26. Bölüm

KARANIN ANLATIMI İLE

Sabah gözlerimi nurun çığlık atması ile açtım, uykulu halim ile ne olduğunu anlamaya çalışıyordum taki o sesi duyana kadar halam (inciiii) diye bağırmıştı.

Üstümdeki batanyeyi fırlatıp hızla odadan çıktım incinin odasına geçtiğimde incinin titreyen vücudu ile karşılaştım o an kendimi kaybetmiştim ya onada bişi olursa (inciiii) diye bağırmıştım.

Hızla yanına gittim ve uyanması için inciyi sarsmaya çalıştım ama olmuyordu terlemişi, titriyordu.

- inci

Seslendim ses vermedi.

- abiiiii inciyeee ne oluyorrrr!

Nurun bağırması ile içeriye korumalar dalmıştı.

- Doktor çağır yaman!

Yaman hızla telefonunu cebinden çıkarmış aramaya gitmişti.

- kriz geçiriyor dedim.

Dudaklarımın arasından benden izinsiz çıkan cümle ile odanın içindeki herkes paniklemeye başlamıştı.

İnci sayıklıyordu lanet ettim kendime çünkü elimden doktoru beklemekten başka bişey gelmiyordu hızla ayağı kalktım ve duvara sinirden yumruk atmıştım.

Kafamı duvara yasladım ve derin nefesler almaya başladım.

- abiii

Ceylanın titreyen sesi ile ona döndüm incinin vücut titremesi durmuştu. Nur incinin elini tuttuğunda incinin titreyen elinin arasından yata düşen eli ile hızla yanına gittim.

Hızla elimi burnunun önüne getirim nefes almıyordu nefes almıyordu lanet olsun.

- İNCİ NEFES AL GÜZELİM İNCİİ! ARABAYI HAZIRLAYIN LANNNNN YAMANNNN!

İnciyi kucağıma aldım merdivenlerde koşar adım inerken herkes arkamdan geliyordu

- tamam kurtarıcam seni güzelim tm tm kurtarıcam seni kurtarıcam.

Hızla evden çıktık yamanla arabaya geçip hızla arabayı çalıştırdı ve hastaneye yol aldık.

####

Hastaneye 10 dk içinde vardığımızda hızla sedyeye koydular ve götürdüler kafayı yemek üzereydim bekledik bekledik ne yapabilirdik ki.

####

Bir iki saat geçmişti doktorlar o saat içinde ne yaptı hiçbir fikrim yoktu..

Bşe doktor çıktı ve incinin yakınını sordu.

- İNCİ hanımın yakınları Burda mı?

- Buyrun eşiyim bir sıkıntı mı var eşim iyi mi?

- iyi efendim kriz esnasında farkında olmadan nefesni tutmuş ve buda saniyelik olarak kalbinin durmasına neden olmuştu, dişlerini çok sıkmıştı ve vucudu kirlenmişti elimizden geldiğince toparlamaya çalıştık şimdi normal odada uyku ilacı vereceğiz uyuyor olacak efendim.

Kaplar açıldığında hızla incinin yanına gittim ve elini tuttum şükür iyiydi.

Normal odaya geçtiklerinde bir doktorun beni iterek dinlenmesi gerekiyor dediğinde korumalar hızla kadını benden uzaklaştırmışlardı, kadın bana şaşkın şaşkın bakarken korkuyla yanımızdan ayrılmıştı

Hızla incinin bukunduğu odadan içeri girdiğimde iki korumayı kapıya diktim, incinin elini tutum öpmüştüm, huzur kokan vücudu muhteşemdi.

O kadar güzel uyuyordu ki yanağını okşayıp öptüm kaybetme korkusunu bir kez daha yaşamıştım, bu da kötüydü sevdiği kadını kaybetmek çok kötü bir hiss

Teklu koltuğu Sarenin başının ucuna çekip oturdum bir elim elinde iken kafamı geriye yaslamış uyumaya çalışıyordum.

######

YAZARIN ANLATIMI İLE

Geçmiş acılar kapısı olmayan bir ev gibidir, asla ama asla peşinizi bırakmaz her zaman bir boşluk olur, anıların kapısını kilitlemek ne kadar istesenizde o boşluk buna hiçbir zaman izin vermez.

Karanlık odada biriken acılar, ger odaya girişinde tazelenir, her ne kadar o odada olmasanızda bu sefer zihniniz sanki anlaşma yapmış gibi karanlık anılarım yerini tutarak konuşmaya başlar.

- ben seviliyor muyum?

- ben kimim?

- Bir aile üyesi olarak beni nasıl görüyorlar?

- Ölürsem nasıl bir tepki verirler ağlarlar mı?

- ölüm, ölüm olursa ağlayan olur mu?

Her insanın zihninde dolaşan bu düşünceler o gece inci'nin kabusu olmuştu. Geçmişte yaşanılan olaylar yüzünden, babasının 7na yaşattığı acıdan, kırılan kalbinde, akan göz yaşından, titreyen ellerinden tut korkudan tutmayan ayaklarına kadar.

Uyanmıştı o gece kabusları bakalım bu süreden sonra ne olacaktı?

Eve geçmişlerdi karan ve inci, karan incinin bir dk bile yanından ayrılmıyordu. Çünkü her an bişey olacakmış gibi hissediyordu bugun incinin doğum günüydü. Ama en kötü günüydü.

İnci öylesine uzanıyordu kendine gelmeye çalışıyordu, korkuyordu zihninde canlanan pis anıları her gece ağlamasına sebebiyet veriyor kedi gibi yanındaki kişiye sığınmasına neden oluyordu.

Şimdi ise karan ve inci, karanın odasında öylece uzsnıyorlardı, incinin ağırlaşan gözleri karanlığı selamlarken, güneşin doğuşu a merhaba diyen karan sabırla olacakların bilincindeydi.