Savaş Kırmızıgül
@azazilzalim
HAKKINDA
Wattpad’ten sonra kaçak redmi kullanıyormuş gibi hissediyorum…
YAZDIĞI KİTAPLAR
tamamlandı 2a önce tamamlandı Melek Daveti
@azazilzalim
Okuma
3.58k
Oy
338
Takip
38
Yorum
25
Bölüm
25
"Lânetli gözyaşlarıydı.. masum gözlerden süzülen" Amir ve Berkay yaklaşık yedi yaşlarından beri aynı yetimhanede yaşamaktadır. Yıllar sonra ayrı eve çıkan ikili, okullarını bitirip mesleklerini eline alırlar. Komiser Amir, sıradan bir günde kapkaça uğrayan bir kadına yardım ettikten sonra, hayatı tamamen değişir. Bir tarafta günahsız bedenler, diğer tarafta sebepsizce ödenen bedeller. Unutmayın. Ateşten yaratılan,karanlık çökünce harekete geçer. Ve bu hikayenin karanlığını aydınlatmaya hiç bir ışığın kuvveti yetmeyecek. Peki sen,Amir`in karanlığına tutsak olmaya hazır mısın?
devam ediyor 2a önce güncellendi Zamansız kayıplar
@azazilzalim
Okuma
476
Oy
296
Takip
18
Yorum
421
Bölüm
6
Bazen bahar gelir, ama dallar çiçek açmaz. Güneş doğar, ama içindeki karanlığa ışık olmaz.  Bazı yaralar zamanla kapanmaz, bazı hikâyeler sona erse de izleri kaybolmaz .  Yağmur Karahan,henüz sekiz yaşındayken yemişti hayatın acımasız tokadını.  O günden sonra yıldızlar bir daha aynı ışıkla parlamadı. Kırık bir çocukluk, yaralı bir gençlik ve hep yarım kalan cümlelerle büyüdü. Her nefes alışında ruhu biraz daha eksildi, attığı her adımda daha da yok oldu.  Sonra Ozan geldi. Buz tutmuş ruhuna dokunan, bir anlığına da olsa ona güneşin hâlâ doğduğunu hissettiren adam. Onun varlığı, fırtınaların arasında sığınabileceği güvenli bir limandı. Ama huzur, Yağmur’un kaderinde hiçbir zaman uzun konaklamadı. Bir gece, bir kurşun, bir veda… Ve ardından gelen sessizlik. Şimdi Yağmur, zamansız bir kaybın enkazında, geçmişin izleri ile yüzleşiyor. Zaman durmuş gibi, ama aynı zamanda acımasızca ilerliyor. 
 Gerçekler, kalın bir sis perdesinin ardında gizleniyor. Ve bazen, o perdeyi aralamak, karanlığın içinde kaybolmaktan bile daha ürkütücü olabiliyor.
devam ediyor 2a önce güncellendi Salgın “Bx842”
@azazilzalim
Okuma
337
Oy
261
Takip
77
Yorum
338
Bölüm
4
Barcelona’nın iyi doktorlarından biri olan Elias Hawke,eşi ile mutlu bir hayat sürmektedir. Taa ki eşi, kanserin pençesine düşene kadar. Elias, eşini bu hastalıktan kurtarabilmek için ne kadar uğraşsa da başaramaz, ve hastalık sahip olduğu en değerli şeyi ondan sonsuza dek koparır. Eşinin kaybıyla derinden sarsılan Elias, mesleği dahil her şeyi bırakıp, Barcelonayı terk eder ve ıssız bir kasabaya yerleşip, herkesten ve her şeyden uzak bir yaşam sürer. Amacının yalnız kalmak ve kafasını toparlamak olduğunu sanıyorsanız, yanılıyorsunuz. Elias eşini tekrardan hayata döndürecek Bx842 adında bir ilaç hazırlamaya başlar. Ona göre bu ilaç hem kanseri yok edecek, hem de ölen insanları tekrardan hayata döndürecekti, ama işler planladığı gibi gitmedi. Elias hazırladığı ilacı cansız bir bedene enjekte ettiğinde,bütün dünyayı felakete sürükleyecek bir hamle yaptığının farkında değildi. Farkına vardığında ise, artık her şey için çok geçti. Elias, ardında gizemli ve şifreli bir not bırakarak kayıplara karıştı. Dünya artık bir felaketin eşiğindeydi. İnsanlar, büyük bir salgın ile karşı karşıyaydı. bu ölümcül virüs, yalnızca bedenleri değil, ruhları da tüketiyordu. Geçmişin hataları, karanlık bir geleceğin kapılarını aralamıştı. Elias Hawke’ın yarattığı şey, tüm insanlığı yok olma noktasına getirecek kadar güçlüydü. Şimdi, hayatta kalanlar sadece hayatta kalmaya değil, varlıklarını korumak için de mücadele ediyordu.
Loading...