10. Bölüm

soğuk duş iyi gelmişti üzerimi giyip parfümü sıkıp giyinme odasından cıktım odaya geldimde gördüğüm manzara karşında kaşlarım catılmıştı sinir kafama hücum etmişti gerçekten hiç düzenli bi kadın değildi kapının acılmasıyla gözlerimi kapıya cevirdim

deniz "niye dikiliyorsun"

eğe "bu odanın hali ne elenda"

deniz " sanane"

eğe dişlerini alt dudagına gecirir " elenda bu odayı topla yoksa bu yerdeki kıyafetlerini eşyalarını yakarım"

deniz " sen her istediğini yaptırabiliçeğinimi düşünüyorsun"

eğe "evet cünkü benim bi sınırım var hem hava alanına giderken seni ormanın içinde koymamı istemesen yaparsın"

deniz " ben ormandan korkmam"

eğe "peki elenda ayılarla oturursun"

içten içe korkuyordum ama buna izin vermiçektim odadan hızlı bi şekilde cıktı bende odayı toplamaya başladım korku herşeyi yaptırırdı hem ayrıca düzenli olması beni şaşırtmıştı cünkü genelde erkekler düzenli olmazdı odayı toplayıp bavuları hazırlamaya başlamıştım acaba Mardin nasıl bi yer cok merak ediyorudum kimin evinde kalıcaz acaba nasıl insanlar acaba aklımda bi sürü soru bavuları kapatıp aşağa inmiştim

aile fertlerinin hepsi salondaydı

eğe beni farkedip " birazdan cıkıcaz hazırsın dimi"

deniz "evet hazırım ağam!"

gülnaz "Mustafa !"

Mustafa gelir "buyur hanımağam"

gülnaz "yukarıdaki bavuları arabaya koy"

murat " diğer arabalar hazırmı Mustafa önlemimizi alalım"

Mustafa " evet ağam hanımağamın ve ağamızın arkasından tam 5 arabayla eşlik edilicek"

şaşırmıştım ama sustum neyse herkesle vedalaşıp arabaya bindik araba cok rahat ve ferahtı gerçekten büyük ihtimal hava alanına kadar bunla gidiçektik ve arabanın calışmasıyla birlikte dışarıyı izlemeye başladım eğenin dedikleri aklıma geldi... gözlerim dolmuştu... ve arabanın ani duruşuyla düşüncelerim toz bulutu olmuştu iki elimle de arabanın ön kısmına tutundum ve eğeye baktım "noldu birden"

eğe ise soğuk bi sesle " önümüze kedi geldi"

arabayı sürmeye devam etmişti ve arabanın dış aynasından arkadaki 5 arabayı görüyordum sormadan edemedim "neden arkamızda arabalar var mafyamıyız"

eğe " güvenliğimiz için hepsi daha doğrusu senin için"

deniz "benim icinmii cok sacma geliyor herşey beni kacırıyorsun sonra evine götürüyorsun evleniyorsun bana sormadan ve sonra keremi öldürüyorsun sen kimsin ya bana bi desene"!

eğe "bana sesini yükseltme elenda benim kim oldugumu görmüş olmalısın ve ayrıca onu öldürmedim ben öldüren kişiyi bulursam elini sıkıp sarılıcam "

deniz " eğe hayatımı mahvetin ve şuan benle dalga geciyorsun neden böylesin seni cözemiyorum ben"

eğe "beni tanımak istiyorsan sus sadece sus"

deniz "durdur arabayı"

eğe "ne"

deniz "durdur şu arabayı!!"

eğe "kes sesini hava alanına yaklaştık"

deniz direksiyonu tutar sağa sola cevirmeye calışır

eğe "manyqkmısın! kaza yapıcaz!"

deniz "durdur! "

eğe frene basar arabayı durdurur

deniz geri cekilir arabadan iner

eğe denize bakar

arkadaki arabalarda durur

deniz arkaya gecer oturur

eğe derin nefes alıp verir " ya havle ve la kuvvet"

eğe tekrar arabayı sürer

deniz iki kolunu birbirine sarar dışarıyı izler

diğer arabalar da hareketlenir

(1 saat sonra)

ucağa binmiştik ama bizden başka kimse yoktu yani bi ucak pilotu var o kadar sormadan edemedim " burda bizden başka kimse yok neden"

eğe oturup kemerini takıp yanıt verdi "bu bizim ucağımız"

gözlerim kocaman açılmıştı "yuh! cidimisin bu ne kadar dır biliyormusun sen"

eğe " 30 milyon"

o kadar rahatıki bunu söylerken ben cok şaşkındım ve o şaşkınlıkla yerime gecip oturdum kemerimi taktım bişey demedim ucak ucuşa gecmişti 2 saatin ardından ucak hava limanına iniş yapmıştı ikimizde indik ve bizim için hazırlanan taksiye bindik yine anlaşılan arkada arabalar eşlik ediçekti öylede oldu sesiz sakin bi yolculuk olmuştu ve önde kocaman bi konak göründü ve cok güzeldi arabanın duruşuyla diğer arabalar da durmuştu ikimizde indik ve ben konağa bakıyordum hayranlıkla

Zeydan "ne beklersin oğul içeri girin"

eğe terastaki halası Zeydanı farkeder gülümser ve denize bakıp "girelim" dedi birlikte eve girdiler

Zeydan gülümser " senmisin deniz"

cekinmiştim nedense ilk defa görüyordum "e-vet" dedim

Zeydan "cekinmene gerek yok kızım ben senin halan sayılırım burda kalıcaksın nede olsa rahat davran"

eğe halasına yaklaşıp elini tutar öpüp alnına koyar "nasılsın halam"

Zeydan elini eğenin kafasına koyar "iyim oğlm sen nasılsın hı"

eğe "iyim hala"

bende Zeydan halaya yaklaşıp elini tutup öpüp alnıma koyup geri cekildim samimi ve iyi bi kadındı bana bakıp gülümsedi "ay gibi cok güzelsin maşallah eğe doğru bi secim yaptı her ne kadar seni kacırarak yanlış yapsada..." dedi eğede bende susmuştuk...

konuyu dağıtmaya calışarak " terasa gecelim yemekler hazırlanana kadar kahve içelim"

terasa gecip oturmuştuk havada Mardin kokusu vardı cok hoştu aşık olmuştum Mardine eğe ise telofonla konuşuyordu cok normeldi onun için Mardine gelmek anlaşılan evdeki calışan kahveleri getirip masaya koyup gitmişti o sırada eğe telofonu kapatıp kahveden bi yudum aldı bende aldım. havadan sudan sohbet etmiştik zeydan halayla ve yemekten önce odaya cıkıp üzerimi değiştirdim bavuların içindeki herşey dolaba yerleştirilmişti

odadan cıkıcaken eğeyle göz göze geldik ve kenara cekilip içeri girmesi için izin verip aşağa indim zeydan halanın kocası gelmişti salona gidip elini öpüp tanıştım arkamdan eğe gelmişti ve elini öpüp alnına koyup geri cekildi hep birlikte oturduk güzel Bi yemekten sonra benim başım ağrımıştı müsade isteyip odaya gitim ve arkamdan zeydan hala geldi kadın kadına sohbet etmek için ve gelirken ilaç getirmişti cok iyiydi ilacı ağzıma alıp suyu yudumladım

"İyimisin kızım " dedi bende güzel Bi tebessümle "evet efendim "dedim

Zarif bi kadındı ve merakıma yenilip "cocugunuz varmı "diye sordum yüzünde gülümseme ucup gitti "hayır "dedi gerçekten cok üzüldüm kötü Bi duygu olmalıydı...ve devam ettirdi" yumurtalıklarımda sorun var ve hiç Bi tedavi işe yaramadı "göz yaşları arka arkaya gelmişti " bu yüzden kocamın hayatındaki tek kadın olamadım "

Şaşırmıştım"nasıl anlamadım"gözyaşlarını silip buruk bi tebessümle "bi kadın daha var evli oldugu ama ayrı bi yerde yaşıyor ve o kadından 2 cocugu var eğe anlatmadımı"

Ben olumsuz anlamda kafamı salamıştım sadece sustum bişey demek hadime değildi ama nasıl kocasının başka bi kadınla daha olmasına tahammülü vardı ve zeydan hala anladım kadarıyla kocasına cok saygı duyuyordu ve seviyordu bu evlilik zorla olmamıştı bunu anladım

"İyi geceler sana saat 12 oldu uyu artık eğe de gelir birazdan"dedi odadan cıktı

Saat 12:30

Eğe odaya girer denizin uyudunu fark eder sessizce yaklaşıp üzerini örtüp koltuğun üstüne gecip uyumaya calışır