22. Bölüm

RENKLENSİN GECELERİMİZ/ ÖZEL BÖLÜM;

Z
yazarinadizeyymiss

RENKLENSİN GECELERİMİZ/ ÖZEL BÖLÜM;

...

• Kağan Karan •

Bu zamana kadar bütün yaşadıklarımı düşündüm. Öykü ile ilk tanışma vs her şey

 

...

Geçmişe dönüş; • Öykü Karan 'dan •

19.00'da işten çıktım ve eve doğru gittim o sırada atölyede çantamı unuttuğumu fark ettim ve atölyeye doğru yola çıktım atölyeye vardığımda ise çantamı masamın üstünde gördüm hemen aldım ve telefonumu da çantama attım o sırada bi ses duydum patron odasından merak edip oraya doğru yöneldim bi baktım ki biri orda boylu poslu ve endamlı tabi arkadan gördüğüm kadarıyla

Önünü döndü ve beni gördü

"Sen?" Dedi işaret parmağı ile gösterdi beni

"Siz? Kenan amcanın oğlusunuz." Dedim hatırlayarak

"Evet. Sizde Babamın yakın arkadaşı olan Ali amcanın kızısınız." Dedi

O sırada içerde bi ses geldi bu bu abimin sesi idi.

"Öykü!! " Diye bağırdı beni çağırıyordu ama neden?

Hemen çıktım Kağan da benimle geldi

İkimiz abimin önüne çıktık bize bakıyordu bide nerdeyse el ele tutuşmuş olan ellerimize

"Bu haliniz ne ?!" Dedi bize karşı

"Abi ne hali?!" Diye çıkıştım.

"Seni işten almaya geliyordum abi kardeş gezelim diye seni gördüm camdan bununla samimi duruyordun bende geleyim dedim kim bu çabuk söyle?!" Dedi

"Abi biz?" Dedim ona Bakarak o da bana bakıyordu

"Biz birlikteyiz abi.." dedim ağzımdan bi anda çıkan kelimelerle ben de inanmıyorum kendime ve artı olarak bunu da ekledim

"Ben ve Kenan amcanın oğlu Kağan Karan ile birlikteyim ben" dedim o da bana şaşkınlıkla bakıyordu hem abim hem de o çok şaşkın idi. Doğrusu bende kendime inanmıyordum ve o da ekledi demek ki bişey vardı ki ekledi

"Ve biz evlenmek istiyoruz" dedi abime bu sefer ben ona şok içinde baktım ikimizde birbirimize bakıyorduk ve ortamızda ise abim gözünü ikimizden ayırmıyordu.

Şimdiye dönüş:)

Hatırladıkça yüzümde ki gülümseme eksik olmuyordu.

Normalde sert bir insandım ben kolay kolay gülmem, kolay kolay kendimi birine hayatta bırakmam...

Kısacası Öykü bana asıl Kağanı gösterdi. Onunla birlikte olaylara göğüs gerince anladım ki asıl ben buymuş olaylara rahatlıkla göğüs gerebilen , eğlenip gülebilen hatta biraz da kıskanç bir Kağan...

Doğru aslında çok da kıskançlık yoktu. Çünkü Öyküde bende kıskançlık krizine sokabilecek hiç bir şey yapmıyorduk...

Öykü yanıma geldi ve

"Kağan artık uyanma zamanı" dedi yavaşça

Ama herşey siliniyordu..! Ne oluyor?!

 

...

Alarm sesi geliyordu.. yavaşça gözlerimi açtım ve alarmı kapadım.

Nerdeyim ben ...?! Elim başımda idi başım çatlıyor ve ben nerede olduğumu düşünüyordum..

Burası benim Londra'da ki evimdi. Elbette bir dakika yoksa her şey bir rüya mıydı?

Hemen yorganı üstümden attım ve aşağı indim.

Aşağıda ki aynı hizmetli kadındı. Boş boş bakıyordum. Her şey bir rüya ise o zaman ben aslında öykü ile hiç tanışmamış hatta çocuklarım bile yoktu. Biz en son yeni çocuk yapıyorduk ne ara rüya çıktı.?!

Ama bir dakika ben yine en başa dönmüş isem o zaman Yelda hala hayatımız da mıydı?

Aşağı inmiştim gene orada ki hizmetli aynıydı ve beni görür görmez

"Good morning sir, how are you?" Dedi

( Günaydın efendim, nasılsınız?)

"Thank you, good morning. What's going on by the way?" Dedim

( Teşekkür ederim günaydın bu arada ne oldu?)

"You must have had a nightmare, calm down." Dedi

( Kabus görmüş olmalısınız sakin olun.)

Başımı salladım ve yukarı çıktım.

Telefon mu çalıyor?! Ha benim telefonmuş..

Arayana baktığım da şok olduğum bir isimdi. Annem...

Annem yaşıyor ve beni arıyordu çok bekletmeden açtım ve sesim titreye titreye

"Alo" dedim

"Alo anneciğim iyi misin?" Dedi annem haklıydı çünkü ben Rüya görmüş ve rüyamda da her şey annemin ölümü ile başlıyordu ve bunun üzerine aslında herşeyin bir rüya olduğunu öğreniyordum.

Ne Öykü ne de başka biri ne olduğunu bilmiyordum?!

"Kağan..." Diye seslenmesi ile kendime geldim.

"Hah anne pardon ya dalmışım" dedim ama halbuki düşünüyordum.

"Oğlum seni çok özledim. Ne zaman geleceksin?" Diye sordu annem

Bende özlemiştim rüyamda ona sarılamamak üstelik mezarını görmek zordu.

"Hemen geliyorum anneciğim" dedim

"Hemde bugün geliyorum eşyalarımı toplayıp geliyorum. Canım annem benim.." dedim sesim ağlamaklı idi. Ben ki Kağan Karan ağlamaktan nefret eden biriydim. Ama işte annemin bir iki sesini duyunca hemen gözyaşım dökülmeye yer arıyordu.

"Annecim senin sesin tuhaf geliyor iyi misin?" Dedi annem anlamıştı beni ne olduğunu biliyordu hissediyordu.

"Anne ben seni çok özledim.." dedim ve daha fazla dayanamayıp ağlamaya başladım. Yatağa oturdum ve ağlamaya başladım.

Annem ise ordan "sakin ol annem gel bak zaten bana geliyorsun sakin" diyerek beni sakinleştirmeye çalışıyordu.

 

Karar vermiştim gidecektim. Rüya da olsa bir kere kaybetmiştim bir kere daha asla..! Demek ki Yelda karısı hayatımız da yoktu.. bu iyi bir şey peki babam ona ne oldu ?

"Anne , babam nasıl?" Diye sordum.

"Baban da yanımda duyuyor seni şu an " dedi

"Baba... Geliyorum..!" Dedi sevinçle

Babam da gülerek" gel tabi eşek sıpası özlettin kendini" dedi

Görüşürüz deyip kapattık ve bende yukarı çıkıp bavul hazırlamaya başladım.

Her şey Öykü ile birlikte başlamıştı her şey yine bu şekilde başlamıştı bakalım yine böyle mi olacaktı? Acaba öykü gerçekten de rüyamda ki gibi miydi?

... 

• Öykü Doğru •

Sabah bir anda sıçrayarak uyandım. Çok tuhaf bir rüyaydı... Sahte evlilik yapıyordum üstelik sahte evlilik yaptığım adamdan ikiz çocuk yapıyor artı olarak sözde üvey annesi ile savaşıyorduk.

Yani kısacası rüyamda sahte evlilik dolayısıyla aşık oluyordum..!

Saate baktım.. hazırlanıp kahvaltı yapmak için hala vaktim vardı.

Öğretmen olmuştum.. edebiyat öğretmeni olarak daha doğrusu ilkokulu istemiştim. Sınıf öğretmenliği yapıyordum. Ama asıl branşım Türk Dili ve Edebiyatı idi.

Kalktım ve lavaboya gidip genel işlerimi hallettim. Odama geri dönüp üzerimi değiştirdim ve abim , babam , annem ile birlikte kahvaltıya geçtik.

Bu arada rüyamda babam da vefat ediyordu. Ve sahte evlilik yaptığım adamın da annesi vefat ediyordu.

"Kızım bırakmamı ister misin ?" Dedi babam

"Yok babacığım ben geçerim sen yorulma." Dedim

O da " peki kızım ben bugün işte olacağım mesai verdiler." Dedi babam

Bugün annemle evlilik yıldönümleri idi o yüzden numara yapıyordu o yüzden Kaş göz yapıyordu abim ve bana..

Abim de bir şirkette çalışıyordu maaşı gayet iyiydi ve bir nişanlısı vardı o kız da rüyamda ama finalde çıkıyordu..

" Tamam baba" dedim alttan alta gülüyordum. Acaba benim de ilerde böyle bir evliliğim olur muydu? Niye olmasın... Kolumda ki saate baktım ve artık okula gitmem gerektiğini anladım.

Kalkıp sandalyenin kolundan çantamı aldım ve

"Hadi bakalım ben daha işe kaçıyorum." Dedim ve hepsine öpücük yolladım.

Ardından da hızla çıktım abim de benimle birlikte çıktı.

"Gel bırakayım seni abisinin gülü" dedi ve arabayı açtı bende peşinden gittim.

.

.

.

Kendisi beni okula bıraktıktan sonra şirkete geçti.

Ardından da bende öğretmenler odasına geçip sınıf defterini aldım.

Sınıfa geçip kapıyı açtım içeri girdiğim zaman bütün öğrenciler ayağa kalkmıştı.

"Günaydın.." dedim sevgi dolu bir sesle

"Günaydın öğretmenim!" Diye bağırdılar hep bir ağızdan

"Oturun bakalım defterleri çıkarın ben de yoklama alayım o sırada" dedim

Öğrenciler oturdu bende sınıf defterini çıkardım açıp tek tek isimleri okudum ve var mı yok mu diye işaretledim.

En son ise imzamı atıp defteri kapattım. İlk dersin yoklaması bitmişti araya tükenmez kalemimi koyup kapattım ve öğrencilere döndüm.

"Evet defterler çıkmış şimdi ilk olarak sizlere getirdiğim harika bir şey var ama ilk önce şu flashı takayım size akıllı tahtadan göstermek istiyorum." Dedim ve işimi yaptım.

.

.

.

.

• Kağan Karan •

Uçağa varmış ve bavulumu yerine yerleştirip oturmuştum. Uçak kalkmadan önce hostes gelmiş ve

"Kağan bey bizi tercih ettiğiniz için teşekkür ederiz. Sizlere uyarı da bulunmak bizim görevimiz." Dedi ve kuralları, uyarıları vs anlatmaya başladı.

 

Hepsini başımı sallayarak onayladım ve uçak kalkıyordu. Hostes elinde araba ile gelmiş ve

" Bir şey ister misiniz Kağan bey?" Diye sormuştu.

Bir göz gezdirip servisi inceledim.

"Kahve ve kurabiye." Dedim ve beklemeye başladım.

Kahvemi ve kurabiyelerimi elime verip

"Teşekkür ederim " dedim o ise

"Rica ederim Kağan bey" dedi ayrıldı.

Elimde kahvem ve kurabiyelerim ile yolculuğu geçiriyordum.

Güneşin batışı ve bütün gökyüzü gözümün önünde idi.

Ve ben Türkiye'ye gideceğim için ilk defa bu kadar heyecanlıydım.

 

°°°

• Öykü Doğru •

Dersler bitmiş ve eve doğru gidiyordum. Otobüse binmiş evin karşısında ki durakta inmiştim. Çantama sıkı tutunup eve doğru hızla gittim bahçeye girip bahçe kapısını kapattım. Evin anahtarını çıkarıp hızla kapıyı açtım ve içeri girdim.

Abim daha gelmemişti, annem ve babam ise yemekteydi o yüzden evde tektim bugün.. telefonum çalıyordu açtım arayan abimdi.

"Alo kardeşim" demesi ile çok bekletmeden cevap verdim.

"Efendim abi" dedim

"Ben mesaiye kalacağım bugün anca sabaha doğru gelirim" dedi abim

"Tamam abi merak etme" dedim ve kapattık.

Odama girdim üstümü değiştirdim ve elimi yüzümü yıkayıp makyajımı sildim.

İçeri geçip televizyonu açtım ve kanal gezmeye başladım.

Çocuklara ödev de vermiştim yakında hatta çok yakında sınavlar da başlıyordu.

Ben 1 ve 4. Sınıfları alıyordum. Ve kendi içimde iyi bir öğretmen olduğumu düşünüyordum.

Bir tane magazin programına denk geldim.' Ünlü iş adamı Kağan Karan Türkiye'ye geri döndü.

"Temelli döndüm." Diyerek konuşan Karan Türkiye'ye döndüğü için heyecanlı olduğunu belirtti '

Diyerek haberi okudum.

Ama bir dakika ?! Bu o adam rüyamda gördüğüm sahte evlilik yaptığım adam.. Kenan amcanın oğlu muymuş ?! Temelli dönmüş...

 

.

.

.

.

• Kağan Karan •

Türkiye'ye gelmiştim. Özel arabam ile birlikte Karan villasına doğru yola çıktım..

Eve vardığımda bagajdan bavullarımı çıkardım ve kendim taşımaya başladım zaten çok da bir şeyim yoktu. Sadece takım elbiselerim vardı. Bir de pijama takımları zaten burada da vardı o yüzden sadece çok sevdiğim kıyafetlerimi alıp gelmiştim. Geri kalanları orada kalmıştı..

Elimde bavulum ile kapıya doğru ilerleyip zile bastım bir kaç saniye bekledim ve kapı açıldı içeri hizmetli bir kadın açtı ismini bilmiyordum.

"Aaa Kağan bey hoşgeldiniz" dedi

"Hoşbuldum" dedim

"Odanız hazır ben bavulunuzu yerleştireyim " dedi ben de başımı salladım ' tamam ' manasında...

Annemlerin yanına salona ilerledim.

Kapının önünde onları izlemeye başladım ve rüyam aklıma geldi rüyamda ülkeye ilk geldiğim an ve eve ilk gelişim

 

Geçmiş;

Uçaktan inmiştim. Sabah olmuştu İstanbul'da havalimanında benim için bana ait olan arabaya bindim ve yolu izlemeye başladım.

 

Yolda iken İstanbul'u izledim her bir zerresini her bir yerini çünkü ben çoktan yurtdışını fethetmiştim şimdi de burasıydı.

Aileme gelecek olursak buraları fethetmem için tek çarenin evlenmek olacağını söylerlerdi.

En sonunda varmıştım eve ev dediğin villa idi çünkü koskoca Karan'ların villada oturmaması imkansız

Elimde bavulum ve gözümde siyah milyarlık güneş gözlüğüm ile kapıda bekliyordum ailem beni bekliyor mudur?

Babam ve karısı beni bekliyor mudur acaba ? Çok beklemeden kapının kenarında ki antika tarzı kapı ziline bastım ve zili çaldım ses geldikten sonra beklemeye başladım.

Çok geçmeden kapıyı hizmetli kız açtı beni gördü ve tanıdı yani sanırım kenara çekilip içeri geçmemi bekledi ve

"Hoş geldiniz Kağan bey evinize hoşgeldiniz" diyerek beni karşıladı kafamı salladım ve içeri geçtim elimde ki bavulu ise kapının önünde bıraktım almaları için kız ise hemen bavulumu aldı

Kısa boylu ve kumral idi gözleri klasik kahverengi idi.

Hemen içeri geçtim babam elinde kahvesi televizyon izliyordu karısı ile karısı da elinde kahvesini zevkle içiyordu ve dergilere bakıyordu hah klasik zengin erkekle evlenmiş kadın aktivitesi elinde moda dergisi ile kahve içmek çok meşgul hissetme hissi galiba

Hemen yüzüme etkileyici gülümsememi takındım beni daha fark etmemişlerdi.

"Sevgili ailem ! Ben geldim!" Diye sevinçle çağırdım onları beni sevinç ile karşıladılar

"Oğlum! "Diye sarıldı bana babam

"Tek göz ağrım hoş geldin niye haber vermedin" diye sordu bana

"Sürpriz olsun istedim babacım nasılsınız iyisinizdir inşallah" diye sordum onları koltuğa oturur iken

"İyiyiz oğlum seni özledik" dedi beni cevaplayarak

"Hoş geldin Kağan özlettin kendini" dedi Bahar abla yani babamın karısı

"Neyse babacım ben odama geçeyim duş alıp çıkmam gerek malum akşam oldu biraz dışarı çıkayım. " Dedim ve babam kafasını salladı yani 'okey' ledi beni.

Şimdi;

Hatırlayınca içim ürpermişti..

Annemlere bakıp

"Sevgili ailem ..! Ben geldim..!" Dedim sevinçle

"Kağan oğlum" dedi ve kocaman sarıldı bana annem..

"Oh annem" dedim ve bende sarıldım çok özlemiştim..

"Aaa ben burda eşek başı mıyım? Ben niye sarılmıyorum." Dedi babam

"Gel buraya eşek sıpası " dedi ardından babam

Gülerek ona da sarıldım.

Rüyamı hatırlayınca özellikle rüyamda ki kadın ile evlenmesini hatırlayınca içim ürpermişti..!

 

Geçmiş:

Valizim hazırdı yarın sabah işe uçağım vardı ilk uçakla Londra ' ya gidecektim burda daha fazla kalamazdım. Burası bana annemi hatırlatıyordu.

 

 

 

Babam ise şirketten bi kadın ile görüşüyordu uzun zamandır annemin ölmesi üzerinden bir yıl geçmişti ve o hala evlilik derdindeydi.

 

 

 

Kapı açıldı, babam ve yanında şirketten Yelda yavaşça içeri girdi.

 

 

 

"Oğlum ne yapıyorsun burda?" Diye sordu babam

 

 

 

Tek kaşımı kaldırdım ve "sence? Eşyalarımı topladım şimdi de burda oturuyorum baba" dedim ona kırgındım çünkü annemi hemen unutmuş gibiydi.

 

 

 

"Ah be oğlum ne yapacaksın orda sen tek başına " dedi babam dalga mı geçiyordu bu adam benimle

 

 

 

"Ben Kağan Karan 'ım baba ben ne yapacağımı iyi bilirim. Sen beni düşünme " dedim

 

 

 

"Eh peki" dedi babam ardından

 

 

 

"Sana bir haber ben bugün Yelda'ya evlilik teklifi ettim bir aya kalır kalmaz evleniyoruz gelecek misin?" Dedi

 

 

 

"Ne! Ciddisin sen ?! Baba sen annemi hemen unuttun herhalde çünkü ben unutamadım hala yasını çekiyorum ben de istemiyorum ülkemden gitmeyi ancak ben burdan senin yüzünden gidiyorum sizin yüzünüzden ben ne o düğüne gelirim ne de başka bişeye çünkü senin artık Kağan diye bi oğlun yok bu hareketten sonra benden evlatlık bekleme " dedim

 

 

 

Ardından hızlı bi şekilde odama doğru gittim .

 

 

 

Ardımdan ise Yelda geldi.

 

 

 

"Kağan?" Diyerek seslendi bana cilveli sesi ile

 

 

 

"Bana bak! Sakın benle muhatap bile olma anladın sakın çünkü ben seni kale bile almıyorum sakın Yelda ne için babamla olduğunu anlıyorum o kadar iyi biliyorum ki ama karışmayacağım çünkü kendisi görsün istiyorum sende sakın geldiğim zaman beni görme duyma bile muhatap olma tamam" dedim

 

 

 

Çok geçmeden dudaklarıma yapışan Yelda ile kendime geldim

Şimdi:

Hâlâ da ürperiyordu o ayrı...!

Oturmuş sohbet etmiştik ailemle sonra da yukarı odama çıktım baktığımda ise rüyamda ki odanın tıpatıp aynısı olduğunu gördüm.

 

Geçmiş;

Eve varmıştık hiç kimse ile konuşmadan direkmen odama doğru çıktım artık haftaya bu odada Öykü ile kalacaktık.

Şimdi:

Kendime geldiğimde ise pijamalarımı giydim ve yanımda ki uyku ilacını içip başımı yastığa gömdüm ve uyumaya koyuldum.

 

... 

• Öykü Doğru •

Sabah uyandım ve işe geç kaldığımı düşündüm ve hızla hazırlanıp kahvaltı yapmadan hemen çıktım.

Hızla taksi beklerken bir araba önümde durdu. Camı açan kişiye baktığımda şok olmuştum çünkü bu benim rüyamda gördüğüm adam idi.

"Siz..?" Dedim

"Acele ile beklerken gördüm de sizi yardımcı olabilir miyim?" Dedi

Önüme gelen fırsatı tepecek miydim?! Tabi ki de hayır...

"Aslında yardımcı olsanız iyi olur." Dedim ve kapıyı gösterdi açıp bindim ve

"Teşekkür ederim" dedim

"Önemli değil hanımefendi.." dedi

Yol sessiz geçiyordu ve o soruyu sordu.

"Ben Kağan Karan.. siz adınızı öğrenebilir miyim?" Dedi kibarca

Bir tarafım söyle dese de onu bir daha görmek için söylemeyip gizemli takılacaktım. Bugün Reynmen konseri vardı ve ben bilet almıştım. Adamın şarkılarını beğeniyordum.

"Bir daha birbirimizi görürsek söylerim.." dedim gülerek

O da gülüp

"Söz mü?" Dedi

"Söz.." dedim ve kafamı çevirip baktığımda iş yerime yani okula yakın olduğunu gördüm hatta tam önündeydik ışıklarda durmuştuk.

"Ben daha ineyim iş yerim burası" dedim

"Peki görüşürüz.." dedi

"Umarım.. çünkü bende görüşmek istiyorum." Dedim

Ve hızla okula girdim. Yüzümde aptal bir gülümseme ile bütün günümü geçirdim..

 

• Kağan Karan •

Gizemli takılıyordu ama ben biliyordum. Öykü... Benim Öykü 'm benim masalım... Rüyalarımın kadını resmen.. bir iki rüyanda gördün diye aşık mı oldun? Diyecekler için.. aşk demeyelim de hoşlantı diyelim..

Onu okula bırakıp işe yani şirkete geçmiştim Karan Holding 'e ...

Rüyamda ki ile tıpatıp aynıydı.. bir dakika?! Öykü rüyamda ki gibi değildi.. öğretmen olmuştu.. o kadar sevinmiştim ki onun adına...

...

Yoruldum anasını satayım...! Bitmiyor bu nasıl bir dosya kim kime ne yapmış kim kime ne almış bize ne ?!

Kapı çalındı

"Gir..!" Diye söyledim ve içeri Volkan girdi kendisi amca oğlum.. ruh hastası..!

"Kuzen.." deyip sevinçle sarıldı bana bende ona

"Hoş geldin gelmişsin amcam söylemese bilmiyorum neden aramadın?!" Dedi Volkan

"Yeni geldim zaten unuttum " dedim

Oturduk bir süre sohbet ettik Volkan bana dönüp bilet gösterdi.

"Ne oldu?" Dedim

"İki bilet Reynmen konseri birlikte gidelim mi?" Dedi Volkan

"Kaçta?" Dedim

"Saat 20.30 da " dedi

"Gideriz tabi" dedim

...

3. Kişi ağzından:

Kağan güzelce duş almış idi. Kıyafet seçerken kararsız kalmıştı. Spor giyinse klasik mi diye arada kalmıştı.

Öykü ise.. yazlık salaş bir elbise giymişti Çiçekli beyaz askılı elbise ve çanta olarak da aynı renk beyaz bir çanta seçmişti bir de sandalet ile tamamlamıştı bu kombini saçları ise salık bırakmış ve makyajı ise çok sade yapmıştı.

Kağan hazırdı üstünde beyaz fermuarlı Polo yaka t-shirt , lacivert klasik bir pantolon, ve beyaz - lacivert klasik spor ayakkabı giymişti saçlarını ise arkaya doğru taramıştı.

İkisi de hazırdı.. Öykü kuzeni Zeynep ile birlikte konsere gidiyordu . Kağan ise Volkan ile...

...

İkisi de aynı anda konsere varmıştı ancak birbirlerini görmemişlerdi.

İçeri girmiş ve içecek almışlardı. Ardından da önlere doğru bir yere geçmişlerdi konser ise bir 10 dakikaya başlayacak idi.

..

Konser başlamış ve Reynmen sahneye çıkıyordu.

İlk önce ' Pare ' şarkısını söyleyecekti.

Reynmen sahneye çıktı ve şarkıya başladı herkes ise ona eşlik ediyordu. Kağan ve Öykü de dahil.

' Ben serdim yoluna pare pare

Yok inan hiç başka çarem

Sensizlik eşit ölüme zaten

Gelme ölüme madem yok..!

Hı hı hım.. ölüme madem yok..

Çare mare yok..!

Çare mare yok..!

Çare mare yok..!

Sende.. benim ..gibi yansan keşke..!

Sende benim gibi yansan keşke...! '

Diyerek şarkıyı söyledi Reynmen diğerleri ise eşlik ediyordu. Bir izdiham vardı.

...

Reynmen şarkıları söylüyordu. Üç şarkı kalmıştı son..

Biri Renklensin Gecelerimiz biri Çatma Yârim biri de Cennet şarkısı idi.

İlk önce Renklensini söylemeye başladı.

Kağan ve Öykü bu şarkı ile bir şeyleri hatırladı.. rüyalarını..!

' renklensin gecelerimiz.. sevmeyi biz beceremedim aşkım

Solmasın hiç neşeli yüzün gel hadi

Şerefine içelim bu aşkın...!' diye söylediler.

Reynmen öyle bir enerji ile söylüyordu ki herkes coşku ile otomatik olarak söylüyordu.

Sonra da Çatma Yârim 'i söylemeye başladı.

' çatma yarim kaşlarını içim el vermiyor

Sakla haydi göz yaşını düşman seviniyor..

Üç günlük ömüre de dert tasa sığmıyor..!'

Deyip söylemeye başladı Reynmen herkes coşku ile eşlik ediyordu.

Bir süre sonra sıra son şarkı olarak ' Cennet ' kalmıştı. Onu söyleyip bitirecekti.

Kağan şarkı başlar başlamaz kafasını çevirdi ve Öyküyü buldu.

Öykü de aynı şekilde kafasını çevirdi ve Kağan'ı gördü.

' Sende farklı bir şeyler var..

Kimse de olmayan..

Yok eşin benzerin..

Bakmaya doyamam..

Saklarım gözlerden..

Yanımda olsan da ..

Kıskandım herkesten sen benim

Olsan da...! '

Dedi Reynmen

Bunları söylerken Öykü Kağan' ın yanına geldi Kağan Öykü 'ye döndü ve Reynmen bu anları gördü. Işıkçıya söyledi ışıklar onları aydınlattı.

Ve Reynmen bu an ile birlikte bu sözleri söyledi.. şarkının sözlerini..

' Sende farklı bir şeyler var..

Kimse de olmayan..

Yok eşin benzerin..

Bakmaya doyamam..

Saklarım gözlerden..

Yanımda olsan da ..

Kıskandım herkesten sen benim

Olsan da...! '

Diyerek sözleri söyledi..

" Yeniden karşılaştık.." dedi Kağan

"Evet.." dedi gülerek Öykü

Ardından başını dönüp Reynmen 'e baktılar

Reynmen de şarkıyı söyleyip onları izliyordu.

"Artık söyleyecek misin?" Dedi Kağan

"Neyi ?" Dedi Öykü

"Adını söz vermiştin" dedi Kağan

"Tanıştığıma memnun oldum ben Kağan " dedi Kağan ve elini uzattı Kağan

"Bende ... Öykü.. Öykü Doğru.." dedi Öykü de ..

"Yeniden tanışıyoruz " dedi Kağan

Sesszi söyledi ama Öykü duydu.

"Sende mi gördün?" Dedi Öykü

"Evet." Dedi Kağan

Öykü kaşları çatık izliyordu olanları..

 

...

Konser bitmiş ve dağılmışlardı. Reynmen çıkışta Kağan'ı gördü ve yanına gitti.

"Yap oğlum. Git açıl kıza.. aranızda büyük bir çekim vardı. Ben hissettim. Siz olursunuz.. cesur ol.." diye motivasyon verdi

"Sağol kardeşim " dedi Kağan ve Öyküyü beklemeye başladı Öykü de geldi ve Reynmeni gördü.

Öykü Reynmen hayranı olarak hemen yanına gitti ve

"Fotoğraf çekilebilir miyiz?" Dedi

Fotoğraf çekildiler..

Kaşları çatık durdu ve Kağan ' a baktı.

"Çatma Yârim kaşlarını içim el vermiyor.

Sakla haydi göz yaşını..! Düşman seviniyor..

Üç günlük ömüre de dert tasa sığmıyor..! " Öykünün kulağına doğru fısıldayarak bu şarkıyı söyledi Kağan

Bir eli öykünün belinde onu kendine çekmiş ve kulağına eğilip bu şarkıyı söylemişti.

"Bende bu rüyayı görmüştüm. Ve Öykü.. senle bir daha tanışmak ve bu tanışıklığı devam ettirmek istiyorum." Dedim

Öykü de gülümseyip

Elini uzattı ve

"O zaman tekrar tanışıp arkadaş olalım Kağan Karan.." dedi

El sıkıştılar.. ve birbirlerine gülümseyerek bakmışlardı.

Öykü ve Kağan'ın hikayesi bambaşka bir hikayede bambaşka bir şekilde devam edecekti.

Renklensin Gecelerimiz ile başlayan hikaye .. Çatma Yârim ile devam edecekti...

 

...

 

SON

 

Bölüm : 24.07.2025 10:11 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
Hikayeyi Paylaş
Loading...