32. Bölüm

BÖLÜM 32

Özge Karail
yazarozgekarail

Alesta derin bir nefes aldı. İçinde yankılanan sezgileri, burada çok büyük bir tehlike olduğunu söylüyordu. Gözleri hemen etrafı taradı. “Ailem nerede?” diye fısıldadı, sesi çatallanmıştı. Ateş Kralı da tetikteydi. “Bu bir tuzak olabilir. Dikkatli olmalıyız.” Luna ise, çevrede büyünün izlerini arıyordu. Birden gözleri irkildi. “Bize bakıyorlar.” Tam o anda sisin içinden, gölgelerden oluşmuş varlıklar belirmeye başladı. İnsan formundaydılar ama yüzleri yoktu. Ruhsuz boşluklar gibi hareket ediyorlardı. Ve en önlerinde, loş ışıkta zar zor seçilebilen uzun, siyah pelerinli biri duruyordu. Gölge Efendisi. Alesta’nın nefesi kesildi. O adamın varlığı bile içini sıkıyordu. Bütün vücudu buz kesmişti ama bunu belli etmemeye çalışarak dimdik durdu. Gölge Efendisi usulca yaklaştı. Sesi derin ve soğuktu. “Demek buraya kadar geldin, Alesta.” Alesta dişlerini sıktı. “Onları bırak.” Gölge Efendisi gülümsedi, ama o gülümsemede bir sıcaklık yoktu, sadece saf kötülük vardı. Bir elini havaya kaldırdı ve aniden sisin içinden üç figür ortaya çıktı. Drake, Ella ve Bay Simon. Ellerinden zincirlerle bağlanmışlardı. Gözleri donuktu ama yaşıyorlardı. Ancak büyünün etkisinde oldukları belliydi. Alesta onları gördüğü anda ileri atılmak istedi ama Ateş Kralı onu durdurdu. “Sakin ol.” Diye fısıldadı. “Bizi ona doğru çekmeye çalışıyor.” Gölge Efendisi başını hafif yana eğdi. “Seçimini yap, küçük cadı. Ailen için gücünü bana verecek misin? Yoksa gözlerinin önünde yok oluşlarını mı izleyeceksin?” Alesta’nın kalbi hızla çarptı. Beyninde düşünceler yankılanıyordu. Eğer gücünü Gölge Efendisi’ne verirse, o bunu daha büyük bir kaos yaratmak için kullanacaktı. Ama ailesini kurtarmak için bir şeyler yapmalıydı. O anda Luna bir adım öne çıktı. “Alesta, dikkat et. Bizi savaşa çekmeye çalışıyor. Eğer onun alanında saldırırsak avantajını artırır.” Ama çok geçti. Alesta tam hareket edecekken Gölge Efendisi elini şiddetle yere vurdu. Yerin altından aniden devasa gölge zincirler fırladı ve Alesta’nın bileklerine dolandı. Alesta çığlık atarak geriye çekildi ama zincirler onu daha da sıkıca kavradı. Enerjisi hızla çekiliyordu. Ateş Kralı anında kılıcını çekerek zincirleri kesmeye çalıştı ama kılıcı karanlığın içinde kayboldu. “Gücün artık benim olacak!” diye fısıldadı Gölge Efendisi ve zincirler Alesta’nın vücuduna siyah dumanlar yaymaya başladı. Alesta’nın içi yanıyordu. Gücü tükeniyordu. Etrafındaki her şey bulanıklaştı. Tam o anda, içindeki bir ses yankılandı. “Sen seçilensin. Senin iraden neyi şekillendirirse, kaderin de o olacaktır.” Bu, Beyaz Ağaç’ın sesiydi. Alesta gözlerini açtı. İçindeki ateş, sönmeyecekti! Son bir güçle, büyüsünü çağırdı. Avuçlarından alevler yükseldi ve zincirleri parçaladı. Patlayan enerji Gölge Efendisi’ni birkaç adım geriye savurdu. Ateş Kralı hemen Alesta’nın yanında yer aldı. “Şimdi! Saldır!” Alesta ve Ateş Kralı aynı anda büyülerini serbest bıraktılar. Alevler gökyüzüne yükseldi, etrafı aydınlattı ve gölgeleri dağıttı. Ama savaş henüz bitmemişti. Gölge Efendisi öfkeyle kükredi. “Bunu unutma, Alesta! Bu sadece başlangıç! Ve kehanetin en büyük sırrını hâlâ bilmiyorsun!” Söyledikleri, Alesta’nın içini ürpertti. Ne demek istiyordu? Ama şimdi düşünmenin zamanı değildi. Ailesi özgürdü ama savaş hâlâ devam ediyordu.

Bölüm : 07.05.2025 02:22 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
Hikayeyi Paylaş
Loading...