
Kapımın önünde Atakan oturuyordu. Bir an şok olmuştum, daha ayrılalı 1:30 saat bile olmamıştı. Aklımda bir sürü. soru vardı. Şok olmuş bir şekilde hala Atakan'a bakıyordum. Ne o beni fark etmişti,ne de ben seslendim ona. Şokumu atlattıktan sonra bir kaç adım atıp onun önünde durup konuştum.
*Atakan ne işin var burada.
*Şey Deniz sadece iyi misin diye bakmaya geldim.
*İyiyim ben gerek yoktu gelmene ve sen nasıl evimin adresini biliyorsun.
*Orası biraz karışık mevzu küçük, öğrenirsinbir gün.
*Umarım öğrenirim neyse kahve içmek ister misin.
*Bilmem içerim herhalde.
Kapıyı açıp içeri geçtim. Direkt mutfağa gittim Atakan'da peşimden geldi ve masaya oturdu çantamı masaya bıraktım.
*Nasıl içersin ya da ne içersin
*Kahve alayım ama tuzlu olsun
*Ne, nasıl yani
*Hah! ahahahja, şaka yaptım bi şok geçirdin
*Lütfen sen bir daha şaka yapma, hatta mümkünse sus
*Tamam özür dilerim şaka yapmıştım bir daha yapmam
*Tamam ama bir sorum var
*Sor bakayım
*Görkem'i nereden tanıyorsun
*Bu bilgiyi şimdi öğrenemeyeceksin ve zaten bunu Görkem anlatırsa daha iyi olur
*Neyse tamam Görkem'e sorarım ben onu
*Bende sana bişey soracaktım
*sor bakim
*Karşı dairende kim oturuyor
*Kimse yok diye biliyorum da neden sordun
*Komşun olmaya karar verdim
*Ne, bu kadar hızlı bişey yapamazsın
Kahvenin dibini kafasına dikip ayağa kalktı ve konuşmaya devam etti.
*Ben Atakan Aslanoğlu ve istediğimi her zaman alırım bunu unutma küçük.
| Okur Yorumları | Yorum Ekle |