4. Bölüm

Belalı

Burcu
yazarburcu

Karı koca...

Karı koca mı!

Şokla gözlerimi açtım ve Sarp'a döndüm.Ancak onun yüzünde geniş bir gülümseme vardı.

Gülünce gözleri kısılıyordu.Tatlıydı ama şu an tatlı olması gereken son zamandaydık.

Bize gülümseyerek bakan sunucuya döndüm:"Bildiğimiz karı koca?"

"Tiyatroya ilgim arttı."dedi Sarp sadece benim duyabileceğim şekilde.

Gözlerimi devirdim.Ama hoşuma gitmiyor değildi.

Sahteden oflayarak bize beklentiyle bakan sunucuya başımı salladım.

"Tamam."

Tüm salon gülerek bize baktığında tanıdık bir yüz ayağa kalktı ve bağırdı.

"Hayır,olmaz!"

Bu Sena'ydı.

Hepimiz ona döndüğümüzde Sarp'ın bedeninin arkamda gerildiğini hissettim ce göz ucuyla ona baktım.

Gergin bakışlarını bana çevirdi ve yanıma doğru bir adım attı,omuzumun üzerinden fısıldadı;"Ne yapıyor bu?"

Yanında oturan arkadaşları Sena'yı oturtmaya çalışırken Sena onları ittirdi ve sahneye doğru yürüdü.

Bunu gördüğüm an kan beynime sıçradı.Ne diyecekti? "Onun karısı Lal değil,ben olmalıyım!" mı?

Sena'yı omzumla iterek sahneden indim.Sarp arkamdan adımı seslendi ancak onu umursamadım.

Konferans salonundan çıktım.

Arkamda şaşkın öğretmen ve öğrenciler bırakmıştım.

He bir de rezil olan bir Sena.

Arkamdan bir kol bileğimi tuttu ve beni sertçe kendine çevirdi.

"Lal."dedi.Gözlerimi kapattım ve sabır diledim.

"Sarp."dedim onu taklit ederek.

"Konuşacağız."

"Ne konuşacağız?!"diye parladım istemeden."Sevgilinin nasıl her şeyi berbat ettiğini mi?!" devam edecekken sesi beni durdurdu.

"Sevgilim değil o benim."dedi dişlerini gıcırdatarak.

"Her ne boksa!"

Beden dilimi hararetle kullanınca iki elimden tuttu ve beni daha yakınına çekti.

"Lal,Sena psikopatın teki.Aramızda hiçbir şey yok,olamaz da.Kafana sok şunu."dedi bileklerimi beklediğimden nazikçe tutarken.

Bileklerimi çekmedim,bu hareketin bıraktığı etkiyle cevap veremedim birkaç saniye.

"Konuşmak istemiyorum."

"Belirsizliğe katlanamıyorum."dedi karşılık olarak.

Bileklerimi hızla ellerinden kurtardım.

"Aramızda bir belirsizlik yok,Sarp."

"Aramızda ne var o zaman,Lal?"

"Çok şey."dedim.Aklıma ihanet ederek.

"Çok şey?"diye sordu.Cevabımı beklemediği aşikardı.

"Senden nefret ediyorum,"dedim.Kaşları çatıldı."Senden o kadar nefret ediyorum ki aklımdan çıkmıyorsun."

İfadesi yumuşadı,bakışları derinleşti.

"O ne demek?"dedi kurnaz bir imayla.

"Öf,"dedim."Bırak ya."Gülerek ona baktığımda konferansın kapısı açıldı ve herkes dışarı çıktı.Konferans bitmişti.Kalabalığın arasına karışıp yüzümde bir gülümsemeyle sınıfıma gittim.

 

--

Tüm dersi onu düşünüp geçirdikten sonra zil çaldı.

Pelinle ayağa kalktık ve dışarı çıkmak için kapıya yöneldik acal dışarıdan yüksek bir "Lal!" sesi yükseldi.

Bakışlarım Pelin ile buluştuğunda hızla kapıdan çıktık ve koridora gittik.

Bu Deniz'di.

"Kaşar!" diye bağırdı ben karşısına geçince.

Etrafımızda tanımadığım birkaç kişi daha vardı.

İkisi Pelin'in yanına geçti,sanki yanıma gelmesini engelliyorlardı.

"Ne oluyor Deniz?"dedim korkuyla.

"Ne mi oluyor?Sen bana ümit verip gidip Sarp'la nasıl konuşursun!"

"Ümit verip mi?Ne ümidi gerizekalı?Bizim aramızdaki şey çok önceden bitti."

Deniz üzerime yürüdüğünde Pelin yanıma gelmek için atıldı ancak yanındakiler onu tutunca bir küfür savurdu.

Koridorda bizim sınıflarımızdan başka kimse yoktu.

Nasıl oluyordu da bir öğretmen bile olmuyordu?

Sarp neredeydi?

Korkuyla etrafıma bakıp onu ararken Deniz bağırdı.

"Ne o?Bulamadın mı sevgilini?"

"Ona bir şey yaptın mı?"diye sordum anında.

"Hmm,"dedi gıcık bir ifadeyle.Üzerine yürüdüm.

"Ona dokunursan seni öldürürüm."

"Ne yazık."dedi eli yüzüme gelen saçları arkaya atarken."O da aynısını demişti,öyleyse ben sana dokunurken nerede?"

Dişlerimi gıcırdattım.

"Ne yaptın,söylesene!"

"Hiçbir şey yapmadım.Ama bir sözüme bakar."

"Siktir ordan."dedim ve geri çekildim ancak o da bir adım atarak aramızdaki mesafeyi tekrar kapattı.

"Deniz,"dedim"Haddini aşma."yanından geçmeye çalıştım ancak beni durdurdu.

"Güzelim,acelen ne?"dedi ve kolumu haddinden fazla bir şekilde sıkarak beni durdurdu.

Kendini filmlerdeki mafyalardan sanıyordu herhalde.

Kolumu çekmeye çalıştığım sırada kalabalığın arkasından gür bir ses yükseldi.

"Senin o güzelim diyen ağzındaki dişleri tek tek eline veririm lan."

Sarp.

İyiydi.Buradaydı.

Gözlerim hızla üzerinde gezibdi ve iyi olup olmadığına baktı.

O da benim için aynısını yapıp iyi olduğumdan hızlıca emin olduktan sonra yumruğunu Deniz'in yüzüne geçirdi.

Etrafımızdaki diğer adamlar onlara doğru koşunca serbest kalan Pelin bana koştu.

"İyi misin?Lal,iyi misin?"dedi endişeyle

Başımı salladım ve önümüzde gitgide büyüyen kavgaya başımı çevirip oradan uzaklaşmayı seçtim.

---

Yaklaşık 10 dakika sonra oturduğum dersliğin kapısı çalındı.

Pelin bana su almaya gittiği için onun geldiğini sanmıştım ancak kafamı kaldırınca Sarp'ı gördüm.

İçeri girer girmez bana geldi ve sıkıca sarıldı.

Elini saçlarıma atıp kokumu içine çekti ve daha sıkı sarıldı.

"İyi misin?"diye sordum endişeyle"Ne oldu?"

"Deniz pezevengi Furkan Hocanın yanında,sonra da beni alacaklar.Seni göreyim dedim."dedi elleri saçlarımı geriye atıp yüzümü avuçlarken."İyi misin?"

Başımı salladım."Korktum."dedim"Sana bir şry yaptı diye."

"Tch."dedi ve zoraki de olsa gülümsedi"Kim bana bir şey yapacak?Her yerde adamlarım var benim."

Yorgun bir ifadeyle kıkırdadığımda kafamın arkasından sakince tuttu ve göğsüne çekerek tekrar sarıldı.

Bir süre öyle kaldık.

Etrafımızda kıyamet kopsa da duymayacak durumdaydık.

Ancak kapı çalınıp içeri Murat girince ayrılmak zorunda kaldık.

Yanımdan ayrılmadan Murat'a döndü.

Murat sıkıntılı bir şekilde konuştu;"Kanka,Deniz atılacak diyorlar.Çocuğu bir parçalamadığın kaldı,sana ne olacak?"

Endişeyle ona baktım.

"Atacaklarsa atsınlar."dedi."Yapacak bir şey yok."

Murat sıkıntıyla başını salladığında Sarp bana başıyla merak etmememi işaret etti ve dışarı çıktı.

 

 

 

 

 

Bölüm : 10.11.2024 21:54 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
İçindekiler
Burcu / Yaşanmamış İhtimaller Kıyısında / Belalı
Burcu
Yaşanmamış İhtimaller Kıyısında

26 Okunma

0 Oy

0 Takip
4
Bölümlü Kitap
Hikayeyi Paylaş
Loading...