31. Bölüm

25. BÖLÜM: 2. SEZON FİNALİ

Z
yazarinadizeyymiss

Geçen bölümden:

Reyyan Ahu Deniz içeri giriş yaptı ve görüş yerinde birlikte karşılıklı oturuyorlardı.

" Ne oldu beni neden çağırdın?" Dedi Reyyan

"Reyyan " dedi İshak

"Al bunu ne yapacağını biliyorsun." Dedi İshak Deniz

Reyyan başını salladı...

Ve gerçekler ortaya çıkacaktı...

Bir belge verdi İshak Deniz...

"Bu belgelerde yer alan bilgiler Savaş Kralhan 'ın yok oluşu olacak.." dedi İshak Deniz

...

Akşam olmuş, Zehra ve Savaş çifti ise hazırlanmış araba ile davetin olduğu yere gidiyorlardı.

O sırada Reyyan Ahu Deniz çoktan oraya varmış ve kızını yani Zehra'yı bekliyordu burada kocasını temsilen gelmişti. Kocasına olan durumu herkes bildiği için herkes Reyyan hanıma bir hayli tuhaf bakıyordu.

Zehra ve Savaş davete varmış ve kırmızı halıda içeri giriyorlardı magazinciler ise durmadan onları çekiyor soru soruyorlardı. Ancak bir soru Savaşı çok kızdırmıştı.

X: Savaş bey Büyük Patron olarak kendi kayınpederinize olan sinirinizden onu yok etme arzunuzdan dolayı mı İshak Deniz'in kızı ile yani Zehra hanım ile evlendiniz?

Savaş ilk üç saniye donup kaldı ardından da arkasını dönüp tam cevap verecekti ki Zehra ona doğru dönüp

"Savaş lütfen? Benim için gel " dedi sakin bir sesle Zehra

"Bak biz gerçeği biliyoruz onlara gerek yok" diye de konuştu

"Bir dakika hayatım" dedi ve gazeteciye doğru ilerledi Savaş Kralhan

"Sen az evvel ne sordun?" Dedi tane tane ama sinirli bir sesle Savaş

"Şey.. efendim-" dedi gazeteci ancak Savaş

"Söyle dedim!" Diye sertçe bağırdı

"Tekrar et." Dedi bu sefer nazik idi.

X: Savaş bey Büyük Patron olarak kendi kayınpederinize olan sinirinizden onu yok etme arzunuzdan dolayı mı İshak Deniz'in kızı ile yani Zehra hanım ile evlendiniz?

"Sana sadece tek bir şey diyeceğim eğer ki böyle bir şey olsaydı Zehra en başından beri benim yanımda olmazdı veyahut Zehra şu an da yaşıyor olmazdı. Ben Zehra ile aşık olduğum için evlendim ve bu iş sonsuza kadar sürecek anladın! " Dedi sertçe Savaş

Ve yavaşça Zehra'nın yanına gitti ardından da kolunu uzattı Zehra ise yavaşça koluna girdi bu sefer sakince sanki hiç bir şey olmamış gibi davet alanına girdiler.

"Patron hedef orada.." diyen sesle etrafa baktı Savaş aradıkları adam tam karşısında idi.

"Hazır mısın?" Diye sordu Zehra

"Sonuna kadar.. sen ?" Dedi Savaş

"Sen varsan ben hayli hayli hazırım" dedi Zehra tatlı bir sesle

...

Zehra eteğini tutup masaya doğru ilerlerken tam karşısında onu görmüştü.

Annesini!

Savaş ise onun baktığı yere bakınca hem aradıkları adamı görmüş hem de yan tarafında ki Zehra'nın annesi olan Reyyan Ahu Deniz 'i görmüştü.

" Bu işte bir iş var ?!" Diye düşündü Zehra

"Savaş.." diyerek kocasına seslendi Zehra

"Efendim yavrum" dedi Savaş

"Annem ve bizim aradığımız adam ne iş?" Dedi Zehra fısıltı ile konuşuyorlardı.

"Bilmiyorum ancak aradığımız adam gidiyor ben peşindeyim.." dedi Savaş

"Savaş dikkat et. " Dedi Zehra

Ve birbirlerini başı ile okeyledikten sonra ayrıldılar.

Zehra ise tam Savaş'ın peşinden gidecekken Zehra'nın annesi yani Reyyan Ahu Deniz Zehra'nın kolunu tuttu.

" Zehra.." dedi yavaşça

Zehra annesine doğru döndü

"Anne bırak beni.." dedi Zehra

"Gitmem gerek" diye de ekledi

Sabrı taşımıştı artık

"Zehra.." dedi Reyyan Ahu

"Ne var ?" Dedi Zehra

"İlk önce bu belgeleri al ve gerçekleri oku.. çünkü bunlar seni de ilgilendiren şeyler... Sen ve senin gerçeklerin... " Dedi Reyyan Ahu Deniz

"Ne gerçeği ya ne saçmalıyorsun?" Dedi Zehra

"Gerçek Zehra'nın aslında kim olduğu... " Dedi Reyyan Ahu

"Anne. Bırak beni bak babamdan da kurtulduk kendine yepyeni bir sayfa aç beni sal !" Dedi Zehra artık sinirliydi belgeyi almıştı ve hızla Savaş'ın yanına doğru yaklaştı.

...

• Zehra Kralhan •

Gecenin bir yarısı eve gelmiş üzerimizi değiştirmiştik tabi öncesinde duş aldık.

Yatağa oturduk masanın üstünde annemin verdiği belgeleri gördüm. Savaş'a doğru dönüp

"Savaş.." diye seslendim

"Ne oldu güzelim?" Dedi Savaş

Gidip belgeleri getirdim.

"Annem verdi sana haber vermeden sen öğrenmeden bakmak istemedim." Dedim

"E bakalım aç hadi " dedi Savaş

Yavaşça açmaya başladım. Ve en baştakini okumaya başladım.

Bir DNA testi idi. Ne alak bu?!

"Ne alaka?!" Diye seslice düşündüm

Okuya okuya en sona gelmiştim...

"Ve sonuç olarak.. Zehra Deniz .. %99.9 olarak Babasının İsmail Deniz olduğu ortaya çıkmıştır." Dedim sesli sesli

Savaş ile birbirimize bakmıştık.

"Yani ben aslında İshak Deniz'in değilde amcam bildiğim İsmail Deniz'in kızı mıyım?" Dedim

Şok içindeydim...

Ne yapacağım ben !

 

 

Şimdi ki bölüm:

 

•3. Kişi ağzından•

"Zehra sakin ol güzelim ben yanındayım " dedi Savaş

"Ben aslında İshak Deniz'in kızı değilim " dedi Zehra gözleri dolmuştu..

"Sakin ol güzelim.. bak bu dünyanın sonu değil.. bence çok daha iyi bir şey" dedi Savaş

"Savaş, ben sözde baba dahi olsa bana baba diyerek onu gösterdiler benim babam kim?" Diye sordu Zehra

"Bulacağım güzelim sana söz bulacağım" dedi Savaş cesaret verircesine

"Savaş benim her şeyim yalan mı? Yani ben aslında bambaşka biriyim bambaşka birinin kızıyım asıl babam olacak insan belki de ondan çok çok daha kötü daha beter belki de o vakit onunla da savaşmak zorunda kalırız o zaman -?" Diyecekken Zehra

Sözünü kestii Savaş

"Şş! Düşünme bunları... Gerekirse savaşırız gerekirse savaşırım senin için ölürüm ama seni korumuş olurum.." dedi Savaş

Zehra yavaşça ona doğru baktı

"Ölüm yok! O lafı çıkar ağzından sen gitmeyeceksin! Sende yalan çıkmayıp beni bırakmayacaksın!" Dedi Zehra

Tir tir titriyordu ne yapacağını bilmez bir şekilde ağlıyordu. Savaş Kralhan ise sadece karısına destek olmak ve sakinleştirmeye çalışmaktan başka bir şey yapamıyordu ama söz vermişti karısına gerçek babası her kim ise onu bulacaktı.

"Dna testinin uyumuna bakalım gerçek baban kimmiş öğreniriz o vakit sizi yüzleştirebilirim. Ancak sen emin misin?" Dedi Savaş sonda emin olmak ister gibi bir sesi vardı.

"Eminim. Artık asıl babam her kimse onunla görüşmek ve yüzleşmek istiyorum. Tek isteğim baba bildiğim adamdan yani İshak Deniz 'den daha iyi biri olması." Dedi Zehra

"Peki o zaman güzelim. Ben işlemleri başlatıyorum.." dedi Savaş

Zehra ise sadece başını sallamak ile yetindi.

Ne oluyordu? Hiç bir fikri yoktu. Peki annesi bunu neden yapmıştı? Daha 22 yıl önce babası ile yani İshak Deniz ile evlendiği zamandan sonra demek ki annesi İshak Denizi aldatmış...

Ve Zehra ise bu aldatma sonucu doğan bir çocukmuş ...

"Demek babamın aslında bana kötü davranma sebebi buymuş" dedi göz yaşları akarken Zehra

"Şş sakın böyle düşünme güzelim kötülük onun kanında var. Biliyorsun.. sen bu yüzden olduğunu sakın düşünme bile sen mükemmel birisin güzelim..." Dedi Savaş telkin eden sesi ile

 

....

• Komiser Rojhat •

Bugün karakol çok yoğun idi. Yakalanan yakalanana neler neler vardı..

Şimdi ise ifade almam gerekiyordu. Kişinin dosyasını alıp ifade odasına girdim.

"Evet söyle bakalım neden yaptın ve nasıl?" Dedim

"Ben bir şey bilmiyorum bir şey yapmadım!" Dedi

"Lan madem sen bir şey yapmadın o zaman kamera kayıtlarında neden yediğin halt var hı?!" Dedim sert sesimle

"Bilmiyorum beni kullandılar." Dedi adam ağlayacak gibiydi.

Korkak!

"Kim kullandı tarif et çabuk!" Dedim

"Asıl adamın kim olduğunu bilmiyorum ama bir elçi gibi birini gönderdi. Elçi sakallı kısa boylu tuhaf bir tipti. Bana yapmazsam patronunun beni öldüreceğini dahası aileme bile zarar vereceğini söyledi. Olduğumuz yerde Kameralar vardı ama çalışıyor mu bilmiyorum." Dedi

"Peki." Dedim ve

"Bir kaç gün burada misafirimizsin." Diyerek ekledim

"Bakalım kimsin sen hain puşt!" Dedim ve odama girdim odamda ki telefon aracılığıyla bana verilen tarifi aynen ilettim kameraları tek tek incelemelerini de istedikten sonra telefon kapandı.

... 

•Zehra Kralhan •

Babam kimdi?! Savaş araştıracağım demişti. Kendisiyle yüzleşmem gerekirdi. Neden beni bıraktı istemedi mi beni neden o adamın eline bıraktı???

Daha bir çok soru vardı kafamda bu kaç gündür yani babam bildiğim adamın İshak Deniz'in tutuklanmasından beridir midem bulanıyordu. Başımın dönmesi de cabası...

Terasa çıkmış esen rüzgarı hissediyordum. Arkamdan gelen bir sesle kendime geldim bu sesi iyi biliyordum. Bu benim ışığımın adım sesleri idi. Savaş'ın adımları hızla yanıma ulaştı.

"Güzelim.." dedi hep böyle diyordu

Güzelim, yavrum, bir tanem vb daha bir sürü şey diyordu.

En çok sevdiğim ise ' gözleri ile beni aciz kılan sevgilim' idi.

Geçmişe dönüş:

"Ah!" Dedim kendime engel olamayarak

Endişe ile

"Ne oldu güzelim?" Diye sordu Savaş

"Bişey yok .. ah! Gece.. geceden kalma acılar" dedim sızlanarak ancak o ise bişey yok lafımı umursamayarak

"Nasıl bişey yok bebeğim.. Deniz Hanım" diyerek Deniz Hanım 'ı çağırdı.

"Buyrun Savaş bey?" Diyerek hızla geldi Deniz Hanım

"Buraya bi ağrı kesici getir bi de sıcak su torbası hazırla" dedi , Deniz Hanım ise Savas'ın emrine itaat ederek mutfağa doğru indi ve söylenilenleri yapmaya koyuldu.

 

"Hayatım gerçekten gerek yok hem beraber karargaha gideceğiz " dedim ancak o

"Karargaha gelmiyorsun çünkü ağrın var" dedi Savaş

"Hadi ama Savaş ağrı kesiciyi içerim birşeyim kalmaz lütfen " dedim ve ardından tatlı ve ikna edici gözlerimi kullanmaya karar verdim.

"Gözleriyle beni aciz kılan sevgilim... İyi tamam sadece ağrı kesiciyi içiyorsun ve orda da ağrın olduğu an eve dönüyoruz birlikte " dedi ilk cümleleri ise beni benden almaya yetmişti.

Şu an bile onun olurdum yine..

Şimdi:

Düşündükçe karnıma sancılar giriyordu.

Bana o yüzüğü verişi o iltifatları yani ben bu adamı hak edecek ne yaptım?

"Ne oldu yavrum ? Düşüncelerdesin.." dedi Savaş kendime gelmiştim

"Bizi düşünüyorum.." dedim evet gerçekten de bizi düşünüyordum.

"Hm nasıl düşünüyordun?" Dedi merakla

"Aslında en baştan düşündüm. Karargâha gelişim ve şimdi... Hayat çok tuhaf değil mi Savaş? Yani bir anda hayatında ki herhangi biri bir anda her şeyin olabiliyor." Dedim

"Sen hiç bir zaman benim hayatımda ki herhangi biri olmadın.. sen her zaman buradaydın ..." Dedi ve sağ elimi alıp sol tarafına yani kalbine götürdü..

"Askerimken de şimdi de her zaman buradaydın." Diyerek ekledi.

"Seni seviyorum seni çok seviyorum.." dedim dayanamayıp öptüm onu bir daha bir daha ve bir daha

Geri çekilip ona baktığımda gözlerinde kendimi gördüm. Kendi yansımamı...

"Aşığım sana adam.." dedim

"Aşığım sana kadın..." Dedi ve gözleri dudaklarıma kaydı çok geçmeden yavaşça dudaklarıma yaklaşıp öptü.

Yumuşak yumuşak öpüşürken benim bir anda midemin bulanması ile durduk. Elimle ağzımı tutup koşarak banyoya girdim.

Ve hızla yere yapışıp klozete kusmaya başladım.

Savaş ise hızla arkamdan gelmiş olacak ki daha kusmaya başlar başlamaz elleri saçlarımı buldu. Bu iğrenç görüntüyü görmemeliydi.

"Ay!" Diyerek kendime geldim ve kalktım

"Güzelim iyi misin? Yok iyi değilsin sen gel bir doktora falan gidelim hadi.." dedi Savaş

Ona aşkla bakarken ne kadar da mükemmel bir baba olacağını düşündüm.

Olur muydu? Çok güzel olurdu. Daha bana böyle bebekmişim gibi bakan davranan biri nasıl kendi çocuğuna bu şekilde davranmasın... İkimizden bir parça çok güzel olurdu.

Ama bu mide bulantılarım normal değildi ve galiba haklıydı ancak öncesinde şu an eğer ki tam da düşündüğüm şey ise bir test alıp yapmam iyi olacak.

"Yok aşkım gerek yok. Mide ilacı alıp kendimi iyi ederim ben sen endişelenme hadi sen Karargâha git " dedim

"E sen ?" Dedi Savaş

"Deniz Hanım ve Ayşe hanım var burada bir şey olmaz." Dedim emin olsun diye eczaneye gitmem gerekti.

"İyi peki güzelim ben Karargâha gidiyorum o zaman" dedi Savaş

Başımı salladım ve onu yolculadım.

Bir süre bekledikten sonra hazırlandım ve bende Deniz Hanıma bakıp

"Ben çıkıyorum erken geleceğim o vakitte dikkat edin." Dedim ve evden ayrıldım.

Mehmet abiyi bulup

"Gitmemiz gerek eczaneye " dedim

Ve hızla arabaya atlayıp beni eczaneye götürdü.

Bizim yalının yakınında hiç eczane olmadığından araba ile gidip alıyorduk.

Bir eczane görünce durduk ve ben içeri girdim.

"Kolay gelsin." Dedim çalışana doğru

"Sağolun efendim buyrun?" Dedi çalışan gülümseyerek

"Ben bi gebelik testi alacaktım da." Dedim

"Anladım şüphe mi var?" Dedi

"Evet kocama sürpriz yapacağım da belirtileri var eğer ki gerçekse sürpriz yapmak istiyorum." Dedim

"Anladım ama biliyorsunuz ki bu tip testlerde %100 doğru olmayabilir ona göre hareket edin." Dedi çalışan

"Anladım" dedim ve testi alıp oradan ayrıldım.

 

.... 

• Komiser Rojhat•

İnsanlar suç işlemeye ne kadar meraklı... Hayır bir de kanıtlar ortada hani kendisi yapmış biliniyor görülüyor ancak hala ben yapmadım diyor. Hakim de artık rüşvet mi alıyor ne yapıyor bilmiyorum ama onu haklı buluyor ve dava onun tarafından iyi oluyor.

 

Gece olmuştu yani neredeyse gece sayılır idi.

Evimde oturmuş yeni gelen dava dosyası hakkında inceleme yapıyordum ki kapım çalındı.

Yavaşça kalktım ve kapıyı açmaya gittim.

"Kim o?" Dedim ilk önce

Gelen " benim komiser bey." Diyen sesi tanıyordum bu Reyyan hanım idi.

Zehra'nın annesi...

Çok bekletmeden kapıyı açtım ve

"Buyrun ?" Dedim kibarca

"Beni içeri almayacak mısınız? Önemli." Diyerek kendini içeri davet ettirdi.

"Tamam." Dedim ve içeri geçmesi için yol verdim. Ayakkabılarını çıkarıp içeri girdi ayakkabılarını alıp ayakkabılık' a bıraktı.

Kendi kızına kötü davranacak kadar kalpsiz ancak misafirliğe geldiği eve ayakkabısını kendi alacak kadar kibar ve naif bir kadındı.

Salona geçti ve oturdu. Bende biraz uzağında oturdum ne olur ne olmaz? Şimdi gider ayak bir tarafı kaptırmayalım..

"Buyrun ne için geldiniz?" Dedim konuya girmesi için

Girsin ki bitsin ve bende diğer dosyalara rahatça bakabileyim.

"Konuşacağımız konu... " Dedi ancak konuşması zor geliyor gibiydi.

"Ne hakkında?" Dedim devam etmesini istercesine

"Siz ve sevgili Büyük Patron Savaş Kralhan ile ilgili.." dedi bir anda

Ne alaka? Dercesine bakmaya başladım.

"Anlıyorum hiç bir şey anlamıyorsunuz şu an ancak Savaş Kralhan büyük bir suçlu bunu biliyorsunuz.. onu içeri attırmak için bir delil getirdim size özellikle bu delil sizinle ilgili.. alın bu dosyayı " dedi ve bana bir dosya uzattı ardından konuşmasına devam etti

"Bu dosyanın içinde bir video kaydı bulunan flash bellek var ve bir belge bu belge de siz ve onunla ilgili " dedi

"Peki flash bellek?" Dedim merakla iş gittikçe merakımı kapsıyordu.

"O da siz ve onunla ilgili.." dedi

Daha fazla ilgimi çekmeye başlamıştı...

Elimi uzattım ve verdiği dosyayı elime aldım.

Dosyaya uzunca bir bakış attım.

"Siz bir düşünün ve açın asıl gerçekler hepsi orada saklı" dedi ve ayağa kalktı Reyyan hanım

"Rojhat komiser dikkatli olun. O dosyada ki kişi çok tehlikeli biri." Dedi ve evden kendisi çıkıp gitti ben ise arkasında şok olmuş ve düşünceli bir halde kaldım.

 

Dosya elimde bekliyordum. Açsam mı? Yoksa açmasam mı? Diye düşünerek bekliyordum.

Çok da dayanamayarak ilk önce dosyayı okumaya başladım.

Okuduğum bir DNA testi idi. Kim için?

Sonuna doğru geldiğimde

"Savaş Kralhan ile Rojhat Güneş %100 uyumlu olarak kardeştir.." dedim....

Ne!? Savaş Kralhan benim ağabeyim miydi?! Bu nasıl bir şey...

Ellerim titriyordu. Resmen bir suç kralının kardeşiydim.. belki de haberi yoktu belki de hiç bilmiyor da olabilirdi. Anne ve babalar aynı idi. Babam Salim Güneş

Annem Perihan Güneş

Abim Savaş Kralhan

Kız kardeşim Nare Güneş

Ve ben Rojhat Güneş...

Demek ki abim yani Savaş Kralhan soy adını değiştirdi...

Peki o zaman bu Flaş bellek de ne vardı?

Hemen onu da açıp bilgisayara taktım ve o zamanı gördüm annem ve babamın katilini...

Zehra ve Savaş'ı...

 

Geçmişe dönüş;

Ordaydı! Büyük Patron Ordaydı! Ve elinde bir düğme vardı ve bir ev O'nun evinin önünde ise patlayıcı gözlerim büyüdü ardından da koşarak yanına gittim hemen elini tuttum ve o düğmeyi almaya çalıştım ancak başarılı olamadım

 

"Güzelim benim kalk siktir git burdan bizim aramızda ki şeye burnunu sokma ! " Dedi

 

"Sen bunu yapmayacaksın kendine gel !" Dedim

 

"Ahahahah ben yapmayacam ki sen yapacaksın!" Dedi. Şaşırmıştım elinden almaya çalışırken bomba patladı şok oldum ev yanıyordu ancak o yoktu biliyordum çünkü takip ettiriyordum. Gözlerimin önünde ev yanıyordu kolumu tuttu ve o gelmeden hızlıca arabaya binmiştik ve hızlıca arabaya binip uzaklaştık arkamıza bile bakmadan.

Şimdiye dönüş:

Ne!? Babam ve annemin katili aslında abim miymiş? Ben niye hemen kabul ettim ki onun abim olduğunu..

Gece gece bir şey yapmayacaktım...

Sabah olmasını bekleyecektim...

 

• Savaş Kralhan •

Sabah erken saatlerde uyandım. Yan tarafa baktığımda Zehra'yı göremedim ve etrafı aramaya başladım.

En son ise yandaki çekmecenin üstüne baktığımda bir not buldum

' sevgilim ben gidiyorum doktor randevum var önemli bir şey yok dert etme erken geleceğim bayyy ' diye bir not vardı

Gülerek nota baktım ve geri bıraktım.

Aşağı indim kahvaltı yaptım yukarı çıkıp üstümü giyinip kapının çalınma sesini duydum. Zehra gelmişti. Yukarı odaya girdi ve sarıldı.

"Güzelim benim neredeydin?" Dedim

"Yazdım ya .." dedi

"Doğru ama neden gittin?" Dedim

"Hayatım önemli bir şey değil sakin ol ... Hem onu bugün öğreneceksin.." dedi heyecan ile

O sırada kapımız sert bir şekilde çalındı biz aşağı indik hızla

Deniz Hanım ve Ayşe hanım korku ile bize bakıyordu. Bende açın diye baktım. Yavaşça açtılar biz ise dimdik durmuş bakıyorduk kimin geldiğine

Komiser Rojhat Güneş?! Burada ne alaka?!

"Sizin benim yalımda ne işiniz var?" Dedim

"Sizinle özel olarak konuşabilir miyiz?" Dedi gözleri dolu dolu idi. Zehra ile birbirimize baktık ve

"Zehra kalabilir benim ondan gizlim saklım hiç bir şeyim yok!" Dedim sert bir sesle

"Tabi olmaz çünkü ailemin katlini birlikte gerçekleştirdiniz.. " dedi sertçe

Biliyordu?! Benim yaptığımı biliyordu!

"Siz?" Dedim

"Evet biliyorum her şeyi öğrendim. Sevgili ağabeyciğim.." dedi

Gözlerim şokla büyüdü... Onu da biliyordu!

"Bak Rojhat -" diyecektim ki sözümü kesti

Tam o sırada polis siren sesleri yalının avlusunda yankılandı

"Savaş " dedi korku ile Zehra

"Sen neden kendi aileni öldürdün?! Hiç bir sebep yokken neden öldürdün?" Dedi sert bir sesle

"İzin ver yukarıda anlatacağım " dedim yavaşça

"Hayır şimdi götürülüp cezanı çekeceksin!" Dedi ve diğer polisleri içeri aldı...

O esnada kollarım iki polis tarafından tutuldu. Kelepçe takıldı.

Zehra bağırarak beni götürmemelerini istiyordu..

En son ise yere yığıldı ve bir "ah!" Diye inledi

Arkamı dönüp yavaşça baktığımda yerde karnını tutuyordu. Gözlerim büyüdü yoksa?!

"Bırakın onu çocuğumun babasını bırakın benim ve yavrumun ona ihtiyacı var!" Diye bağırdı

"Hamileyim ben! " Diye de ekleyerek bağırdı tekrardan

Herkes Durmuş bekliyordu.

Zaman Durmuş gibiydi..

Ellerimi onlardan kurtardım ve Zehra'ya doğru koştum.

Yerden kelepçeli ellerimle kaldırdım onu ve sarılıp elimi yavaşça karnına uzattım.

"Bizim burada çocuğumuz mu var? İkimizden bir parça " dedim gözyaşlarımı tutamayarak...

Başını salladı sevinçle bu durumda bile seviniyordu.

Yine gelip yakaladılar beni çırpındım gitmemek için benim çocuğum vardı karım vardı ben gidemem!

"Bırak lan beni!" Dedim bağırarak

Rojhat ile karşı karşıya geldik gözümün içine duygusuzca bakıyordu.

"Sen benim kardeşim değilsin! O gün gittiğim gün ben o naif tatlı kardeşimi bıraktım o da o yangında öldü! Benim kardeşim kendi yeğenine bunu yapmaz!" Dedim sertçe

"Ben senin kardeşin değilim!" Dedi o da aynı sertlikle benziyorduk ikimizde serttik!

İkimizin kardeş olduğu çok belliydi.

O abisine savaş açmıştı. O bana yani büyük patrona savaş açmıştı. Ve ben en kısa zamanda geri dönerek bu savaşı kazanacaktım ben kardeşime karşı savaşabilecek miydim?

Beni arabaya sertçe bindirmek üzerelerken Rojhat

"Ne sen benim abimsin! Ne de ben senin kardeşin! " Dedi

 

Ve andım olsun ki bu lafları ona tek tek yedirekecektim!

 

 

Yeminim olsun!

 

SON 

Bölüm : 05.07.2025 23:00 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
Hikayeyi Paylaş
Loading...