31. Bölüm

Bölüm 21

Yasemin
yasminkrc

oyları alıyım, hadi sağ ayakla


Alarmın sesi kulaklarını doldururken yüzünü buruşturarak arkasındaki baskıyı azaltmak için dönmeye çalıştı Sidelya.

” Günaydın güzelim.” Nefes almaya çalışırken gözüne vuran yoğun gün ışığıyla kafasını ve vücudunu duyduğu tanıdık sese çevirmeye çalışmıştı.

” Ayrı odalarda uyuduk sanıyordum.” Sidelya yüzünü güneşten korunmak için sevgilisinin geniş vücuduna saklarken konuşmuştu.

“ bunca sene hasret kaldığım dank edince kalkıp yanında uyudum.” Yavuz sevgilisine iyice sarılırken Sidelyanın kapatmadığı alarmı da kapatmıştı.

” İşe gitmiycek misin?”

“ gitmem lazım toplantım var, sen napıcaksın?”
“Bilmem bizimkilerle takılırım herhalde.”

” E gel benimle, hemde kliniği görmüş olursun.”

” İşini engellemiyceksem olur.” Sidelya göz devirip kalkarken cevap vermemesinden sorun olmuycağını anlamıştı Yavuz.

” ben çalışma odamda olucam sende bi saat takıl kendi kendine sonra çıkarız.” Sidelya saçını dağınık topuz yaparken eline telefonu alarak Yavuzun tepki vermesini beklemeden odadan çıkmıştı.

Bir saatte Sidelya yoğun telefon görüşmeleri yaparken yavuz keyfine bakmış sevdiğinin dediği gibi bir saatin sonunda aşağıda salonda kahvaltı hazırlıklarına başlayan evin yardımcılarını izliyordu. Yanağına kondurulan hafif öpücükle elini öpücüğün sahibinin ince omzuna atmış kendine çekip o da sabah öpücüğünü bahşetmişti.

” çok şıksın.” Yavuzun sözleriyle kendini karşısındaki aynadan bir daha kontrol etti Sidelya, uzun dalgalı saçlarını sıkı bir atkuyruğu yapmış, ip askılı saten beyaz bodysinin altına kahverengi pantolonuyla klasikti.

” Mersi, sende öyle.” Sevgilisinin iltifatına karşılığını verirken hafifçe onu süzerek elini tutarak kaldırdı Sidelya. Beyaz tişörtünün altına kumaş siyah bir pantolon tercih etmişti.
“Günaydın Sidelya hanım.”

” Günaydınlar, benim menüm hafif yine ama Yavuza ne hazırladıysanız özellikle Furkanın menüsünden getirirseniz çok sevinirim, bide çay.” Sevgilisinin yardımcılarıyla kibarca konuşması yavuzun hoşuna giderken Sidelyanın elini elinden çekmesine izin vermiyordu.

“ sen bu tırnaklarla nasıl ameliyat yapıyorsun?” Yavuz uzun zamandır merak ettiği yöneltirken Sidelya başını uçsuz bucaksız denizden çevirmişti.

” Yapmıyorum.”

” Nasıl yani, kliniğin ameliyatlarıyla gündeme geliyor ama.”

” Yani son çare olarak yapıyorum, o gündeme gelenler benim yardım ameliyatlarım.”

” Hiç bişey anlamadım desem.” Yavuzun kaşları çatık çehresine bakarken gelen tabaklarla elini çekip kendini öne çekti Sidelya.

” Hadi kahvaltını yap.” Yavuz kendisine gel kavurmalı yumurtayla gülerken karşısındaki kadının unutmaması hoşuna gitmişti, hızlıca onun tabağına göz gezdirmiş ama bu göz gezdiriş yumşayan yüzünün yine sertleşmesine sebep olmuştu.

” Bu ne?”
“Ne ne?”

“Önündeki.”

” Koyunun kafası, neye benziyor yavuz kahvaltım.”

” koyunun kafası olsa daha sevinirdim Sidelya, bu ne bir gıdım, yardımcıların yemiyor derken ben bu denli ciddiye almamıştım.” Sidelya yavuzun gergin sesiyle tabağına baktı yeniden , 2 küçük domates, 5 dilim ananas, 3 dilim karpuz, peynir ve zeytinden oluşan kahvaltısı onun için oldukça yeterliydi.

“Hani senin düzgünce yaptığın kahvaltın yok mu? Yumurta, ekmek, sucuk filan.” Sidelya göz devirirken elindeki çatalı yavuzun kahvaltısını işaret etti.

” Yumurtanın kokusuna tahammülüm yok bunu biliyorsun o yüzden o önündeki civcivi hemen ye ve sus Yavuz.” Sevdiğinin asla değişmemesini kafasını iki yana sallayarak kabullenirken kahvaltısına yeni başlayan sidelyaya takılmayı da ihmal etmiyordu.
“Yumurta civciv olmadan onu alıyoruz biraz çık şu popüleriteden.”

” Sonuç olarak civciv olmasını engelliyoruz bu yüzden ye şunu hızlıca midem kalkıyor.” Sidelyanın sinirli haline gülerken sevgilisini daha çok kızdırmamak için hızlıca kahvaltısını yapmıştı Yavuz. Sidelya çantasını almaya giderken mutfaktaki insanlara hızlı bir kaç soruyla Sidelyanın kahvaltıyı bazı günler hiç yapmadığını akşam yemeklerini de hafif şeylerle geçiştirdiğini öğrenmişti.

” Yavuzzz hadii.”

” Sen akşam yemeği de yemiyormuşsun.” Evin dış kapısına doğru giderken söylediği sözlerle Sidelya yine göz devirdi, takmıştı.

” Yerim bir ara hadi aşkım geç kalıcam.” Aşkım lafıyla Yavuz bir adımını daha büyük atıp sevgilisinin dövmesinin üzerine öpücüğünü bahşetti.

” Bunu unutmadım konuşucaz.” Sidelya konulan öpücükle gülümserken elini Yavuzun normalde bırakamadığı kirli sakallarında gezdirdi, elini koluna indirirken hafifçe yaklaşmıştı.

” Unutma bende maşabaşı işi unutmadım.”

”Buongiorno signorina Sidelya.”
“Buongiorno.” Sidelya karşısındaki adamdan araba anahtarını alırken Yavuz yan koltuğa çoktan oturmuştu.

Kısa sürede kliniğe gelirken Yavuz kliniğin büyüklüğüne şaşırmıştı, estetik işini fazla hafife alıyordu, Sidelya çantasından iki telefon çıkarıp çantayı çalışanlardan birine verince Yavuza dönmüştü.

” Hadi gel sana işleyişi anlatıyım.” Sevgilisinin ince elini elinde hissedince onun sürüklemesine ayak uydurdu Yavuz.

” Ben gelen hastaya hemen estetik yapmıyorum, bir hasta geliyor diyelim misal ki bütün vücudundaki fazlalıkları ameliyatla aldırmak istiyor, çok zor bir iyileşme süreci var, hastanın bu denli büyük bir ameliyatı neden istediğini sorguluyorum genelde hastalar kendilerini sevmedikleri için ya da kendilerine olan özgüvenlerini kaybettikleri için kendilerini değiştirdiklerinde çok seviceklerini, seviliceklerini istiyorlar bende bunu istemiyorum, beni biliyorsun aşırı dindar değilimdir ama bir yaratıcı var ve her insanı kendine has yaratmış ve insan bence kendini büyük çaplı değiştirmemeli.” Yavuz sevgilisini dikkatle dinlerken sidelya hem yürüyor hem konuşuyordu.

” Önce gelen hastayla doktorlar konuşuyor eğer çok büyük bişey varsa botoks dolgu filan değil onları koşulsuz yapıyoruz onu bende yaptırıyorum ama dediğim gibi çok büyük bişeyse ben görüşüyorum ve hasta da isterse psikoloji birimiyle bir kaç ücretsiz seans yapıyor, eğer hasta gerçekten ruhen huzurunun estetikle olmuycağını anlıyorsa bu seanslar ücretliye dönüyor ve artık o birey bizim için hastadan danışana dönüyor, ruhunu iyileştirmeyi hedefliyoruz, danışana çeşitli hizmetler sunuyoruz, rahatlamaya dair.”

”peki ameliyat ettiklerin?”

” Hasta psikolojik tedavi istemiyorsa, estetiği kafaya koyduysa ameliyatını bütün aşamaları ve zorlukları anlatarak yapıyoruz bide ücretsiz alanım var orda da yüzü ya da vücudunun herhangi bir kısmı kaza sonucu hasar aldıysa ve hasta mağdursa onun tedavisini ücretsiz sağlıyorum.” Yavuz duyduklarını henüz sindirememişken Sidelyanın baktığı kliniğinin kısımlara çevirmişti bakışlarını.

” Mükemmel.”

” Öyle olması gerekiyor zaten.” Sevgilisinin cümlelerine gülerken başını iki yana salladı Yavuz, mükemmel takıntısı geçmiyordu.

” Her zaman her şeyinle mükemmel olmak zorunda değilsin güzelim.”

“ mükemmeli yapabilicekken neden yapmıyım ki?”

kısa sürede kliniği gezmişlerdi, Sidelya toplantısına geçerken Yavuz da kliniğin çevresini de görmek için biraz dolanmaya çıkmayı tercih etmiş, sevgilisinin antika tutkusunu bildiği ve evde bir kaç plak çalar gördüğü için sidelyaya bir kaç hediye almış, büyük sürpriz için hazırlanmıştı. Uygarı arayıp ekibi de evden uzaklaştırınca her şey tamamdı.

Sevgilisinin yanında geri döndüğünde elindeki poşetleri çoktan bir adam bulup eve yollamıştı.

” Güzeller güzelim.” Sevgilisinin binlerce para döktüğüne emin olduğu parfümünü içine çekerken öpmüştü Yavuz.

” Canımm.”

”bitmedi mi işin daha, çarşıyı 3 dolandım.” Sidelya Yavuzun bunalmış sesine gülümserken önündeki bilgisayarı kapatmıştı.

“ bitti, hadi seni yemeğe götüreyim.”

” Yok eve gidelim, bugün benim sana sürprizim var.” Sidelya kaşlarını çatarken sevgilisinin elinden tutup kaldırmasına ayak uydurmuştu.

” Sürprizleri sevmediğimi biliyorsun Yavuz.”

” Biliyorum ama bugün yapmak istiyorum.” Sidelya huzursuzca sevgilisiyle klinikten çıkarken oldukça keyifsizdi, sonucunu bilmediği ya da haberi olmadığı şeyler hoşuna gitmiyordu.

“Arabayı ben kullanabilir miyim?”yavuzun sorusuyla düşünmeden kafasını sallamıştı, gördüğü en kusursuz ve kuralcı sürücüydü tabi ki düşünmüycekti.

Çok uzun sürmeden eve gelirlerken ikisi de pek konuşmuyordu.

“ bu sürpriz hiç hoşuma gitmiyor Yavuz.” Sevgilisinin eve girerken söylediği sözlerle gülümsemesini kaybetmeden Sidelyanın toplu saçlarına öpücüğünü bahşetti Yavuz.

Sidelyayı kendine çevirirken aldıklarının masada olup olmadığını kontrol etmişti

“ senden tek istediğim yukarı çık, senin için seçtiğim elbiseyi giy güzelce hazırlan ve bişey düşünme.”
“Yavuz bu ne şi…”

” bir kere de itiraz etme doktor hanım, çık ve hazırlan hadi.” Sidelya göz devirerek yukarı çıkarken evde yardımcıların olmadığını fark edemiycek kadar gergindi.

Sidelya yukarıda hazırlanırken Yavuz hızlıca masayı kurmuş pikaba aldığı plağı yerleştirip üzerini değiştirmişti.

” Ne bu hazırlık.” Arkadan gelen zarif sesle Yavuz gülerek arkasını dönmeden yamuk duran amerikan servisleri düzeltirkem bilmem anlamında omuzlarını kaldırmıştı.

“ bide mum yaksaydın tam olsaydı Yavuz.”

” O derece klişeliği sevmediğini bildiğim için yakmadım hatta klişe diye söylenme diye ışıkları bile loş yapmadım Sidelya.” Sonunda sevgilisinin kendisine dönmesiyle gülerek yanına ilerleyip gömleğini kırıştırmadan ona sarılmıştı Sidelya.

” Çok düşüncelisin, teşekkür ederim.”

” Sandalyeni çekiyim mi?”

“ niye elimi kullanamıyor muyum?” Yavuz aldığı tepkiye gülerken Sidelyanın ilk defa başa değilde kendisinin tam karşısına oturduğuna dikkat etmişti.

Yemekleri Yavuz servis ederken Sidelyanın asla kalkmasına izin vermiyordu, Sidelya sürprizin büyük bişey olduğunu anlamış ses çıkartmıyordu, yemeklerini keyifle yiyip tatlılara geçerken Yavuzun yavaştan gerginlikle kıpırdanmaya başlamasıyla Sidelya durumu anlamış sesini çıkarmadan hafif ışıklarla aydınlanmış denizi izliyordu .

” Sidelyam.” Sevgilisinin şefkât dolu sesiyle ona doğru dönmüş masanın üzerindeki kutuyu görmezden gelip gözlerinin önündeki kahveliklere kendini bırakmıştı Sidelya.

“ Biliyorum senelerce çok acı çektin, çok acı çektik, savrulduk , kırıldık, dönülemez şeyler yaptık ama yine de birbirimizi bulduk, yeni kavuştuk , çok taze bir yola girdik ama benim artık sensiz kalıcak tahammülüm kalmadı, her sabah uyandığımda her gece uyduğumda yanımda ol, saçlarının kokusu, teninin sıcaklığı bana uzak olsun istemiyorum, güzeller güzelim, baş tacım, benimle evlenir misin?” Sidelya aşırı duygusal bir insan olmasa da Yavuzun sözlerine gözlerinin dolmasına engel olamamış, ilk defa yeşil gözlerinden akıcak yaştan çekinmeden karşısındaki adama teklemeden kafa sallamıştı.

” Gerizekalı herif, bu aniden yapılıcak şey mi?” Yavuz sevgilisinin cevabı üzerine yüzüğü sahibine taktıktam sonra sarılırken omuzundan gelen cümleyle gülmüştü.

” Bekliycek tahammülüm yok ,bazı şeylere de yok ama önce bir tane daha süprizim daha var.” Yavuz Sözlerinin üzerine pikabın yanına giderken Sidelya parmağındaki yüzüğe gülümseyerek baktı.

Pikaptan sezen aksunun ikinci bahar şarkısı yükselirken Sidelya kahka atmıştı.

” Bunu nerden buldun?”
“Antikacıya bir Türk satmış denk geldim.” İkinci bahar ikisinin de en sevdiği şarkılardan biriydi ,gülümsemesini yüzünden düşürmeden sevgilisinin uzattığı eli tutup onu kendisine çekmesine izin verdi.

” korktum kabul etmiyceksin diye.” Yavuzun itirafıyla yeniden kahka atmıştı Sidelya.

” Ne gülüyorsun sağın solun belli olmuyor.” Sidelya sakince sevgilisinin omzuna başını yatırırken Yavuz her zamanki gibi onu sarmalamıştı.

” Seni çok seviyorum Yavuz.”

” Seni bu dünyadaki her şeyden daha çok seviyorum Sidelya.” Mutluydu, mutluydular, huzurluydular şu anlık düşünmeleri gereken bir dolu şeyleri kenara kaldırmışlardı.

 

HELLO AKÇACILARR

BEN GELDİMMM

AZCIK AŞK ACISI ÇEKİYORDUM ONU BOŞVERİNCE DEDİM Bİ BÖLÜM ATIYIM

EEEE EVLENİYOR BUNLAR YORUMLARINIZI ALAYIM

BU ARADA NASILSINIZ, KEYİFLER YERİNDEDİR UMARIM Kİ

VEEE EN ÖNEMLİSİ BENDE SİZİ ÇOK SEVİYORUM, YORUMLARINIZI VE OYLARI UNUTMAYALIM.🤍🤍🤍🤍

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Bölüm : 16.07.2025 19:01 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
Hikayeyi Paylaş
Loading...