12. Bölüm

11. Bölüm

Z
yazarinadizeyymiss

Geçen bölümden:

 

"Oha bu! Bu Osman " demiştim

 

"Osman kim " demişti Kağan

 

"Mahalleden biri bana yanıktı ama ben kabul etmiyordum babası bi süre şehir dışına yolladı herhalde olanları öğrendi ve gelip beni almaya çalışıyor salak" diyerek dalga geçtim.

 

"Ben bunu varya " diyerek bir hışım ile dışarı çıktı

 

"Kağan! Kağan!" Diyerek hiddetle peşinden koştum

 

"Lan sen kim oluyorsun!" Diyerek koşarak Osman'ın yanağına sert bir yumruk patlattı.

 

"Kağan!" Diyerek ellerimi ağzımda birleştirip çığlık attım

 

"Lan sen kimsin de benim karımı sahipleniyorsun ha kimsin kim!" Diye bağırdı Osmana

 

En sonunda Osman kendine gelip aniden polis çağırdı Kağan ile birbirimize baktık ancak onun gözlerinde gram pişmanlık görmüyordum sanki bir daha olsa bir daha yapacak gibiydi..

 

"Kağan" dedim fısıldayarak

 

"Ne yapacağız" dedim yine fısıldayarak

 

"Ne olacak bide üstüne tutuklanacak ve karakola götürüleceğim " dedi

 

Sanki hiç bir şey olmamış gibiydi

 

Ve olan oldu Polisler gelip Kağanı götürdü

 

 

Şimdi:

 

• Öykü Karan •

 

"Kağan! Ne yapıyorsunuz nereye götürüyorsunuz oğlumu?" Diyerek yanımıza geldi Kenan amca

 

Kenan amca bi iki saniye bana baktı ardından

 

"Ne oldu oğluma?" Dedi

 

"Bizim mahalleden Osman diye biri Kenan amca bana bela oldu Kağan da onu böyle pata küte dövdü üstüne polis çağırdı Osman ardından da zaten göründüğü üzere" diyerek polis arabasının peşine düştük özel araç ile

 

Bir süre sonra karakola götürüldü Kağan

 

"Kağan! Oğlum! Merak etme kurtaracağız seni" dedi Kenan amca

 

Hayret oğlunu düşünesi gelmiş

 

Şu içimde ki şeytan bi sussa çok güzel olacak !

 

Ah ah ben susmam ki bunu bilmen gerekir

 

 

"Ya bak gördün mü bu adam senle oldu olalı başında bela eksilmedi" diyerek yavaşça yanıma geldi Yelda

 

O ara düşüncelere daldım gerçekten de bu adam benle olduğundan beri başından bela eksilmedi zorunda olmamasına rağmen annemi hastaneye götürdü üstelik kendi evini açtı ki hiç bişeye zorunluluğu yoktu.

 

Hem belki de sevdiği vardı da ben zorlamıştım.

 

Sence sevdiği olsa seni bu kadar ister miydi?

 

Haklı aslında bi nevi üstelik ben onu reddettim o kadar istememe rağmen ve

Üstelik benim yüzümden şirkette bayıldı aç aç gitti..

 

 

Gerizekalı kız!

 

Sus be !

 

 

"Yelda.. fark ettiysen hiç bir şey yapma zorunluluğu yoktu Kağan'ın ancak o yaptı ve her şeye rağmen benimle evlenmek istedi artık ne kadar aşıksa ve seviyorsa sen düşün tamam?" Diyerek göz kırpıp içeri gittim. Telefonum çalıyordu

 

"Alo?" Diyerek açtım.

 

"Hah kızım ne oldu Kenan beyin sesi geldi anlamadım. " Diyen annemin sesi idi.

 

"Anne bişey yok halledeceğiz sen ve abim evde kalın bizi bekleyin" dedim ardından da görüşürüz deyip kapattık.

 

Hücrelerin bulunduğu yerde ki kapının önünde bi o yana bi bu yana gidiyordum.

 

En sonunda bi tane komiser bey gelip

 

"Görebilirsiniz hanımefendi siz de beyefendi" diyerek hem bana hem de Kenan amcaya karşı konuştu.

 

Kenan amca ile birbirimize bakıp gülümsedik ve birlikte içeriye girdik.

 

Kağan hemen bizi gördüğü gibi ayağa kalkıp yanımıza geldi bizde tabi onun yanına

 

"Baba , Öykü?" Diyerek bize seslendi.

 

"Kağan sevgilim" dedim özlemle

 

"Oğlum senin ne işin var burada?" Diye sordu

 

"Baba sorma baba" dedi her an ağlayacak gibiydi.

 

Bir süre sonra Kenan amca bizi yalnız bıraktı ve ben

 

"Kağan benim yüzümden -" dedim ama parmaklıklar ardında olmasına rağmen işaret parmağı dudağımın üstünde durdu ve konuşmamı engelledi.

 

 

"Şşş.. sakın duymayacağım bi daha öyle bişey anladın?" Dedi yarı sakin yarı sinirli bi ses ile

 

"Ama-" dememe izin vermeden polis memuru bey

 

"Hanımefendi görüş bitmiştir lütfen sizi dışarı alalım" dedi bende çok diretmeden çıktım

 

Yelda yine yanıma gelip

 

"Bak şu an senin yüzünden orada yurt dışından döndüğünden beridir hayatı hiç de yolunda değil ki Kağan asla plansız hareket etmez" dedi Yelda sinirle

 

"Yelda seninle hiç uğraşmak istemiyorum bu yüzden ben demeden kes sesini zaten bende farkındayım neler olduğunun" diyerek kendimi açıkladım az daha ağlayacaktım kendimi tutmasaydım.

 

"Ah bak sen de biliyorsun o zaman benim artık bişey dememe gerek yok!

Sana son kez diyeceğim küçük sıçan! Kağan'ı istesem burdan çıkartabilirim ancak sen teklifimi kabul etmezsen daha çok gazlar ve Kağan'ın hapishaneye girmesini sağlarım!" Dedi sesi netti yapabilecek potansiyeli vardı

 

"Ne istiyorsun?" Dedim ve söyleyeceklerini bekledim.

 

"Kağan'dan boşanacaksın! Ve sonsuza kadar hayatımızdan çıkacaksın!" Dedi sesi netti

 

Şok olmuştum gözlerim yuvalarından çıkacaktı.

 

"Eee ne diyorsun?" Dedi cevabımı bekliyordu

 

Kadın haklı azıcık zeka olsaydı neler olacağını bilirdin!

 

Diyordu içimde ki şeytan

 

O haklı!

 

"Eee bekletme beni artık!" Diyerek sinirlendi Yelda tam o sırada abim gelmişti yanında annem ile

 

"Kardeşim ne oluyor?" Diyerek yanıma geldi abim

 

"Hiç bişey olduğu yok Yusufcuğum kardeşin kocası için endişelendi bende yanında teselli etmeye çalışıyordum" diyerek benim yerime açıkladı

 

"Kardeşim üzülme Allah'ın izniyle çıkacak benim dağ gibi eniştem" dedi daha çok ağlamaya başladım

 

"Abi benim yüzümden oldu o Osmanda benim yüzümden geldi Kağan da benim yüzümden bu halde " dedim ağlaya ağlaya

 

"Annecim hiç bir şey olmayacak benim Kağan oğluma merak etme " dedi annem

 

Annem Kağan'ı oğlu gibi severken

Abim Kağan'ı kardeşi gibi severken ben

Ne yapacaktım!

 

"Of abi of anne " diyerek ağlamaya devem ettim

 

 

Zoraki eve götürdüler beni

 

 

Bir sonraki gün;

 

Sabah yanımda ki bomboş yere bakıp gözlerimi açtım Kağan yoktu ben alıştım ya ona bu 3 ay boyunca

 

Zoraki bi şekilde hazırlanıp kahvaltıya indim.

 

"Günaydın" dedim ruhsuz bi şekilde

 

"Günaydın kızım" dediler aynı anda annem ve Kenan amca

 

Abim ise " Günaydın kardeşim daha iyi misin?" Diye sordu kafamı salladım sadece

 

"Daha iyi olacak merak etmeyin" dedi Yelda ne demek istediğini anlamıştım hala kabul edip etmeyeceğimi merak ediyordu.

 

"Evet evet Yelda haklı gayet iyi olacağım Kocam geldiğinde " dedim

 

Bu bi nevi boşanmayacağım demekti.

 

Yelda ise yüzü tuhaf bi şekilde masaya oturuşumu seyretti gözünün önünde tam da Kağan'ın yerine oturdum.

 

"Kocamın yerini boş bırakmamak lazım" diyerek hafifçe daha doğrusu kendimce espri yaptım annem ve abim gülmüştü Kenan amca da öyle ama Yelda sanki beni anlıyor gibi yüzü daha da tuhaflaşıyordu.

 

Abim bi anda

 

"Ben kalkayım. İşlerim var" diyerek kimseye bişey demesine fırsat vermeden gitti.

 

Ne halt yiyordu bu adam!

 

Senin kadar halt yiyen mi var

 

Diyen şeytanı susturmaya çalışıyordum.

 

3 saat sonra;

 

Odada oturmuş düşüncelere dalmıştım ki korna sesi ile kendime geldim.

 

Korna sesi bi süre sonra durmuştu ve abimin sesi geldi

 

"Öykü! Gel bak sana bi sürprizim var !" Diyordu

Hemen uçarak dışarı koştum benimle birlikte Kenan amca ve Yelda , annem hep birlikte dışarı koştuk

 

Arabanın diğer tarafında ki Tanıdık simayı görür görmez kendime geldim

 

Abim Kağan'ı bana getirmişti

 

Hemen ardımda abim vardı arkama geçmişti o ara

 

Kafamı ona döndüm ve gülüp bakışlarım ile teşekkür ettim

 

Nasıl yaptıysa onu bana getirmişti.

 

O ise sadece gözlerini yumup açarak rica etmişti

 

Koşarak sarılmıştım

 

Ve kulağıma eğilen Kağanın sesi ile kendime geldim

 

"Neler olduğunu biliyorum ! Yelda' nın neler dediğini de hepsini bir bir hesabını soracağım ondan!" Diyerek Yelda'ya karşı nefret kusuyordu.

 

Ona kocaman sarıldım bu ise bir kez daha

 

BEN BOŞANMAYACAĞIM!

 

Demekti...

 

Son

 

 

 

Bölüm : 10.03.2025 23:27 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
Hikayeyi Paylaş
Loading...