Koltukta oturmuş yanımda iştahla cips yiyerek filmi izleyen kızı izliyordum.
Evet filmi değil Besteyi izliyordum çünkü onun tepkileri filmden daha komikti.
Beni nasıl ikna etti bilmiyorum ama saatler önce kendimi onunla sıcak birer battaniye içinde film izlerken bulmuştum.
Üstelik bu izlediğimiz 3. Filmdi !!
Ben ne kadar maç seviyorsam o da o kadar komedi filmi seviyordu... Bir de komik olsaydılar keşke.
Ellerimi göğsümde birleştirerek Besteyi izlemeye devam ettim, bir yandan da şu cips olayının intikamının nasıl olacağını kararlaştırmaya çalışıyordum.
Bu çatlağın karanlıktan korktuğunu sanmıyorum.
Tam o anda bir ampul yandı beynimde, çok eğlenecektim.
Eliyle bana git git işareti yaptı, hanımefendi cevap verme zahmetinde bile bulunmuyordu !
Ona göz devirerek mutfağa gittim ve bir bardak suyu yere, tam mutfak girişine döktüm.
Telefonu elime aldım ve evi kontrol eden uygulamaya girdim. Bu sistemi kurdurduğum için kendimle gurur duyuyordum !
İlk önce televizyondaki filmi bir korku filmiyle değiştirdim, tabii bebekte bunu benim yaptığımı bilmeyecekti.
İçerden söylenen, şaşkın bir ses duyunca kocaman sırıttım.
" Sinan senin bu televizyonun bozuk ! "
Cevap vermedim ve sanki duymamışım gibi davrandım.
Filmi başka bir korku filmiyle değiştirdikten sonra ışıkları aniden kestim. İçeriden tiz bir çığlık sesi duyuldu.
Kendi kendime gülerken dudağımı dişledim, gittikçe daha da eğlenceli oluyordu.
Işıkları bir kaç kez açıp kapandıktan sonra bir müzik açtım, korku temalı.
Serkan'ı uyandırmak için eve kurduğum hoparlör sistemine şükürler olsun !
Evde ikinci bir çığlık duydum ve hemen ardından da bir şeylerin devrilme sesini.
Anlaşılan Beste korkudan evi başımıza yıkacaktı.
Gülmemek için dudaklarımı birbirine bastırdım ve son dokunuşu yaptım.
Eve ne olur ne olmaz diyerek kurduğumuz kilit sistemi...
Tuşa bastığım an evdeki bütün kapıların kilit sesi duyuldu, pencerelere yavaş demirden yapılmış kaplamalar indi.
Beste üçüncü bir çığlıkla bu kez mutfağa doğru koşmaya başladı, adım sesleri kapıya kadar geldi ama dakikalar önce yere döktüğüm suya basıp kayınca yer düştü...
Pardon düşecekti, ben niye sürekli bu kızla birlikte düşüyordum!
Tam dengesini kaybetmişken nasıl başardı bilmiyorum ama kolumdan tutup beni de çekmişti ve olan yine bana olmuştu.
Ben sert zemine çarparken hanımefendi yine benim üstüme düşmüştü.
Hayır evde öcüler değil onun gibi bir çatlak vardı !
Belimin ağrısıyla gözlerimi sıkıca yumarken Beste'nin de üstümden kalkmaya niyeti yok gibiydi.
Belimin ağrısıyla gözlerimi sıkıca yumarken, Beste’nin de üstümden kalkmaya niyeti yok gibiydi. Yine mi? Neden her defasında bu şekilde yere düşüyorduk? Hâlâ anlamadım.
“Biraz kalkar mısın, Beste?” diye mızmızlandım, her zamanki gibi. Ama o, hiçbir şekilde üzerinde baskı hissetmiyordu.
“Sinan, bu gerçekten komik değildi!” dedi, kafasını kaldırmadan. “Ölüler gibi davranan bir ev mi? Hadi ya!”
“Bana öyle gelmedi,” dedim, zorlukla gülümsemeye çalışarak. “Gerçekten çok komikti bence.”
Beste, bir an boş boş bana bakıp sonra kafasını salladı. “Her şeyin komik olduğunu düşünüyorsun, değil mi?”
Gözlerimi devirdim. “Hayatımda görmediğim kadar çok eğlenceli bir şaka yaptım, o yüzden tabii ki.”
Beste aniden doğrulup başını eğerek mutfağa doğru yürüdü. Gerçekten de eğlenmişti ama saklamakta zorlanıyordu. O kadar komik olmasa da, belki de sinirimi bozmuştu.
“Seninle bir daha film izlemek yok, Sinan!” diye bağırdı, arkasını dönüp mutfağa gittiğinde.
“Tabii, tabii,” dedim, onu izlerken gülümsedim. “Bir dahaki sefere başka bir korku filmi öneririm sana.”
Ama o kadar kolay teslim olacağına inanmak büyük hata olurdu. Beste’nin de, bu şaka karşısında kendi planlarını yapmaya başladığını biliyordum. Eğer bir şey yapmazsam, o da bana geri vuruş yapacaktır.
Hızla telefonumu çıkarıp tekrar eve kurduğum güvenlik sistemini kontrol ettim. Bu defa işi biraz daha ileri götürebilirdim. Gözlerim parladı, hemen yeni bir plan yapmalıydım. O kadar şoka girmişti ki, hiçbir şey anlamamıştı ama şimdi biraz daha zor bir oyun oynamalıydım.
Bu sefer, sadece korku filmi değil, ortamı da değiştirecektim. Birkaç tuşa bastım ama hiçbir değişiklik olmadı, bedenimi bit telaş kaplarken alel acele tuşlara tıklamayla başladım ama yok hiçbiri çalışmıyordu.
Sikeyim ! Telefon yere düştüğü için bozulmuştu ve biz bu evde kalakalmıştık.
Gözlerim hafif endişeyle ona diktim bir bardak su içmiş şimdide tavanı izliyordu.
Endişeli sesimi duyunca hemen bana baktı, bir şeyler olduğunu anlamıştı.
" Biz düşünce telefonda düştü ya hani... bozulmuş sanırım dokümanın çalışmıyor. Bütün bu evde... kaldık. "
Beste, şaşkınlıkla gözlerini geniş açtı ve yavaşça doğruldu. Bir an, sesi kesilen her şeyin içindeki sessizliği hissettim. Ne yapacağımı bilemiyordum. Her şey kontrolden çıkmış gibiydi. Her şeyin kontrolünü kaybettim.
“Ne demek bozulmuş?” diye sordu, gözleri hala tavanda kayarken, paniğin başlamış olduğu her anı yüzünden okundu.
“Evet, işte... Bozuldu.” Başımı salladım, durumun ciddiyetini kavramaya çalışarak. O kadar basit bir şeydi, ama bu kadar karmaşık hâle gelmişti.
O an, evdeki sessizlik ve karanlık daha da keskinleşti. Ne elektrik vardı ne de dışarıdan gelen bir ses. Gerçekten sıkışıp kalmıştık. Beste'nin bakışlarındaki şaşkınlık yerini giderek daha fazla endişeye bırakıyordu.
“Sinan...” dedi, sesinde bir titreme vardı. “Gerçekten... başka hiçbir şey çalışmıyor mu?”
"Hiçbir şey," dedim, telefondan gelen "bozuldu" uyarısını tekrar görerek. Telefonun ekranı tamamen kararmıştı. Sistem kilitlenmişti ve hiçbir şey çalışmıyordu. Evdeki her şey, güvenlikten ışıklara kadar, bir anda tamamen durmuştu.
Beste'nin gözleri bir anda bana yöneldi. Artık ne kadar korktuğunu anlayabiliyordum. "Sinan, gerçekten korkuyorum."
Hızla bir adım attım. Durumu çözmek için acele etmem gerekirdi. "Ben de... ama bir yol bulmalıyız."
Yavaşça yerden kalkıp, onun yanında durarak ortamı biraz daha güvenli hale getirmeye çalıştım. “Hadi, biraz sakin ol. Panik yapma. Hemen bir çözüm bulacağız.”
Beste başını sallayarak, panik içinde odada dolaşmaya başladı. O kadar çok endişeliydi ki, çözüm bulmanın zor olacağını biliyordum. Ama bir şeyler yapmalıydım. İkimiz de burada sıkışıp kalmıştık, ama birlikte buradan çıkabileceğimize inanmak istiyordum.
"Sana söyledim değil mi?" dedim, gülümsemeye çalışarak. "Bir korku filmi izlememek gerekirdi."
Beste hafifçe hırıltı gibi bir sesle gülümsedi, ama gerginliği hala üzerindeydi. “Sana bir şey söyleyeyim mi? Benim gibi birini burada bırakmak büyük hata oldu.”
Bir an ikimiz de birbirimize baktık, sonra ikimiz de birden gülmeye başladık. Ama gerçekte ne kadar gülsek de, bu tuhaf durum hala her ikimizi endişelendiriyordu.
“Evet, bunu bir daha yapmam,” dedim, Beste’ye bakarak. “Ama evde bu kadar sessizlik var... belki dışarıda birileri bizi duyar.”
İçimden "Ya da belki de... kimse duymayacak," diye geçirdim ama sesli söylemedim. O anda en iyi çözüm, bir yol bulana kadar birbirimize güvenmekti.
Yok, gercekten hicbif çıkış yolu yoktu. Benim telefonum bozulmustu ve evdeki bütün güvenlik onlemleri aktif oldugu icin sinyal kesiciler birisini aramamizi engelliyordu.
Artık saat gece yarısına gelmişti ve Beste ayakta zor duruyordu, fazlasıyla yorgun olduğu belliydi.
Oturduğum koltuktan ayağa kalktım.
" Hadi gel saat geç oldu, gidip yatalım sabah olunca bir şeyler düşünürüz "
Tedirgince etraftaki karanlığa baktı, oda yerinden kalktı ama uyuyabilecekmiş gibi gözükmüyordu.
" Sorun ne, neden bu kadar tedirginsin "
" Karanlıkta uyuyabileceğimi sanmıyorum, sanırım sabaha kadar uyanık kalacağım "
O bunları söylerken ikimizde bir yere takılıp düşmemek için dikkatli yürüyorduk.
" Telefonunun fenerini aç, biraz da olsa idare etmez mi "
Dilini damagina vurdu bu sırada bir üst kata çıkmıştık ona uyuması için rastgele bir misafir odasının kapısını açtım.
Beni onaylayarak odaya girdi, düşmemeye dikkat ederek yatağa oturdu bende odadaki tekli koltuğu sürükleyerek yatagin yanına getirdim.
Ona cevap vermedim ve o uzaninca bende koltuğa oturdum, yatakta uzanırken bir elini kavradım ve gülümsedim.
" Şimdi beni burdayım tamam mı? Hadi uyu "
Beni onayladı ve gözlerini yumdu, birkaç dakika içinde düzenli nefes alışverişleriyle uyuduğunu anladım.
Bende oturduğum yerden kafamı yatağa koyup gözlerimi yumdum
Okur Yorumları | Yorum Ekle |