
Köpek bir gün
Hoplaya zıplaya oynarken
Kelebekleri kovalar,
Rengârenk çiçekleri koklarken
Ormanda yolunu kaybetmiş.
Bir de bakmış ki karşıdan bir leopar geliyor
Belli ki günlük yiyeceğini arıyor.
"Şimdi başım dertte" diye düşünmüş
Etrafına bakmış, yerde kemik parçaları görmüş.
Hemen arkasını leoparın geldiği yere dönerek
Kemikleri iştahla kemirmeye başlamış,
Leopar tam saldıracakken
Köpek kendi kendine konuşmuş:
"Ne kadar lezzetli bir leoparmış.
Acaba etrafta bundan bir tane daha var mı? "
Bunu duyan leopar bir anda donmuş kalmış
En yakındaki ağaca tırmanarak dalların arasına saklanmış.
Demiş ki kendi kendine:
"Tam zamanında kurtardım canımı,
Yoksa bu köpek benim de
Yiyecekti kemiklerimi, içecekti kanımı"
Bir başka ağacın üstündeki maymun
Olanları izliyormuş,
Leoparın yanına giderek neler olduğunu anlatmış.
Leopar demiş ki maymuna:
"Aslında benim de gitmişti tuhafıma
Gidip şunu yakalayalım, atla sırtıma".
Az önceki yerde bekleyen köpek
Bakmış ki kızgın leopar gelmekte
Hem de sırtında maymunla birlikte.
Ne yapacağını düşünürken, kaçmaya da kalkmamış.
Arkasını leoparın geldiği yöne dönerek
Yine kemikleri kemirmeye devam etmiş.
Tam leopar saldıracakken de
Kendi kendine konuşmuş:
"Şu aptal maymun da nerde kaldı?
Bir leopar dişimin kovuğuna yetmedi.
Bir tane daha getirsin diye gönderdim,
Hala çıkıp gelmedi!"
Yılmaz ÖRMECİ
Ankara, 27.02.2017
...
Edebiyat Parçalarım'da bugün yayınlandı.

| Okur Yorumları | Yorum Ekle |