladı "Nare Hanım bu modelleri beğenebileceğinizi düşündük" getirdikleri modeller tesettürlü kadınlar için tasarlanan modellerdi,bu işte kesinlikle Kartal'ın parmağı vardı!

"Ordan bakınca bunları giyecek gibi mi görünüyorum hanfendi?" benim hayalim balıksırtı bir gelinlikti oysa

"Kartal Bey'in seçimleri efendim"

"Madem Kartal Bey bu modelleri beğenmiş bunlardan birini seçsin denesin hangisini çok beğenirse onu giysin sizde bana elinizdeki balıksırtı gelinlik modellerini getirin"

"Bunlardan seçip giyineceksin Nare,açık saçık şeyler giyemezsin"

"Öyle bir giyeceğim ki,sende bir bok diyemeyeceksin!!!" bana emir vermeyi kesmesi gerekiyordu yoksa ben onun dilini kesecektim.

"Saçma sapan şeyler giyip düğünde kavga çıkarma niyetindesin galiba"

"Sende evlenmeme niyetindesin galiba"

Çalışan kız girdi araya "Efendim isterseniz çok açık olmayan ama Nare Hanım'ın da beğenebileceği bir şeyler bakalım"

"Kartal Bey istediği gelinliği giyebilir,ben balıksırtı istiyorum"inatlaşacağı son insandım

"Çıkın!"diye kükredi kıro beyimiz.Manyağa bak ya bu şimdiden böyleyse ben bunun yüzünden hapse girerim. Çalışanlar çıktıktan sonra bana doğru gelmeye başladı "Sözümü dinleyip o gelinliklerden giyeceksin!"

"O gelinlikleri giyecek başka bir kukla bul kendine! Ben senin emir kulun değilim ve asla olmayacağım. Ben Nare Sönmez'im, bugüne kadar bana kim düşman kesildiyse hepsi mezarda! Bana racon kesmeye çalışıp emirler yağdıramazsın Alkaya! Çünkü benim fıtratımda kimseden emir almak yok sen bana mecbursun ben sana değil! Ne istiyorsam yapacak ayağıma getireceksin yoksa sen daha neye uğradığını anlamadan tüm itibarını ve servetini yok ederim bununla da kalmaz soyunuzu kuruturum duydun mu beni!!!!"

"Benim himayem altındayken bunları yapabileceğine inanabiliyor musun gerçekten? Sen kendine gerektiğinden fazla güvenen egoist bir kızdan başka bir şey değilsin. Benden de emir alacak kölem olacaksın istersem. Kendine çok güvenme çünkü arkanda seni kollayan kimse yok gücün yok ama benim adım bile insanların titremesine sebep oluyor"dayanamadım ve ona sağlam bir tokat attım,hızımı alamayıp karnına bir tekme geçirdim. Sersemlemesinden faydalanıp sağ yanağına ağır bir yumruk attım,belindeki silahı alıp emniyetini açarak ondan uzaklaştıktan sonra silahı ona doğrulttum.

"Kendime olan güvenim senin arkandan büyük Alkaya,kapındaki adamlara güvenipde karşımda boş boş konuşma!"

"İstersem şuracıkta kafana sıkıp işini bitiririm"

 

***

 

Hazırlıklar ile ilgileniyordu Mert,uğraştırıcı bir işti hele de bir gün varsa. Aşağı inen çalışanlara baktı,gelinlik için gelmişti bunlar. Neden Nare'ye gelinlik denemesi için yardım etmiyorlardı?

"Yengem nerede?"

"Model konusunda anlaşamadılar,Nare Hanım beğenmedi modelleri Kartal Bey çıkmamızı söyledi"

"Birbirlerini vurmasalar bari"

"Bir şey mi dediniz?"

"Bari buraya yardım edin diyorum çok iş var malum"

Kadın hazırlıklara yardım etmeye gitti. Mert ise yengesinin odasına çıkmaya karar verdi çünkü olacaklardan korkuyordu,odaya yaklaştığında içerden sesler yükseliyordu ve bir silah patladı içeri girdiğinde Nare'nin elinde silah Kartal ise yere çökmüş ayak bileğini tutuyordu

"Düğün günü kocasını vurmayanda ne bileyim"dedi Mert. Ölümcül bir olay yoktu sonuç olarak

"Ağzınada sıkabilirdim çünkü dili fazla uzamıştı"

Aradan beş saat geçmişti Nare istediği gelinliği giymiş Kartal'ın ayak bileğine müdahale ediliyordu,dışardan bakıldığında kaoslu ama mutlu görünüyorlardı ama işin aslı hiç de öyle değildi.

Asıl bela gelmemişti oysa, Nare'yi kardeşi gibi seven Gökçe Çakmak kendini göstermemişti. Nare ile çok nadir görüşürlerdi ama birbirlerinden hiç kopmazlardı. Nare onunla iletişim kurmayı düşünmüştü ama onu da uğraştırmak istememişti kendi halledebilirdi. Gökçe'nin babası Asya,Avrupa ve Kuzey Amerika'da silah kaçaklığı ile ilgilenen dış örgütlerle haşır neşir olan güçlü biriydi. Atilla Çakmak da Yavuz Sönmez ile düşmandı, Nare'nin, babasının düşmanlarına zaafı vardı resmen. Gökçe Kartal'ı sever sayardı lakin bu yaptığına göz yumamazdı.

"Kartal'ın yaptığını duydun mu baba?" Atilla Nare'yi kendi kızı gibi severdi,Kartal haddini aşmıştı. Gökçe'yi gönderecekti Nare'yi alması için,onu orda bırakamazdı. Nare zamanında onlara çok yardımcı olmuştu şimdi yarı yolda bırakamazlardı "Duydum,git ve kızımı al gel, Kartal'a da söyle kızımdan uzak dursun"

"Nare iletişime geçmedi baba ya bir bildiği varsa?"

"O yine kendisi halletmek istediğinden çağırmamıştır"

"Kayra'nın mezarının yerini sadece Kartal biliyor baba, Nare bu yüzden evleniyor eminimki"

"Ben izin vermiyorum evlenmelerine,Nare'ye böyle söyle"

"Biliyorum baba kendi isteği ile evleniyor"

"Nare'ye git sor,bu işten çıkarları ve çıkaramadıkları nelermiş. Eğer istiyorsa o herifin karısı olmayı olsun lakin mantıklı bir çıkar yoksa tut kolundan getir eve"

"Şatafatlı girişleri severim bilirsin"

"Beş bölük adam al yanına,Nare arkasında kimlerin durduğunu unutmuş belli ki"

"Emriniz olur"dedi ve gitti Gökçe. Babasını çok severdi,babasıda onu. Nare ile iki yaşında tanışmışlardı,şans eseri bir tanışmaydı. Atilla Yavuz'un mekanını bastığı sırada Nare koruma ile atış çalışması yapıyordu, çatışmanın ortasında onu azarlayan koruma Atilla'yı vuracağı sırada Nare o adamı vurmuştu. Atilla o gün Nare'yi eve götürmüştü ve orda Gökçe ile tanışmışlardı. Nare annesini özlediğini ve annesini orada bırakamayacağını söylediğinde kıyamamış ve Nare'yi evine göndermişti Atilla ama elinden geldiğince Nare'yi yalnız bırakmamıştı.

Nare Sönmez'den

İstediğim gelinliği giymiştim,benimle uğraşmaması gerekiyordu. Gelinliğimi çok beğenmiştim,balıksırtı bir modeldi kuyruğu biraz uzundu ama idare edebilirdim. Ben aynada kendimle aşk yaşarken dışardan silah sesleri gelmişti,anlaşılan babam kendisini garantiye almıştı. Akşam Kartal'ın dostlarıda burada olacağından şimdi gelmişti anlaşılan. Ben babamın geldiğini düşünürken çok tanıdık bir ses esip gürledi "Kartal!!! Çık dışarı!!! Sen kimden kimi kaçırıp alıkoyuyosun lan?!" pencereden baktığımda Gökçe'yi görmüştüm. Ona haber vermemiştim çünkü kendim halledebilirdim. Aşğı inmeye başladım,indiğimde ise gördüğüm manzara görülmeye değerdi, Mert çaresizlik dolu sesiyle olay çıkarmaması için Gökçe'ye yalvarıyor Gökçe Mert'e tehditler yağdırıyordu.

"Gökçe abla Allah rızası için olay çıkarma vallahi çok uğraştım"

"Olay çıkmaz ama götünden kurşun çıkmaması konusunda söz veremem Mert"

"Çıkar için evleniyorlar vallahi zorlama yok,hem abim nerden bilsin Atilla amcanın kızı olduğunu"

"Nerde o abin olacak piç!"

"Piç falan ayıp oluyor Gökçe"

"Senin yaptıklarının yanında hiç kalır"

"Nare ile nasıl bağlantınız olabilir hala aklım almıyor"

"Kardeşimi ver Kartal"

"Vermessem ne olacak?"

"Babamın kesin emri var,mantıklı bir sebep yoksa Nare benimle gelecek yoksa masayla başın belaya girer Kartal"

"Masa Yavuz'un kızı için beni karşısına almaz"

"Atilla Çakmak Nare'yi kızı ilan ederse seni girdap bile kurtaramaz Kartal"

"Gökçe"

"Nare"koşarak yanıma geldi ve sarıldı bana

"Güzelim iyi misin?"

"İyiyim bir şeyim yok da senin ne işin var burada"

"Babam arkasında kimin olduğunu unutmasın dedi. Şimdi yukarı çıkıyoruz ve bana adamakıllı her şeyi anlatıyorsun"

"Anlatacak bir şey yok,babamı yakalamak için evleniyoruz"

"Babanı yakalamak için sahte bir organizasyon düzenlenebilirdi,evlilik gerekmezdi Nare. Çocuk yok karşında adam gibi anlat şunu"

"Yukarıda konuşalım mı bunu Gökçe lütfen"

"Konuşalım"Gökçe ile odama çıktım. Bana öldürecek gibi bakıyordu.

"Anlat bakalım enayi gelinim ne diye evleniyosun?"

"Öncelikle ben bir enayi değilim, onu istesem öldürebilirdim ama benimde bazı çıkarlarım var bu işten"

"Güç istiyorsan ondan daha güçlü olmanı sağlayabiliriz Nare"

"Amacım güç değil Gökçe,burada konuşamayacağım şeyler var. Müsait bir zamanda sana her şeyi anlatacağım ama senden rica ediyorum bana engel olma"

"Hiç makul bir sebep gibi durmuyor bu sebep ama hadi bakalım uyalım sana"

"Birtanesin sen"

"Tabi birtaneyim kızım benim gibi mükemmel birini bok bulursun"

"Tamam şımarma hemen"

"Taş gibisin bebeğim"

"Farkındayım"

"Kartal'ın karısı olacağın aklımın ucundan bile geçmezdi. Nare,ona aşık olduğun için evlenmiyorsun değil mi?"

"Diyelim ki öyle ne olacak?"

"Kartal aşık olunacak biri değil,dilerim ki ona aşık değilsindir"

"Ona aşık değilim"

"Güzel"

"Değil Gökçe,hiçbir şey güzel değil"

"Nare'm,sorun ne?" Kardeşimin katili ile evleniyor olmam

"Kayra öldü Gökçe"

"Biliyorum bebeğim,onunla evlenmek zorunda değilsin. Kayra'nın mezarını her şekilde buluruz"

"Kayra'nın mezarı için değil, üç yılımın ve daha önce çektiklerim için evleniyorum"

"Anlamıyorum Nare,çok fazla şifre var ve çözemiyorum"

"Öğreneceksin ama şuan değil"

"Ona aşıksın ama söylemiyorsun,ona aşık olduğun için kaçmadın bu kadar kolay kabullendin yenilgiyi"

"Aşkı kafandan sil Gökçe,onun yüzünden kendimi kaybettim ben. Kim olduğumu unuttum onu hala nasıl sevebilirim!"

"O zaman onu bitireceksin"

"Gökçe sus artık"bizi dinliyor olabilirdi

"Tamam ama her şeyin cevabını istiyorum"

"Alacaksın ama biraz zaman gerekli,lütfen"

"Sana güveniyorum ama endişeliyim,Kartal güçlü biri ve bu yolun sonunda canının yanmasını istemiyorum"

"Biliyorum Gökçe'm,meraklanmanı istemiyorum ben bunu kendim halledeceğim"

"Öyle olsun"beraber aşağı indik

"Gökçe sana da bir elbise ayarlayalım mı?" Kartal nasıl bu kadar rahattı? Düşmanını yakalayacaktı ama adam sikerler düşmanını evleniyorum modundaydı resmen

"Ben iyiyim böyle"diyerek tersledi Gökçe.

"Bu akşamı hiçbir şeyin bozmasını istemiyorum,her gün evlenmiyorum sonuçta" kafamı şu masaya vuracağım şimdi!

"Babam gelicek ya hani bu akşam?"

"Ah,evet oda gelecek lakin geldiğini anlamadan işini bitireceğim. Bu düğün en mükemmel şekilde olacak"

"Çıkar için evlendiğin biri için fazla ilgilisin sanki Kartal"dedi Gökçe

"Sonuç olarak Nare benim karım olacak,ona karşı ilgili ve saygılı olmam gerek"

"İlgi senden gelecekse kalsın"diyerek ters ters baktım ona

"Sevgili müstakbel güzeller güzeli karım,hatalarımı telafi etmeme izin vermeyecek misin?"

"Kameralara oynamaya çalışıp oynayamayan ünlüler gibisin Kartal"

"Sana da yaranılmıyor be Nare"

"Gerçekten yaranmak istemiyorsun çünkü,oynuyorsun sadece"topallayarak yanıma geldi ve kolumdan tutup sürüklemeye çalıştı"Kendim gelirim"kolumu çektim ve arka bahçeye doğru ilerledik

"Ne istiyorsun gene"

"Bir günlüğüne,sana yalvarıyorum sadece bir günlüğüne sanki her şey çok normalmiş gibi yapalım olur mu?" durduk yere niye böyle bir şey istiyordu?

"Neden böyle bir şey yapalım Kartal?"

"Sadece bir günlüğüne mutlu olalım istiyorum"

"Sabah öyle demiyordun"

"Sabah biraz abartmış olabilirim,özür dilerim"

"Sana bakınca ne hissediyorum biliyor musun?"

"Ne hissettiğini bilmiyorum ama ne hissettiğimi biliyorum,sen benim en büyük pişmanlığımsın Nare"

"Sen ise benim en büyük yıkılışımsın" onun enkazından hala çıkamamıştım,Kartal umarım ki bazı şeyleri düzeltmek için uğraşmazdı zira ben yüreğimde onun infazını tam da bugün gerçekleştirmiştim...

"Bugün eski Nare ve Kartal olabilir miyiz?"

"Babama yakın olmak için beni kullanan Kartal ve aşktan bir bokun farkında olmayan Nare mi?"

"Hayır,birbirini seven Nare ve Kartal"

"Kartal Nare'yi hiç sevmediki" eskiden bunu kabullenmekte zorlanır beni sevmediği için çirkin olduğumu düşünürdüm lakin çirkin olan Kartal'ın kalbiydi

"Deniyor,tüm kalbiyle Nare'ye teslim olmak için çabalıyor"

"Böyle sözlerle Nare'yi oyuna getirebileceğini düşünüyor"

"Seni bilmem ama ben bugün mutlu olmak için elimden geleni yapacağım güzelim"

"Kes şunu Kartal"lanet olsun ki konu Kartal olduğu zaman nefes alış şekli bile seksi oluyordu...

"Bu geceyi sağ salim atlatırsak çok şükür Nare"

"Adamlarının halledeceğini söyledin"

"Ondan bahsetmiyorum yavrum,sen ve ben diyorum bu gece çatı katı sağlam kalır mı diyorum" neden bu kadar seksi bakıyordu? Bir dakika neden bana bu kadar yakındı ve belimi tutuyordu?!?!?!?

Kulağıma fısıldadı "Libidosu yüksek bir kadın olduğunu biliyorum bebeğim, dilerim ki bu gece inadını kırar ve bazı şeyleri düzeltmemizde yardımcı olursun" adi köpek çok güzel kokuyordu.Lan o ne dedi öyle?

"Asla"

"Asla deme sonra bir bakmışsın s-"

"Devamını sakın getirme!"

"Akşam devamını konuşuruz zaten"

"İstemiyorum zorla mı?"

"Asla,gözünde o kadar adi biri miyim?"

"Hadi bizimkilerin yanına gidelim"

"Nare,ben senin kocan olacağım. Bana bağırabilirsin,sövebilirsin,kızabilirsin vurabilirsin hatta ama sana yalvarırım başkasına gitme. Ağlamak istersen gel benim göğsümde ağla,ben ağlamak istediğimde senin göğsünde ağlayayım. Kavga edelim vuralım kıralım ama bunlar başkaları yüzünden olmasın,kimse girmesin aramıza. Senden tek istediğim bu."

"Beni şirketlerini çökertirken bulabilirsin,adamlarını döverken bulabilirsin,kriz geçirirken bulabilirsin ama asla başka bir adamın yatağında bulamazsın"

"Babanı katlettiğimi görebilirsin ama seni aldattığımı asla göremezsin Nare'm" Nare'mi neden bu kadar güzel söylemişti?

"Bana böyle seslenme,kapılmaktan korkuyorum"kahretsin bunu neden söylemiştim?

"Abi nikah memuru geldi" bu konuşmayı böldüğü için Mert'ten Allah razı olsun

Nikahımız kıyıldı,artık Nare Alkaya idim...

Kartal Alkaya güçlü bir adamdı ve intikam istiyordu,bu evliliği bunun için yapmıştı ama beni hafife alıyordu. O intikam planları yaparken bende evde oturup koca parası yiyecek değildim Kartal Alkaya benimle tanıştığı güne lanet edecekti.

Az önce Kartal'a yükselen ebemmiş gibi burda intikam planları yapıyorum. Pişman gibi gözükerek çocuk kandırırdı anca, o beni kullanacaktı oyunlar oynayarak bende oyunlarına kanmış gibi yaparak kendi işimi halledecektim. Biliyorum muhteşem biriyim!

 

 

 

 

 

 

 

Bölüm sonu gençler, bu bölümde yeni karakterlerimiz ile tanıştık,Nare ile Kartal evlendi ve nasıl bir yol çizecekleri konusunda anlaştılar. Diğer bölüm fazlası ile kaos olacak hazırlıklı olun efenim.

Farkındayım bölüm çok geç geliyor ama beklediğinize değecek bir bölüm olacağını düşünüyorum oy ve yorumlarınızı bekliyorum öpüldünüz

 

Bölüm : 22.01.2025 17:47 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
İçindekiler
Hiloşş / GEÇ KALIŞLAR / 3.BÖLÜM
Hiloşş
GEÇ KALIŞLAR

29 Okunma

16 Oy

0 Takip
3
Bölümlü Kitap
Hikayeyi Paylaş
Loading...