
Oy:75
Okunma:200
yorum:40
(Sınır koymamıştım ama oy gelmediği için mecburi koyuyorum)
Merve'nin daha yeni hazırlamış olduğu siparişi elinden kaptım ve kendimi dışarıya attım. Motosiklete binip yola çıktım. Adrese bakmam gerekiyordu fakat bakmadım. İş yerinin yakınlarında durmak istemiyordum biraz ilerleyip ondan sonra bakarım diye düşündüm. Arkamdan geliyor muydu bilmiyorum ama eğer geliyorsa kendimi riske atıp bana yetişmesini göze alamazdım. Hızlanabildiğim kadar hızlandım ve yaklaşık 5 dakika boyunca yol aldım. 5 dakikanın sonunda sağa çektim ve paketi elime alıp adrese baktım. Paketi tutarken ellerim titriyordu. Sinirlenince hep böyle olurdu. Birkaç kez derin nefes alıp vererek kendimi sakinleştirmeye çalıştım. Çabuk sinirlenen birisi değildim ama konu beni
kısıtlamaya,sorgulamaya gelince öfkeme hakim olamıyordum. Babamın bile bana karışmadığı konularda hiçbir alakamın olmadığı birisinin karışmış olması beni deli ediyordu. Siparişi motora yerleştirdim ve adrese doğru ilerlemeye başladım. Biraz daha yol aldıktan sonra yazan adrese geldim. Normalde takmayı sevdiğim kask şuanda beni boğuyor gibi hissediyordum bu yüzden çıkarıp motora yerleştirdikten sonra siparişi alıp bahçe boyunca ilerledim. Kapının olduğu yere ulaşıp zile bastım. Kapı açıldığında kafamı kaldırıp açan kişiye baktım. Bertuğ'du. Etrafa hiç bakmamış onun evine geldiğimi fark etmemiştim. Paketi tutan ellerim hâlâ titriyordu. Ellerime baktı ve
"Zeren sen iyi misin?" Dedi.
Sanki gözyaşlarım birinin bunu sormasını bekliyor gibi akmaya başladı. Tuttuğum paket yere düştü bunu aldırmadan Bertuğ'a sarıldım. O da bana sarıldı ve eliyle saçlarımı okşadı. "Sakin ol. Bana her şeyi anlatabilirsin ya da istersen hiçbir şeyi." Dedi. Biraz sonra ondan ayrıldım.
"Özür dilerim siparişin için." Dedim.
"Hiç sorun değil. Ben hallederim. İçeriye geçip bir bardak su içip sakinleşmeye ne dersin?"
O an arkadan Alparslan geldi ve
"Çok iyi olur. Bırak sen de şunu Bertuğ ben temizlerim sen yengemi içeriye götür."
"Sen nasıl temizleyeceksin tek kolla? Saçmalama istersen. Ben hallettim bile. Zeren içeriye geçmek ister misin? İyi görünmüyorsun."
"Peki." Dedim ve içeriye girdim. Alparslan "Bu taraftan." diyerek oturma odasını işaret etti ve üçümüz birlikte odaya girdik.
"Otur çekinme." Dedi Alparslan. Bunu söylemesiyle bir koltuğa oturdum ve parmaklarımla oynamaya başladım.
"Ben sana su getireyim." Bu sefer konuşan Bertuğ'du odadan çıktı ve mutfağa yöneldi. Çok geçmeden elinde bir bardak suyla geldi. Suyu bana uzattı.
"Teşekkür ederim."
Tebessüm etti. Hemen ardından Alparslan
"Benim şeyi aramam gerek. Siz konuşun ben de gelirim birazdan." Diyerek odadan çıktı. Sudan bir yudum aldım.
"Daha iyi misin?" Bertuğ'un bunu demesiyle ona döndüm ve kafa salladım.
"Ne olduğunu anlatmak ister misin?"
Biraz duraksadım. O ise sessizce benim konuşmamı bekledi. Bertuğ'a karşı içimde gereksiz bir güven vardı. Ona güveniyordum fakat bu "olayı" nasıl anlatacağımı bilmiyordum. Daha fazla bekletmeden konuşmalıydım.
"Bir arkadaşım ile tartıştım." Dedim en sonunda. Ellerimin titremesi azalmış olsa da hâlâ durmamıştı. Gözleri yine ellerime kaydı ve
"Büyük bir tartışma olmuş sanırım. Neden tartışınız?" Dedi ve yanlış bir şey söylemiş gibi telaşlanıp ekledi
"Kusura bakma böyle pat diye sordum affedersin. Seni anlatmaya zorlamam ama eğer anlatırsan seni dinlerim."
"Önemli bir şey değil. Sadece sinirlerimi bozdu."
"Anlıyorum."
Saate baktım. Dönmem gerekiyordu ama dönmek de istemiyordum. Bertuğ bunu fark etti ve
"Gidecek misin yoksa?"
"İstemiyorum."
"Ne?"
"Gitmem gerekiyor ama gitmek istemiyorum."
"Gitme öyleyse."
"İşten kovulurum. Ama gitmek de istemiyorum Doruk ile karşılaşmayı hiç istemiyorum."
"Doruk tartıştığın kişi mi?"
"Hıhı."
Bunu dememle yüzü düşmüş gibi olmuştu ya da bana öyle geliyordu.
"Gitmek zorunda mısın?"
"İşten atılmamak için evet. Üstelik birdaha geç kalmayacağım gibi şeyler de söyleyerek mesai almıştım kendime."
"Ya o çocuk oradaysa?"
"Oradadır muhtemelen. Ama yapacak bir şeyim yok. Bir tartışma oldu diye işimi bırakacak değilim."
Dedim ve hemen sonrasında
"Aslında hiç böyle birisi değildi. Bugün ne oldu anlamıyorum. Seninle buluştum sandı ve ben.."
Daha fazla devam etmemin yanlış olacağını hatta bu söylediklerimin bile yanlış olduğunu fark edip sustum.
"Ve sen?"
"Hiç. Öyle işte."
Biraz durdu ve
"Kıskanmıştır." Dedi.
"Ne?"
"Sevgilin diyorum yanlış anlayıp kıskanmıştır."
Kaşlarımı çatıp
"Doruk benim sevgilim filan değil." Dedim.
"Gerçekten mi? Neden öyle tepki vermiş o zaman?"
"İşte ben de bunu anlamıyorum."
Sessizce "Ben anlıyorum ama." Dedi ama ne olduğunu anlayamamıştım.
"Efendim?"
"Yok bir şey."
Alparslan odaya girdi ve
"Yenge aç mısın bir şeyler hazırlayayım mı?"
"Hayır gerek yok ben de kalkıyordum zaten."
"Neden ama ben geldim diye mi?"
"Hayır hayır işe dönmem gerekiyor seninle ilgisi yok."
"Tamam öyleyse."
Ayağa kalktım ve Bertuğ'da ayağa kalktı
"Teşekkür ederim her şey için." Dedim.
Alparslan ile birlikte rica ederiz dediler ve kapıya doğru ilerledik. Bertuğ
"Seni bırakalım ister misin?" Dedi.
"Motor ile geldim olmaz ki."
"Seninle birlikte geliriz ben motorumu sürerim Alparslan arkama oturur. Hem o arkadaşını görüp moralini bozmana da engel oluruz belki."
Alparslan hemen
"Evet evet olayı bilmiyorum ama çok iyi olur. Yani bizi yanında istemiyorsan orası ayrı yengecim."
Gülümsedim ve
"Tamam o zaman." Dedim.
"5 dakikaya hazırız." Dedi. Dışarıya çıkıp kapıda beklemeye başladım. Dedikleri gibi 5 dakika sonra evden çıktılar. Bertuğ garajdan motoru çıkarıyordu. Reelslerinde gördüğüm anı şuan bizzat yaşıyordum. BMW s1000rr yi karşımda görmemle kalbimin hızlanması bir oldu. Utanmasam dokunabilir miyim diye sorup dokunacaktım. Bertuğ'un
"Gidelim mi?" Demesiyle kendime geldim ve
"Hıhı." Dedim. Kendi kaskımı ve BMW nin yanında aşırı cool(!) Duran kurye motosikletime bindim. Onlar da binince hareket etmeye başladık. Hep istediğim bir anı hiç istemediğim motosikletle yaşıyordum.
Kısa mı olmuş? +1000 kelime yapacaktım ama bu saatten sonra yazmak istemedim🥲
Çok kısa olmuşsa söyleyin ekleme yapıp tekrar yayınlayayım. Ya da boşverin bu seferlik böyle olsun🙌🏿🧚🏿
| Okur Yorumları | Yorum Ekle |

| 117.13k Okunma |
13.34k Oy |
0 Takip |
59 Bölümlü Kitap |