11. BÖLÜM

HOŞ GELDİNİZ

İYİ OKUMALAR DİLERİM.

LÜTFEN OYLAMAYI UNUTAMAYALIM.

BOLU'DAKİ YANGINDA HAYATINI KAYBETEN BÜTÜN CANLARIMIZA ALLAH'TAN RAHMET DİLİYORUM. GERİ DE KALAN AİLELERİNE ALLAH'TAN SABIR VE BAŞ SAĞLIĞI DİLİYORUM. ☹☹☹

GÜNÜN ŞARKISI: HALUK LEVENT - HANİ BENİM OLACAKTIN

GÜNÜN SÖZÜ: BAZI ACILAR SESSİZDİR, ÖLÜM GİBİ...

--------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

Sabah erkenden kalkmıştım. Hemen krem bir pantolon toprak rengi gömlek giydim. Kahverengi botlarımı ayağımı geçireceğim saçlarımı dalgalı şekilde saldım. Araba ile gideceğim için uzun montumu elime aldım. Çantama cüzdanımı birkaç parça eşyalarımı koydum. Telefonumu elime aldım. O sıra telefonum mesaj sesi geldi. Ekrana baktım, Ediz idi.

Ediz “ Günaydın sevgilim.”

“ Günaydın bir tanem.” Deyip aşağı inmiştim.

Annem ile babam erkenden çıkmıştı. Kahvaltı edeyim diye masayı toplamamış canım annem ya. Bir şeyler atıştırıp, kahvem elimde telefona bakıyordum. Bizim gruptan mesaj gelmişti.

##############################################################################################################################

Whatsapp Grubu
Beşli grup

Sinem: “ Günaydın canlar sizlere bugün fazlaca fikirler sunacağım. Başınızı ağrıtacağım şimdiden haber ediyorum canım arkadaşlarım.”

Can: “ Sabah sabah bari yazma az daha bekle deli şey.”

Yakup: “ Çok anlamam ama elimden geldiğince güzellik.”

Pınar: “ Çocuklardan zaman bulursam sana her daim açıyım canısı ”

Ben: “ Bende işte boş vakitlerimde hemen ilgileneceğim canım içi.”

Sinem: “ Seviyorum sizi can parçalarım. Herkese iyi işler.”

Ben: “ Sağ ol bebeğim.”

Pınar: “ Sağ ol canısı ”

Can: “ Sağ ol cadı ”

Yakup: “ Sağ ol canım ”

#############################################################################################################################

Yazışmamız bitmişti. Telefonu kapatıp masayı toplamaya başladım. Kulaklığım kulağım da şarkı dinleyerek takılıyordum. Haluk Levent’ten Hani benim olacaktın dinliyordum baya kendimi kaptırmıştım. Telefonum çalıyordu. Kimin aradığına bakamamıştım ellerim bulaşıktı. Direk açtım.

“ Efendim ”

“ Sadece efendim mi aşk olsun sevgilim.”

“ Sen miydin Ediz kulaklığım takılıydı, ellerim bulaşıklıydı direk açtım o sebepten direkten Efendim dedim sevgilim.”

“ Hadi affettim sevgilim.”

“ Bir şey mi oldu sevgilim.” O sıra hala da mutfağı topluyordum.

“ Bir şey olmadı şirkete geldim belki sende erken gelmişsindir diye düşündüm. Şu dün ki anlatacağın şeyi merak etmiştim.”

“ Sen biraz meraklı mısın ne, bugün annem ile babam erken çıtı evden ben masa hazırdı bende bir şeyler atıştırdım. Masayı topluyordum. Hatta şimdi bitti montumu üstüme geçiriyorum sevgilim.”

“ Tamam, çabuk gel ama hem merak hem özlem iş başlamadan motor ile gelmiyorsun demi ”

“ Hayır, babam arabasını bana bıraktı.”

“ Tamam sevgilim.”

“ Ben arabaya bindim şu an sevgilim. Görüşürüz yarım saate ”

“ Görüşürüz sevgilim. Dikkatli gel.” Deyip telefonu kapatmıştım.

Ben bu meraklı ile ne yapacaktım. Deli adam nereye gitsem sanırsam hiç yorulmadan soracaktı. Yola koyulmuştum. Yirmi dakika da şirkete varmıştım. Hayret trafik yoktu. Arabayı park edip. İçeri girmiştim. Asansöre binip. Dokuzuncu kata çıktım. Masamım üstüne çantamı bırakıp, Ediz’in odasına geçtim. Kapısını tıklattım. Ediz’in gel sesini duydum. İçeri girmiştim. Ediz masasında bir dosyaya bakıyordu. Kafasını kaldırıp

“ Oh be sonunda doğdu benim güneşim.” Ediz böyle konuştukça ben şok oluyordum. İş yerinde o kadar otoriter sahibi ki bu şekilde konuşacağını düşünemiyorsun.

Ediz “ Sevgilim bir şey mi oldu.” hemen cevap vermiştim

“ Yok sevgilim iyiyim sadece dalmışım öyle ” yerinden kalkıp yanıma gelmişti ellerini yanaklarıma koyup

“ iyisin demi sevgilim.”

“ İyiyim sorun yok sevgilim.”

“ Tamam, o zaman hadi anlat bakalım.” Deyip koltuğa oturmuştuk. Akşam olan biteni anlatmıştım.

Ediz “ Senin adına çok sevindim sevgilim. Arkadaşların her zamanki gibi arkanda ”

“ Evet bende mutluyum ve bir sorun daha var. Bizimkiler seninle, oturup zaman geçirmek istediler bende sorarım Ediz de tamam derse bir gün ayarlarız dedim.”

“ İyi yapmışsın tabi ki onlarla vakit geçiririz. Böyle şeyleri severim. Sen bilmesen de benim de arkadaş çevrem var. Hem de seni çok merak ediyorlar.”

“ Gerçekten mi? ”

“ Evet, sevgilim ”

“ Ay şimdiden heyecan yaptım.” Parmağını burnuma vurup

“ Heyecan yok sevgilim. Sen arkadaşlarınla nasılsan onlarla da öyle olabilirsin.”

“ Olsun yine taze heyecanlar bunlar. Neyse zaman geldi artık iş başına dönelim.”

“ Tamamdır. Sekreter hanım.”

“ Ben tableti alıp geliyorum.” Deyip odadan çıkmıştım bilgisayarımı açıp tabletimi elime almıştım. Tekrardan Ediz’in odasına girmiştim.

Bugün ki işleri anlatıp, masama geri dönmüştüm gün içinde Ala Hanım’ı arayıp sormam gereken dosyalar vardı onları sormuştum. Dosyalama yapıp gerekli olanları elimde tutmuştum. Arşivlenmesi gerekenleri Ediz’e imzalatıp arşive götürmüştüm. Arada Sinem mesaj atmıştı, cevap vermiştim. Dükkân için yer belirlemeye çalışıyordu birkaç yer atmıştı ama ben beğenmemiştim, Pınar da öyle demişti.

Bizde Pınar’la internet sitelerinde araştırmıştık. Biraz üzülmüştüm. O sıra biri kafamda biri dikilmişti.

“ Ne düşünüyorsun kara kara Lidya Hanım.” bir baktım Ediz gülmüştüm ona,

“ Sinem’e dükkân bakıyorduk da aslında Yakup bu işe bakıyordu o da birkaç yer buldu ama oraları beğenmedik. İstediğimiz gibi o sebepten biraz durgunlaştım, Ediz Bey.”

“ Nerede arıyorsunuz ki ”

“ Nişantaşı’n da arıyoruz. Ama bir türlü beğenemedik.”

“ Hım bir düşünelim bakalım.” Ediz o sıra masamın başında sandalyeye oturmuştu. O sıra saate bakmıştım. Öğlen arası olmuştu.

Ediz ve ben düşünürken on dakika geçmişti. Ediz bir anda bana bakıp

“ Buldum orada bir dükkân var daha yeni arkadaşım kiralık iyi birisi bulursanız haberiniz olsun dedi. Eğer istersen resmini atsın bir bak.”

“Olur, vallahi çok iyi olur.” Telefonu eline alıp arkadaşını arayıp dükkânın resimlerini istedi.

“İki dakikaya elinde olur resimler o sıra yemek için ara da bize bir yemek iste karnımız doysun açım ben aç.” Demişti. Gülümseyerek

“Tamam, Ediz Bey” deyip yemek şirketini aramıştım. Ediz odasına geçmişti. O sıra resimleri atmıştı. Ben dükkâna bayılmıştı güzeldi. Bakalım bizimkiler ne diyecek. Hemen gruba resimleri attım.

####################################################################################################################################

Whatsapp Grubu

Beşli Grup

Sinem: “ Oha kızım burayı sen mi buldun diyeceğim ben burayı gördüm kiralık yazmıyordu.”

Pınar: “ Ben de bayıldım iki tasarım ile süper olur.”

Ben: “ Ben kara kara düşünürken Ediz geldi sordu bende söyledim o burayı söyledi arkadaşını dükkanıymış arayıp sordu, resimleri attı eğer biz beğenirsek ayarlayacak. Arkadaşı düzgün birilerini vereceğini söylemiş o sebepten her halde kiralık yazmamıştır, diye düşünüyorum.”

Sinem: “ Enişte gibi enişte be hemen halledelim, ne olur güzellik ben burayı istiyorum.”

Can: “ Hemen enişte diyor ya cadı. Beni delirtme.”

Yakup: “ Direk sevindim ben dün ora için konuştum haber bekliyordum. Ediz yapmış sağ olsun.”

Ben: “ Canım Yakup’um ne güzel de konuştu.”

Yakup: “ Benim kardeşim bir tane 😊 ”

Ben: “ 😊 ”

Ben: “ Sinem, hemen iletiyorum.”

Sinem: “ Tamam, güzellik. 😊 ”

####################################################################################################################################

O sıra yemek gelmişti. Asansörden bir beyefendi inmişti poşet elinde ayağa kalkmıştım. Beyefendi “ Yemek sizeydi sanırsam.”

“ Evet, beyefendi teşekkürler.” Deyip poşeti alıp Ediz’in odasına geçtim. Kapıyı çalıp içeri girmiştim. Masaya yemek poşetini açmıştım yemekleri yerleştirmiştim. Ediz hiç konuşmamıştı, şaşırmıştım. Başımı Ediz’e çevirdim. Bana bakıyordu.

“ Ne oldu dalgın dalgın bakıyorsun.”

Ediz “ Anaç ruhun çok güzel hemen bir güzel masayı açıp işi hallettin. Ne bilim hayali bile bir hoştu.” Bir şey diyememiştim. Utançlığım tutmuştu. Başımı eğip oturmuştum.
Yanaklarımı tutup

“ Senin utanmanı severim oyş şu tatlığa bak.”

“ Ya Ediz tamam, hem şu dükkânı beğendik. Sinem de hemen halledebilir mi dedi.”

“ Hallederiz sevgilim. Önce yemek yiyelim de ben açıktım.”

“ Tamam, sevgilim.” Yemeğimizi yemiştik. Ediz arkadaşını aramıştı. Yarın Sinem ile buluşup anlaşacaktı. Bu iş şimdiden olmuştu.

Akşam mesai bitimine kadar işlerimiz yapmıştık. Yarın toplantı vardı. Yoğun bir toplantı olacaktı. Bu sebepten yarın toplantı saatinde Ala Hanım gelecekti.
Ediz mesai bitiminde kahve içelim demişti. O sebepten ben arabaya geçtim kafe buluşacaktık. Arabayı kafenin otoparkına park ettim. Ediz gelmişti. Direk karşısına gelip montumu sandalyeye koyup oturdum.

Ediz “ Hoş geldin Sevgilim biraz geç kaldın.”

“ Ala Hanım ile konuştum son olan biteni söyledim. Toplantı dosyalarını gönderdim çalışması gerek sonuç da sevgilim.”

“ Anladım Ala’yı seviyorsun sanırsam.”

“ Baya iyi anlaştık iş çıkışlarında falan daha iyiyiz ama iş olduğun da resmiyete devam sonuç da işleri ondan öğrendim. Güzel otoritesi var, öyle olmasını çok sevmiştim ve hala da seviyorum.”

“ Ala öyledir. Seni alırken bile ona sordum çalışabilir misin diye o yok deseydi olmazdı iş, sonuç da sizin anlaşmanız gerekiyordu.”

“ Tabi ki biliyorum sevgilim. Başta biz de dedik, anlaşmamız gerek diye sonra zaten anlaştık. Güzel ekip olduk. Ben memnunum.”

“ Ne güzel e konuştun mu arkadaşlarınla canım.”

“ Konuştum Sinem çok mutlu oldu. Can biraz kıskandı hemen Ediz Bey’e iyi söylenmeler falan dedi. Sinem rahat durur mu sen karışma diye kendi araların da tartıştılar. Bizi de eğlence çıktı. 😊 ” biz konuşurken kahveler gelmişti. Şimdi ne zaman söyledin falan demeyin ben gelemden zaten Ediz söylemişti.

“ Can kıskanç olan herhalde ”

“ Biraz öyle ama söylenir söylenir durur.”

“ Değişikler desene ”

“ Hem de çok 😊 ” kahvemden bir yudum almıştım.

İki erkek bir kadın Ediz diye seslenmişlerdi. Ediz onlara bakmıştı.

Ediz “ Sizde mi buradaydınız.” Erkeklerden biri

“ Şimdi içeri girdik. Seni görünce selam verelim dedik biraderim.” Demişti.

Kadın “ Biz sizi rahatsız etmeyelim.”

Ediz “ Öyle şey mi olur hem gelin oturun Lidya ile tanışın.” Bana dönüp

“ Olur demi sevgilim ” demişti.

“ Tabi ki olur sevgilim.” Yanımda olan sandalyedeki montumu ve çantamı kendi sandalyeme koydum.

Ediz “ Sevgilim bunlar sana söylediğim arkadaşlarım.” Deyip yanında siyah saçlı erkeği gösterip

“ Bu arkadaşım Barış ” Barış elini uzatmıştı elini sıkıp

“ Bende Lidya memnun oldum Barış.” Deyip Ediz kadını gösterip

“ Bu arkadaşım Pelin ayrıca Barış’ın eşi ” demişti. Pelin elini uzatmıştı, elini sıkıp

“ Bende Lidya memnun oldum Pelin.” Diğer sarışın erkeği gösterip

“ Bu en haylaz arkadaşımız da Onur.” demişti. Onur da elini uzatmıştı, elini sıkıp. Gülümseyip

“ Bende Lidya memnun oldum Onur.” Demiştim. Herkes masaya oturmuştu. Ediz arkadaşlarına da kahve istemişti.

Onur “ E Ediz çiğim pat diye oturduk ama tüh gördün mü? Sevgilin ile arana girdik. 😊” demişti. Onur haylaz çocuk gibiydi görünüşe bakarsan. Ediz Onur’a yaklaşıp kafasına vurmuştu.

Ediz “ Haylazlık yapma hele ki sevgilimin yanında he ne dersin.”

Onur “ Tamam, ya iyi ki bir sevgilin var biri evli birinin sevgilisi var ben sap zaten.”

Barış “ Oğlum biz sana sevgili yap diyoruz ama sen yok diyorsun.”

Onur “ Karışma sen özel hayatıma ”

Barış “ Uğraşmıyorum seninle ne halin varsa gör ama bize ağlama.”

Onur “ Ağlamam ” Pelin araya girmişti.

Pelin “ Barış hayatım uğraşma çocukla o da öyle eğleniyor.”

Barış “ Aslan yengem ya ” demişti.

Ediz “ Sen bari şuna yüz verme Pelin ya ” demişti.

Pelin “ Olsun o benim çocuğum, neyse sen ne yapıyorsun Lidya.”

“ Ediz söyledi mi bilmiyorum ama onu şirketin de sekreterim.”

Pelin “ Ala’nın yanındasın demi.”

“ Evet, ama Ala Hanım izin de eşi hastalandı.”

“ Ya bilmiyorum Ediz neden söylemedin arayıp geçmiş olsun derdim.”

Ediz “ Aklıma gelmedi o sıralar aklım başka yerlerdeydi.”

Pelin “ Bak sen esas oğlana âşık olmuş ha ne dersiniz gençler.”

Barış “ Hayatım kız utandı, yalnızken mi söyleseydin ne.”

Pelin “ Lidya utanma ben hep uğraşırım. Gel biz senle kız kıza konuşalım.” Deyip koluma girmişti.

Yanıma yanaşmıştı. Kahve içip muhabbet etmiştik, erkekler kendi aralarında muhabbet etmişlerdi. Güzel bir akşamdı.

Ediz “ Neyse gençler gece daha da uzun sürer ama yarın benim toplantım var. Otomatik Lidya’nın da var. Biz kaçar.” Demişti.

Hep beraber kalkıp vedalaşmıştık. Kafeden çıkıp ben Ediz’e sarılıp vedalaşıp arkadaşlarıyla da daha sonra görüşmek için sözleşmiştik. Arabama binip eve geçmiştim. Annem ve babam yatmışlardı. Sakince odama geçip Ediz’e geldiğime dair mesaj atıp daha sonra duş alıp yattım. Oh be insanın yatağı gibisi yok.

----------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

Diğer bölüm de görüşmek dileğiyle...

Lütfen!!!

Oy vermeye unutmayın

İyi Günler Diliyorum...