
"Nasıl böyle birşey yaptınız? Kaldıki madem böyle bir olay olacağını biliyorsunuzda bizi niye uyarmıyorsunuz? Tamam hadi ben kötü oluyorum diye
bana söylemediniz. Peki İkra ve Esma? Birde neden sadece erkekler bil-"
Tam sözünü tamamlayacakken abim geldi ve bana doğru bakıp
"Kaldırabilir miydin? Peki kızlara söylemediğimi nerden biliyorsun? Sen çok hassas bir kızsın Zeynep.Ben o kadar olayı bir günde kaldırabildim,peki ya sen? Kaldırabilir miydin?"
Derin bir nefes aldı. Ve devam etti
"Küçükken ben bir kere sana her şeyi söyledim ama o gün kaldıramadın bile direkt ağladın. Ne yapsaydım senin ağlamanı mı izleseydim? Anlamıyorsun, sen üzülünce ben parçalanıyorum ve şuan sakın ağlama şimdi sırası değil,Seni üzdüysem özür dilerim ilk defa birine patladım."
Başımı tamam anlamında salladım. Tam o anda dışarıdan Baran ile Berat aynı anda abime seslendi
"Emir abi,Komutan konum attı"
Ben abime sorgulayan gözlerle baktım. Bunu görünce kulağıma doğru eğildi
"Yusuf'un ismini söylemememiz konusunda bizi uyardı."
Ardından kafasını kaldırdı ve Berat ile Baran'a bakarak
"Tamamdır kız erkek karışık süreceğiz ve bir arabada en fazla dört kişi olacağız"
O sırada aklıma aşırı saçma bir şey takıldı. Bizim oda numaralarıda dört sayısıydı, odalardada dört yatak vardı, ve biz ikiye ayrılınca dört oluyorduk.
Normalde bunu iki saat sorardım ama şimdi ne kadar saçma olduğunu anladığım için o düşünceyi kafamdan atarak etrafa odaklandım.
Camdan dışarı baktığımda ormanlık bir alan gördüm. Daha dikkatli baktığımda orada hareket eden bir şeyin bize yaklaştığını gördüm ve hemen Ece'ye dönerek kısık bir ses ile
"Ece sağ taraftan buraya birisi geliyor,arabayı terk etmeliyiz."
Ece beni duyunca etrafına baktı ve benim gördüğüm şeyi görmüş olacakki kolunun içinden bir tane kulaklık çıkartıp taktı ve kulaklığa doğru kısık sesle konuştu
"Emir arabanın solundan buraya gelen bir adam var acil arabadan çıkmamız lazım"
Ece bunu söylediği anda arabadan bir gülme sesi çıktı, hemen arabadan kızlar ile beraber indik ve abim gilin yanına gittik.
"Ben biraz diğer taraflara bakacağım"
Abim bana döndü
"Tamam ama dikkatli ol"
Kafa sallayarak diğer tarafa gittim. Adamın üstümüze
yürüyeceğini tahmin ettiğimiz için arabaya önceden konulmuş olan dört bıçağı almıştık.
Şu an olduğum yer abim gile 80 adım mesafedeydi.
Adam bana fark ettirmeden yaklaşmaya çalışıyordu ama bilmediği bir şey vardı o da ben bunu fark ediyordum.
Adam bana yaklaşırken arkamı döndüm. Ve tahmin ettiğim gibi adam hızını arttırarak yürümeye başladı.
Bana nefesinin sesini duyabileceğim kadar yaklaştı. Tam boğazımdan tutacakken bir anda döndüm ve kolunu tuttuğum gibi çevirdim.
Dizlerinin üstünde yere düştüğü anda belimdeki bıçağı alıp onu öldürmeyecek ama ölmeye yalvartacak şekilde
karnının üstüne batırıp çıkardım.
Adam büyük bir çığlık kopardığı anda Abim buraya
baktığında ilk önce korkuyla bana baktı sonra ise yavaş yavaş aşağıya baktıktan sonra bana gururla bakıp göz kırptı.
Tam o anda Ece bir adamı tuttuğu gibi kulağını bir şey söyledi ve adam korku dolu gözlerle ona bakarken Ece adamın belindeki silahı aldığı gibi bana attı.
Büyük ihtimalle arkamdan yeni adamlar geliyordu. Silahı havada kaptığım gibi arkamı döndüm ve bana doğru gelen iki adamı gördüm.
Onları gördüğüm anda beni fark ettikleri anda yavaşladılar. Ben tam o sırada bir tanesini karnından diğerini ise boynundan silah ile vurdum.
Diğerleri ne yapmış diye döndüğümde gözüme çok saçma bir şekilde adamları dinlene dinlene yumruklayan Baran çarptı. Benim ona baktığımı fark ettiği anda başını aşağıya eğip vurduğum adamlara baktıktan sonra gözlerimin içine bakıp kaşlarını kaldırarak sırıttı.
Bende ona cevap vermek yerine ona arkadan yaklaşan adamı gördüm ve bir adım yana kayıp adamı vurdum.
Baran şaşırarak arkasını döndü ve bağırarak
"Çüş kızım,ordan burayı nasıl vurdun lan"
Bende ona bağırarak cevap verdim
"Gözüm iyi görüyor demekki. Şimdi arkana dön ve adamları dövmeye devam et. He birde adamlar oyuncak değil dinlenip dinlenip dövmek nedir"
Baran arkasını döndü ve adamları dövmeye devam ederken alaylı bir ifade ile
"Buda bana kalsın, he ne dersin?"
Ona göz devirerek arkamı döndüm ve bana yaklaşan adam olup olmadığından emin olduktan sonra kızların yanına gittim.
Esma hala alkolün etkisindeydi ama yinede çok iyi dövüşüyordu.
Tam Esma'ya baktığım sırada Cemal bağırarak bir küfür patlattı ve kendini sırt üstü yere attı.
İkra ile aynı anda koşarak Cemal'in yanına gittik. İkra Cemal'in nerden vurulduğunu görmüş olmalı ki konuşarak Cemal'in başını dizinin üstüne koydu.
"Karnından vurulmuş"
Bana söylemesinin sebebi adamın tam yirmi adım uzağımızda olmasıydı. Ben hemen adamı karnından vurdum o da Cemal gibi kendini sırt üstü yere attı.
Ben daha hıncımı alamamıştım ve bu yüzden ona yaklaşarak sağ omzunu ve bacağını vurdum.
Tam o sırada İkra bağırarak
"Cemal.... Bayıldı!"
Abim ile aynı anda birbirimize baktık ve koşarak o tarafa gittik. Adamlar birden yok olmuştu tabiki bayılttığımız 14 adam hariç.
Baran ve Abim Cemali kaldırarak arabaya doğru koştu. Arabaya bindikleri gibi İkra ağlayarak onlar ile gitmek istediklerini söylediler.
Bu yaşımıza kadar İkra ile Cemal'in arasında bir bağ vardı. Abim bunu bildiği için izin verdi ve Cemal ile İkra arkaya Baran ile Abim öne bindi
Esma,Ece,Berat ve ben kalmıştık. Bizde hemen arabaya bindik bu sefer arabayı Berat sürüyordu, ben Berat'ın yanında yolcu koltuğunda Ece ve Esma ise arkaya oturmuştu.
Abim hastaneye gittiklerini söyledi ve bize o hastanenin konumunu attı.
| Okur Yorumları | Yorum Ekle |