
Dükkanı dolaşmaya devam ettim buldum pembeydi bu benim anı kutumdur hatırlarım ben bu benim anımdı kutuyu açmaya karar verdim o kadar çok zaman geçmişti ki kutunun içinde ne var onu bile unutmuştum kutuyu elime aldım açtım ilk gözüme çarpan bir taş oldu bu taşın hatırası fazla yoktu ama büyük bir manevi değeri vardı sonrasında gözüme bir lale yaprağı çarptı arasın bana ilk aldığı çiçekti onu da saklamıştım ben ve boynumdaki balıklı kolyeyi çıkarıp o kutuya koydum bana ailemi hatırlatıyordu çünkü canımdan çok sevdiğim insanları hatırlatıyordu bir fotoğrafa çarptı gözüm annem abim ben Aras çektirmiştik bu fotoğrafı ama sadece hayatta Aras ve ben kalmıştım annemle abim Melek olmuştu üzülüyordum ama yapabileceğim hiçbir şey yoktu çaresizlik benim en nefret ettiğim şeydi nefret ediyorum çaresizlikten bir müşteri geldi
Merhaba dedi " müşteri"
Merhaba nasıl yardımcı olabilirim " dedim "
Size bir mektup var " dedi müşteri kılıklı kişi mektubu masaya bırakıp kaçıp gitti dur bi bile diyememiştim mektubu açtım "
Mektupta yazanları görünce Şok olmuştum mektupta şunlar yazıyordu
Merhaba Almina benim almişim umarım sen bunu okuyorsundur okuyorsan bil ki ben hayattayım ölmedim seni çok özledim tek bildiğim bu abiciğim yanında olmak istiyorum seni çok özledim umarım sen de beni özlemişsindir beni öldü bildiğin için senden çok özür dilerim aslında yaşadığımı sana hiç söylemeyecektim bilmeyecektim ama Aras benimle konuşup beni ikna etti aslında şu an bu mektubu okuyorsan arasa borçlusun bunu annemiz konusunda aynı şeyi söyleyemeyeceğim annemiz maalesef Melek oldu sen beni de öldü bildin tekrardan hayatına girmek istemedim abim bize bunları yapan kişi babamız değildi Büyük ihtimal ondan şüpheleneceksin ama vuraldı eğer arası olmasaydı ben sana bu mektubu göndermeyecektim yaşadığımı hiç bilmeyecektin neden sana yaşadığımı söylemek istemedim her şeyden haberim vardı abiciğim bizim öldüğümüzü duyunca çok zor günler geçirmişsin Aras anlattı hayatını mahvetmek istemediğim için sana yaşadığımı söylemeyecektim abim en kısa zamanda seni görmek dileğiyle abin...
Aras gene bana bir iyilik yapmıştı abim yaşıyordu ama o vural piçinden intikamı alacaktım hem de acı olanını akşam saat 6'da aras'la masada yemekte buluştuk
" Abim yaşıyo " demiştim abimin yaşaması beni aşırı mutlu ediyordu en azından yaşadığını bildiğim biri vardı
Biliyorum " dedi aras nefes alarak"
Teşekkürler abimle konuştuğun için " dedim "
Teşekkür etme zaten olması gereken buydu o Vural piçindende intikamımızı alacağız senin intikamın benim de intikamım " dede bu sözleri iyice beni etkilemişti"
Masada iyice aras'la bu konuyu netleştirmiştik intikamımızı alacaktık yarın bunun temellerini atacaktık artık vuralın eceli olacaktım ama şunu fark etmiştim ki abim mektupta nerede yaşadığını belli etmemişti bulması kolaydı ama ilk önce intikamımı alacaktım kandan korkan ben kan olacaktım ta kendisi olacaktım bazen insanların dikenini çıkarması gerekirmiş canının acıtılmaması için Aras yemekten sonra duşa girerken ben o mektubu tekrar açıp okudum hiçbir şekilde şu an nerede olduğunu kendi durumundan bilgi vermemişti sanki bilgilendirici bir metin atmış gibiydi yaşadığına dair neden peki nasıl olduğunu nerede olduğunu nerede yaşadığını belli etmemişti Türkiye'de miydi İstanbul'da mıydı neredeydi Almanya'da mıydı Avrupa'da mıydı Londra'da mıydı neredeydin nerede nasıldı peki kiminle kalıyordu nerede kalıyordu soru işaretiydi bu mektubun arkasını çevirdiğimde bir şey fark ettim arasın kız kardeşi beyza'yla bir fotoğrafı vardı arasın kız kardeşi beyza'yla mı sevgiliydi benim abim Şok olmuştum fotoğrafın arkasında bunu Arasta biliyor yazıyordu sevinmiştim ama abimle Beyza neredeydi kolay yolu beyza'nın ağzını aramaktı o zaman abimin nerede olduğunu çok iyi anlardım daha fazla düşünmeye beynim izin vermedi odama geçip kendimi güzel bir uykuya bıraktım
selam canlarım bu bölüm nasıl olmuş yorumlard
a buluşalım bays💒💋🎃
| Okur Yorumları | Yorum Ekle |

| 6.79k Okunma |
396 Oy |
0 Takip |
48 Bölümlü Kitap |