
Oy sınırı:20*
Sonunda yolculuk bitmişti.Helikopterden indik.Bu operasyon benim için daha özeldi.
Araza sarılmıştım.
Askeriyeye doğru yürürken hepimizin yüzünde gururlu bir gülümseme vardı.Askeriyeden çıkan babam duygulu gözlerle bize bakıyordu.Gelip karşımızda durdu.
“Çocuklar,siz bu kutsal görevi layıkıyla yerine getirdiniz.Sizi tebrik ederim.”dedi.
“Saol!”diye bağırdık.
“Böyle bir görevi kusa bir sürede kusursuz bir şekilde gerçekleştirdiğiniz için bu akşam sizinle bir kutlama yemeği yapalım.Detayları sizinle paylaşırım.İstirahat edebilirsiniz.”dediğinde rahat pozisyonuna geçtim.Sonra da arazı kolundan tutup sürüklemeye başladım.
“Hayırdır şuan kaçırılıyor muyum ?”diye sordu.Güldüm.Aynen kaçırıyordum.
“Açelya yaranı dikecek.”dedim.Ona kalsa unuturdu,biliyordum.
“Ama şimdi birisi bizi böyle yakın görürse dedikodular çıkar.”dedi Araz.Göz ucuyla ona baktım.Haklıydı.Ama artık umrumda değildi.Ben araz yanımdayken mutluydum.
“Kimin ne konuştuğu artık umrumda bile değil.Onların gereksiz dedikoduları yüzünden aramızı bozmaya gerek yok.”dedim.Sadece gülümsedi.
Revire gidip arazı bir koltuğa oturttum.Açelya anında gelmişti.Açelya dikiş için malzemeleri hazırlarken ben gardiyan gibi arazın başında bekliyordum.Kafasını kaldırıp bana baktı.
“Ne o ?Böyle hep başımda mı bekleyeceksin ?”diye sordu.Omuz silktim.
“Evet,sıkıntı mı var ?”diye sordum.Sıkıyorsa var desindi.Dudaklarını birbirine bastırdı.
“Yok canım,ne sıkıntı olacak ?”dedi.Açelya da gülmemeye çalışıyordu.Komik miydi ?Sonunda açelyanın işi bittiğinde araz ayaklandı.Açelyaya teşekkür edip bana baktı.
“Artık çıkabilir miyim ?”diye sorduğunda kapıyı gösterdim.
“Tabii ki buyurun.”dedim gülerek.Araz gittiğinde bende Açelya ile biraz sohbet edip çıktım.Dinlenmem gereken konular vardı.
Ay bir de akşam yemek vardı.Ne giyecektim ben şimdi ?!Ben kara kara düşünürken Sumrunun açtığı gruba mesaj geldi.
Sumru:Kızlar acil bakın buraya.Akşam yemek varmış.Abim benim de geleceğimi söyledi.Ben ne giyeceğim şimdi?!
Ben:İnanın bende ne giyeceğimi bilmiyorum.Ama çok da takmamıza gerek yok bence.Asıl siz nişanı düşünün.
Parla:Minela alışverişe gidiyoruz değil mi
Minela:Gidiyoruz tabi ki.Yarın gidelim.
Sumru:Bensiz mi ???
Parla:Tabii ki de hayır.
Ayça:Ne yemeği tam olarak ??
Ben:Operasyon başarılı geçtiği için minik bir kutlama yemeği yapacağız.Bizim tim olarak.Sende gel zaten araz getirir seni.
Ayça:Bir dakika anim şuan mesaj attı.Ve evet beni de götürüyor.
Açelya:Bende mi geleceğim ??
Parla:Tabi ki sende geleceksin Açelya.Sen bizim tim doktorumuzsun.
Açelya:Peki:)
Telefonu bir kenara bıraktım.Artık eve gitsem iyi olacaktı.Biraz uyuduktan sonra kalkıp hazırlanırdım.
*********
Kalkar kalkmaz hazırlanmaya koyulmuştum.Hava kararmaya başlamıştı bile.Dolabımı açıp elbiselerime baktım.Şimdi o kadar abartı bir elbiseye gerek yoktu.
O yüzden düz bir renk olarak siyah tercih ettim.En sade siyah elbisemi dolaptan çıkardım.Dizlerimin altında biten kare yakası olan balon kollu güzel bir elbiseydi.Ayakkabu olarak pek sevmesem de siyah süet topuklularımı giyecektim.

(Minelanın kombini)
Hızlıca bir duş alıp makyaj masama geçtim.Saçlarımı yine dalgalı yaptım.Ama bu sefer toplamadım.Makyaj olarakta rimel,ruj ve maskara kullanmıştım.Rujum çok koyu bir ton da değildi.
Elbiseme son bir kez bakıp hızlıca giyindim.Topuklularımı da giydiğim de artık hazırdım.Ama bunların üzerinde yürümekte biraz zorlanıyordum.Alışmıştım tabi postal giymeye.
Aynadan son bir kez kendime baktım.Güzel olmuştum güzel.Yanıma küçük siyah bir el çantası alıp evden çıktım.Babam beni alacaktı.Mesaj atmıştı.Birazdan kapının önünde olacaktı prensim.
Aşağı inince üzerime bir ceket almayı unuttuğumu fark ettim.Ama bu topuklularla tekrar beş kat çıkma fikri hiç cazip değildi.Zaten arabayla gidecektim ya çok üşümezdim.
Aşağı inince arabasının önüne yaslanmış olan Araz ile göz göze geldim.Üzerinde kahverengi bir kazak ve siyah bir kumaş pantolon vardı.Çok yakışıklı olmuştu.Ayça da arabanın için de oturuyordu.

(Arazın kombini)
Beni görünce eliyle gel işareti yaptı.Gidip arazın önünde durdum.Önce elbiseme baktı.Sonra eliyle ensesini kaşıdı.
Beğenmiş miydi ?
“İstiyorsan sende gel bizimle ?”diye bir teklifte bulundu.Gülümsedim.O sırada otoparkın içine babamın arabası girdi.
“Çok isterdim ama,Benim prensim geldi.Bir dahakine Araz beyciğim.”dedim babamın arabasını işaret ederek.Hafifçe güldü.Sonra yaslandığı yerden kalktı.
“Öyle olsun bakalım Minela hanımcığım.”dedi.Ayça’ya bakıp el salladım ve babamın arabasına bindim.
“Hoş geldin kızım.”dedi.Kemerimi takıp ona sarıldım.
“Hoş buldum babacığım.”dedim.Sonra babam arabayı sürmeye başladı.Bana dönüp üzerimi işaret etti.
“Ceket almamışsın be kızım.Üşürsün sonra.”dedi.Omuz silktim.
“Dışarı çıkmayacağım ki.”dedim.Kafasını sallayıp önüne döndü.Sonra tekrar konuştu.
“Çok güzel olmuşsun kızım.Ben nasıl seni ömür boyu kendime saklayacağım ?”diye sorunca iki elimle yanağını sıktım.
“Saklamana gerek yok babam.Ben hep seninle kalacağım.”dedim.Ama bu sefer her zaman ki gibi emin değildim.Babam avucumun içine bir öpücük bıraktı.
“Öyle olsun bakalım.”dedi gülerek.Yaklaşık on dakika sonra gideceğimiz mekana varmıştık.Güzel ve hoş bir yerdi.Yavaşça arabadan indim.Sonra babamın koluna girdim.Babam bu hareketime güldü.Ama soğukta titrerken yerimde zor duruyordum.
Mekandan içeri girdiğimizde araz ve Ayça hariç tüm ekip buradaydı.Bizim için bir masa ayırılmıştı.Oldukça uzun bir masaydı.Timdekiler bizi görünce ayaklanacaklardır ki babam onları doldurdu.
“Kalkmayın çocuklar oturun lütfen.”dedi.Sonra babam en uca baş köşeye oturdu bende onun çaprazına oturdum.Yanımda Sumru onun yanında ise Açelya vardı.
“Çok güzel olmuşsun kızım.”dedi Sumru.O da kırmızı bir elbise giymişti.
“Senin kadar değil.”dedim.Açelya ise hanım hanımcık bir kombin yapmıştı.Beyaz bir gömlek ve siyah bir kumaş pantolon giymişti.Kızıl saçlarının üzerine ise beyaz bir taç takmıştı.Saçları açıktı.
“Komutanım ne zaman yiyeceğiz ya ben çok acıktım.”dedi Anıl.Hepimiz güldük.Anladığım kadarıyla yemek yemeyi oldukça seviyordu.Tam Arazın nerede kaldığını soracakken Ayça ile beraber içeri girdiler.Gözlerim ondayken o masada ki herkese tek tek bakmış en son bakışlarını benim üzerimde durdurmuştu.Araz benim hemen karşıma oturmuştu Ayça ise arazın yanına.
“Kusura bakmayın arabayı biraz uzağa park ettim.”dedi Araz.Babam onun omzuna vurdu.
“Önemli değil oğlum.”dedi.Araz gülümsedi.Onu önceden de görmüştüm ama şimdi daha yakından inceleyince ne kadar yakışıklı olduğunun farkına bir kez daha vardım.Gözlerimi dikmiş onu izliyordum.
“Minela adamı dikizlemeyi bıraksan mı ?”diye sordu Sumru.Kafamı iki yana sallayıp önüme döndüm.
“Arazı izlediğim falan yok.”dedim.Sumru tabi canım der gibi bir bakış attı.Daha fazla konuşmadık.Zaten yemekler gelmişti.Herkes bir süre yemeğini yedi.Ama özellikle Anıl yedi.Yiğithan anılın sırtına vurup;
“Yavaş yesene oğlum azıcık.Kıtlıktan mı çıktın?”diye sordu.Anıl ters bir bakış attı.
“Kıtlıktan çıktım tabi lan.Evde yemek pişirdiğin mi var ?”diye sordu.Yiğithan bir kez daha sırtına vurdu.
“Ben niye pişiriyormuşum sen pişir.”dedi.Anıl sabır çekip yemeğini yemeye devam etti.Bende önümde ki yemeği yiyordum.Arada arazla göz göze geliyorduk.Hala aklımdan ona sarılmış olmam çıkmıyordu.Tekrar sarılmak istiyordum.Ona sarılınca yuvamı bulmuş gibi hissediyordum.
“Komutanım bizim şu nişan işini yapsak artık ?”diye sordu Göktunç.Al işte şimdi de gününü belirlemek istiyordu.Onlara görevden döneceğimiz an yapacağımızı söylediğim için erken istiyorlardı.Gerçi yarın alışverişe çıkacaktık artık nişan olabilirdi.
“Müsaitseniz yarın akşam gelin isteyin kızımı.”dedi Babam.Göktunç sevinçle yerinden kalkıp babamın yanına gitti ve zorla elini öptü.
“Allah sizden razı olsun albayım.Minela ya kalsa erteleme derdinde.”dediğinde herkes gülerken ona ters ters baktım.
“Sen yine de çok konuşma Göktunç.Sonra kızı alamazsın falan.”dedim.Anında yerine oturup uslu uslu durdu.
Yemekler bittiğinde bu sefer tatlı yemiştik.Ve ben oldukça doymuştum.Şuan o kadar güzel uyuyabilirdim ki.Bizimkiler sohbet ederek çay içiyorlardı.Daha oturacak gibi gözüküyorduk.
Mekanda dans müziği çalmaya başladı.
Göktunç fırsatı değerlendirerek Parlayı dansa kaldırmıştı.Sinan da zorla sumruyu kaldırmıştı.Sumru bu durumdan memnun değildi çünkü kısmeti kapanabilirmiş.
Heyecanla babama döndüm.
“Prensim,bu dansı bana lütfeder misin ?”diye sorduğum da gülerek ona uzattığım elime baktı.Sonra elimi tutup ayaklandı.
“Tabi ki prensesim.”dedi.Beraber sahnenin ortasına geçip baba kız dans etmeye başladık.Babamla dans etmeyi çok seviyordum.
Arazla Ayça da dansa kalkmıştı.Arazın gözü sürekli üzerimdeydi.Sumru ise ikimize bakıp duruyordu.
“Önce annen sonra sen.İkiniz de dans ettiğim tek kadınsınız.”dedi.Gözlerine bakınca annemi ne kadar özlediğini görüyordum.
“Ömrümün sonuna kadar seninle dans edeceğim babacığım.Düğünümde bile.”dediğimde gülsemde sonra ne dediğimin farkına vardım.Babam da bunu fark etmiş olmalı ki gülmedi.
“Hani evlenmeyip hep benimle kalacaktın kızım ?”diye sordu.Gülümsedim.
“Öyle olacak zaten babacığım.Yani lafın gelişi öyle söyledim.”dedim.Lafın gelişi vardı da gidişini bilmezdim.
Kıvır Minela kıvır.
“Minelam,eğer bir gün evlilik yolunda bir adım atmak istersen ama bak ciddi bir adımdan bahsediyorum.Hemen bana söyle olur mu ?Kendimi herşeye hazırlamalıyım.”dedi.Ciddi kelimesini vurguluyordu çünkü önce ki ilişkilerim boştu.
“Peki baba.”dedim sadece.Zaten daha önce ki sevgililerimden dolayı babama karşı mahçuptum.Özellikle de Kutaydan dolayı.
Gecenin ilerleyen saatlerinde masaya geri oturmuştuk.Ve hala sohbet ediyorduk.Hazır bir aradayken vaktimizi değerlendiriyorduk.Babama gelen bir telefonla babam kalktı.Bende onunla kalktım.
“Baba nereye gidiyorsun ?”diye sordum.Bana sarıldı.
“Kızım acil bir telefon aldım.Askeriyeye gitmem lazım.Siz dağılmayın takılın.”dedi.Mızmız bir çocuk gibi dudak büzdüm.
“Ama baba ya neden sürekli meşgulsün ?”diye sordum.Saçma bir soruydu.
“Emekli olma zamanım geldi artık kızım.”dedi.”Seni almaya ben yine gelirim.”dedi.Ama araz babama bakarak;
“Siz yorulmayın komutanım.Minelayı ben bırakırım.”dedi.Babam kafa salladı.Son kez masadakilere baktı.
“Hepinize iyi eğlenceler gençler.”dedi.Sonra alnıma bir öpücük daha bırakıp gitti.Masaya oturmadan sumruya baktım.
“Ben bir lavaboya gidip geleceğim.”dedim.Kafa salladı.Nedendir bilinmez arazın bakışlarını üzerimde hissediyordum.
Lavaboya girip ellerimi yıkadıktan sonra kapıdan çıktım.Önüme bakmadan çıktığım için birisine çarpmıştım.
“Pardon-“diyerek kafamı kaldırmıştım ki gördüğüm yüzle buz kestim.
Kutay…
Yüzünde en nefret ettiğim gülüşü vardı.Hemen geriye doğru yürüyüp aramıza mesafe koydum.Ne yapacağımı bilmiyordum.Bunun burada ne işi vardı ?
“Minela ?”diye mırıldandı.Yüzümü buruşturmamak için zor durdum.İsmim ağzına hiç yakışmıyordu.
“Aylar sonra ilk kez gördüm seni.Telefonlarımı açmadın.Çok da güzelleşmişsin.”diye üzerime yürüdü.İşaret parmağımı ona salladım.
“Seni terk ettiğimi söylemiştim.Bir de yüzsüz gibi aramanı açmamı falan mı bekliyorsun ?”diye sordum inanamayarak.
“Eğer telefonlarımı açsaydın bazı şeyleri açıklayabilirdim.”dediğinde sesimi yükselttim.
“Allah aşkına ne açıklayacaksın ?Ya sen biz sevgiliyken başka kızlara bakmaktan bana bakmıyordun.Hayatım da yaptığım en büyük hatamdın.”dedim.Gerçek buydu.
“Bak Minela sen bana hiç şans vermiyorsun ki.Her insan ikinci şansı hak eder.”dedi.Sırıttım.
“Seninde dediğin gibi her insan hak eder.Ama sen hayvanın önde gidenisin.”dediğimde güldü.
“Hiç değişmemişsin.Hala aynı laf sokma becerisi.”dediğinde kaşlarımı çattım.Sonra derin bir nefes verdim.
“Daha fazla uğraşamayacağım seninle.”diyip yanından geçecekken bileğimden tuttu.Dişlerimi sıktım.Bileğimi elimden kurtardım.
“Sakın bana bir daha dokunmaya kalkma!Yoksa sonuçlarını ben düşünmem.”dedim.Arkamı dönecekken Arazı görmemle durdum.Yeni mi gelmişti o ?
Bakışları benim değil de kutayın üzerindeydi.Öldürmek ister gibi bakıyordu.Sonra sakince bana baktı.
“Minela bir sorun mu var ?”diye sordu.Vardı ama bunu bilmesine gerek yoktu.Olay çıkacaktı.Güzel geceyi mahvetmeye gerek yoktu.
“Yok Araz.Gel biz masamıza geçelim.”diyip onun yanına gittim.Kolundan tutup onunla gidecektim Kutay rahat durmadı.
“Yeni sevgilin bu mu Minela ?”diye sordu.Araz yumruklarını sıktı.Ondan önce ben davrandım.
“Seni ilgilendirmeyen konulara burnunu sokma Kutay.Biz ayrıldık her şey bitti.Konuşmamız bile gereksiz.”dediğimde arazın bakışları bana döndü.Ayrıldığımız kısmına takılmıştı.
“Tanışalım ben Kutay.Minelanın eski sevgilisi.”dedi Kutay.Bir de elini araza uzatması yok muydu kafayı yiyecektim?!Amacı arazı kızdırmaktı.Ama araz beni şaşırtacak bir şey yaptı.
Parmaklarını parmaklarıma geçirip elimi sımsıkı tuttu.
Şaşkın şaşkın ona bakıyordum.Bunu gerçekten yapmıştı.O ise bana bakmak yerine elimi daha sıkı kavradı.
“Ama ben hiç memnun olmadım Göt Kutay.”dedi.Kaşlarım havalandı göt Kutay mı?Sonra arazın yüzünü görünce bilerek yaptığını anladım.Gülmemek için kendimi zor tuttum.Kutay gerildi.
”Hayırdır Minela sana benden çok mu bahsetti ?Ne bu nefret ?”dedi.
Aynen.İşim gücüm yoktu her gün araza senden bahsediyordum.
”Yok adını bile ilk defa duydum.Biz aramız da gereksiz şeylerin sohbetini yapmayız.Daha çok geleceğimizi konuşuyoruz.Mesela düğünümüzü nerede yapacağımızı çocuklarımızın ismini ne koyacağımızı falan.Ama senin şerefsiz olduğunu anlamak için tanımama gerek yok.Sabahtan beri Minelamı izlemenden belli.”dediğinde ağzım açık kaldı.
Öncelikle Kutay başından beri beni fark etmiş miydi ?Ben onu görmemiştim ki.Ayrıca arazın dedikleri ile kalbim hızlanmıştı.Her şey yalandı ama gerçek olmasını isteyeceğim kadar güzeldi.
Kutay bir süre sessiz kaldı.Araz devam etti.
“Şimdi buradan uzaklaş ve seni bir daha Minelanın etrafında görmeyeyim.”dedi dişlerini sıkarak.Kutay takmadı.
“Anlaşılan bu kadın seni de etkisi altına almış.Eeee yalan yok çok güzel kız.Gerçekten nasıl tanıştınız ?Biz ayrıldıktan hemen sonra sevgili olduğunuz belli.Belki de Minela elbise değiştirir gibi adam değiştiriyordur.”dediğinde araz elimi bırakıp kutayın yakasına yapıştı.
“Doğru düzgün konuş lan!Sen kimsin de onun adını ağzına anlıyorsun?!”diye bağırdı.Kolunu tuttum.
“Araz,olay çıkmadan gidelim lütfen.”dedim.Ama beni takmadı.
“Minela geriye çekil güzelim.”dedi.Sonrası ise oldukça hızlı gelişti.Araz kutayın suratına hafif(!) bir yumruk attı.Allahtan etrafta kimse yoktu.Sonra yerde yatarak burnunu tutan kutayın yanına çöktü.
“Bir daha seni Minelanın yanında görürsem bu sefer kırdığım tek şey burnun olmaz.”dedi.Sonra ayaklanıp benim yanıma geldi.Eli ile bahçeye çıkış kapısını işaret etti.
“Çıkalım mı Minela hanımcığım ?”diye sordu.Bende gülümsedim.Sanki arkada burnu kırık yatan kişi benim eski sevgilim değilmiş gibi.
“Tabi çıkalım araz beyciğim ama öncesinde minik bir işim var.”dedim.Sonra kutayın yanına çöküp bir tane tokat attım.Elini yanağına koydu.Saf saf bana baktı.
“Bu da içimden geldi bakma öyle.”dedikten sonra ayaklanıp arazın yanına gittim.Minik bir tebessümle bana bakıyordu.Beraber bahçeye çıktık.Büyük ihtimalle araz bana olayın detaylarını soracaktı.
Bahçede ki bir banka oturduk.Ama üzerimde bir şey olmadığı için üşümeye başlamıştım.Sonra kollarımın üzerine bir ceket bırakıldı.Kimin olduğunu sorgulamama gerek yoktu çünkü artık bu kokuyu tanıyordum.Araz da yanıma oturdu.O sormadan ben anlatmaya başladım.
“Kutay bir kaç ay önce ayrıldığım eski sevgilim.Yani yaptığım en büyük hatalardan birisiydi.Ciddi bir ilişkimiz yoktu.Hiçbir zaman ona yakın olmamıştım.Neden sevgili olduğumuz hakkında da bir fikrim yok.”dedim.
“Zaten aylar sonra da onu ilk defa gördüm.Hala aynı şerefsizlik.”dedim omuz silkerek.Sonra Araza baktım.
“Kusura bakma.Seni de istemeden olaya katmış bulundum.”diye mırıldandım.Minik bir tebessümle bana baktı.
“Önemli değil.Önemli olan tek şey sensin.”Sonra bankta iyice bana doğru döndü.Gözlerime bakıp derin bir nefes aldı.
“Senin canının sıkılmaması kalbinin kırılmaması,bunlar asıl önemli şeyler.O adam seni bir daha rahatsız ederse bana söyle.”dedi.Şuan dediklerinden oldukça etkilenmiştim.Ben daha önce kimseden böyle cümleler duymamıştım.
Araz diğerleri gibi değildi.
“Teşekkürler.”diyerek öne döndüm.Kızarmıştım ama ya of!
“Kızardın mı sen?”diye soran eğlenen sesini duydum.Yüzümü tamamen diğer tarafa çevirdim.
“Yok canım ne alakası var.Soğuktandır.”dedim.Gayet makul bir seçenekti.Hafifçe güldüğünü sonra da bana yaklaştığını hissettim.Elini çeneme koyup yüzümü ona çevirdi.
Kural ihlali var hocam.Şuan kalbime bir ok saplandı.
“Hmm,soğuktan kızarmış.”diye mırıldandı.Ama benim odak noktam yeşil gözleriydi.
“Gözlerin,çok güzel.”diye mırıldandım iç çekerek.Sonra bunu dıştan söylediğimi fark edince tekrar kızardım.Araz hafifçe güldü.
“Eyvallah.”dedi.
“Sana da eyvallah.”dedim.
Sonra dediğim şey çok saçma geldi.Bana eyvallah diyen bir kişiye ne denirdi ki.
Bana biraz daha yaklaşmış bir şey söyleyecekti ki aramıza bir ses girdi.
“Abi!Minela! Ay siz neredesiniz ya ?!Hadi çıkıyoruz.Minela eşyalarını aldım.”diye bağırarak yanımıza geldi Ayça.
Tabi ya biz buraya yemeye gelmiştik.Araza bu kadar yakın olmak beni gerçek dünyadan uzaklaştırıyordu.Hemen ayağa kalkıp Ayça’dan çantamı aldım.
“Teşekkür ederim.”diyip çantamı taktım.Ceketi çıkarıp araza verecektim ki araz engel oldu.
“Gerek yok kalsın.Araba biraz uzakta yürümemiz lazım.Üşürsün yürürken.”dedi.Sessiz kaldım.Ona yakın oldukça utandığım için Ayça’nın koluna girdim.Burada daha iyiydim.
“Gel biz seninle kol kola gidelim.”dedim ayçaya gülümseyerek.O da güldü.
“Abim şuan şekeri elinden alınmış bir çocuk gibi mutsuz.Neden acaba ?”diye sordu imalı gözlerle bana bakarken.Gözlerimi kaçırdım.
“Bilmem ki.Belki de canı sıkılmıştır.”diye mırıldandım.Ayça kulağıma fısıldadı.
“Ama gözleri hep senin üzerinde.”dediğine araza baktım.Cidden bana bakıyordu.Bu sefer ben Ayça’nın kulağına eğildim.
“Abin şaşı olabilir mi ?Yoksa neden gözlerini dikip bana baksın ki ?”diye sorduğum da kahkaha attı.Sonra da omzuyla omzuna vurdu.
“Belki de gözlerini alamamıştır.”dediğinde koluna vurdum.Şu bir kaç günde resmen sumrunun ikizi olmuştu.
“Siz ikiniz benim dedikodumumu yapıyorsunuz?”diye sordu Araz
“Ne alakası var canım ?”diye sordum.
“Canın ?”diye sordu.Allah aşkına takıldığı şeye bak.
“Lafın gelişi öyle dedim.”diye mırıldandım.Ya kardeşi buradaydı.Yanlış anlayabilirdi ki bizi.
Değişik bir sokağa girdik.Etrafta ışıklarla süslenmiş kafeler vardı.Üstelik baloncuklar simitçiler gibi seyyar satıcılar da vardı.Ayça kolumdan ayrılıp telefonunu çıkardı.
“Abi şurada ki duvara çok güzel resimler çizilmiş.Gidip fotoğraf çekineceğim.”diyip yanımızdan ayrıldı.Benim gözlerim ise balonlardaydı.Küçüklükten beri bayılırdım.Babam küçükken hep alırdı.
Birden kolumdan tutulup ilerletilince neye uğradığımı şaşırdım.Araza baktığım da baloncuya doğru ilerliyordu.Baloncuya bir balon vermesini söyledi.
“Araz ne yapıyorsun ?Ne balonu ?”diye sordum dayanamayarak.Bana bakıp gülümsedi.
“Sevmiyor musun?”diye sordu.
“Seviyorum da…”diye mırıldandım.Adamın ona uzattığı balonu aldı.
“O zaman gerisi önemli değil.Sen sev yeter.”dedi.Adamın ona verdiği balon kapliydi.Yani başka seçenek mi kalmamıştı be abim…
Araz balonu bana uzatınca aldım.Çok güzeldi ya.Bu sefer beni farklı bir yere sürüklemeye başladı.
“Yine nereye araz ?”diye sordum.Balonla yaşadığım mutluluğu hala üzerimden atmamıştım.
“Kâğıt helva mı pamuk şeker mi ?”diye sordu.Kaşlarımı çattım.
“Ne ?”
“Hangisini seviyorsun ?”
“Kâğıt helva.”diye mırıldandım.
Satıcıdan üç tane kâğıt helva alıp birini bana uzattı.
“Araz Allah aşkına çocuk muyuz ?Ne gerek vardı ?”diye sordum.Kaşlarını çattı.
“Ne alakası var ya ?Yetişkinler kâğıt helva yiyip balon alamaz mı ?”diye sordu.Sonra ağzıma bir parça kâğıt helva verdi.
“Şımarıyorum ama .”dedim gülerek.O da güldü.
“İstediğin kadar şımar.Karışan olursa karışırım.”dediğinde ellerimle onu alkışladım.
“Tebrikler.Gerçekten çok etkileyiciydi.”dedim.Ayça da yanımıza geldiğinde kâğıt helvasını ona verdim.Sonra ise o kadar yorulmuştuk ki hızla eve gitmiştik.
Gider gitmez uyumuştum çünkü deli gibi yorgundum.Yarın bana güç lazımdı çünkü nişan vardı.
******
Selamlarrrrrrrr
Bölümünüz nasıldı bakalımmm???
Bu bölümde oldukça romantik bir araz okuduk.Ama şunu unutmayın ki Araz özünde bir odun HXJDNDNDN.
Sizden bir ricam var.Ben o kadar uzun bölümler yazıp iki günde bir bölüm atmak için çabalıyorum.
Fakat karşılığımı tam olarak alamıyorum çünkü bir bölüme okuyanların %20’si falan oy veriyor.Oysa beğendiğinize dair yorumlar alıyorum ama oy konusunda o kadar bonkör değilsiniz..
Rica ediyorum bölümlerime hemen hemen her okuyan oy versin.Tamam yani okuyanların yarısı bile verse yeter HXNXNSNS.
Bu arada artık 10k olalım ya.Sezon finaline yaklaşıyoruz.Bomba gibi bir sezon finali yazacağım.
Size olan isteğimi yerine getirirseniz sevinirim.
Sizi seviyorum))))
Yıldıza basmayı unutmayın✨💕
| Okur Yorumları | Yorum Ekle |

| 65.12k Okunma |
6.33k Oy |
0 Takip |
77 Bölümlü Kitap |