Bölüm 18

“Neden kocan seni yalnız bırakıyor aklım almıyor Cemre, hadi bişey olsa.” Sidelya Cemrenin önündeki sehpaya elindeki meyveleri bırakırken söyleniyordu, Cemre hamilelikte 9. Ayına yeni girmişti, doktor şu an gelmez dese de risk vardı ona rağmen Cemre kalkıp Sidelyanın yanına gelmişti hemde tek başına.

” Doktor sorun olmaz dedi, Emirin de işleri yoğundu, abartma işte sana gelmek istedik teyzoşu.” Arkadaşına ters ters baksa da yarım dünya olan karnını sevgiyle okşamayı ihmal etmemişti Sidelya.

” Sen anlat ne var ne yok ?ufukta aşk yok mu ?” Cemrenin merakla sorduğu soruyla ela gözlerini devirip kafasını televizyona çevirmişti Sidelya.

” Ne aşkı Cemre, vaktim yok öyle şeylere.”

” Niye bence Furkanın arkadaşı taş gibi çocuk, boyu boyuna mesleği de mesleğine.” Cemrenin bir anda yaşlı teyzeler gibi Demiri övmeye başlamasıyla Sidelya şaşkınlıkla kahka atmıştı.

“Saçmalama Cemre, arkadaşım o benim.”
“Aşkta gözü yok diyorsun yani” Sidelya arkadaşının sorusuna yalnızca kaşlarını hayır anlamında yukarı kaldırmıştı.

” İyi sen bilirsin ben bir lavaboya gidicem.” Cemrenin ayaklanmasıyla koltuğa iyice yayılıp izlediği dizinin sesini hafifçe arttırmıştı Sidelya. Yine aşk meşk muhabbetleri açılmıştı, duymak istemiyordu, kalbine aşkı hatırlatmak istemiyordu, aşk demek Yavuz demekti onun için, gereği yoktu başkasına da kalbînin yeniden de aşkı hatırlamasına da.

” Sidelyaa.” İçerden cemrenin sesini duymasıyla ayaklanmıştı, sesi endişeli geliyordu.

”Efendim?” Cemreyi koridorun ortasında yere bakarken bulduğunda olayı kavramıştı, Arkadaşına atılıp kolundan tutarken bir yandan da telkin ediyordu.

” Sakin ol birazdan sancıların başlıycak derin derin nefesler al hemen hastaneye gidiyoruz sakın korkma olur mu?” Cemre sadece kafasını sallarken Sidelya masanın üzerinden çantasını ve telefonunu alıp kapıdan çıkartmıştı Cemreyi.

Cemrenin kısa sürede sancıları başlarken Sidelya onu arkaya rahat olabiliceği bir pozisyonda yerleştirip hızlıca sürücü koltuğuna geçmişti. Güvendiği bir kadın doğum uzmanının olduğu hastaneye oldukça hızlı giderken ara ara aynadan Cemreyi kontrol ediyordu.

Kısa sürede hastaneye gelirken Cemre direkt müdahale odasına alınmış, Sidelya kapıda volta atarken Emire ulaşmaya çalışıyordu.

” Sidelya.” Müdahale odasından çıkan doktorla aniden dönmüştü.

“Dobbiama portarla in travaglio per raggiungere i dieci centimetri di dilatazione.( Açılma on santime ulaşmak üzere doğuma almamız lazım.” Sidelya doktora kafa sallarken içerden çıkan sedyeye yatırılmış oldukça acı çeken arkadaşına koşar adım gitmişti.

” Emiri ara, Tek başıma giremem.” Cemrenin zorlukla konuşmasıyla Sidelya arkadaşının terden hafifçe kabarmış sarı saçlarını okşamıştı.

” Ulaşmaya çalışıyorum sen yorma kendini.” Cemre cevap veremeden doğumhaneye ilerletmeleriyle Sidelya yeniden Emire ulaşma çabalarına dönmüştü.

“C'è qualcuno che assisterà al parto? (Doğuma katılıcak kimse var mı?)” Sidelya kendisine soru soran doktora yeniden dönmüştü. Kısa bir an düşündükten sonra net bir cevap verebilmişti.

“Sì, parteciperò.( evet ben katılıcağım.)” Sidelyaya aniden önlük vermeleriyle kulağında çalan telefonu omzuyla sabitlerken önlüğü kollarından geçirmeye çabalıyordu. Pes edip telefonu kapatıcakken açılan telefonla derşn bir nefes vermişti
”sidelya bir sorun mu var?” Emirin uykulu ve telaşlı sesiyle Sidelya ona olan sinirini bir kenara atıp durumu anlatmaya başlamıştı.

” Cemreyi doğuma aldılar, yanında ben giriyorum acilen gelmen lazım.”
“ tamam tamam ben ilk uçakla geliyorum.” Sidelya telefonu kapatıcakken emirin gergin sesini yeniden duymasıyla duraksadı.

” Sidelya lütfen ikisine de ben gelene kadar sahip çık.”

” Merak etme bana emanetler.” Görüşmeyi sonlandırıp oldukça yüksek çığlıklar gelen doğumhaneye istemsizce yüzünü buruşturarak girmişti Sidelya. Arkadaşının ameliyat sedyesini sıkıca kavrayan elini eline alırken sarı saçlarını destek vererek okşuyordu.

” Emiri aradım geliyor.”
“ sıçıyım onun o işine.” Cemrenin aniden küfretmesiyle Sidelya istemsizce tebessüm etmişti, insan doğumdayken kibarlığı baya bir göz ardı ediyordu.

”Eğer rahatlıycaksan Emirin yedi ceddine bile sövebilirsin aramızda kalır.” Cemrenin gözlerinden ardı ardına yaşlar dökülürken Sidelyanın sözlerine elini daha da sıkmayla karşılık vermişti. Cemrenin son ıkınmasıyla odayı dolduran güçlü ağlama bir olmuştu, Cemre kızının sesini duymasıyla ağlaması artmış arkadaşının göğsüne sığınarak nefeslenmişti.

Doktorun bebeği Cemrenin kucağına vermesiyle Sidelya bir adım geri çekilerek cebinden telefonunu çıkarıp bir kaç kare çekti Emir için, arkadaşının kızıyla olan huzurunu yüzündeki gülümsemeyle izlerken içinden kendisinin asla buna hazır olamıycağını düşünüyordu.

GÜNÜMÜZ

“Abla.” Karşısında oturan kız kardeşinin seslenmesine sadece mırıltı çıkarmakla yetinmişti Sidelya.

” Sinana çok kızdın mı?” Sidelya gözlerini gelir gider tablosunu incelediği tabletinden çekmeden cıkladı sadece, aslında çok kızmıştı ama bunu kız kardeşinin bilmesine gerek yoktu.

” Abla.”
“Ne var Zümra iki saattir abla abla.”
“Ya sıkıldım burda.”

” Gelmeseydin Zümra, götüme takılan sendin beni de götür diye.” Sinanın kırdığı pottan sonra Sidelya daha fazla oturamayarak ailesine gitmek için jetini ayarlatmış eşyalarını hazırlayarak çıkmıştı,

” Ben komşu çocuğu muyum? Annemle babamı bende özledim.”
“Ya ya annemle babamın ilgisi tek sana kalmasın diye demiyorda.”
“Sanane be sanki sadece senin annen baban.” Sidelya göz devirirken gelen hostesle dikkatini Zümradan çekmişti.

” Miss Sidelya, we are about to land.” Sidelya sadece kafa sallarken Zümra anlamsız gözlerle kadına bakıyordu.

” Sadece miss Sidelyayı anladım.”

” Şaşırmadım.”

” Ne dedi?”

” İngilizce kursuna gittiğinde kurstan kaçıp yemek yemeye gitmeseydin anlardın.”

” Abla laf sokup durma da söyle ne dedi?

” İnmek üzereymişiz.” kız kardeşinin büyük bir mutlulukla yerinde oturuşunu düzeltmesiyle gözlerini devirip camdan dışarı bakmıştı Sidelya. Yavuz kendinden vazgeçmemişti, bunu da açık açık belli etmişti ama kendisi Yavuzdan vazgeçeli çok oluyordu. Kalbi yeniden hafifçe sıkışırken elini gerdanına atıp hafifçe ovuşturdu. Düşündükçe kalbi sıkışıyordu, onu görmek iyi gelmiyordu.

Jetin aniden yere inmesiyle Sidelya düşüncelerinden sıyrılıp elindeki tableti çantasına atmıştı. Zümra da ayaklanıp hemen telefonunu açarken onun bu hallerine gülümsemişti istemsizce, Sinanla düzenli giden bir ilişkileri vardı, kız kardeşi oldukça mutluydu bu da onun gözünü arkada kaldırmıyordu.

” Denize de girer miyiz?”

” Saçmalama Zümra bir günlüğüne burdayız.”
“Ay iyi sen girme ben babamla giderim.” Kız kardeşine olan sinirini onu arabanın içine atarak çıkarırken kendisi de pek özenesi gelmediği saçlarını geriye atıp binmişti. Kısa sürede annesigilin evine ulaşırken ikisi de yol boyunca sessizdi, biri sevdiğini düşünüyor diğeri sevdiğiyle mesajlaşıyordu.

” Aaaaa.” Annesinin kapıyı açtığı an şaşkınlıkla bağırarak Sidelyaya sarılmasıyla Zümra ablasından miras olarak aldığı göz devirmesini yapıp gerçekten komşu çocuğu olduğunu düşünmüştü.

“Niye aramadın annecim?”
“Aniden karar verdim annem.”
“Sana da merhaba anne.” Zümranın iğneleyici sözleriyle sonunda annesinin dikkatini çekebilmişken Deniz hanım küçük kızına sarılsa da gözleri Sidelyayı tarıyordu.

” kızlarım gelmiş.” Babasının gelmesiyle Zümra annesinden sıyrılıp babasına koşarken Sidelya kapıyı kapatıp kolunu hala kendisine dikkatle bakan annesine sardı. Küçüklükten beri babasına düşkün olan Zümraydı, dengeleyen taraf Sidelyaydı.

” Canım.” Babasının Zümrayla selamlaşması bitip kendisine odaklanınca kendisine açılan kollara özlemle girdi Sidelya.

” Niye haber vermediniz gelip alırdım,” babasının salona ilerken ki sözleriyle Zümra coşkuyla güldü.

” Baba ablamın maddi durumun unutuyorsun sanırım, jetle geldik jetle. Pistte bizi bekleyen özel şoför vardı ya.” Sidelya onun bu hareketlerine göz devirirken annesinin haftada 3 defa sildiğine emin olduğu koltuklara bıraktı.

” İşlerin nasıl kızım?” Babasının klasik sorusuyla yayıldığı yerden hafif toparlanıp bacak bacak üzerine attı Sidelya.

” İyi baba, biliyorsun işte 4. Kliniği yeni açtık şimdi de İstanbulda açmak için yer bakıyoruz.”
“Sen daha iyi bilirsin kızım, ne istersen onu yap.” Babasına gülümserken konuşucak gücü kendinde bulamıyordu Sidelya. Kız kardeşi cıvıldamaya başlarken kısa sürede babasını denize gitmek için ikna etmiş onlar çıkınca Sidelya da rahatça annesinin dizine uzanmıştı.

” Nerden çıktı bu İstanbul.” Annesinin saçlarıyla oynayan elinin durmasıyla sorunun gelmesi bir olmuştu, Sidelya derin bir nefes alarak doğruldu.

” Ülkeme de hizmet vermek istiyorum.”
“Annecim sen burayla bağını koparmak istemiyor muydun?”
“Artık istemiyorum.”
“İyi misin sen? Bir durgun geldin geçen ay geldiğimizdeki gibi cıvıl cıvıl da değilsin.” Annesinin anlamasıyla yeniden derin bir nefes alarak ellerini yüzüne kapattı Sidelya.

” Yavuzla karşılaştık.” Deniz hanım durumu anlarken kızının tamamiyle içini dökmesi için zaman verdi.

” vazgeçmemiş bunu açık açık belli etti.”
“Sen vazgeçtin mi peki? “

“Vazgeçtiğimi biliyorsun anne.”

” Vaz mı geçtin yoksa aşkını gömüp üzerini sağlamca kapattın mı annecim.” Sidelya duraksarken annesi durumu anlamış halde kızının çaresizliğine karşılık onu kollarının arasına aldı.

” Olmaz anne, bir daha Yavuzla olmaz, bitti onunla benim ilişkim.” Deniz hanım kızının inatçılığına karşın sıkıntılı bir nefes vermeyle yetindi.

” Seni çok seviyor.”

” Sevgi her şeye yetmiyor anne.”
“Senin için hiçbir şey yetmiyor Sidelya. “ kızının duraksamasıyla sözlerine devam etmişti.

“Eğer gerçekten istemiyorsan bak içten bir biçimde istemiyorsan bunu belli et ona. Et ki umutlanmasın.”
“Bizimle İtalyaya gelicekler, Parlanın düğün alışverişi için.”
“Bu uzak durmaman için bir bahane değil.” Annesine laf yetişiricekken çalan telefonuyla ayaklandı Sidelya.

Demir arıyor…

”efendim demir?”

” Napıyorsun güzelim? Vardınız mı?”

” vardık, annemle oturuyoruz. Siz naptınız?”
“Hallettik, Senanın yaptığı listedeki ortak adaylarıyla görüştük bize en uygun bir kişi var. ”
“Tamam bende dönüyorum zaten, yarın sabah erkenden Zümraya geçerim üzerimi değiştirip katılırım size. Arabam geldi mi?”

” Geldi , sabah Zümranın evine yollarım.”

’” tamam canım sağol, görüşürüz.”

Annesinin konuşmalarını duyduğunu bilerek arkasını döndü. “Evde kaldın muhabbeti yapıcak kadar geri kafalı bir anne değilim , sana ve senin kararlarına da ne kadar saygı duyduğumu biliyorsun ama eğer Yavuzu kabul etmiyorsan Demirin teklifini bir daha düşün derim, insan zirveye tırmandıkça başını yaslıycak bir omuza ihtiyaç duyuyor.”

THE END

BU BÖLÜM AZICIK SİDOŞUN ANNESİYLE KARDEŞİYLE İLİŞKİSİNİ GÖRÜN İSTEDİM.

ACABA DEMİRİN TEKLİFİNİN DETAYLARI NE ? Bİ DAHAKİ BÖLÜMDE ANLATICAM ONU DA MERAKTA KALIN.

CEMRENİN DOĞUMU NASILDI SMSMMSMSMD?

DENİZ HANIMIN DA GÖNLÜ YAVUZDAN YANA DA SİDOŞUMUZUN İNADINI AŞMAK KOLAY DEĞİL.

CANOLARIM HAYIRLI RAMAZANLAR BU ARADA.

SİZİ ÇOK SEVİYORUM, SAĞLIKLA KALIN BİR DAHAKİ BÖLÜME KADAR😘