
SELAAAAMMM UZUN BİR ARADAN SONRA(1 AY) BEN GELDİM.HEMDE OLABİLDİGİNCE KEYİFLİ BİR BÖLÜMLE!
OFFF OOOF BÖLÜM HAKKINDA SPOİLER VERMEK İSTİYORUM AMA VEREMİYORUM 😭
BÖLÜM SONU OLAYLI BİTMİCEK BU SEFER GÜZELL BİTECEK🥳🤍
NEYSEEE SİZİ FAZLA TUTMİYİM BEN BÖLÜME GEÇİN BAKALIMMM,UMARİM BEGENİRSİNİZZ💖💝
----------------------------------------------------
Anne.
Sevgi.
Şefkat.
Anne kelimesiyle beraber elbette ki bu kelimeler de aklımıza geliyordur.Çünkü annenin olduğu yerde şefkat vardır,annenin olduğu yerde merhamet vardır,annenin olduğu yerde huzur vardır.
Peki ben niye "anne" kelimesini bile ağzıma alamıyordum?
Ben niye küçüklükten beri anne şefkatine ve merhametine aç bırakılarak büyümüştüm?
Bana kalırsa çocuklar korktuğu şeylerden ailesine sığınırdı.
Oysa benim en büyük korkum ailemdi.
Psikolojisi bozulmuş olan bir anne ve işkolik bir baba ile yaşamayı hayal edin iki dakikalığına.İşte ben sizin iki dakika ya da saniyeler altında düşündüğünüzü tamı tamına on yedi sene boyunca yaşıyorum.
Ve bu bir işkenceden farksızdı.
Tenimde hissettiğim gıdıklanma ile gözümden akan yaşı sildim.
Başımı kaldırıp etrafa göz gezdirmeye başladığımda Aysel Hoca ile Kayra'nın bizden biraz uzakta hararetli bir şekilde konuşma içinde olduklarını gördüm.
Dizimdeki sızı kendini hatırlatmaya devam ediyordu,buna başparmağımın ağrısı da dahildi.Bir an önce çadıra gidip dinlenmek istiyordum.En azından biraz uyku,yaralarımı unutturacak.
Bizim çadıra doğru adımlamaya başladığımda kolumdan tutan bir el ile çığlığı basacaktım ki bu kişi aynı zamanda ağzımı da kapatmıştı.Eğer bu kişi bizden biriyse onu gebertecektim.Karşımdaki kişi elini ağzımın üzerinden çektiğinde konuşmaya başladım:
"Ne istiyorsun Defne?"
"Aman sen de Eda,bağırma be kıs sesini az biraz.Duyan olacak şimdi!"fısıldayarak konuşmaya başladığında lafa ben atıldım.
"Defne ne söyleyeceksen söyle işim var."
İçimden sabır duaları okuyarak Defne'nin söyleyeceklerini dinlemeye hazırlanıyordum.Defne ağaçların arkasına göz gezdirdi,etrafta kimsenin olmadığına emin olduğunda biraz yanıma yaklaşarak konuşmaya başladı.
"Sen Kayra ile sevgili misin?"
Kaşlarım çatık bir şekilde Defne'ye baktım.
"Nerden çıktı bu şimdi?"
"Nerden çıktığını boşver sen,kızlar çadırlarında çatlıyor kızım kıskançlıktan,e tabi kaptın yakışıklıyı."göz kırptıktan sonra alnımı ovuşturarak konuşmaya başladım:
"Defne o ergen ucubelerin ne düşündüğü ile ilgili konuşmak hiç hiç istemiyorum.Ayrıca Kayra ile de sevgili değiliz ki olsak bile bu kimseyi ilgilendirmez."
"Ama Eda çok şey söylüyorlar..."
Defne'ye işaret parmağımla yanıma yaklaşmasını işaret ettim.Defne ürkek bir şekilde yanıma geldiğinde kulağına eğildim.
"Gebersinler."
Hepsinden nefret ediyordum.Ne eksik ne fazla.
Geri çekildiğimde dizimde hissettiğim keskin sızıyla burun kemerimi sıktıktan sonra iki adım geriledim."Eda iyisin dimi?"Defne'nin omzumu tutarak yönelttiği sorudan sonra omzumu silkip başımı sallamakla yetindim."Sen gidebilirsin hadi."
Defne uzaklaştıktan sonra ben de peşinden gitmeye karar verdim çünkü bir an önce bacağımdaki şu lanet yarayı pansuman yapmak ve dinlenmek istiyordum.İkindi vakti olmuştu bile güneş batmak üzereydi.Çadıra doğru ilerlemeye başladığımda yanından geçtiğim ateşin sıcaklığı tenimi hafif ısıtmıştı.
Çadırın fermuarını açtığımda kitap okuyan Kayra beni karşılamıştı.Yanındaki kaleme uzandı eli,kitabın ardındaki gözleri bana değdikten kısa bir süre sonra sanırsam okuduğu cümlenin altını çizdi.Çadırın fermuarını kapattığımda biraz ötesine oturdum.Kitabın kapağından okuduğum kadarıyla "Kürk Mantolu Madonna"yı okuyordu.Benim kitaplarla da aram pek iyi değildi zaten,belli etmemeye özen gösterdiğim bir merak içinde sordum:
"Hangi cümlenin altını çizdin?"
"Birbirimize ne kadar uzak,ne kadar yabancı olduğumuzu düşündüm.Oysa aynı gökyüzüne bakıyorduk."
Uykulu bir ses tonuyla dediklerinin ardından kitabın kapağını kapatıp ayağa kalktı.Attığı her adımı dikkatle izliyordum.Çadırın bir köşesindeki mavi çantanın içini biraz karıştırdıktan sonra gazlı bez çıkarıp yanıma ulaştı.
"Ben yaparım."avucumun içini ona doğru uzattığımda gazlı bezi avucumun içine bırakıp az önce kalktığı yerine tekrar oturdu.
kendime doğru çektiğim dizime bezi hava almayacak şekilde sardıktan sonra bacağımı yavaşça uzattım.
Boş bakışlarla karşımıza bakıyorduk.
Yan yana oturduğumuzu öğrenseler dahi kıyameti koparacak olan iki ailenin çocuğu nasıl olmuşsa gönlünü kaptırmışlardı birbirlerine.
Evet.Belki dışarıdan soğuk görünüyordum,her şeyden nefret eden bir ergenin teki.Aşık olduğunu kabullenemeyen bir korkak...
Dışım onu,içim beni yakardı.
"Alp ile İkra nerede?Hava karardı."
"Deminden beri sesleniyorum sana duymuyorsun değil mi?"
kaşlarım hafif çatık bir şekilde başımı sağa sola doğru salladım.
"Yok duymadım."
"Duysan da cevap vermezsin ki."
Mırıldar bir şekilde söylediklerinin ardından ayaklandım.
"Nereye?"
"Hava iyice karardı o ikisi ortalıkta yok."
"Boşver gelirler birazdan."
Çadırın fermuarını sonuna kadar açtıktan sonra etrafa baktım.Ateş hala yanmaya devam ediyordu fakat etrafındakiler dağılmıştı.Herkes çadırlarına dönmüştü.Çadırların genelinden kahkaha sesleri yükseliyordu.
Üstümde bir omzumu açıkta bırakacak bol bir tişört ve şort vardı.Sabah sıcaktı diye giymiştim fakat şuan hava fazlasıyla soğuktu.Parmağım eskisi kadar sızlamıyordu fakat üzerine bastığımda hala ağrısı üzerindeydi.
Tenime değen kumaşla yerimden sıçradım."Korkma benim."Omuzlarımdaki hırkayı giydikten sonra fermuarını boğazıma kadar çektim.Ciğerlerimi dolduran tütün kokusu çok tanıdıktı.
"Babam da bu parfümü kullanıyor çok hoş bir kokusu var."
"Parfümümü beğenmene sevindim."
Göz kırptıktan sonra göz devirdikten sonra sağ ayak başparmağımın üstüne basmamaya özen göstererek ilerlemeye başladım.
"Senin parfümünü değil babamın parfümünü beğendim ben."
Adımlarını hızlı tutarak tam karşıma geçip geri geri gitmeye başladı.Eli hala cebindeydi.
"Yine de benim hırkamı koklamadın mı?Kokladın.Kokuyu beğenmedin mi?Beğendin.İltifatı kendi üzerime alıyorum."
"Tamam tamam da düşeceksin şimdi dikkat et."
İçine derin bir nefes çektikten sonra yanıma geçti."Neredeler bunlar?"giderek endişelenmeye başlıyordum.Etrafta görünmüyorlardı ve gerçekten ikisi de iki çocuktan farksızdı.
Bir süre sonra ağaçların fazlalık olduğu yerden bir çığlık yükseldiğinde o tarafa oğru koşacaktım ki parmağımın keskin ağrısıyla beraber küçük bir çığlık attım .Umarım onlara bir şey olmamıştır, Umarım bir şey olmamıştır.Yavaşta olsa yürümeye başladım Kayra'da arkamdan geliyordu.
Kendimi ağaçların ortasında bulduğum da etrafıma bakınmaya başladım.Önümdeki ağaca doğru bir ışık vurulduğunda hızla arkama döndüm.
"KAYRA!","YOKLAR ETRAFTA,SES GELMİYOR, GÖZÜKMÜYORLAR KESİN BİR ŞEY OLDU İŞTE!"gözümün dolmaya başladığını fark ettiğimde gözümü ovuşturdum.
"Sakin ol Eda bulacağız."
Kayra bir yandan feneri tutuyor bir yandan belimi tutarak daha kolay yürümemi sağlıyordu.Bir çığlık sesi daha geldi ardından "YARDIM EDİN!"diye bağıran bir ses.İKRA'YDI!"K-Kayra İkra bu?"titrek bir şekilde söylediklerimin ardından başparmağımın acısını yok sayarak daha hızlı yürümeye başladım.
"Eda hızlı yürüyorsun parmağın..."
Gözüm hemen yanımızdaki gölete iliştiğinde gözlerimi belerttim.Alp suya düşmüş olamazdı değil mi?!
"Kayra Alp...Alp suya düşmüş olamaz değil mi?!"
Kayra baktığım yöne bakışlarını çevirdiğinde kaşlarını kaldırdı."Olamaz,yok düşmez.Olumsuz düşünme."
Bir çığlık daha koptuğunda bu sefer sesler tam önümüzde duran ağacın arkasında geliyordu.Ağaçların arasından gectiğimde gördüğüm manzarayla dona kaldım.
BU KADAR TELAŞ BUNUN İÇİN MİYDİ!?
"EDA!KAYRA!"Alp'in şaşkın bakışlarına karşılık bizde şaşırmış bir şekilde bakıyorduk onlara.
Çünkü kendilerinin önünde 2 adet kurbağa vardı ve İkra ağlıyordu.Deminden beri kurbağadan kaçmak için yardım istiyordu!
Kurbağa ses çıkardığında İkra'nın dudaklarından bir hıçkırık kaçtı.Ağlamaya başladığında Kayra ikisinede uzaylı görmüş gibi bakıyordu.Kayra ardından elinde tuttuğu fenerin ışığını kurbağaya çevirdiğinde İkra şiddetli bir şekilde ağlayarak Alp'e sarıldı.
Kayra'nın ağzı açıkta kalacaktı neredeyse aynı şekilde benimde."Oğlum hayvana travma yaşattınız lan!","Biz mi yaşattık o mu sabahtan beri vıraklıyor ya!"İkra'nın bağırarak söylediklerinin ardından Kayra sabır çekerek kurbağaya doğru ilerlediğinde kurbağalar zıplaya zıplaya uzaklaşmışlardı bile.
EVET.SADECE BUYDU!
KORKTUKLARI ŞEY KURBAĞAYDI!
"Gelin buraya hadi!"
---------------------------------------------------
"Sonra babamın önüne bir ayı çıkmasın mı!"
Ceza olarak kamp alanına kadar Kayra'nın babasının maceralarını dinlemek zorunda kalmıştık.Hem ben niye bu cezayı çekmek zorundaydım ki!
"E tamam da baban nasıl ayıyla dövüşerek ayıyı öldürdü Kayra?"
Alp'in yönelttiği soruya Kayra omuz üstünden arkasındaki ikiliye bakış attıktan sonra önüne döndü.
"Babam önünde kurbağa gördüğünde ağlamıyordu da ondan Alp."
"Saçmalık."dediklerimle Kayra bir hışımla bana döndü.
"Derken Eda,sen öldüremez misin ayıyı?"
"Oradan ayı öldürebilecek bir güce sahip olan biri gibi mi görünüyorum Kayra?"
"Biraz zorlarsan belki..."
"Tamam Kayra bu kadar saçmalık yeter."dedim elimi kaldırarak.Dilini damağına vurduktan sonra derin bir nefes alıp konuşacaktı ki İkra'nın lafı daha önce geldi.
"Aaa yıldız kayıyor dilek tutun!"
başımızı göğe kaldırdığımızda kayan 2 yıldız gördük hatta yıldız değil meteor."Onlar yıldız değil bir kere meteor-","EDA KAPA ÇENENİ VE DİLEK TUT!"oflayarak gözümü kapatıp içimden geçirmeye başladım;
Allah'ım sen bana doğru yolu göster.
Eğer yanlış kişiyse birleşmemizi nasip etme.
Beni doğuran kadın bir an önce düzelsin.
"DİLEKLER TUTULDU MU!"
gözümü açıp etrafa baktığım da Kayra'nın bana baktığını gördüm.Ona baktığımı fark edince başını hızla yukarı çevirdi.
"Eda dilek tuttun mu!"
onaylar gibi bir mırıltı çıkardığımda İkra bu sefer aynı soruyu Kayra'ya sordu.
"Kayra dilek tuttun mu sen?"Kayra "hayır"anlamında dilini damağına vurduktan sonra bir elini cebinden çıkarıp saçının arasından geçirdi.
"Ama niye ki?!"
"Dileklere inanmam."İkra ofladıktan sonra Kayra tekrar konuşmaya başladı.
"Gerçekleşmesini istediğim bir şey varsa kendim gerçekleştiririm zaten ne gerek var içimden boş boş geçirip zamana bırakmaya."
Ben göz devirdikten sonra Alp konuşmaya karıştı,"Kardeşim böyle hayat yaşanmaz ki ama."
"Alp sizin yaşadığınız hayata başlarım şimdi boş boş istediğiniz şeyi gidip yapmak yerine içinizden geçirip olmasını bekliyorsunuz kusura bakmayın ama hayat böyle de asla yaşanmaz."
"Hayat direkt yaşanılmaz bir yer aslında."
Dediklerimin ardından derin bir sessizlik oluştu."Of siz ikiniz ne yapıyorsanız yapın tencere kapak birbirinizi bulmuşsunuz ikinizde birbirinden karamsar,ciddi,olgun dimi aşkım?"İkra parıltılı gözlerle Alp'in elini tuttuğunda Alp'ta ona büyük tebessümünü sundu.
"Evet aşkım gel biz senle yıldızları izleyelim."ikisine göz devirdikten sonra hızlı bir şekilde yürümeye başladım.
"Küçük asi yine neye sinirli acaba?"yerimde durup sinir bozukluğuyla güldükten sonra ona döndüm.
"Küçük asi derken?Bula bula bu lakabı mı buldun Allah aşkına!","Ne dememi istersin Eda?Alp'in İkra'ya söylediklerini dersem beni keseceğini biliyorum da."
"Küçük Asi deme ne dersen de."
"Buna birkaç iltifat ta dahil mi asi bayan?"
"Asi deme ne diyorsan de dedim sana!"sinirle söylediklerimin ardından yüzünde sinsi bir sırıtış belirdi.
"Hiç değişmemişiz biliyor musun?"
sorgular gözlerle ona baktım."Hiç değişmemişiz."derken ne demek istiyordu ki?Biz ne zaman doğru dürüst "Biz"olduk ki değişecektik.
başımı iki yana sallayıp kamp alanına yürümeye başladığım da arkamdan gelen sesi umursamadan yürümeye devam ettim yarı sakat bir şekilde.
"KÜÇÜK ASİ!"
Bölüm sonu💖🎀
----------------------------------------------------
Son sahne bir yerden tanıdık geldi miii💖🎀👇🏻👇🏻👇🏻👇🏻;
""Ben küçük değilim!"
"Sen öyle san... KÜÇÜK!"
Eda hızla ayaklanıp çığlık atarak Kayra'yı kovalamaya başladı Eda her ne kadar sinirliyse Kayra'da bir o kadar zevk alıyordu."KÜÇÜK! KÜÇÜK!BEBE!"
Eda bir çığlık daha attığında Kayra kulaklarını kapattı,"Ya kulağımı kanattın sussana!"..."
1-)Nasıl bölümdüüü💞👉🏻
2-) Aslında ikisi yıldızları izlicekti ama senaryoyu değiştirmiş olabilirim 💅🏻🙏🏻
3-)İleriki bölümler için bir tahmin?Bir istek vs.?👉🏻
LGS YE SON 40 GÜN FALAN KALDI AGAGAGAGAGAGAGAGAGAG 40 GÜN SONRA BOL BOL GÖRÜŞÜRÜZ BAYYYY LÜTFEN KİTABI 2K YAPALIM HEMMEN💞🤍🫂
| Okur Yorumları | Yorum Ekle |

| 2.27k Okunma |
1.04k Oy |
0 Takip |
20 Bölümlü Kitap |