13. Bölüm

13. Bölüm

Ayça Nisa Ergün
yaralsarrr

Lojmanda sıradan bir antrenmanı bitirdiğimiz gibi birde çaylak eğitmenliği yapıyorduk,

"Bir! İki! Üç! Dört! "

"Bir! İki! Üç! Dört! ARİ! DAHA HIZLI ARKADA KALIYORSUN!"

"EMREDERSİNİZ KOMUTANIM!"

Bileğimdeki ince kol saatine gözüm ilişti, öğle yemeğine son 12 dakika.

Kapıdan savcı elinde poşetlerle girdi ancak görevime devam ettim.

Swayze, " evin alışverişini yaptım güzelim sen ne zaman geliyorsun?"

Herkes bir anda tek bir kelimeye takıldı

"Güzelim"

Kaşlarımı çatıp ona bakarken o hiç utanmadan sırıtıyordu ve resmen benim askerlik karizmamın içine ediyordu

"Sen... Ne yaptığının farkında mısın?"

Kaşları havaya kalktı ama hala sırıtıyordu,

"Ne yapmışım?"

"Bütün lojmanın önünde yapıyorsun swayze!"

"Ne yapmışım?" Tekrarladı

"Benimle öylece flörtleşemezsin, hele birde lojmanın önünde"

Sırıttı , biraz yaklaştıktan sonra poşetleri yere bıraktı ve yüzümü avuçlarının içine alıp alnımdan öptü,

-sen bir askersin nasıl böyle durumlara mağruz kalırsın! Senin işin ülkeyi savunmak! Aşık olamazsın!

Onu ittirdim ve yemekhaneye gitme saati geldiği için çocukları toplayıp ikili sıra halinde yemekhaneye indirdim.

"Gördün mü öpüştüler!"

"Görevden alınacak, zavallı Erica!"

Arkamı döndüm,

"ÖPÜŞMEDİK SENİ APTAL! KOMUTANINLA NASIL KONUŞURSUN?

KENDİNİZE GELİN VE YEMEĞİNİZİ YİYİN!"

Oradan ayrıldığımda başım ağrıyordu cebimdeki ağrı kesiciyi dilimin üzerine koyup suyla birlikte yuttum.

Birinin boynumdan sarıldığını hissettiğim anda yere yatırıp üzerine çıktım ve yumruğumu yüzüne geçirdim ama o kişi yumruğumu sağ eliyle kavrayıp baş parmağıyla sevdi,

Ve o biri dediğim kişi,

"Daven?"

"Merhaba, yine formundasın"

Onun üzerinden kalktım ve onunda kalkmasına yardım ettim,

"Burada ne işin var?"

"Lojmanım değişti tayin gibi düşün"

Anladım anlamında başımı salladım

"Boş daire yokmuş galiba değil mi?"

"İstersen benim evdeki 3 oda hala boş birini sana ayarlayabilirim"

"Sen delisin, sağol komutan"

Gülümsedim ve onu anahtar alması için lojman müdürlüğünün odasına götürdüm.

Kendini tanıttı, belgeleri kontrol edildi, yazılı izin imzalandı ,kurallar açıklandı ve anahtar verildi.

Daven odadan çıktıktan hemen sonra bende adım atmıştım ki müdür adımı seslendi ve daven ı odadan çıkardı.

Daven a bir bir bakış attım ve eve gitmesini işaret ettim o ise başını sallayıp uzaklaştı.

"Konu nedir?"

"Bu gün herkesin içinde bir adamla öpüşt-"ÖPÜŞMEDİK LANET OLASI"

Elimi masaya vurdum,

Müdür yerinden sıçradı ben ise yaptığım şeyi fark edip kendime geldim ve onu dinlemeye devam ettim.

"Herneyse.. bu etik kurallarına aykırı küçük yaşta asker olarak yetişen öğrencilerimiz var, bu terbiyesizlik kabul edilemez biliyorsun."

"Biliyorum, arkadaşımın terbiyesizliği için beni bağışlayın, durdurmam gerekiyordu"

"Erkek arkadaşını saklamana gerek yok bunda bir yanlış da yok, ama o ortamda etik kurallarına aykırı bu nedenle sana bir hafta uzaklaştırma veriyorum. İyi bir askersin bu nedenle görevinden seni almayacağım saçmalık olurdu"

"Tabî, teşekkürler"

Adam elindeki zarfı elime tutuşturdu,

"Erkek arkadaşınla birlikte yemeğe gelirsin değil mi? Seni ülkenin en prestijli mit ajanları ve özel harekat askerleriyle bir arada bulundurmak ve o ortamda seni övmek istiyorum"

Adamın açık sözlülüğü hoşuma gitmişti ama Swayze benim Sevgilim değildi ki?

Ancak başımı salladım ve sahte bir gülümsemeyle odadan çıktım.

Elimdeki lanet olası zarfa bakıp nereye gideceğimizi araştıracaktım.

Eve girdiğimde yüksek sesli bağırışlar ve cam kırıkları..

İkiside yerde birbirini yumrukluyordu.

İkisini ayrıp sert bir tokat attım.

"Delirdiniz mi? Çocuk musunuz siz ne diye kavga ediyorsunuz?"

Daven, "bu puşt kim Erica?"

"O benim, erkek arkadaşım"

Daven bana anlamaz gözlerle bakıyordu,

Daven, "sabah o yüzden mi öpüşt-"

"SİKEYİM ÖPÜŞMEDİK"

Daven sırıttı, "cidden bu şerefsizi nerden buldun"

"Niye tartışıyorsunuz?"

Swayze," eve aniden girdi odama girip üzerini çıkarmış , bende çıplak bir erkek görünce evde sorguya çektim."

Daven Swayze nin lafını böldü,

"Bikere öyle olmadı eşohmanım üzerimdeydi!"

"Her neyse! Çıplaktın!"

"Hayır değildim!"

"Tamam kesin, bir daha olmasın burası benim evim ikinizide atmak zor değil"

Onlar bana şaşkın gözlerle bakarken yanlarından geçtim ve odama girmeden arkamı döndüm,

"Yerdeki camları temizleyin"

Odama girdim,

Elimdeki zarfa baktım ve tarihi,

Yarın akşam saat sekizi gösteriyordu, fotoğraflarda güzel kocaman bir yemek salonu , büyük masalar , boy boy bardaklar , istediğin kadar içki siparişi , ve lüks yemeklerle dolu orkestra sahibi bir mekan...

Maaliyeti kafamda canlandı ve keşke kabul etmeseydim dedim kendi kendime.

Evet askerlere yarı fiyatı geliyor ve herşeyde indirim yapılıyor ama maaşımın hepsini bırakmak niyetinde değildim.

Çeğreği bile maaşımın iki katıdır diye iç geçirdim ve kendi kendime zarfa bakarken odaya Swayze girdi ve yanıma oturdu,

"Bu ne böyle?, lüks restoranları sevdiğini bilmiyordum. Gitmek istiyorsan gidebiliriz"

"Gideceğiz zaten.."

Gözleri parladı ve gülümsedi,

"Neden benide alıyorsun"

"Müdürüm gelmemi istedi bir sürü mit ajanı ve özel derecede mükemmel askerler katılacak davete, beni övecekler o sırada! Ve senide davet ediyorlar çünkü adam seni sevgilim zannediyor!"

Swayze sırıttı ve bana sarıldı,

"Niye streslisin o zaman? Heyecenlanırsın diye mi korkuyorsun?"

"Hayır... Parası... Biraz tuzludur"

"Ben öderim"

Gözlerim anlamaz şekilde büyüdü,

"Ödeyemezsin yetmez ki"

"Emin ol yetecek, sen extra meai yaparken alt sokaktaki barı işletiyorum son zamanlarda baya ün kazandı ve çokça maaş alıyorum ve ben bir savcıyım duruşmalara giriyorum onunda maaşı var"

"Sana ödetmem"

"Seninde maaşını katarız?"

"Kabul.... Teşekkürler"

Mutlulukla boynuna atladım ve otomatik bir şekilde geri düştü ve yatağa yattı bende üzerine çıkıp sarılmaya devam ettim.

Anlık mutlulukla ne yaptığımı bilmiyordum, fark edip kalkmaya çalıştığımda iki elini belime kenetledi.

Ellerimle yataktan destek alıp yüzüne baktım,

"Bırakacak mısın?"

"Cık"

"Lütfen?"

Sırıttı

"Cık"

Yanağına bir öpücük kondurdum,

"İstediğini aldıysan gidebilir miyim?"

Öpücüğün etkisiyle sarhoş bir ifadeyle yüzüme baktı,

"Seni şuan çok fena öpmek istiyorum Erica"

Kızardığını fark etmediğim yüzüm ve çatık kaşlarımla ona baktım.

"Benden çok mu hoşlanıyorsun"

"Evet dersem?"

Sarılmaya istemsizce devam ediyordum göğüsüne başımı yasladım ve dudaklarımı boynuna gömdüm.

Anlık hareketimle irkildi ama sonra başını geriye attı ve sırıttı.

Boynunu ısırdığımda tepki vermiyordu ve sadece gülümsüyordu,

"Harbi manykasın sen"

__

Bu bölümlüi benden bu kadar

 

Bölüm : 25.04.2025 09:35 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
Hikayeyi Paylaş
Loading...