16. Bölüm

OY VE YORUM ATMAYI UNUTMAYIN KEYİFLİ OKUMALARR!!

Dün akşam geçirdiğimiz güzel zamanlardan sonra Barış beni eve bırakmıştı. Eve geldiğim gibi duş almıştım ve uyumuştum. Sabah olduğunda ise yorgun bir şekilde derse gitmiştim.

Ve hala dersteydim…

Profesörün anlattığı şeyleri dikkatle dinliyordum. Takım formasını nasıl tasarlayabileceğiz hakkında bilgiler veriyordu.

Önümdeki tabletim ile formanın ufaktan şeklini çizmeye başlamıştım.

Kırmızı ve beyazın birbirine tam olarak karışmadan ortaya çıkardığı güzel görüntü gerçekten göz alıcıydı.

Formayı hem tasarlarken bir yandan da profesörü dinliyordum ki masamın üzerindeki telefonum titredi. Telefonu hafifçe kaldırıp baktığımda Barış’ın mesaj yazdığını gördüm.

Barış: Bugün maçım var.

Barış: Gelecek misin?

Yazdığı mesaj çok masum gelmişti. Ama sen öyle sorarsan ben nasıl gelmeyeceğim diyeyim?

Biricik:Düşünmem gerekli…

Barış: Düşünmen gerekli değil. Zaten senin için yer ayırttım bile. :)

Benim için yer ayırmış mıydı? Pardonnn?!? Belki ben gelenyecektim?!?! Belkii istemiyordum??

İstiyorum.

Barış’ın yazdığı mesaja cevap vermedim ve telefonumu kapatıp, formayı tasarlamaya devam ettim.

*****

Biricik: BARIŞŞŞ NE GİYSEM HİÇ BİLMİYORUMMM

Biricik: Fotoğraflarını atacağım seç birini.

Biricik: *Fotoğraf*

Biricik: *Fotoğraf*

Biricik: *Fotoğraf*

İlk attığım fotoğrafta deri bir etek üzerinde beyaz bir kazak vardı. İkinci attığım fotoğrafta beyaz bir şort etek üzerine ise siyah crop ve onun üzerine siyah bir deri ceket vardı. Üçüncü kombinde ise izci eteğine benzer koyu yeşil bir etek üzerine uzun kollu, modeli gereği yarıya kadar fermuarı çekil koyu yeşil bir üst ve içinde de açık fermuardan gözüken beyaz bir tişört.

Kombinlerin hepsinde etek vardı çünkü pantolon giymek istemiyordum.

Biricik: Hangisi?

Kısa bir süre sonra Barış mesaj yazmıştı.

Barış: Güzelim, kombinlerin hepsi birbirinden güzel, hepsinin üzerine güzel duracağına eminim fakat stada gidiyoruz.

Barış: Etek giyersen üşürsün. Ve ben maç için sana forma verecektim.

Barış: Senin kararlarına tabii ki de karışamam fakat üşümene de izin veremem.

Biricik: İyi o zaman… Başka bir şey giyeyim.