Bir sabah, Ellie ve Jill, birlikte dışarı çıkmak üzere hazırlık yaparken, birden evin telefonunu arar. Patrick’in sesinden duyduğu tedirginlik, Ellie’nin kafasında bir alarm çalar. Bir şeyler yanlış gitmiştir. Bu, sakin bir gün olmayacak gibi hisseder.
Ellie, telefonun arkasındaki sesi duyduğunda, tüm dikkatini toplamaya çalışır. Jill de onun yanında sessizce bekler.
PATRICK (telefonun diğer ucunda, nefesi hızlanmış):
Ellie, dikkatli olmalısın!
Bir şeyler dönüyor ve bu sefer işin içine daha büyük bir tehlike girebilir.
Lütfen, hemen evden çıkın, güvenli bir yere gidin. Ben seni ararım.
ELLIE (şüpheli ve endişeli bir şekilde):
Patrick, ne oluyor?
Ne demek istiyorsun?
Bir şeyler mi oldu?
PATRICK (panik içinde, telaşla):
Birkaç dakika önce… eve girdiğimde her şey dağınıktı.
Biri, seni ya da bizi hedef almış olabilir.
Bunu ciddiye al, hemen çıkın! Ne olur!
(Ellie, telefonu kapatır ve Jill’e bakar. İçinde korku ve kararsızlık karışır. Ancak sonrasında Jill’in gözlerindeki belirgin kararlılığı görür. Bir aksiyon anı başlamak üzeredir.)
Ellie ve Jill, hızla evden çıkar ve arabalarına doğru ilerler. Ancak, evin dışına adım atar atmaz, bir grup maskeli adam hızla onlara yaklaşır. Kısa bir süre sonra, Ellie ve Jill, bir kovalamaca içine girerler.
JILL (panikle):
Hadi, çabuk ol!
Bunlar kim?
Niye bizi takip ediyorlar?
ELLIE (gözlerinde kararlı bir ifade, hızlı adımlar):
Kim olduklarından emin değilim, ama sadece bir şey yapmamız gerek.
Hedefte olabileceğimizi düşündüm, ama bu kadar hızlı gelmeleri… bir şeyler çok yanlış.
Arkadalarındaki arabalar hızla yaklaşırken, Ellie ve Jill, hızlıca bir yön değiştirmek için keskin bir viraj alırlar. Ancak, adamlar hızla peşlerinden gelirler. Kovalamaca giderek daha tehlikeli bir hal alır.
Ellie ve Jill bir ara dar bir sokağa saparak kendilerini kısa bir süreliğine gizlerler. Ancak, peşlerinden gelen maskeli adamlar, onları bulur ve hemen çatışma başlar. Ellie, hızla kendini savunmak için yakındaki bir çöp kutusunu kullanır. Jill ise çevik hareketlerle düşmanlarına karşılık verir.
ELLIE (bağırarak):
Jill, dikkatli ol!
Bunlar çok fazla!
JILL (düşmanı etkisiz hale getirerek, kararlı bir şekilde):
Sıkı tutun!
Bu kadar kolay teslim olmayacağız!
Kısa bir süre sonra, polis sirenlerinin sesi duyulmaya başlar. Ellie ve Jill, ne yapacaklarını hızlıca karar verir. Peşlerinde başka bir grup daha yaklaşırken, ikisi de aynı anda hızla kaçmak için geri geri gitmeye başlar. Bu sırada, Patrick’in arayarak onları bulmalarını sağlaması gerektiğini anlarlar.
ELLIE (nefes nefese, sinirli bir şekilde):
Patrick! Hemen buraya gelmelisin!
Bir grup takip ediyor ve bu iş büyüyor!
PATRICK (güçlü bir şekilde, telefonun diğer ucundan):
Hemen geliyorum!
Sakın yalnız kalmayın!
Bu metin bir sonraki kitabımız olan Suskun Şehir 2: Ölüm Destanı adlı kitabımızdan bir diyalog. Yeni maceralar çok yakında sizlerle...
Okur Yorumları | Yorum Ekle |
505 Okunma |
205 Oy |
0 Takip |
90 Bölümlü Kitap |