TAKİP ETTİĞİ KİTAPLAR
devam ediyor 7g önce güncellendi Gizli Numara
@minefile
Okuma
84.59k
Oy
4.92k
Takip
720
Yorum
1.18k
Bölüm
68
555 ******Günaydın:))
devam ediyor 8a önce güncellendi Buz Yanığı
@esranurozer
Okuma
356.1k
Oy
18.71k
Takip
3.53k
Yorum
4.61k
Bölüm
80
"SENİN DERDİN NE?" diyerek bağırdım karşımda beni sinir eden adama, ağlamamak için kendimle mücadele veriyordum. Ama nafile bir mücadele olmuştu. Çünkü, gözyaşlarım yine bana ihanet ederek, yanaklarımdan aşağıya süzülüyordu. Arkası dönük olan Melih, bir hışımla bana döndü ve "Ne dedin tekrarlasana" dedi. Sağ dudağı yukarıya doğru kıvrılmış, ela gözlerinde küçümseyici bir bakış vardı. "Senin derdin ne?dedim." dişlerimin arasından. aslında avaz avaz bağırmak istiyordum, ama sadece sinirden dişlerimi sıkmakla yetinmek zorunda kaldım. " Ben senin kölen değilim... Bana emirler yağdırıp durma. " Oldukça öfkeliydim ve ağzımdan çıkanı kulaklarımın duymasını isteyecek hiç değildim. Melih, hızlı adımlarla aramızdaki mesafeyi kapattı. "Ahu, hep unutuyorsun... Ben sana istediğim gibi davranırım." Ela gözleri, en koyu rengini almış tehlikeliyim diye bas bas bağırıyordu. "Davranamazsın" dedim. Cılız ve kısık bir sesle, cevap vermedi. Gözleriyle, gözlerimi işgal etmeye devam etti. Arkasını dönüp çıkışa doğru ilerledi. Nereden geldiğini bilmediğim bir cesaretle; "ASLA SENİN İÇİN GÜLMEYECEĞİM! YÜZÜMDE ASLA SANA AİT BİR GÜLÜMSEME OLMAYACAK!" diyerek haykırdım.Melih, olduğu yerde bir süre durdu. Bir anda bana dönüp, ateş saçan ela gözlerini, kahve gözlerime dikti. "Ben, bencil bir adamım Ahu. Benim için asla gülmeyecek bir kadının... Gözyaşlarını bile istiyorum." Ölüm kokan bir ses tonuyla "GÖZYAŞLARI BİLE SADECE BANA AİT OLSUN İSTİYORUM."
devam ediyor 4a önce güncellendi Araf'ta Kaldım
@kelebekruhhu
Okuma
40.78k
Oy
2.12k
Takip
705
Yorum
568
Bölüm
59
Bugün dersim erken başlıyordu. Saat yedi de orada olmam gerekiyordu. Ama dün akşam Araf’a söylemeyi unuttum. Şimdi ise hazırlanmak için banyoya girdim. Çıktığımda, hazırladığım kıyafetleri üzerime geçirdim. Tamamdım artık aşağı ineceğim sırada tartışan Araf ve Selim amcanın sesini işittim. İş ile ilgili olabileceğini düşünüp bir merdiven indim ki Araf’ın “Nalin, gerçeği öğrenmeye çok yakın!” demesini işittim. Ve onları dinlemeye başladım. “Arslan’ın gelişi hiç iyi olmadı. Her şeyi anlatacak!” dedi. Kime neyi anlatıyordu ya!? “Nalin, öğrenmeyecek!” dedi Selim amca sertçe. “O bana çocukluk arkadaşım Gökhan ve Asmin’den kalan iki hatıra Arslan ve Nalin! Yıllar önce bizden aldılar ve öldü diye bilirken; dayısına vermişler ve yıllardır gerçek ailesi sandığı kişilerin gerçek kimliğini öğrenirse bizim açımızdan hiç iyi olmayacak!..” dedi. Söylediklerini algılamaya beynim yetmiyordu. Ne demek ya gerçek ailesi değil, ne demek lan! Arslan... Ne yani ailem, ailem değiller mi? Arslan benim abim mi? Dona kalmıştım. Tek bir adım atamıyordum, olduğum yerde kilitlenip kaldım resmen! Gerçek neydi? Gökhan ve Asmin kim? Araf kim? Selim kim? Arslan kim? Ailem kim? Kim lan bunlar!? Madem gerçek saklanıyordu benden, bu puzzle oyununu ben tamamlayacağım...
Loading...