5. Bölüm

5. Bölüm

zeyno devit
zeyno_devit_

Suç Kimde

 

Okulun bahçesindeyken telefonuma ardarda mesaj geliyordu. Yine ne saçmalayacaktı acaba.


0543...: Şimdi daha iyi anladım.

0543...: Ne kadar güzel bir kalbe sahip olduğunu. Koridordaki afişleri gördüm. Ellerine sağlık, çok güzel olmuş. Hazırladığın konuşma da mükemmeldi.

0543....: Ama keşke şu garibanın da minnoş kalbine acısan...

0543...: Ufacık da olsa bi cevap versen.

0543...: Nasılsın demen bile yeterli, valla.

0543....: Haa bi de bir şey söyleyeceğim. Bu sıcak havada başındaki örtüyle yanmıyor musun? Sadece merak ettiğimden soruyorum. Yanlış anlama.


Mesajlara baktıktan sonra karşımda oturan Zehra ya kızgınlıkla bakıyordum. Zehra bu bakışlarımı anlamış olacak ki kendisini cevap vermek zorunda hissetti.

-Yine naptım ya?

-Senin fikrini kabul etmeseydim bu şahısla belkide hiç uğraşmak zorunda kalmayacaktım. Hem dini ilimleri gitsin ehlinden öğrensin, benden niye öğreniyor ki.

-Bak kankacım şuna bir açıklık getirmek istiyorum. Zorla başına silah dayayarak "Ya bu işi yaparsın ya da ölürsün uleyn" demedim. 2. si de bu çocuğu bi yere ilim öğrenmesi için yönlendirsen "Ay ne güzel ilim öğreneceğim" deyip sırtına çantayı takıp gidecek bir tip değil.

-Pes artık, pes.

-Yalan mı?

-Kardeş olacak bi de tüü. Ben senin her zaman yanındayım kanka diyordun bi zamanlar.dedim ağzımı yamultarak.

-O zaman ben bunu engelliyorum. Zaten attığım ayetlerden de bir ders çıkarmıyor ki. İnsan gider ayetin tefsirine bir bakar. Bu âyet hangi olay üzerine inmiş, bu ayette hangi hükümler var, bu ayeti atmakla bana ne gibi mesaj veriyor der bi bakar insan bi merak eder. Ay darlandım yeminle. dedikten sonra arka tarafta birinin öksürük sesleri gelmişti. İçtiği içecek boğazında kalmıştı sanırım. Erkek sesi olduğu için dönüp bakmadım.

0543...: Sakın engelleme!

Okuduğum mesajla gözlerim açılabildiği kadar açılmıştı.Ama yine de engellemiştim. Zehra ya doğru eğilerek sessizce konuştum.

-Zehra arkamda kim var?

-Ömer Faruk ve tayfası, noldu ki?

-Bana mesaj atan şuan yakınımızda. dedim sessizce. Ardından kalem defter çıkararak

-Gördüklerinin adını yaz çabuk.

-Ne!

-Çabuk!

Zehra el çabukluğuyla beş kişinin ismini yazmıştı. Ömer Faruk, Yağız, Ali, Emir, Hamza.

-Başka biri var mı?

-Yok.

-Tamam, hadi sınıfa gidelim.

-Kanka bir şey söyleyeceğim ama kızacaksın.

-Kızacağım bir şeyse söyleme. dedim. Ne söyleyeceğini tahmin edebiliyordum.

-Tamam. dedi o da sakince.

......

-Gıcık şey, , neymiş o başımdaki örtüden yanmıyor muymuşum. Sanane oğlum sanane! Başımı açıp gezsem başın göğe mi erecek! Ne geçecek eline.Sanki sen kurtaracaksın beni cehennemden!

Bulaşıkları yıkarken kendi kendime söyleniyordum. Allah tan su sesinden ne söylediğimi anlamıyorlardı.
Bulaşıkları bitirdikten sonra yatsı namazımı kılıp odama geçtim.

Ne yorucu bir gündü bee. Ama yarın okuldan geldikten sonra temizlik yapacaktık. O yüzden hemen yatmak istiyordum. O bilinmeyen gıcığınıda engellediğime göre rahatça uyuyabilirdim.

......

-Büşraa, kızım, hadi kalk yavrum sabah namazı. Annemin narin sesiyle uyanmıştım.Çok şükür ki uykum hafifti.

-Kalktım annem. dememle yatakta doğruldum. Lavaboya gidip ihtiyaçlarımı halledip abdest aldım. Odama geçip namazımı kıldım. Sonra hazırlanıp Asudeyle beraber okula gittik.

Asude lise bir öğrencisidir kendisi. Aynı okula gidiyoruz.

Zehra ve Zeynep ile görüşüp sınıfa girdim. Gördüğüm şeyle şok oldum. Tahtada kocaman harflerle ENGELİ KALDIR BÜŞRACIM KALDIRMAZSAN BU SEFER MAHALLENE YAZICAM yazıyordu. O an yerin dibine girmek istedim.Sırama geçerken herkes bana bakıyordu. Zeynep sinirle söylendi.

-Ne bakıyorsunuz be. Bi tane mi Büşra var okulda!

Sırama yaklaştığımda aynı yazıyı masama da yazmış olduğunu görünce neden öyle baktıklarını anlamıştım.

Elimdeki telefonu sinirden sıktığımı daha sonra farkettim. Çantamdan ıslak mendili çıkarttıktan sonra masamı silerken Zeynep de sağolsun tahtayı silmişti. Ardından derse girdik.

Engeli kaldırıp kaldırmama konusunda ikilemdeydim. Bu baş belası dediğini yapıp mahallemin ortasına böyle bir şey yazarsa mahallelinin dilinden düşmem, annem de yok yere üzülürdü. Bu düşünceden sonra engeli kaldırdım.

....
Kızlara olayı baştan sona anlattıktan sonra bu zamana kadar neden bize söylemedin diye sitem ettiler. Ardından Zehra ya kızmayı da ihmal etmediler.

-Niye kaldırıyorsun kızım engeli. Gelseydi o yazıyı yazmak için, bakalım sağlam çıkabiliyor muydu o mahalleden. dedi Zeynep.

-Mahallenin diline düşmektense çamurlu suya düşerim daha iyi.

-Valla ben hala şaşkınım sen o anonime nasıl cevap verdin dedi Özge şaşkın bir şekilde.

-Ben ne güzel engelleyecektim. Aha bu tutturdu engelleme diye. Zaten napıyorsun, ne ediyorsun diye hiç konuşmadım ya âyet yazdım sadece.

Zehra nın sesi çıkmıyordu. Çıkmazdı tabi bu çorabı başıma ören oydu.

Ona buna atıp durma suçu. Hata sende. dedi iç sesim. Bende tabi, cevap yazmasaydım belki de cevap vermiyor diye ümidini kesecekti.

İç sesimle konuşmamı dışa vurduğumu kızların bana tuhaf tuhaf bakışından sonra anladım.

Engeli kaldırmıştım ama konuşmayacaktım.Sabrımı zorladığı zamanlarda âyet yazardım. Ne kadar anlamasa da....

**************

Bölüm : 16.01.2025 22:53 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
Hikayeyi Paylaş
Loading...