6. Bölüm

Bölüm 5

Yasemin
yasminkrc

 

Oyları başlamadan alıyım canolar.

 

Komutanım atış için izin bekliyoruz.”
”Aynı şekilde bizde baskın için bekliyoruz komutanım.”

Telsizden gelen sesle göz devirdi Yavuz, iki dakika beklemekten yoksunlardı

 

 

”Beklemeye devam edin o zaman”

 

 

“Emredersiniz komutanım.” 9 gün olmuştu görevi diğer timden devralalı, 9 gündür gözünü kapattığı her an ışığın altında yeşillenmiş elalıklar ve sol tarafında gülünce çıkan gamzenin süslediği güzel çehre düşüyordu, aklından ise bir an olsun çıkmıyordu, ne yapıyordu, ne severdi, ne yerdi, neye sinirlenirdi hepsini merak ediyordu.

 

 

“Yine mi doktor hanım?” Uygarın sorusuyla kısa bir baş salladı, çok dillendirmiyordu ama şu dünyada en güvendiği adamların başında gelen kişiye söylemişti.

 

 

”Bu kız seni kapısında köpek eder daha.”

 

 

”Razıyım, ondan gelen her şeye razıyım.” Uygar arkadaşını şaşkınlıkla izliyordu, konuştuğu bir iki kız olmuştu ama bu deli divaneliği ilk kez görüyordu.

 

 

Komutanım beklemeye daha devam edelim mi?”
Yavuz sinirle nefes verdi, en son o ağızlarına silahı dayayıp bütün mermileri sıkıcaktı.

 

 

“Bekleyin Sinan az daha bekleyin.”

 

 

“Emredersiniz komutanım.” beklediği adamı görmesiyle avını gören şahin misali kitlendi Yavuz, Birindar binaya giriş yapmıştı. Yavuz bu göreve atandığından beri yılanın başını kovalıyordu sonunda fırsat gelmişti.

 

 

Tim hazır mı ?”

 

 

”Emirlerinize hazırız komutanım.”

 

 

Girin.”verdiği emirle eş zamanlı Uygarla beraber kamüfle oldukları yerden çıkıp binaya giren timin peşinden girdi.

 

 

Kısa sürede binayı tahliye edip, mahkûmları kurtardılar, Yavuz derince çatılan kaşlarıyla etrafta göz gezdirirken Birindarın yakalanmıycağına emindi. Karısı çatışmada vurulmuş onu bile arkada bırakıp koşmaya devam etmişti.

 

 

”Komutanım Birindar kaçtı ama sevkiyatın hepsine el koyduk.” Bekirin sesiyle başını salladı sadece.
“Helikopter gelmek üzere, dönüyoruz.”

 

 

*******

 

 

”Bilmiyorum Cenk.”

 

 

” Nasıl bilmiyorsun Sid.” Cenk izin alarak gelmiş Sidelyaya sürpriz yapmıştı, güya arkadaşını özlemişti.
“Ya sen de kadınsın , baya da zevkli bir kadınsın seçsene birini.” Yaklaşık 45 dakikadır yeni flörtünü iyice kendine bağlama planları kurarak, sidelyayı hediye seçmeye zorlayarak geçirmişti

 

 

”Allah allah ben kadın olduğumu unutmuşum ya sağol hatırlattığın için.” Sidelyanın dalgayla söylediği sözlere karşılık ciddiyetle başını salladı.

 

 

”Ne demek, hadi seç.”

 

 

”Cenk çalışıyorum.”

 

 

”istediğin an 2 dakikanı almaz bunu seçmek Sid.” Sidelya cevap vericekken açılan kapıyla susmak durumunda kaldı.

 

 

”Kusura bakma ben müsaitsin diye çalmadan girmiştim ama.” Yavuzun kısa bir bekleyişle bozulmuş tonla söylediği kelimelerle ayağa kalkmıştı Sidelya. Arkasında 4 kişi daha vardı.

 

 

”Yok müsaitim buyrun.” Yavuz aynı değişik ifadeyle kenara çekilerek hafif zayıf birini taşıyan kamuflajlı çocuğa geçmeleri için izin verdi. Sidelya durumu kontrol etmek için yaklaşınca Yavuz da rahatça kendilerini dikkatle izleyen adama baktı, bu herif kimdi şimdi, sevgilisi miydi ki ?

 

 

” kurşun çıkmış çok da bişey yok ama bir süre dikkat etmen gerekiyor.” sidelyanın yaralanan askere ettiği cümlelerle Yavuzun bakışları yeniden sevdiğine döndü. Saçlarını dağınık şekilde ensesinde toplamıştı, yüzünün güzelliğini daha da ön plana atmıştı bu model. İster istemez ifadesinin yumuşamasıyla Uygardan darbe yemesi bir oldu, mesaj netti Timin yanındasın.
“Tanışamadık bu arada doktor hanım , Sinan ben , üsteğmen Sinan Yalçın, memnun oldum.”

 

 

”Sidelya avcı, Bende memnun oldum.” Sinanın başlattığı tanışma merasimini diğerleri sürdürdü.

 

 

”üsteğmen Bekir Yıldırım. “

 

 

“teğmen Hüseyin Mutlu.” Yaralı çocuğun ufak zorlanarak konuşmasıyla Sidelya nazikçe kendini zorlama anlamında omuzundan geri itti.

 

 

”Kıdemli üsteğmen Uygar Güçlütürk. Memnun oldum doktor hanım namınızı çok duydum.” Namınızı çok duydum derken hafif Yavuza bakmasıyla Sidelya da elalıklarını Yavuza çevirdi.

 

 

”Timim.”
“Timlerin adları oluyormuş sizin de var mı?” Arkadan Cenkin sorusuyla Yavuz en ters bakışlarından yolladı.

 

 

”Arslan” Cenkin sorusuna Sinanın cevap vermesiyle Sidelya da gözlerini büyüterek Cenke baktı, bir çenesini kapatmıyordu.

 

 

” Cenk liseden arkadaşım,üniversiteyi de beraber okuduk, uzun bir izni olunca bizi ziyarete gelmek istemiş.” Ne demişti arkadaşım demişti , Yavuzun içindeki soru fırtınası dinerken kızın kendisine bakan gözlerinin derinliklerine baktı hafifçe kafa sallarken yüzünde ufak bir tebessüm can bulmuştu.

 

 

” Hoşgelmiş.”
“Hoşbuldum sağolun.” Sinanın Hüseyini yeniden kaldırmasıyla tim baş selamıyla sırayla çıktı, Yavuz çıkmadan Sidelyaya yaklaşıp Cenkin duymuycağından emin olunca aklındakileri döktü.

 

 

“ Yarım kalan bir kahvaltımız vardı sanki doktor hanım.”

 

 

”Pek yarım değildi, ben yiceğimi yemiştim kahvaltı benim için bitmişti.” Yavuz kızın olayı çevirme şekline gülerken sevdiğinin gözlerinin önüne düşen saçlarda göz gezdirdi.

 

 

”Benim için bitmemişti ama napıcaz?”

 

 

”Bakarız Yavuz bey kaçmıyorum ya bir yere denk gelir belki yeniden oluverir.” Kızın arkasını dönüp masasına yürümesiyle Yavuz da başını iki yana sallayarak sağlıktan çıktı, yine bey demişti, yine yuvarlak konuşmuştu, işi zordu çok zordu camlı, uzun bir yol vardı sanki önünde ama o yolu yürümeye can atıyordu.

*****

 

 

”Ya gördüm diyorum adamın sana nasıl baktığını gördüm.” Cenk parlayı ve Sidelyayı karşısına almış dört hececilerin dördüncüsü olan Cemreyi de görüntülü aramış Yavuzun Sidelyaya nasıl baktığını anlatıyordu, Parla ve Cemre çoktan inanmış kendi kafalarında romantik bir aşk hikayesi yazmışlar fakat Sidelya aynı umursamazlıkla telefonuyla uğraşmaya devam ediyordu.

 

 

”Çocuk sanki sana dünyanın en değerli mücevherine bakıyor gibi bakıyordu.” Sidelya göz devirerek başından beri verdiği cevabı bir defa daha tekrar etti

 

 

”Eeee yani?”
”Yanisi canım arkadaşım çocuk sana abayı yakmış hemde buram buram”

 

 

” Napabilirim, gitsin köşede yaşasın o halde aba yakmasını.”

 

 

”Sen öküzlükte çığır aştın artık Sidelya.” Cemrenin telefondan gelen sitemiyle poposunu devirip yatmaya devam etti Sidelya, çok da umruydu.

 

 

”Hayatım bak tamam geçmişte çok zor anlar yaşamış olabilirsin ama bu yeni biri.” Sidelya Parlanın yine geçmiş konusunu açmasıyla ayaklandı.

 

 

”Size doyum olmaz ama ben bir gidiyim.”
“Nereye lan gecenin 2sinde.”
“Nöbetim olduğu aklıma geldi izninizleeee.” Sidelyanın hızla dış kapıyı çekmesiyle 3 de şoklara girmişti, asla değişmiyordu.

 

 

********

 

 

Gece uyumamış sabahın ilk ışıklarıyla sağlık kısmından yaklaşık 5 dakika uzaklıktaki koşu yolunun kenarına sandalye atıp günlük D vitamini ihtiyacını karşılarken kitabını okuyordu Sidelya, askeriyede hayat erken başlıyordu bunu defalarca duymuştu şimdi de şahit oluyordu. Önünden koşarak geçip giden bir çok asker vardı.

 

 

Yavuz da sabah eğitiminde koşunun başındaydı, köşeyi döndüğü an gördü. Mavi gömleği , beyaz pantolonuyla bacak bacak üstüne atmış elinde kitabıyla oturuyordu. Hızı yavaşlıyordu yaklaştıkça gözüne çarpan yol kenarındaki çiçeklerle ani bir duruşla durunca arkasındaki askerlerin kendine çarpması kaçınılmaz olmuştu.

 

 

”YAVAŞ LAN DAVARLAR.” Hepsi kısık da olsa komutanında özür dilese de Yavuz gözlerini yeniden sevdiğine çevirmeden oldukça bağırmıştı. Sevdiği gülüyordu, hemde baya eğlenerek gülüyordu, başta kontrolsüzce olan gülüşünü kitabıyla saklasa da daha sonra gülüşünü kontrol altına almış kitabına çevirmişti güzel gözlerini yüzünde asılı kalan gülüşüyle. Yavuzun da gözleri onun gülüşünde asılı kalmıştı.

 

 

Bir kadının gülüşü neden bu denli içini ısıtırdı ki, bir gülüşüyle bütün dünya nimetlerini önüne seresi geliyordu Yavuzun, elinde olsa bir gülüşe canını bile çıkarıp bırakıcaktı. Arkasındaki askerlere koşmaya devam etmelerini işaret edip yeniden kitap okumaya dönmüş sevdiğinin arkasından geçti onun görmeyeceği şekilde. Etrafına kısa bir göz gezdirip albayın yakınlarda olmadığına emin olduktan sonra sevdiğinin sandalyesini sabitlediği yerin arkasındaki çiçeklerden birini koparıp sevdiğine yaklaştı.

 

“ Günaydın doktor hanım.” Sidelya kitabının üzerine zarifçe düşen papatyanın güzelliğine bakarken arkasından gelen tanıdık sesle kafasını geriye attı.

 

“ günaydın Yavuz bey, bitti mi azarınız?” Kızın eğlenen sesiyle sıkıntılı nefes verdi Yavuz. Kızın önünde olmasaydı iyiydi.

 

” Bitti bitti, baktım çok eğleniyorsunuz bir ziyaret ediyim dedim.”

 

“ iyi yapmışsınız.”

 

” Doktor hanım.” Yavuzun bu defa öne gelerek hitap etmesiyle gözlerini kitabından çekmeden mırıldanmıştı efendim dercesine Sidelya.

” Diyorum ki acıktıysan kahvaltı mı gitsek?” Karşısındaki adamın çabasına karşın istifini bozmadan cıkladı.

” Aç değilim Yavuz bey, siz acıktıysanız kendinizi kahvaltıya götürebilirsiniz.”
“Yok doktor hanım, sağolun.” Bozulmuş şekilde koşan askerlerine yetişen adama baktı Sidelya, çabası güzeldi ama bu çabayı şu an görmek istemiyordu.

 

 

THE END

 

 

ŞAKA MAKA 5 BÖLÜM OLDU GENÇLİK.

 

 

YAVUZCUĞUMUN AŞKI GİDEREK ALEVLENİYOR, SİDOŞTA TIK YOK .

 

 

AŞAĞIDA SON SAHNEDEN SİDOŞUN FOTOĞRAFLARINI BIRAKTIM.

 

 

YORUMLARINIZI VE OYLARINIZI BEKLİYORUMM🤍

 

Bölüm : 19.01.2025 16:55 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
Hikayeyi Paylaş
Loading...